Brand Week Istanbul, Cem Yilmaz, Burcu Burkut Erenkul Ve Eda Erdem'i Agirladi
Türkiye ve dünyadan önemli isimleri önemli basliklar altinda bir araya getiren Brand Week Istanbul, 3 ünlü ismi 'Kadin Gücü' basliginda birlestirdi Komedyen Cem Yilmaz: 'Aslinda sizinle paylasmaya çalistigim sey, sizinle hayatin farkli, eglenceli taraflarina bakmak, eksik görmek, sempati duymak, empati yapmak ya da hosgörü gelistirmek, insan iliskilerinde manevra kabiliyetine sahip olmak, insani ve hayati anlamakla ilgili bir sürü sey barindiran bir formül' Milli voleybolcu Eda Erdem Dündar: 'Sahada asla mücadeleyi birakmayan, son topa kadar mücadele eden, pes etmeyen bir karakterimiz var. Bizim sahadaki mücadelemizi ve içten oldugumuzu gördüler. Konu milli forma oldugu zaman hiçbir sey düsünmedigimizi ve yaptigimiz fedakarliklari da gördüler bence'
Senarist, yapimci, yönetmen ve komedyen Cem Yilmaz, ralli pilotu Burcu Burkut Erenkul ve milli voleybolcu Eda Erdem Dündar, "21. Yüzyilda Farkli Olmak-Kadin Gücü" baslikli oturuma katildi.
Opet Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardimcisi Murat Zengin'in moderatörlügünü üstlendigi etkinlikte konusan Cem Yilmaz, kadin-erkek ayrimciligiyla ilgili her seyin çok demode oldugu bir dünyada yasamayi hayal ettigini söyledi.
Yilmaz, ralli pilotu Erenkul ile trafige kapali alanda yasadigi sürüs deneyimini komik bir dille anlatarak, Erenkul'un basarisindan övgüyle söz etti.
Mizahin insan yasamindaki yerine de vurgu yapan Yilmaz, "Herkes, mizahin, komedinin, komikligin, en yumusak haliyle hayatinin bir parçasinda olmasini istiyor. Insanlarin, en ciddi ortamlarda bile, kagida bakarak konussa da bir fikra anlatma çabasi, bir mecliste, bir ortamda arkadas arasinda, is arkadaslari olabilir, okul hayatinda kantinde olabilir, farkli bir espriyle oranin ilgi odagi olmaya çalistigini görüyoruz. Profesyonel komedyenligin bundan farkli oldugu düsünülmesin. Olmaya çalisilandan farkli olarak, aslinda isin ne anlam ifade ettigine çok kafa yordum. Dolayisiyla anladim ki bu is aslinda 21. de olsa, 19., 17 ya da 25. yüzyil da olsa, kökünde ayni olmasi gereken bir prensibe bagli çalisiyor." dedi.
Reklamci, pazarlamaci ya da yönetici, farkli meslek grubunda çalisan kisilerin Tas Devri'ne gidecek olsa ne yapacagini bilemeyecegini dile getiren ünlü isim, "Benim hiç böyle bir kaygim yok. Cilali Tas Devri'ne de göndersen, ben orada güldürürüm. 4. ya da 5. boyutun yasandigi, 26. yüzyila da göndersen, yine güldürürüm. Bu bir iddia degil, realite." ifadelerini kullandi.
Cem Yilmaz, her isin zorluklari oldugunu kaydederek, sunlari söyledi:
"Kendinizi adamakla ilgili bir konudur bu. Benim hayatim, ben güle oynaya gezeyim diye çok ciddi bir çaba sarf edilen bir hayat. Ben biraz daha gülmek için, hepinizden daha fazla zahmet göstermek zorundayim. Çünkü insan kendi kendine gülemez.
Aslinda sizinle paylasmaya çalistigim sey, sizinle hayatin farkli, eglenceli taraflarina bakmak, eksik görmek, sempati duymak, empati yapmak ya da hosgörü gelistirmek, insan iliskilerinde manevra kabiliyetine sahip olmak, insani ve hayati anlamakla ilgili bir sürü sey barindiran bir formül."
Çalisma hayatinda sakaci olmakla özünde sakaci olmak arasinda bir ayrim yapmak gerektiginin altini çizen komedyen, gençliginden beri, özünde sakaci oldugu kadar isini de iyi yapma gayreti içinde oldugunu söyledi.
- ''Milli takim söz konusu olunca herkes bir bütün oluyor"
Antrenmanda oldugu için çevrim içi olarak programa katilan Eda Erdem Dündar da Filenin Sultanlari'nin kazandigi basari ve gördügü ilgiye iliskin "Inanilmaz bir ilgi ve destek gördük. Hala görmeye devam ediyoruz. Sokakta yürürken bizlere geri dönüsler inanilmaz güzel." ifadelerini kullandi.
