Trabzonspor Kulübü Baskani Ahmet Agaoglu, Ligde Sampiyonluk Mücadelesini Degerlendirdi Açiklamasi

'Sampiyon oldugumuz gün, o sampiyonluk primlerinin nasil ödenecegini, gelecek yil nasil mücadele edecegimizi, kadronun finansmanin nasil saglanacagini düsünecegim. Asil is o zaman basliyor. Sampiyon oldugunuz zaman her seyin yeni basladigi gündür' 'Geldigim zaman, 34 sene sampiyonlugun en büyük adaylarindan birisi olmayacagi süphesi olsaydi zaten gelmezdim. Insanlarin duygulariyla, heyecanlariyla oynamak gibi bir sey olurdu. Bir seylere inanarak Trabzonspor'u hak ettigi noktaya tasiyacagimiza inandigimiz için göreve geldik. Bugün o noktadan uzak degiliz'

Trabzonspor Kulübü Baskani Ahmet Agaoglu, Süper Lig'de verdikleri sampiyonluk mücadelesine iliskin, "Sampiyon oldugumuz gün, o sampiyonluk primlerinin nasil ödenecegini, gelecek yil nasil mücadele edecegimizi, kadronun finansmanin nasil saglanacagini düsünecegim. Asil is o zaman basliyor. Sampiyon oldugunuz zaman her seyin yeni basladigi gündür." ifadelerini kullandi.

Agaoglu, TSYD Trabzon Dergisi'ne verdigi röportajda, bordo-mavili kulüpte 1990 yilinda Sadri Sener döneminde ilk defa basladigi yöneticilik sürecini hakkinda bilgi verdi.

Baskanligin sadece hayal edilebilecek bir sey olmadigini vurgulayan Agaoglu, "Allah'in takdiri olan bir sey. Sartlarin ve ortamin olusmasi ve uygun zaman sizi o noktaya getirebiliyor. 2002 Kasim'da aday olmustum, gerçeklesmedi ama beklemedigim bir anda 2018 yilinda kendimi baskanlik koltugunda buldum." degerlendirmesinde bulundu.

Agaoglu, kulüp baskani olduktan sonra hayatinin neredeyse tamaminin degistigine dikkati çekerek, sunlari kaydetti:

"Özel ve sosyal hayat ciddi sekilde etkilendi. Özellikle Trabzonspor gibi basariya susamis, sampiyonlugu hedefleyen, sampiyonluktan baska bir siralamayi kabul etmeyen, Türkiye Kupasi veya Süper Kupa'yi basarisizlik olarak kabul edip teselli mükafati olarak dahi görmeyen, beklentisi hep çok yüksek düzeyde olan ama ekonomisi dibe vurmus, teknik olarak iflasta bir kulübe geldik. Hem ekonomisini toparlayip hem yarisin içinde tutmak ve arzulanan basariyi gerçeklestirmek için harcadiginiz çaba, her seyden fedakarlik etmenizi gerektiriyor. Aileden, sosyal hayatinizdan, o zamana kadar içinde bulundugunuz hayatin çok disinda bir hayat yasamak durumunda kaliyorsunuz. Yüzde 80-90 hayatiniz degisiyor. Ancak attigimiz her gol, aldigimiz her 3 puan, oynadigimiz iyi futbol, geriye düstügümüz zaman çevirdigimiz her maç beni en çok sevindiren sey, isin en keyifli tarafi."

Trabzonspor'un ekonomik stabilizeyi saglayan, gelir-gider dengesini sürdürebilir bir yapiya oturtan bir kulüp oldugunu aktaran Agaoglu, bunun sürdürülebilir olmasinin kolay olmamasina ragmen gelir artirici projeleri uygulamaya koyduklarini aktardi.

- "Bugün planlanan noktada miyiz? Evet, bugün o noktadayiz"

Agaoglu, göreve geldiklerinde çok ciddi finansal sikintilar yasadiklarinin altini çizerek, "Ekonomik olarak battiginiz zaman birisi çanta içinde 185 milyon avroyu önüne koymadikça potansiyel gelirlerinizi hesaplayarak ekonomik program olusturdugunuzda 3, 4, 5 seneye ihtiyaciniz oldugunu görüyorsunuz. Finansal sikintilari ortadan kaldirmayan, 7 ay borcu ödenmeyen, 100 üzerinde icra davasi, FIFA'da 32-34 takip dosyasinin oldugu bir dönemde, 'biz önümüzdeki dönem sampiyonuz' deseydik gerçeklikten uzak, hayalperest yaklasim olurdu. O gün yaptiginiz hesaplar, planlar onu gösterdi. Bugün planlanan noktada miyiz? Evet, bugün o noktadayiz." degerlendirmesinde bulundu.

Baskan Ahmet Agaoglu, Trabzonspor camiasinin destegini almalarinin, yasanilan sikintili dönemlerde kendilerine inanilmaz bir destek sagladigini anlatti.

