Futbolda 4 Büyük Kulübün Baskanlari, Televizyon Yayininda Bir Araya Geldi
Besiktas Kulübü Baskani Ahmet Nur Çebi: 'Isteklerimiz yerine getirilmiyor. Yayinci kurulusun olusturdugu ortam sikintili' Fenerbahçe Kulübü Baskani Ali Koç: 'Federasyon, yayinci kurulustan bile daha iyi sekilde yayinciyi savunuyor' Galatasaray Kulübü Baskani Burak Elmas: 'Federasyon kulüplere ragmen Türk futbolunu yönetiyor' Trabzonspor Kulübü Baskani Ahmet Agaoglu: 'Yayinci kurulus, 'Kurdan etkilendik, salgindan etkilendik, enflasyondan etkilendik.' diyerek indirim talep ediyor. Bizim bu durumda artirim talep etmemiz gerekiyor'
Besiktas, Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor kulüplerinin baskanlari, Habertürk televizyonunda yayimlanan bir programa katilarak Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) ile kurullarinin bazi uygulamalarini elestirdi.
Tüm kulüplerin birbirine destek olmasi gerektigini vurgulayan Besiktas Kulübü Baskani Ahmet Nur Çebi, "Federasyonla ilgili taleplerimiz, onlara yönelttigimiz taleplerimizde israrci olmamiz, bizim o kuruma saygisizlik içinde oldugumuz seklinde algilanmamali. Bunu yapmamizin negatif hava olusturmasini dogru bulmuyoruz. Bu bir kavga degil." dedi.
Kulüpler Birligi Vakfinin (KBV), TFF'den talepleri arasinda yer alan yayinci kurulus konusuna deginen Çebi, "Pandemi gerekçe gösterilerek kulüp gelirlerinin erozyona ugramasi söz konusu. Her sene bu gündeme geliyor. Federasyonun katki vermeye çalistigini görüyorum. Suçlamak da dogru degil. Rakamin indirilmesi söz konusu oldu ve gerekçe de pandemi oldu. Ilk iki sene sorunsuz yürümüstü. Son iki sene pandemi gerekçesiyle bir tablo çikti ve bu tablo bizi yoruyor. Bizim bu dönemde daha çok yardima ihtiyacimiz var. Sonuç alinamamasi bizi üzüyor. Kapi çalmamiz, itirazda bulunmamiz normal bir süreç. Desteklenmemiz gereken bir dönemdeyiz. Keske federasyon ya da bakanlik bize bu dönemde destek olsaydi. 'Bize bir para versinler, sonra mahsup edersiniz.' demeye getirdik. Fikir begenildi ama icraat olmadi. 40 kere de olsa federasyonun kapisini çalariz ve bu kavgali oldugumuz anlamina gelmez. Isteklerimiz yerine getirilmiyor. Yayinci kurulusun olusturdugu ortam sikintili. Federasyonun elinden geleni yapmaya çalistigini görüyoruz ama sonuç yok." ifadelerini kullandi.
Uyusmazlik Çözüm Kurul (UÇK) ile ilgili de elestirilerde bulunan Çebi, sunlari aktardi:
"UÇK cezalarimizi kesiyor. Su saate kadar hakkaniyet indirimi vardi. Pandemiden sonra o da kalkti. Bizi her dava eden UÇK'dan davalari oldugu halde kazaniyorlar. UÇK'nin tartisildigi bir durum ortaya çikmaya basladi. Mahkemelerde bu kararlari tartismaya açiyoruz. Futbol kulüplerine düsman misiniz, size ne yaptilar? Bu kulüpler ayakta kalamazsa hangi futbolcu, hangi hoca para kazanacak. Aynisi UEFA'da da oldu. Yurtdisinda her türlü davayi kaybediyoruz. Futbolcu dava açiyor, parayi alip gidiyor. Manchester City ve Milan'a karsi dava kaybediliyor ama Türkiye'den bir kulüp gittigi zaman UEFA'da ve CAS'ta dava kazanma sansi sifir. Türk kulüpleri davalarla perisan haldeler."
- "Alinan her türlü karar kulüplere zarar vermeye basladi"
Yabanci oyuncu sayisindaki sinirlandirmaya deginen siyah-beyazli kulübün baskani Çebi, "Türk futbolcularin ücreti 2-3'e katlandi bu karardan sonra. Alinan her türlü karar kulüplere zarar vermeye basladi. Bize karsi hakkaniyetli bir tavir yok. Hiçbir sey yapmadan 'Yerli sayisini arttiriyorum.' dedigin zaman, beni zor durumda birakiyorsun. Bizim Türk çocuklarimiz kararin ertesi günü 3 milyonu 6 milyon yapiyorlar. TFF bunu yapmadan önce bize kaynak bulacak. Hükümetle görüsecek altyapiya önem vermemiz gerekiyor diye. Türk futbolcu yurtdisina gitmeye gerek görmüyor bu kararda. Rekabet olunca Türk futbolcular yurtdisina gidiyor. Federasyon, A Milli Takim için bir sey yapmak istiyorsa, bunun bedelini kulüpler ödeyemez. 20 kulübüz, birbirimiz için destek veriyoruz, imza atip önünüze gönderiyoruz, dikkate almiyorsunuz. Milli bir bakis açisi olabilir ancak bu Türk futboluna hizmet etmeyecegini söylüyorum. Bunun faydasi yok, zarari var." degerlendirmesinde bulundu.