Gördükleri sevgi ve basarinin bir anda olmadigina dikkati çeken Dündar, su bilgileri verdi:
"Son 5-6 yildir grafigi yükselen bir takimiz. Filenin Sultanlari olarak her katildigimiz turnuvadan madalya kazaniyoruz zaten. Ama pandeminin olmasi, insanlarin sosyal hayatinin engellenmesi, bunun üzerine olimpiyatlarin oynanmasi ve devaminda Avrupa Sampiyonasi olmasi aslinda bizim için biraz sans oldu diyebilirim. Ülkemizin içinde bulundugu durum da çok iç açici degildi, haliyle yaz aylarinda ciddi yanginlarla mücadele ettik. O dönemde insanlar bize sigindi. Birkaç saatligine akillarini baska yöne kanalize ederek, onlara voleybolu sevdirmeye çalistik."
Basarili voleybolcu, Filenin Sultanlari'nin birbirini seven, sayan bir ekip oldugunu vurgulayarak, "Hepimiz voleybolu çok seviyoruz. Sahada asla mücadeleyi birakmayan, son topa kadar mücadele eden, pes etmeyen bir karakterimiz var. Bence insanlarin hosuna giden bu oldu. Bizim sahadaki mücadelemizi ve içten oldugumuzu gördüler. Konu milli forma oldugu zaman hiçbir sey düsünmedigimizi ve yaptigimiz fedakarliklari da gördüler bence. Bunun yaninda basarili olunca, pastanin üstündeki çilek misali keyifli bir yaz geçirdik. Baktik ki biz, voleybol özelinde ülkeyi birlestirebiliyoruz. Milli takim söz konusu olunca herkes bir bütün oluyor. Bu aslinda bizim ihtiyacimiz olan bir sey. Biz aslinda voleybolun yaninda bunu da basardik. Bu bizim için çok önemliydi. Bu basarinin altinda yapilanma var. Federasyonumuzun bir dedigimizi iki etmemesi var. Çok iyi bir antrenör ve bunun yaninda imkanlarimizin çok iyi olmasi ve ligimizin çok kaliteli olmasi gibi etkenler de bu basarida pay sahibi." dedi.
- "4 yasindan beri otomobille bir bagim vardi"
Burcu Burkut Erenkul ise otomobil sporlarinin erkek egemen spor olduguna isaret ederek, "Kiz çocuklari bebeklerle, erkekler de otomobillerle oynuyor. Herhalde ben bunun erkek egemen bir spor oldugunu fark etmeden basladim. Çünkü 7 yasinda karting yaparak basladim. Büyüdükçe kadin-erkek arasindaki o bagi ögrendim. Çünkü benim otomobille bir bagim vardi 4 yasindan beri. Büyürken bazi zorluklari fark etmeye basladim." ifadelerini kullandi.
Önemli konuklari agirlayan Brand Week, yarin gerçeklesecek oturumlarin ardindan sona erecek.
Opet Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardimcisi Murat Zengin'in moderatörlügünü üstlendigi etkinlikte konusan Cem Yilmaz, kadin-erkek ayrimciligiyla ilgili her seyin çok demode oldugu bir dünyada yasamayi hayal ettigini söyledi.
Yilmaz, ralli pilotu Erenkul ile trafige kapali alanda yasadigi sürüs deneyimini komik bir dille anlatarak, Erenkul'un basarisindan övgüyle söz etti.
Mizahin insan yasamindaki yerine de vurgu yapan Yilmaz, "Herkes, mizahin, komedinin, komikligin, en yumusak haliyle hayatinin bir parçasinda olmasini istiyor. Insanlarin, en ciddi ortamlarda bile, kagida bakarak konussa da bir fikra anlatma çabasi, bir mecliste, bir ortamda arkadas arasinda, is arkadaslari olabilir, okul hayatinda kantinde olabilir, farkli bir espriyle oranin ilgi odagi olmaya çalistigini görüyoruz. Profesyonel komedyenligin bundan farkli oldugu düsünülmesin. Olmaya çalisilandan farkli olarak, aslinda isin ne anlam ifade ettigine çok kafa yordum. Dolayisiyla anladim ki bu is aslinda 21. de olsa, 19., 17 ya da 25. yüzyil da olsa, kökünde ayni olmasi gereken bir prensibe bagli çalisiyor." dedi.
