Görme Engelliler Milli Futbol Takımı'nın Hedefi Büyük
Avrupa Şampiyonası'nda mücadele edecek milliler, finale kalıp 2020 Tokyo Paralimpik Oyunları'na kota almayı hedefliyor Milli takım teknik direktörü Hasan Yıldırım:'Şampiyona, olimpiyat kotasını almak için son şansımız' 'Çalım atabilmek, gol atmak, defans yapmak, paslaşmak futbolun doğasında olan şeyler ama görmeyen bir adam için bunlar çok zor şeyler' 'Görme engelliye futbol oynatıyorsanız bu bir başarıdır' 'Görme engelli takımda bir organizasyonu oturtmak en az 1 ya da 1,5 yıl süre alıyor'.
MUHAMMED ALİ TİMUR - Görme Engelliler Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Hasan Yıldırım, Avrupa Şampiyonası'nda finale kalıp 2020 Tokyo Paralimpik Oyunları'na kota almayı hedeflediklerini söyledi.
Ay-yıldızlı ekip, İtalya'nın başkenti Roma'da 14-24 Eylül tarihlerinde gerçekleştirilecek Avrupa Şampiyonası'nın hazırlıklarını Ahlatlıbel Spor Tesisleri'nde sürdürüyor.
Görme Engelliler Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Hasan Yıldırım, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 20 Haziran'a kadar sürecek kamp sonrası Ankara'da İspanya, Japonya ve Romanya'nın katılacağı bir hazırlık turnuvasında mücadele edeceklerini belirtti.
Kondisyon ağırlıklı çalıştıklarını aktaran Yıldırım, "Hazırlık maçlarını Ankara'da oynayacağımız için kampı da burada yapmayı tercih ettik. Ahlatlıbel, koşulları açısından güzel bir tesis. Burada yükselti daha fazla, oksijen seviyesi yüksek. Sahanın zemini de güzel." değerlendirmesinde bulundu.
Yıldırım, kampta 3'ü kaleci 15 futbolcu ile çalışmalarına devam ettiklerini vurgulayarak, "Tabii sporcular arasında eleme yapılacak. Şampiyona için 8 futbolcu ve 2 kaleci lazım. Hazırlık maçlarından sonra şampiyonaya gidecek takım belli olur. Şampiyona, olimpiyat kotasını almak için son şansımız. Finale kalan iki takım kota hakkı elde edecek. Biz de bu bilinçle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Hedefimiz önce gruptan çıkmak sonra ise finale kalıp Tokyo biletini almak." ifadelerini kullandı.
- "Asıl başarı bu çocuklara futbol oynatmak"
Teknik direktör Yıldırım, görme engelli bireylere futbol oynatmanın oldukça zor olduğunu dile getirdi.
Görme engelli futbolcuların maç esnasında aynı anda 3 farklı noktaya odaklanması gerektiğine dikkati çeken Yıldırım, sözlerine şöyle devam etti:
"Bir oyuncu gol atabilmek için hocasına, topa ve rakibe aynı anda odaklanmak zorunda. Yani biz görenler olarak bazen iki yere bile odaklanamıyorken hiç görmeyerek aynı anda 3 yere odaklanmak gerçekten büyük bir meziyet istiyor. Çalım atabilmek, gol atmak, defans yapmak, paslaşmak futbolun doğasında olan şeyler ama görmeyen bir adam için bunlar çok zor şeyler. Görme engelliye futbol oynatıyorsanız bu bir başarıdır."
Herhangi bir maaş almadan gönüllük esasına göre çalıştığını belirten Yıldırım, önemli olanın görme engellilerin toplumsal projeler dahilinde daha çok toplumun içinde yer bulması olduğunu söyledi.
Taktik çalışmalarının da uzun ve meşakkatli bir süreç gerektirdiğini aktaran Yıldırım, "Görme engelli takımda bir organizasyonu oturtmak en az 1 ya da 1,5 yıl süre alıyor. Bir korner çalışması yapıyorsunuz en az 2 bin kez deniyorsunuz. Yani öyle antrenmanda bir organizasyon çalışıp, hemen bir sonraki maçta uygulayamıyorsunuz. Sürekli tekrar tekrar deniyorsunuz, yanılıyorsunuz. Ancak sonunda başarıyorsunuz. Biraz daha uzun soluklu." diye konuştu.
- "Futbolcularıma rakip kale arkasından komut veriyorum"
Müsabakalarda rakip kale arkasında durduğunu belirten Yıldırım, 12 metrelik alanda futbolcularına komutlar vererek yardımcı olduğunu söyledi.
"Bu oyunun yüzde 50'si kale arkasıdır." diyen Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Benim kale arkasında 12 metrelik bir alanım var. O alanda sadece ben ve rakip kaleci konuşabiliyoruz. Oyuncularımı oradan yönlendiriyorum. Mesela, 'Önünde biri var, sağ veya solun açık.' gibi komutlar veriyorum. Bazen sporcu rakibi duyar ve inisiyatif alıp ona göre hareket eder. Zorlandıkları zaman ben direkt dahil olup onları yönlendiririm. En uygun pozisyonda da şut attırırız."
- "Aileler çocuklarını spordan sakınmasın"
Hasan Yıldırım, görme engelli bireylerin spor aracılığıyla hayata tutunduklarını kaydetti.
Yıldırım, olimpiyatlar veya şampiyonaların görme engelli sporcular açısından oldukça önemli olduğuna dikkati çekti.