- Koç: "Ilk çözülmesi gereken sorun, yayinci kurulus sorunu"
TFF'nin mutabik kalinan konulara ragmen tek tarafli karar aldigini savunan Fenerbahçe Kulübü Baskani Ali Koç, "Herhangi bir ülkenin spor federasyonunun temel görevi, markasini gelistirmek, endüstriyi büyütmek, adil rekabet ortami saglamak, kulüplerin taleplerine yardimci olmak, mali açidan bir noktaya getirmek ve tutmak. Federasyon sorunun özüne inmiyor ve çözüm üretmiyor diye düsünüyoruz. Aldiklari kararlarda genellikle görüs ayriligi oldugu zaman, kendi vicdanlarinda bu kararlari mesrulastirmaya çalisiyorlar." seklinde konustu.
Çözüme kavusmasi gereken sorunlardan ilkinin yayinci kurulusla ilgili oldugunu söyleyen Koç, sözlerini söyle sürdürdü:
"Ilk çözülmesi gereken sorun, yayinci kurulus sorunu. Daha sonra yabanci kurali. Adil rekabetin saglanamamasi, kurullarin isleyisi ve bagimsiz olmamalari diger sorunlar. Son 4 senede Avrupa'daki ilk 5 ligin yayin geliri yüzde 7,5 artmis. Türkiye'de yüzde 27 inmis. Biz niye her sezon indirimle muhatap olmak zorundayiz? 2016 yilinda 500 milyon dolarlik ihale yapiliyor. Her sene 500 milyon dolar almamiz gerekiyor. Yillar içinde bu rakam küçülüyor. 2017'de 465 milyon dolara geliyor. 2018'de 416 milyon dolar, 2019'da 388 milyon dolar ve geçen sezon 337 milyon dolar iniyor. Bu sezon da 337 oldugunu varsayalim. 5 senede toplam indirim 564 milyon dolar. Bir sezonun bedeli üstünde indirim. Ihale sartlari var. Teminat yok, teminati kaldiriyorlar. Ilgili ülkenin devlet garantisiyle degistiriyorlar bunu. Ayni gemide olmamiz gereken federasyon, yayinci kurulustan bile daha iyi sekilde yayinciyi savunuyor. Pandemi gelmeden indirim talepleri basladi. Her sene indirim oldu. 'Kulüplerin bilgisi dahilinde' ifadesi kullaniliyor açiklamalarda. Biz dümende olsaydik bu indirim talepleri gelemezdi. Yayinci kurulusun gördügü olumsuz etkileri var da bizim yasadiklarimiz da var."
Pandemiden kulüplerin de etkilendigini söyleyen Koç, "Pandemi bize de var. Avro deli gibi artiyor. Son 5 sezonda dolar yüzde 129, euro yüzde 150 artmis. Pandeminin etkileri var. Kombine, loca, bilet satamiyoruz. Yayinci kurulus mütemadiyen pastayi küçültüyor. Geçen sene düsme kalktigi için 21 takima bölündü. Vergiler yüzde 40'a çikartildi. Ankara'da Gençlik ve Spor Bakani, Hazine ve Maliye Bakani, Cumhurbaskani'na ziyaret yapilip kulüplerin durumu anlatildi mi? Hiçbir ödeme vaktinde yapilmiyor. Geçen sezon paralari alamadik. Ligler basladi, almamiz gerektiginin altinda sus bedeli gibi ödeme aldik." ifadelerini kullandi.
Yabanci kurali ile ilgili olarak TFF ile daha önce bir toplanti yaptiklarini ve uzlastiklarini söyleyen Koç, "Sanki anlasma olmamis gibi yabanci kuralini koydular. Net ihracatçi olursak rezerv lig imkaninin olusturulmasi gerekiyor ama yapilmiyor. Bunu biraz zorlayinca, devlet büyükleri adres veriliyor. Geçen sene kasim basinda yayinci ödemesi ne olacak pazarliklari yapiliyor. Biz, 'Önerilen rakamlari kabul etmiyoruz.' diyoruz. Paydas biziz, oturup sorunlari çözelim. Bugünkü açiklamada istatistikler verilmis. Sezon ortasinda bazi kulüplerin ihtiyacindan dolayi yabanci sayisi arttirildi. Tüm kulüplerin mutabakati olan konuda, 'Yok hükmündesiniz' seklinde bir davranisi kabul etmiyoruz. Biçak kemige dayandi. Süreç yönetiminden ve argümanlardan rahatsiziz." degerlendirmesinde bulundu.
