'Türkiye 2024'Te Okçuluk Sporunda Zirveye Oynayacak'
Okçular Vakfı Mütevelli Heyeti Üyesi Bilal Erdoğan: 'Bütün çalışmalarımızda milli sporcularımızın bu bayrağı daha ileriye taşıması hedefini güdüyoruz. Ümit ediyorum ki 2020'de ilk madalya gelecektir ama 2024'e geldiğimiz zamana artık Türkiye dünyada okçuluk sporunda zirveye oynayan milletlerden bir tanesi olacaktır' 'Okçular Tekkesi bugüne kadar belki 100 bine kadar insana ok attırdı. Bunların ciddi bir kısmına eğitimler verdi. Daha ilerleyenleri lisanslarını aldı ve 300'e yakın performans sporcusu da vakıf, spor kulübümüz bünyesinde spor yapıyor'
Okçular Vakfı Mütevelli Heyeti Üyesi Bilal Erdoğan, milli sporcuların bayrağı daha ileriye taşımasını hedeflediklerini belirterek, "Ümit ediyorum ki 2020'de ilk madalya gelecektir ama 2024'e geldiğimiz zamana artık Türkiye dünyada okçuluk sporunda zirveye oynayan milletlerden bir tanesi olacaktır." dedi.
Erdoğan, Okçular Vakfı tarafından vakfın Spor Kulübünde düzenlenen "Milli Okçular Buluşması"nda, Sofya'da düzenlenen Avrupa Grand Prix müsabakasından dönen milli okçularla akşam yemeğinde bir araya geldi.
Burada konuşan Erdoğan, vakfın bütün okçuların yuvası olduğunu ve ecdadın tarihte zirve yaptığı okçuluk sporunun merkezi olduğunu söyledi.
Tarihi bir mekanda bu işin yeniden ihya edilmiş olmasının çok sevindirici olduğunu belirten Erdoğan, "Herhalde bu mekanın bereketiyle beraber Okçular Tekkesi bugüne kadar belki 100 bine kadar insana ok attırdı. Bunların ciddi bir kısmına eğitimler verdi. Daha ilerleyenleri lisanslarını aldı ve 300'e yakın performans sporcusu da vakıf spor kulübümüz bünyesinde spor yapıyor." diye konuştu.
Okçuluk sporunun Türk milletinin geçmişinde, kodlarında ve DNA'sından olduğundan spora yoğun bir teveccüh olduğuna dikkati çeken Erdoğan, 5-6 yıl içerisinde okçuluğun tanıtılmasında güzel işler ortaya koyduklarını vurguladı.
Bilal Erdoğan, Okçular Vakfı'nın her 29 Mayıs'ta Fetih Kupası etkinliği gerçekleştirdiğini hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Spor kulübünde yönetimdeki arkadaşlarımızın yaklaşımı şu, başarılı olmak istiyorsak gerekli olan bütün zamanın imkanlarını kullanmamız gerekiyor. İşte teknolojiyse okçuluk laboratuvarımız var. Hem ekipmanınızın hem atışınızın mükemmel olması için kusursuz olması için burada kendi hocalarınızla çalışma imkanınız olacak. Bunun dışında spor yapmak için salonumuz çok iyi bir noktada. Sporcularımızın kesintisiz performansını takip etmek için bize imkan sağlıyor. Bütün bunların bir altyapıda birleşmesini sağlayan da bir yazılım oluşturduk. Yani her bir sporcumuzun ne antrenman ve spor yaptı, nereye gitti, nereden geldi bütün takibini beslenmesine varıncaya kadar yaparak, hangi sporcu neyi yaptığı zaman daha başarılı, neyi yaptığı zaman aksamalar yaşıyor bunların hepsinin takibini de yapmış oluyoruz. Dolayısıyla çağın getirdiği bütün imkanları kullanacağız. Bunları disiplinli ve sistematik bir biçimde sporcularımızın hayatına yansıtacağız. Şampiyonluğu getiren, bir puan daha fazla attırıp da kazandıran o öz güven ve rahatlık da buraların bereketiyle hepimizin dualarıyla bir takım ruhunun yaşamasıyla hayata geçecek diye düşünüyorum."