Reklamci, pazarlamaci ya da yönetici, farkli meslek grubunda çalisan kisilerin Tas Devri'ne gidecek olsa ne yapacagini bilemeyecegini dile getiren ünlü isim, "Benim hiç böyle bir kaygim yok. Cilali Tas Devri'ne de göndersen, ben orada güldürürüm. 4. ya da 5. boyutun yasandigi, 26. yüzyila da göndersen, yine güldürürüm. Bu bir iddia degil, realite." ifadelerini kullandi.
Cem Yilmaz, her isin zorluklari oldugunu kaydederek, sunlari söyledi:
"Kendinizi adamakla ilgili bir konudur bu. Benim hayatim, ben güle oynaya gezeyim diye çok ciddi bir çaba sarf edilen bir hayat. Ben biraz daha gülmek için, hepinizden daha fazla zahmet göstermek zorundayim. Çünkü insan kendi kendine gülemez.
Aslinda sizinle paylasmaya çalistigim sey, sizinle hayatin farkli, eglenceli taraflarina bakmak, eksik görmek, sempati duymak, empati yapmak ya da hosgörü gelistirmek, insan iliskilerinde manevra kabiliyetine sahip olmak, insani ve hayati anlamakla ilgili bir sürü sey barindiran bir formül."
Çalisma hayatinda sakaci olmakla özünde sakaci olmak arasinda bir ayrim yapmak gerektiginin altini çizen komedyen, gençliginden beri, özünde sakaci oldugu kadar isini de iyi yapma gayreti içinde oldugunu söyledi.
- ''Milli takim söz konusu olunca herkes bir bütün oluyor"
Antrenmanda oldugu için çevrim içi olarak programa katilan Eda Erdem Dündar da Filenin Sultanlari'nin kazandigi basari ve gördügü ilgiye iliskin "Inanilmaz bir ilgi ve destek gördük. Hala görmeye devam ediyoruz. Sokakta yürürken bizlere geri dönüsler inanilmaz güzel." ifadelerini kullandi.
Gördükleri sevgi ve basarinin bir anda olmadigina dikkati çeken Dündar, su bilgileri verdi:
"Son 5-6 yildir grafigi yükselen bir takimiz. Filenin Sultanlari olarak her katildigimiz turnuvadan madalya kazaniyoruz zaten. Ama pandeminin olmasi, insanlarin sosyal hayatinin engellenmesi, bunun üzerine olimpiyatlarin oynanmasi ve devaminda Avrupa Sampiyonasi olmasi aslinda bizim için biraz sans oldu diyebilirim. Ülkemizin içinde bulundugu durum da çok iç açici degildi, haliyle yaz aylarinda ciddi yanginlarla mücadele ettik. O dönemde insanlar bize sigindi. Birkaç saatligine akillarini baska yöne kanalize ederek, onlara voleybolu sevdirmeye çalistik."
Basarili voleybolcu, Filenin Sultanlari'nin birbirini seven, sayan bir ekip oldugunu vurgulayarak, "Hepimiz voleybolu çok seviyoruz. Sahada asla mücadeleyi birakmayan, son topa kadar mücadele eden, pes etmeyen bir karakterimiz var. Bence insanlarin hosuna giden bu oldu. Bizim sahadaki mücadelemizi ve içten oldugumuzu gördüler. Konu milli forma oldugu zaman hiçbir sey düsünmedigimizi ve yaptigimiz fedakarliklari da gördüler bence. Bunun yaninda basarili olunca, pastanin üstündeki çilek misali keyifli bir yaz geçirdik. Baktik ki biz, voleybol özelinde ülkeyi birlestirebiliyoruz. Milli takim söz konusu olunca herkes bir bütün oluyor. Bu aslinda bizim ihtiyacimiz olan bir sey. Biz aslinda voleybolun yaninda bunu da basardik. Bu bizim için çok önemliydi. Bu basarinin altinda yapilanma var. Federasyonumuzun bir dedigimizi iki etmemesi var. Çok iyi bir antrenör ve bunun yaninda imkanlarimizin çok iyi olmasi ve ligimizin çok kaliteli olmasi gibi etkenler de bu basarida pay sahibi." dedi.
- "4 yasindan beri otomobille bir bagim vardi"
Burcu Burkut Erenkul ise otomobil sporlarinin erkek egemen spor olduguna isaret ederek, "Kiz çocuklari bebeklerle, erkekler de otomobillerle oynuyor. Herhalde ben bunun erkek egemen bir spor oldugunu fark etmeden basladim. Çünkü 7 yasinda karting yaparak basladim. Büyüdükçe kadin-erkek arasindaki o bagi ögrendim. Çünkü benim otomobille bir bagim vardi 4 yasindan beri. Büyürken bazi zorluklari fark etmeye basladim." ifadelerini kullandi.
Önemli konuklari agirlayan Brand Week, yarin gerçeklesecek oturumlarin ardindan sona erecek.
Kaynak: AA