Maçlara çikilip çikilmayacagiyla ilgili soruya Koç, "Kulüpler Birligi Vakfi olarak irade koyunca, her sey çok kolay olur. Geçen sezon protesto için bir hafta ilk dakika hiçbirimiz oynamadik. Kulüpler Birligi Vakfi irade koyunca, UEFA, FIFA da bir sey yapamaz. En kötü hepimizin 3 puani silinir, bir sey fark etmez. Bu arkadaslarin ciddiyetin farkinda olmasi lazim. Bazi kulüpleri tehdit ederek, bizi birbirimize kirdirarak olmaz. Biz federasyonla rakip degiliz. Federasyon bizim amirimiz. Bu kavgadan kendilerine daha yakin sonuç da çikabilir. Bilsinler ki bizimle inatlastikça inanilirliklari düsmeye devam ediyor. Bu problemleri ele alis sekliniz dönüsü olmayan bir yola sokabilir." yanitini verdi.
- Elmas: "Federasyon, kulüplere ragmen Türk futbolunu yönetiyor"
Galatasaray Kulübü Baskani Burak Elmas, Türk futbolunun sahibinin kulüpler oldugunu dile getirdi.
TFF'yi elestiren Elmas, "Federasyonu oyunu yönetmesi için seçiyoruz. Federasyon kulüplere ragmen Türk futbolunu yönetiyor. Futbolu gelistirmek için yatirim yapan, risk alan kulüpler bizleriz. Anlasilamaz bir yayinci kurulus iliskisi var. Ihaleye zorla sokmadik. Yayinci kurulus hesabini yapip bu ihaleye girdiyse, bedelini ödemek zorunda. Yayinci kurulusun sahibinden daha zengin degiliz. Böyle bir yükümlülügümüz yok. Biz niye onlari idare edelim." seklinde görüs belirtti.
Kurullarla ilgili de konusan Elmas, su görüslerini aktardi:
"Ligde kurullardan memnun olan bir kulüp yok. Her dönem birileri sikayet ediyor. Sistem bozuk. Insanlari degistirerek sistemi düzeltmeye çalisiyoruz. Tahkim Kurulu futbolun yargi kurulu. Eski hakemlerimiz her hafta hakemlik camiasinin içinin ne kadar çürüdügünü anlatiyorlar ama açilan bir tane dava görmedim. Sistemi düzeltmezsek, problemleri sahislara zimmetleyip kavga etmeye devam edecegiz. Tahkim ve disiplin kurullari adaletli bir yapiya dönüstürülmeli. MHK de çalismayan bir sistem. Oyunu hakeme ragmen güzellestiremezsiniz. O sistem çalismayinca oyun güzellesmiyor. Orada da bagimsiz bir yapi olmali. Buradaki bozukluklarindan dolayi devletin prestiji de zedeleniyor. Bunu düzeltmek lazim. Bir ültimatom vermedik, 'Bu sorunlari halletmemiz lazim.' dedik. Kisilerle problemimiz yok. Bu problemlerle hiçbirimiz devam edemeyiz. Verilen cevabi anlamak mümkün degil. Oradaki yabanci hakkiyla bizdeki farkli. Senelerdir konusuyoruz. Ben problemleri diger kulüplerle çözeceksem, federasyonun isi ne o zaman. Bu problemlerde hepimiz mutabikiz. Bu problemler çözülmezse oynama sansimiz yok. En son raddeye gitmeye hazir miyiz diye sorduktan sonra karari aldik. Bizim niyetimiz üzüm yemek, bagciyi dövmek degil."
Futbolun eski ilgisini kaybetmeye basladigini dile getiren Elmas, "Ilgi azaliyor. Avrupa'da Türk futbolunun dereceleri ortada. Millilerin sonuçlari ortada. Sahada basari yok, sürekli Kulüpler Birligi Vakfi ile kavga ediyorlar. Konulari çözmemenin bedeli Türkiye içinde strese sebep oluyor. Dogru kararlar verilse, Türkiye bu kadar gerilmeyecek. Bunu seffaf bir sekilde çözecegiz. Zabit olmazsa, federasyonla toplanti yapmayacagiz. Kapilar ardinda baska, disarida baska konusmalar oluyor. Biz gizli bir sey konusmuyoruz. Rakamlar açik, borçlar açik. Dirayetli bir durus sergilememiz lazim çünkü o durus federasyondan gelmiyor." elestirisinde bulundu.