Okçuluk Federasyonu'nun son 5 yılda bütün federasyonlar içerisinde lisanslaşmada en hızlı ilerleyen federasyon olduğunu belirten Erdoğan, bunun yapılan çalışmaların karşılığı olduğunu söyledi.
- "Ümit ediyorum ki 2020'de ilk madalya gelecektir"
Yola ilk çıktıklarından beri "2020 olimpiyatlarında ülkemize madalya gelecek ülkemize" diye hayal ettiklerini aktaran Erdoğan, "Bunu 2013'te söylüyorduk, 2020 hedefiyle konuşuyorduk. Şimdi sanırım oraya doğru gidiyoruz. Bütün çalışmalarımızda milli sporcularımızın bu bayrağı daha ileriye taşıması hedefini güdüyoruz. Ümit ediyorum ki 2020'de ilk madalya gelecektir ama 2024'e geldiğimiz zamana artık Türkiye dünyada okçuluk sporunda zirveye oynayan milletlerden bir tanesi olacaktır. Heyecan yok. Bunun olacağını biliyoruz. Sizlere inanıyoruz. Çünkü hem çalışmalarınız hem bugüne kadarki başarılarınız özellikle bu sene üst üste gelen başarılar bunu yapabileceğinizi de gösteriyor. Tüm dünyaya da bunu kanıtlamış durumdasınız. İnşallah bu başarılar artarak devam edecek." değerlendirmesini yaptı.
Sporcular için oluşturdukları kamp alanının gelecek hafta kullanılmaya başlanacağını söyleyen Erdoğan, böylelikle Türkiye'de okçuluk sporu için oluşturulan altyapının okçuluğa özel hazırlanmış mekanlarda çok daha ileriye gideceğini vurguladı.
Okçular Vakfı Başkanı Haydar Ali Yıldız da bugüne kadar yapmış oldukları faaliyetlerle geleneksel Osmanlı Türk okçuluğunun yaygınlaştırılması, geniş toplum kesimlerine ulaştırılması ve dünyanın dört bir yanında Türk bayrağını dalgalandıracak sporcuların yetiştirilmesi için ellerinden gelen gayreti gösterdiklerini belirtti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın himayelerinde Türkiye'nin ve gençliğin çok daha farklı bir noktaya geleceklerini düşündüğünü dile getiren Yıldız, Bilal Erdoğan'a okçuluğun gençler arasında yaygınlaşması için gösterdiği gayretten dolayı teşekkür etti.
- "Türk sporcularının dereceleri büyük bir gurur vesilesi"
Türkiye Okçular Federasyonu (TOF) Başkanı Abdullah Topaloğlu ise bütün okçuların yuvası olan Okçular Vakfı'nın okçuluk sporuna büyük bir değer kattığını ifade etti.
Sporcuların son zamanlarda gösterdiği başarıların kendilerini gururlandırdığını ve umutlandırdığını belirten Topaloğlu, "Türk sporcularının Avrupa'da ve dünyada almış olduğu bu dereceler ülkemize ve milletimize çok büyük bir gurur vesilesi oluyor. Hepinizi tebrik ediyorum. Türk okçuluğuna yaptığı hizmetler adına çok teşekkür ediyorum." şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından milli okçulara Okçular Vakfı logolu saat hediye eden Erdoğan, onlarla hatıra fotoğrafı çekildi.
Daha sonra vakfın Spor Kulübü'ne geçen Erdoğan, sporcularla sohbet ederek, onların okçuluk sporuyla ilgili görüşlerini dinledi.
Bilal Erdoğan, Bulgaristan'daki Avrupa Grand Prix müsabakalarında altın madalya kazanan Mete Gazoz ve Milli Okçu Demir Elmaağaçlı'yla birlikte ok atışı gerçekleştirdi.
- "Okçuluk hayatımın bir parçası"
Avrupa Grand Prix müsabakaları klasik yay erkeklerde altın madalya kazanan Mete Gazoz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu müsabakadan yaklaşık bir hafta önce düzenlenen dünya kupasında şampiyon olduğunu söyledi.
Bu yarışmadan sonra Avrupa Grand Prix'teki rakiplerinin kendisinden çekinmeye başladığını belirten Gazoz, bunun kendisi için büyük bir avantaj olduğunu ve kolay bir şekilde şampiyon olduğunu dile getirdi.