Kulüpte alinan görevlerde fizik, sportif ve psikolojik taraflarinin oldugunu belirten Agaoglu, "Eger birlik, bütünlük, camiadan destek yoksa üç ayakli masanin bir ayagi eksik demektir, basarili olma sansiniz yoktur. Taraftarin destegi arkanizda degilse basarili olma sansiniz yok, sikintili süreçteyseniz yikilir gidersiniz. Tekrar yönetim olusur. Onun basarili olmasi için yine ayni seylere olgulara ihtiyaç vardir. O saglanamazsa o gider bir baskasi gelir. O sikintiyi ortadan kaldirilip arzu edilen, istenilen seviyeye ulasmak hemen hemen imkansiz gibi bir seydir." ifadelerini kullandi.

Agaoglu, sansi olsa Türk futbolunun yapisini degistirmek istedigini dile getirerek, söyle devam etti:

"Profesyonel futbol takimlarinin, Türk futbolunun hem finansal hem idari anlamda iyi yönetilmesini, La Liga modelinin uygulanmasini isterdim. TFF'nin müsabaka takvimini, transfer politikasi uygulamasini, müsabaka organizasyonlarini belirlemesini, milli takim sorumlulugu ile sinirli kalmasini, diger bütün islerin profesyonel futbol kulüplerinin sorumlulugunda olmasini isterdim. Ülkede profesyonel futbolu, profesyonel kulüplerin olusturacagi yapinin yönetmesini isterdim."

Süper Lig'deki sampiyonluk yarisinda camianin üzerinde geçmisten gelen bir gerginligin oldugunu anlatan Agaoglu, sunlari kaydetti:

"Içeriden ve disaridan kaynaklanan sikintilardan dolayi Trabzonspor takimi hak ettigi basariyi elde edemedi. Bunun yaratmis oldugu gerginlik var. Bu gerginligin neticesinde bu ifadeler kullaniliyor. Trabzonspor sampiyon oldugu takdirde ben bir sonraki seneyi düsünecegim. Sampiyonlar Ligi'nde nasil bir kadro ile mücadele edecegiz, bunu düsünecegim, ekonomiyi düsünecegim. Geldigim zaman 3-4 sene sampiyonlugun en büyük adaylarindan birisi olmayacagi süphesi olsaydi zaten gelmezdim. Insanlarin duygulariyla, heyecanlariyla oynamak gibi bir sey olurdu. Bir seylere inanarak Trabzonspor'u hak ettigi noktaya tasiyacagimiza inandigimiz için göreve geldik. Bugün o noktadan uzak degiliz."

- "Kimse benden duygu patlamasi beklemesin"

Agaoglu, takimi en iyi noktaya tasiyacaklarina inandiklari için göreve geldiklerini belirterek, bu konudaki görüslerini su sözlerle paylasti:

"Camianin destegiyle yapmis oldugumuz islerin önemli kisminin dogru olmasindan kaynaklanan kararlar bizi bu noktaya tasidi. Trabzonspor sampiyon oldugu zaman kimse benden duygu patlamasi beklemesin. Ben isimi yapiyorum, onun gerilimi var. Fay hatti gerildi. Gerildigi zaman Allah korusun 7,8-8,2 depremlerle karsiliyorsunuz. Ben bu isin sorumlu olan tarafindayim. Baskan degil de taraftar Ahmet Agaoglu olsaydim ayni seyleri düsünürdüm. Ben bu heyecani 2010-2011, 2004'de yasadim. 1996'da yogun olarak yasadim. Içine düstügüm hayal kirikligi ile psikolojik olarak kendimi toparlamam uzun zaman aldi. Bugün sorumlu konumdayim, rotayi çizen biziz, gemi kaptani biziz. Geminin kaptanin dümeni birakip ellerini havaya kaldirip kosmasi beklenemez. Bu isin sorumlugu bizde oldugu için sogukkanli olmaliyiz. Sampiyon oldugumuz gün, o sampiyonluk primlerinin nasil ödenecegini, gelecek yil nasil mücadele edecegimizi, kadronun finansmanin nasil saglanacagini düsünecegim. Asil is o zaman basliyor. Sampiyon oldugunuz zaman her seyin yeni basladigi gündür."

Teknik Direktör Abdullah Avci'nin sik sik taraftar destegini vurguladigini animsatan Agaoglu, "Onlarin enerjisi, büyük takim olmanin en önemli özelligi. Taraftarin destegi ile biz o gün hem ekonomik hem sportif olarak bu sürecin üzerinden geldik. Sampiyonlugun hedefledigi noktada yönetimin, teknik heyetin, oyuncularin ortaya koyacagi performansin yaninda taraftarin verecegi destek çok çok önemli. Trabzonspor zirveye tirmanmaya basladigi her zaman algilarla önü kesilmeye çalisilmistir. Içerde ve disarda camia bu tür algilara duyarli, dirençli olmali, bütün enerjisini takimi desteklemek yolunda kullanmali." degerlendirmesinde bulundu.

Kaynak: AA