- "Kisisel kaygilarla alinan kararlar var"
Kulüpler Birligi Vakfinin daha önce yaptigi çalismalarin yeniden degerlendirilecegini söyleyen Elmas, "Bu isi düzeltmeyi baskalarina birakmayacagiz. Basari için birinin haksizligina göz yummamamiz lazim. Kendisi teklif getirip, baski yapan kulüpler olacagiz. Bu sistemin degismesi lazim. Hakemden tahkime kadar çok güzel çalismalar yapmislar. O çalismalar ortaya çikacak ve kulüpler olarak bunlarin arkasinda durarak sistemi ya degistirecegiz ya degistirecegiz. Yabanci konusunda herkes mutabik. Bu kural kulüplerin iradesine ragmen alindi. Son dönemin en iyi milli takimi basarili olamiyorsa, bunun yansimasi bize dönemez. Son derece iyi bir milli takimimiz var. Bu takim yabanci serbestligi zamaninda çikti. Bu oyuncularla milli takimda basarili olamiyorsunuz. Milli mars okunmuyormus. Etiyopyali atlet sampiyon olunca herkes çok mutlu. Kisisel kaygilarla alinan kararlar var. Bu kararlar bize ragmen aliniyorlar. Federasyon büyük abilik yapiyor. Isi bilen biziz ve ortak bir talebimiz varsa yapilmali." açiklamasini yapti.
- Agaoglu: "Bizim bu durumda artirim talep etmemiz gerekiyor"
Trabzonspor Kulübü ve Kulüpler Birligi Vakfi Baskani Ahmet Agaoglu, yayinci kurulusun davranislarindan rahatsiz olduklarini kaydetti.
Agaoglu, pandemi döneminde kulüplerin de etkilendigini söyleyerek, "Yabanci oyunculara ödedigimiz para döviz. Yayinci kurulus, 'Kurdan etkilendik, salgindan etkilendik, enflasyondan etkilendik.' diyerek indirim talep ediyor. Bizim bu durumda artirim talep etmemiz gerekiyor. Hem kurdan, hem enflasyondan para kaybediyoruz. Spor Toto, neredeyse bütün ülke sporunu finanse eden bir kurulus. Diger federasyonlarin özerklige kavusmasindan sonra en fazla destekleyen kurulus Spor Toto. Diger federasyonlarin yüzde 90 oraninda kaynak aktaran bir kurum ama naklen yayin geliriyle karsilastirirsak devede kulak. Kovid sürecinde özellikle Anadolu kulüplerini en rahatsiz eden konu bu." diye konustu.
Türk futbolunda yasanan sorunlarin geçmisten kaynaklandigini ifade eden Agaoglu, sunlari aktardi:
"Bunlar bugünün sorunu degil. MHK ile ilgili sorunlari dile getiriyoruz ama 1960'dan beri yapisi bu sekilde. Bunu degistirmek için çaba harcanmadi. Bagimsiz kurullar yerine, 'Bana bagimli olsun' diye düsünerek sorunlar bugüne kadar getirildi. Son 3 yilda 4 MHK baskani degisti ve tartismalar sona ermedi. Ariza motorda ama siz lastik degistiriyorsunuz. Diger Avrupa liglerinde de hakem hata yapiyor ama hakem degil sistem elestiriliyor. Hakemin nasil atandigi, neden atandigi konusulmuyor. Yillar içinde bu sistemin düzelmesi için mücadele edilmesi gerekiyordu. Basit bir sekilde federasyonun genel kurulunda üyelere sunulacak, onun üzerinde tartisilacak. Bagimsizligina inandigimiz taktirde yürürlüge girecek."
Yabanci konusuna da deginen Agaoglu, "Geçen sene hazirliksiz oldugumuzu, yerli kalitesini arttirmak için önlemler almamiz gerektigini anlattik. Yerli oyuncuyu yabanci oyuncuyla rekabet ortamina sokmadan, yerlinin gelisimini saglamadan kalitesini artirmaniz mümkün degil. Rezerv takim uygulamasi yapalim dedik. 19 yas alti takimi oyuncularini diger kulüplerle mücadele ettiriyorsunuz. Oradaki mücadele düzeyiyle Süper Lig'deki ayni degil. Adi Gelisim Ligi ama gelismesi mümkün degil. Kendi akranlariyla mücadele ediyorlar. 3. Lig'den baslatalim bu takimlari dedik. Iki senede bunu çikartamadilar. Yerli ve yabanci oyuncuyu rekabete sokarsak, yerli oyuncunun kalitesi zaten yükselecek." ifadelerini kullandi.