Okçuluğa 3 yaşında başladığını aktaran Gazoz, sözlerini, "Şu anda 19 yaşındayım. 16 senedir bu sporu yapıyoruz. Annem de babam da okçu olduğu için ben sahada doğdum diyebilirim. Okçuluk benim için her şey, hayatımın bir parçası. Hedefim 2036 olimpiyatlarına kadar profesyonel sporculuk hayatımı sürdürmeyi düşünüyorum. 2036'dan sonra artık iki olimpiyat şampiyonu olarak okçuluğu bırakmayı düşünüyorum." diye tamamladı.
Erdoğan, Okçular Vakfı tarafından vakfın Spor Kulübünde düzenlenen "Milli Okçular Buluşması"nda, Sofya'da düzenlenen Avrupa Grand Prix müsabakasından dönen milli okçularla akşam yemeğinde bir araya geldi.
Burada konuşan Erdoğan, vakfın bütün okçuların yuvası olduğunu ve ecdadın tarihte zirve yaptığı okçuluk sporunun merkezi olduğunu söyledi.
Tarihi bir mekanda bu işin yeniden ihya edilmiş olmasının çok sevindirici olduğunu belirten Erdoğan, "Herhalde bu mekanın bereketiyle beraber Okçular Tekkesi bugüne kadar belki 100 bine kadar insana ok attırdı. Bunların ciddi bir kısmına eğitimler verdi. Daha ilerleyenleri lisanslarını aldı ve 300'e yakın performans sporcusu da vakıf spor kulübümüz bünyesinde spor yapıyor." diye konuştu.
Okçuluk sporunun Türk milletinin geçmişinde, kodlarında ve DNA'sından olduğundan spora yoğun bir teveccüh olduğuna dikkati çeken Erdoğan, 5-6 yıl içerisinde okçuluğun tanıtılmasında güzel işler ortaya koyduklarını vurguladı.
Bilal Erdoğan, Okçular Vakfı'nın her 29 Mayıs'ta Fetih Kupası etkinliği gerçekleştirdiğini hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Spor kulübünde yönetimdeki arkadaşlarımızın yaklaşımı şu, başarılı olmak istiyorsak gerekli olan bütün zamanın imkanlarını kullanmamız gerekiyor. İşte teknolojiyse okçuluk laboratuvarımız var. Hem ekipmanınızın hem atışınızın mükemmel olması için kusursuz olması için burada kendi hocalarınızla çalışma imkanınız olacak. Bunun dışında spor yapmak için salonumuz çok iyi bir noktada. Sporcularımızın kesintisiz performansını takip etmek için bize imkan sağlıyor. Bütün bunların bir altyapıda birleşmesini sağlayan da bir yazılım oluşturduk. Yani her bir sporcumuzun ne antrenman ve spor yaptı, nereye gitti, nereden geldi bütün takibini beslenmesine varıncaya kadar yaparak, hangi sporcu neyi yaptığı zaman daha başarılı, neyi yaptığı zaman aksamalar yaşıyor bunların hepsinin takibini de yapmış oluyoruz. Dolayısıyla çağın getirdiği bütün imkanları kullanacağız. Bunları disiplinli ve sistematik bir biçimde sporcularımızın hayatına yansıtacağız. Şampiyonluğu getiren, bir puan daha fazla attırıp da kazandıran o öz güven ve rahatlık da buraların bereketiyle hepimizin dualarıyla bir takım ruhunun yaşamasıyla hayata geçecek diye düşünüyorum."
Okçuluk Federasyonu'nun son 5 yılda bütün federasyonlar içerisinde lisanslaşmada en hızlı ilerleyen federasyon olduğunu belirten Erdoğan, bunun yapılan çalışmaların karşılığı olduğunu söyledi.