Görme engellilerin spor sayesinde diğer bireylerle daha fazla etkileşime girdiğini vurgulayan Yıldırım, "Mehmet Emin (12) isminde bir gencimiz var. İleride herhangi bir sağlık problemi yaşamazsa milli takım oyuncusu olacağına inanıyorum. Bu çocuğumuzun gitmediği ülke kalmayacak, bir sürü insanla tanışacak. Farklı dilde ve dinde insanlarla arkadaşlık yapacak. Farklı kültürleri tanıyacak. Bu görme engelli biri için müthiş bir etkileşim. Bu arkadaşlarımız bu sporla dünyaya kanalize oluyor. Onun için aileler çocuklarını spordan sakınmasın." diyerek sözlerini tamamladı.
Ay-yıldızlı ekip, İtalya'nın başkenti Roma'da 14-24 Eylül tarihlerinde gerçekleştirilecek Avrupa Şampiyonası'nın hazırlıklarını Ahlatlıbel Spor Tesisleri'nde sürdürüyor.
Görme Engelliler Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Hasan Yıldırım, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 20 Haziran'a kadar sürecek kamp sonrası Ankara'da İspanya, Japonya ve Romanya'nın katılacağı bir hazırlık turnuvasında mücadele edeceklerini belirtti.
Kondisyon ağırlıklı çalıştıklarını aktaran Yıldırım, "Hazırlık maçlarını Ankara'da oynayacağımız için kampı da burada yapmayı tercih ettik. Ahlatlıbel, koşulları açısından güzel bir tesis. Burada yükselti daha fazla, oksijen seviyesi yüksek. Sahanın zemini de güzel." değerlendirmesinde bulundu.
Yıldırım, kampta 3'ü kaleci 15 futbolcu ile çalışmalarına devam ettiklerini vurgulayarak, "Tabii sporcular arasında eleme yapılacak. Şampiyona için 8 futbolcu ve 2 kaleci lazım. Hazırlık maçlarından sonra şampiyonaya gidecek takım belli olur. Şampiyona, olimpiyat kotasını almak için son şansımız. Finale kalan iki takım kota hakkı elde edecek. Biz de bu bilinçle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Hedefimiz önce gruptan çıkmak sonra ise finale kalıp Tokyo biletini almak." ifadelerini kullandı.
- "Asıl başarı bu çocuklara futbol oynatmak"
Teknik direktör Yıldırım, görme engelli bireylere futbol oynatmanın oldukça zor olduğunu dile getirdi.
Görme engelli futbolcuların maç esnasında aynı anda 3 farklı noktaya odaklanması gerektiğine dikkati çeken Yıldırım, sözlerine şöyle devam etti:
"Bir oyuncu gol atabilmek için hocasına, topa ve rakibe aynı anda odaklanmak zorunda. Yani biz görenler olarak bazen iki yere bile odaklanamıyorken hiç görmeyerek aynı anda 3 yere odaklanmak gerçekten büyük bir meziyet istiyor. Çalım atabilmek, gol atmak, defans yapmak, paslaşmak futbolun doğasında olan şeyler ama görmeyen bir adam için bunlar çok zor şeyler. Görme engelliye futbol oynatıyorsanız bu bir başarıdır."
Herhangi bir maaş almadan gönüllük esasına göre çalıştığını belirten Yıldırım, önemli olanın görme engellilerin toplumsal projeler dahilinde daha çok toplumun içinde yer bulması olduğunu söyledi.
Taktik çalışmalarının da uzun ve meşakkatli bir süreç gerektirdiğini aktaran Yıldırım, "Görme engelli takımda bir organizasyonu oturtmak en az 1 ya da 1,5 yıl süre alıyor. Bir korner çalışması yapıyorsunuz en az 2 bin kez deniyorsunuz. Yani öyle antrenmanda bir organizasyon çalışıp, hemen bir sonraki maçta uygulayamıyorsunuz. Sürekli tekrar tekrar deniyorsunuz, yanılıyorsunuz. Ancak sonunda başarıyorsunuz. Biraz daha uzun soluklu." diye konuştu.
- "Futbolcularıma rakip kale arkasından komut veriyorum"
Müsabakalarda rakip kale arkasında durduğunu belirten Yıldırım, 12 metrelik alanda futbolcularına komutlar vererek yardımcı olduğunu söyledi.
"Bu oyunun yüzde 50'si kale arkasıdır." diyen Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Benim kale arkasında 12 metrelik bir alanım var. O alanda sadece ben ve rakip kaleci konuşabiliyoruz. Oyuncularımı oradan yönlendiriyorum. Mesela, 'Önünde biri var, sağ veya solun açık.' gibi komutlar veriyorum. Bazen sporcu rakibi duyar ve inisiyatif alıp ona göre hareket eder. Zorlandıkları zaman ben direkt dahil olup onları yönlendiririm. En uygun pozisyonda da şut attırırız."
- "Aileler çocuklarını spordan sakınmasın"
Hasan Yıldırım, görme engelli bireylerin spor aracılığıyla hayata tutunduklarını kaydetti.
Yıldırım, olimpiyatlar veya şampiyonaların görme engelli sporcular açısından oldukça önemli olduğuna dikkati çekti.
Görme engellilerin spor sayesinde diğer bireylerle daha fazla etkileşime girdiğini vurgulayan Yıldırım, "Mehmet Emin (12) isminde bir gencimiz var. İleride herhangi bir sağlık problemi yaşamazsa milli takım oyuncusu olacağına inanıyorum. Bu çocuğumuzun gitmediği ülke kalmayacak, bir sürü insanla tanışacak. Farklı dilde ve dinde insanlarla arkadaşlık yapacak. Farklı kültürleri tanıyacak. Bu görme engelli biri için müthiş bir etkileşim. Bu arkadaşlarımız bu sporla dünyaya kanalize oluyor. Onun için aileler çocuklarını spordan sakınmasın." diyerek sözlerini tamamladı.
Kaynak: AA