Maçlara çikmama tehdidiyle ilgili olarak da Agaoglu, "Oynan oyun futbol olmaktan çiktiktan sonra oynasaniz ne olur oynamasaniz ne olur? Oynanan oyun futbol olmaktan uzaklasti. Perdenin önünde ve arkasinda oynanan bir oyun var. TFF birçok konuyu üzerine aliyorsa, futbolla alakali planlamalarda ya geregini yapmak zorunda ya da altindan kalkamadigi bir yük varsa, paydaslariyla yürütmek zorunda." degerlendirmesinde bulundu.
Tüm kulüplerin birbirine destek olmasi gerektigini vurgulayan Besiktas Kulübü Baskani Ahmet Nur Çebi, "Federasyonla ilgili taleplerimiz, onlara yönelttigimiz taleplerimizde israrci olmamiz, bizim o kuruma saygisizlik içinde oldugumuz seklinde algilanmamali. Bunu yapmamizin negatif hava olusturmasini dogru bulmuyoruz. Bu bir kavga degil." dedi.
Kulüpler Birligi Vakfinin (KBV), TFF'den talepleri arasinda yer alan yayinci kurulus konusuna deginen Çebi, "Pandemi gerekçe gösterilerek kulüp gelirlerinin erozyona ugramasi söz konusu. Her sene bu gündeme geliyor. Federasyonun katki vermeye çalistigini görüyorum. Suçlamak da dogru degil. Rakamin indirilmesi söz konusu oldu ve gerekçe de pandemi oldu. Ilk iki sene sorunsuz yürümüstü. Son iki sene pandemi gerekçesiyle bir tablo çikti ve bu tablo bizi yoruyor. Bizim bu dönemde daha çok yardima ihtiyacimiz var. Sonuç alinamamasi bizi üzüyor. Kapi çalmamiz, itirazda bulunmamiz normal bir süreç. Desteklenmemiz gereken bir dönemdeyiz. Keske federasyon ya da bakanlik bize bu dönemde destek olsaydi. 'Bize bir para versinler, sonra mahsup edersiniz.' demeye getirdik. Fikir begenildi ama icraat olmadi. 40 kere de olsa federasyonun kapisini çalariz ve bu kavgali oldugumuz anlamina gelmez. Isteklerimiz yerine getirilmiyor. Yayinci kurulusun olusturdugu ortam sikintili. Federasyonun elinden geleni yapmaya çalistigini görüyoruz ama sonuç yok." ifadelerini kullandi.
Uyusmazlik Çözüm Kurul (UÇK) ile ilgili de elestirilerde bulunan Çebi, sunlari aktardi:
"UÇK cezalarimizi kesiyor. Su saate kadar hakkaniyet indirimi vardi. Pandemiden sonra o da kalkti. Bizi her dava eden UÇK'dan davalari oldugu halde kazaniyorlar. UÇK'nin tartisildigi bir durum ortaya çikmaya basladi. Mahkemelerde bu kararlari tartismaya açiyoruz. Futbol kulüplerine düsman misiniz, size ne yaptilar? Bu kulüpler ayakta kalamazsa hangi futbolcu, hangi hoca para kazanacak. Aynisi UEFA'da da oldu. Yurtdisinda her türlü davayi kaybediyoruz. Futbolcu dava açiyor, parayi alip gidiyor. Manchester City ve Milan'a karsi dava kaybediliyor ama Türkiye'den bir kulüp gittigi zaman UEFA'da ve CAS'ta dava kazanma sansi sifir. Türk kulüpleri davalarla perisan haldeler."
- "Alinan her türlü karar kulüplere zarar vermeye basladi"
Yabanci oyuncu sayisindaki sinirlandirmaya deginen siyah-beyazli kulübün baskani Çebi, "Türk futbolcularin ücreti 2-3'e katlandi bu karardan sonra. Alinan her türlü karar kulüplere zarar vermeye basladi. Bize karsi hakkaniyetli bir tavir yok. Hiçbir sey yapmadan 'Yerli sayisini arttiriyorum.' dedigin zaman, beni zor durumda birakiyorsun. Bizim Türk çocuklarimiz kararin ertesi günü 3 milyonu 6 milyon yapiyorlar. TFF bunu yapmadan önce bize kaynak bulacak. Hükümetle görüsecek altyapiya önem vermemiz gerekiyor diye. Türk futbolcu yurtdisina gitmeye gerek görmüyor bu kararda. Rekabet olunca Türk futbolcular yurtdisina gidiyor. Federasyon, A Milli Takim için bir sey yapmak istiyorsa, bunun bedelini kulüpler ödeyemez. 20 kulübüz, birbirimiz için destek veriyoruz, imza atip önünüze gönderiyoruz, dikkate almiyorsunuz. Milli bir bakis açisi olabilir ancak bu Türk futboluna hizmet etmeyecegini söylüyorum. Bunun faydasi yok, zarari var." degerlendirmesinde bulundu.