- "Ümit ediyorum ki 2020'de ilk madalya gelecektir"
Yola ilk çıktıklarından beri "2020 olimpiyatlarında ülkemize madalya gelecek ülkemize" diye hayal ettiklerini aktaran Erdoğan, "Bunu 2013'te söylüyorduk, 2020 hedefiyle konuşuyorduk. Şimdi sanırım oraya doğru gidiyoruz. Bütün çalışmalarımızda milli sporcularımızın bu bayrağı daha ileriye taşıması hedefini güdüyoruz. Ümit ediyorum ki 2020'de ilk madalya gelecektir ama 2024'e geldiğimiz zamana artık Türkiye dünyada okçuluk sporunda zirveye oynayan milletlerden bir tanesi olacaktır. Heyecan yok. Bunun olacağını biliyoruz. Sizlere inanıyoruz. Çünkü hem çalışmalarınız hem bugüne kadarki başarılarınız özellikle bu sene üst üste gelen başarılar bunu yapabileceğinizi de gösteriyor. Tüm dünyaya da bunu kanıtlamış durumdasınız. İnşallah bu başarılar artarak devam edecek." değerlendirmesini yaptı.
Sporcular için oluşturdukları kamp alanının gelecek hafta kullanılmaya başlanacağını söyleyen Erdoğan, böylelikle Türkiye'de okçuluk sporu için oluşturulan altyapının okçuluğa özel hazırlanmış mekanlarda çok daha ileriye gideceğini vurguladı.
Okçular Vakfı Başkanı Haydar Ali Yıldız da bugüne kadar yapmış oldukları faaliyetlerle geleneksel Osmanlı Türk okçuluğunun yaygınlaştırılması, geniş toplum kesimlerine ulaştırılması ve dünyanın dört bir yanında Türk bayrağını dalgalandıracak sporcuların yetiştirilmesi için ellerinden gelen gayreti gösterdiklerini belirtti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın himayelerinde Türkiye'nin ve gençliğin çok daha farklı bir noktaya geleceklerini düşündüğünü dile getiren Yıldız, Bilal Erdoğan'a okçuluğun gençler arasında yaygınlaşması için gösterdiği gayretten dolayı teşekkür etti.
- "Türk sporcularının dereceleri büyük bir gurur vesilesi"
Türkiye Okçular Federasyonu (TOF) Başkanı Abdullah Topaloğlu ise bütün okçuların yuvası olan Okçular Vakfı'nın okçuluk sporuna büyük bir değer kattığını ifade etti.
Sporcuların son zamanlarda gösterdiği başarıların kendilerini gururlandırdığını ve umutlandırdığını belirten Topaloğlu, "Türk sporcularının Avrupa'da ve dünyada almış olduğu bu dereceler ülkemize ve milletimize çok büyük bir gurur vesilesi oluyor. Hepinizi tebrik ediyorum. Türk okçuluğuna yaptığı hizmetler adına çok teşekkür ediyorum." şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından milli okçulara Okçular Vakfı logolu saat hediye eden Erdoğan, onlarla hatıra fotoğrafı çekildi.
Daha sonra vakfın Spor Kulübü'ne geçen Erdoğan, sporcularla sohbet ederek, onların okçuluk sporuyla ilgili görüşlerini dinledi.
Bilal Erdoğan, Bulgaristan'daki Avrupa Grand Prix müsabakalarında altın madalya kazanan Mete Gazoz ve Milli Okçu Demir Elmaağaçlı'yla birlikte ok atışı gerçekleştirdi.
- "Okçuluk hayatımın bir parçası"
Avrupa Grand Prix müsabakaları klasik yay erkeklerde altın madalya kazanan Mete Gazoz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu müsabakadan yaklaşık bir hafta önce düzenlenen dünya kupasında şampiyon olduğunu söyledi.
Bu yarışmadan sonra Avrupa Grand Prix'teki rakiplerinin kendisinden çekinmeye başladığını belirten Gazoz, bunun kendisi için büyük bir avantaj olduğunu ve kolay bir şekilde şampiyon olduğunu dile getirdi.
Okçuluğa 3 yaşında başladığını aktaran Gazoz, sözlerini, "Şu anda 19 yaşındayım. 16 senedir bu sporu yapıyoruz. Annem de babam da okçu olduğu için ben sahada doğdum diyebilirim. Okçuluk benim için her şey, hayatımın bir parçası. Hedefim 2036 olimpiyatlarına kadar profesyonel sporculuk hayatımı sürdürmeyi düşünüyorum. 2036'dan sonra artık iki olimpiyat şampiyonu olarak okçuluğu bırakmayı düşünüyorum." diye tamamladı.
Kaynak: AA