- Koç: "Ilk çözülmesi gereken sorun, yayinci kurulus sorunu"
TFF'nin mutabik kalinan konulara ragmen tek tarafli karar aldigini savunan Fenerbahçe Kulübü Baskani Ali Koç, "Herhangi bir ülkenin spor federasyonunun temel görevi, markasini gelistirmek, endüstriyi büyütmek, adil rekabet ortami saglamak, kulüplerin taleplerine yardimci olmak, mali açidan bir noktaya getirmek ve tutmak. Federasyon sorunun özüne inmiyor ve çözüm üretmiyor diye düsünüyoruz. Aldiklari kararlarda genellikle görüs ayriligi oldugu zaman, kendi vicdanlarinda bu kararlari mesrulastirmaya çalisiyorlar." seklinde konustu.
Çözüme kavusmasi gereken sorunlardan ilkinin yayinci kurulusla ilgili oldugunu söyleyen Koç, sözlerini söyle sürdürdü:
"Ilk çözülmesi gereken sorun, yayinci kurulus sorunu. Daha sonra yabanci kurali. Adil rekabetin saglanamamasi, kurullarin isleyisi ve bagimsiz olmamalari diger sorunlar. Son 4 senede Avrupa'daki ilk 5 ligin yayin geliri yüzde 7,5 artmis. Türkiye'de yüzde 27 inmis. Biz niye her sezon indirimle muhatap olmak zorundayiz? 2016 yilinda 500 milyon dolarlik ihale yapiliyor. Her sene 500 milyon dolar almamiz gerekiyor. Yillar içinde bu rakam küçülüyor. 2017'de 465 milyon dolara geliyor. 2018'de 416 milyon dolar, 2019'da 388 milyon dolar ve geçen sezon 337 milyon dolar iniyor. Bu sezon da 337 oldugunu varsayalim. 5 senede toplam indirim 564 milyon dolar. Bir sezonun bedeli üstünde indirim. Ihale sartlari var. Teminat yok, teminati kaldiriyorlar. Ilgili ülkenin devlet garantisiyle degistiriyorlar bunu. Ayni gemide olmamiz gereken federasyon, yayinci kurulustan bile daha iyi sekilde yayinciyi savunuyor. Pandemi gelmeden indirim talepleri basladi. Her sene indirim oldu. 'Kulüplerin bilgisi dahilinde' ifadesi kullaniliyor açiklamalarda. Biz dümende olsaydik bu indirim talepleri gelemezdi. Yayinci kurulusun gördügü olumsuz etkileri var da bizim yasadiklarimiz da var."
Pandemiden kulüplerin de etkilendigini söyleyen Koç, "Pandemi bize de var. Avro deli gibi artiyor. Son 5 sezonda dolar yüzde 129, euro yüzde 150 artmis. Pandeminin etkileri var. Kombine, loca, bilet satamiyoruz. Yayinci kurulus mütemadiyen pastayi küçültüyor. Geçen sene düsme kalktigi için 21 takima bölündü. Vergiler yüzde 40'a çikartildi. Ankara'da Gençlik ve Spor Bakani, Hazine ve Maliye Bakani, Cumhurbaskani'na ziyaret yapilip kulüplerin durumu anlatildi mi? Hiçbir ödeme vaktinde yapilmiyor. Geçen sezon paralari alamadik. Ligler basladi, almamiz gerektiginin altinda sus bedeli gibi ödeme aldik." ifadelerini kullandi.
Yabanci kurali ile ilgili olarak TFF ile daha önce bir toplanti yaptiklarini ve uzlastiklarini söyleyen Koç, "Sanki anlasma olmamis gibi yabanci kuralini koydular. Net ihracatçi olursak rezerv lig imkaninin olusturulmasi gerekiyor ama yapilmiyor. Bunu biraz zorlayinca, devlet büyükleri adres veriliyor. Geçen sene kasim basinda yayinci ödemesi ne olacak pazarliklari yapiliyor. Biz, 'Önerilen rakamlari kabul etmiyoruz.' diyoruz. Paydas biziz, oturup sorunlari çözelim. Bugünkü açiklamada istatistikler verilmis. Sezon ortasinda bazi kulüplerin ihtiyacindan dolayi yabanci sayisi arttirildi. Tüm kulüplerin mutabakati olan konuda, 'Yok hükmündesiniz' seklinde bir davranisi kabul etmiyoruz. Biçak kemige dayandi. Süreç yönetiminden ve argümanlardan rahatsiziz." degerlendirmesinde bulundu.
Maçlara çikilip çikilmayacagiyla ilgili soruya Koç, "Kulüpler Birligi Vakfi olarak irade koyunca, her sey çok kolay olur. Geçen sezon protesto için bir hafta ilk dakika hiçbirimiz oynamadik. Kulüpler Birligi Vakfi irade koyunca, UEFA, FIFA da bir sey yapamaz. En kötü hepimizin 3 puani silinir, bir sey fark etmez. Bu arkadaslarin ciddiyetin farkinda olmasi lazim. Bazi kulüpleri tehdit ederek, bizi birbirimize kirdirarak olmaz. Biz federasyonla rakip degiliz. Federasyon bizim amirimiz. Bu kavgadan kendilerine daha yakin sonuç da çikabilir. Bilsinler ki bizimle inatlastikça inanilirliklari düsmeye devam ediyor. Bu problemleri ele alis sekliniz dönüsü olmayan bir yola sokabilir." yanitini verdi.
- Elmas: "Federasyon, kulüplere ragmen Türk futbolunu yönetiyor"
Galatasaray Kulübü Baskani Burak Elmas, Türk futbolunun sahibinin kulüpler oldugunu dile getirdi.
TFF'yi elestiren Elmas, "Federasyonu oyunu yönetmesi için seçiyoruz. Federasyon kulüplere ragmen Türk futbolunu yönetiyor. Futbolu gelistirmek için yatirim yapan, risk alan kulüpler bizleriz. Anlasilamaz bir yayinci kurulus iliskisi var. Ihaleye zorla sokmadik. Yayinci kurulus hesabini yapip bu ihaleye girdiyse, bedelini ödemek zorunda. Yayinci kurulusun sahibinden daha zengin degiliz. Böyle bir yükümlülügümüz yok. Biz niye onlari idare edelim." seklinde görüs belirtti.
Kurullarla ilgili de konusan Elmas, su görüslerini aktardi:
"Ligde kurullardan memnun olan bir kulüp yok. Her dönem birileri sikayet ediyor. Sistem bozuk. Insanlari degistirerek sistemi düzeltmeye çalisiyoruz. Tahkim Kurulu futbolun yargi kurulu. Eski hakemlerimiz her hafta hakemlik camiasinin içinin ne kadar çürüdügünü anlatiyorlar ama açilan bir tane dava görmedim. Sistemi düzeltmezsek, problemleri sahislara zimmetleyip kavga etmeye devam edecegiz. Tahkim ve disiplin kurullari adaletli bir yapiya dönüstürülmeli. MHK de çalismayan bir sistem. Oyunu hakeme ragmen güzellestiremezsiniz. O sistem çalismayinca oyun güzellesmiyor. Orada da bagimsiz bir yapi olmali. Buradaki bozukluklarindan dolayi devletin prestiji de zedeleniyor. Bunu düzeltmek lazim. Bir ültimatom vermedik, 'Bu sorunlari halletmemiz lazim.' dedik. Kisilerle problemimiz yok. Bu problemlerle hiçbirimiz devam edemeyiz. Verilen cevabi anlamak mümkün degil. Oradaki yabanci hakkiyla bizdeki farkli. Senelerdir konusuyoruz. Ben problemleri diger kulüplerle çözeceksem, federasyonun isi ne o zaman. Bu problemlerde hepimiz mutabikiz. Bu problemler çözülmezse oynama sansimiz yok. En son raddeye gitmeye hazir miyiz diye sorduktan sonra karari aldik. Bizim niyetimiz üzüm yemek, bagciyi dövmek degil."
Futbolun eski ilgisini kaybetmeye basladigini dile getiren Elmas, "Ilgi azaliyor. Avrupa'da Türk futbolunun dereceleri ortada. Millilerin sonuçlari ortada. Sahada basari yok, sürekli Kulüpler Birligi Vakfi ile kavga ediyorlar. Konulari çözmemenin bedeli Türkiye içinde strese sebep oluyor. Dogru kararlar verilse, Türkiye bu kadar gerilmeyecek. Bunu seffaf bir sekilde çözecegiz. Zabit olmazsa, federasyonla toplanti yapmayacagiz. Kapilar ardinda baska, disarida baska konusmalar oluyor. Biz gizli bir sey konusmuyoruz. Rakamlar açik, borçlar açik. Dirayetli bir durus sergilememiz lazim çünkü o durus federasyondan gelmiyor." elestirisinde bulundu.
- "Kisisel kaygilarla alinan kararlar var"
Kulüpler Birligi Vakfinin daha önce yaptigi çalismalarin yeniden degerlendirilecegini söyleyen Elmas, "Bu isi düzeltmeyi baskalarina birakmayacagiz. Basari için birinin haksizligina göz yummamamiz lazim. Kendisi teklif getirip, baski yapan kulüpler olacagiz. Bu sistemin degismesi lazim. Hakemden tahkime kadar çok güzel çalismalar yapmislar. O çalismalar ortaya çikacak ve kulüpler olarak bunlarin arkasinda durarak sistemi ya degistirecegiz ya degistirecegiz. Yabanci konusunda herkes mutabik. Bu kural kulüplerin iradesine ragmen alindi. Son dönemin en iyi milli takimi basarili olamiyorsa, bunun yansimasi bize dönemez. Son derece iyi bir milli takimimiz var. Bu takim yabanci serbestligi zamaninda çikti. Bu oyuncularla milli takimda basarili olamiyorsunuz. Milli mars okunmuyormus. Etiyopyali atlet sampiyon olunca herkes çok mutlu. Kisisel kaygilarla alinan kararlar var. Bu kararlar bize ragmen aliniyorlar. Federasyon büyük abilik yapiyor. Isi bilen biziz ve ortak bir talebimiz varsa yapilmali." açiklamasini yapti.
- Agaoglu: "Bizim bu durumda artirim talep etmemiz gerekiyor"
Trabzonspor Kulübü ve Kulüpler Birligi Vakfi Baskani Ahmet Agaoglu, yayinci kurulusun davranislarindan rahatsiz olduklarini kaydetti.
Agaoglu, pandemi döneminde kulüplerin de etkilendigini söyleyerek, "Yabanci oyunculara ödedigimiz para döviz. Yayinci kurulus, 'Kurdan etkilendik, salgindan etkilendik, enflasyondan etkilendik.' diyerek indirim talep ediyor. Bizim bu durumda artirim talep etmemiz gerekiyor. Hem kurdan, hem enflasyondan para kaybediyoruz. Spor Toto, neredeyse bütün ülke sporunu finanse eden bir kurulus. Diger federasyonlarin özerklige kavusmasindan sonra en fazla destekleyen kurulus Spor Toto. Diger federasyonlarin yüzde 90 oraninda kaynak aktaran bir kurum ama naklen yayin geliriyle karsilastirirsak devede kulak. Kovid sürecinde özellikle Anadolu kulüplerini en rahatsiz eden konu bu." diye konustu.
Türk futbolunda yasanan sorunlarin geçmisten kaynaklandigini ifade eden Agaoglu, sunlari aktardi:
"Bunlar bugünün sorunu degil. MHK ile ilgili sorunlari dile getiriyoruz ama 1960'dan beri yapisi bu sekilde. Bunu degistirmek için çaba harcanmadi. Bagimsiz kurullar yerine, 'Bana bagimli olsun' diye düsünerek sorunlar bugüne kadar getirildi. Son 3 yilda 4 MHK baskani degisti ve tartismalar sona ermedi. Ariza motorda ama siz lastik degistiriyorsunuz. Diger Avrupa liglerinde de hakem hata yapiyor ama hakem degil sistem elestiriliyor. Hakemin nasil atandigi, neden atandigi konusulmuyor. Yillar içinde bu sistemin düzelmesi için mücadele edilmesi gerekiyordu. Basit bir sekilde federasyonun genel kurulunda üyelere sunulacak, onun üzerinde tartisilacak. Bagimsizligina inandigimiz taktirde yürürlüge girecek."
Yabanci konusuna da deginen Agaoglu, "Geçen sene hazirliksiz oldugumuzu, yerli kalitesini arttirmak için önlemler almamiz gerektigini anlattik. Yerli oyuncuyu yabanci oyuncuyla rekabet ortamina sokmadan, yerlinin gelisimini saglamadan kalitesini artirmaniz mümkün degil. Rezerv takim uygulamasi yapalim dedik. 19 yas alti takimi oyuncularini diger kulüplerle mücadele ettiriyorsunuz. Oradaki mücadele düzeyiyle Süper Lig'deki ayni degil. Adi Gelisim Ligi ama gelismesi mümkün degil. Kendi akranlariyla mücadele ediyorlar. 3. Lig'den baslatalim bu takimlari dedik. Iki senede bunu çikartamadilar. Yerli ve yabanci oyuncuyu rekabete sokarsak, yerli oyuncunun kalitesi zaten yükselecek." ifadelerini kullandi.
Maçlara çikmama tehdidiyle ilgili olarak da Agaoglu, "Oynan oyun futbol olmaktan çiktiktan sonra oynasaniz ne olur oynamasaniz ne olur? Oynanan oyun futbol olmaktan uzaklasti. Perdenin önünde ve arkasinda oynanan bir oyun var. TFF birçok konuyu üzerine aliyorsa, futbolla alakali planlamalarda ya geregini yapmak zorunda ya da altindan kalkamadigi bir yük varsa, paydaslariyla yürütmek zorunda." degerlendirmesinde bulundu.
Kaynak: AA
