Belhanda Açıklaması 'Savaşan Bir Ruha Sahibiz'
Galatasaray’ın yıldız futbolcusu Belhanda, takım olarak savaşan bir ruha sahip olduklarını belirterek, “Önemli olan, sahadaki herkesin birbiri için mücadele etmesi” dedi.
Sarı-kırmızılıların Ukrayna’nın Dinomo Kiev ekibinden kadrosuna kattığı Faslı futbolcu Younes Belhanda, kulübün aylık dergisinin 169. sayısında açıklamalarda bulundu. Jean-Cristophe Gleyze’nin kariyerindeki yerinin çok büyük olduğunu belirten Belhanda, “Benim için antrenörden fazlasıydı. Gelişimimde çok büyük payı vardır. Önce libero olarak başlattı beni ama çok tekniktim. Bendeki tekniğin farkına vardı ve beni daha sonra öne attı. Forma numaraları ile ifade etmem gerekirse önce 5 numara oynadım, sonra sonra 6, ardından 10 numara oldum. Jean-Cristophe Gleyze, 7 yaşından itibaren antrenörüm oldu. Kariyerimdeki yeri çok önemli. Montpellier geçince tam olarak 10 numara oynamaya başladım” şeklinde konuştu.
“Başkan Louis Nicollin beni çok seviyordu”
Montpellier’de oynadığı dönemde kulübün başkanı Louis Nicollin’in, “Bir ayağında iki Nasri, diğerinde üç Ben Arfa var” sözünün hatırlatılması üzerine başarılı futbolcu, “Başkan beni çok seviyordu. Mükemmel bir sezon geçiriyordum. Benim dışımda diğer takımlardaki 10 numaralar konuşuluyordu. O yüzden başkan çıkıp, böyle bir söz söylemişti” diye konuştu.
“Teklif geldiği zaman düşünmeden kabul ettim”
Türkiye’den daha öncede teklif aldığını söyleyen Faslı futbolcu, “Türkiye’den teklif almak benim için çok yeni değil. Daha önce de teklif almıştım. Türkiye bilinen bir futbol ülkesi. Galatasaray’da Avrupa’nın güçlü ekiplerinden, devamlı şampiyon olan bir takım. Her dönem çok büyük oyuncular yer aldı Galatasaray’da. Ne zaman o teklif Galatasaray’dan geldi, hiç düşünmeden kabul ettim” ifadelerini kullandı.
“Ben dış etkenlerin baskısını hissetmem”
Üzerinde baskı hissedip, hissetmediğinin sorulması üzerine Belhanda, “Doğrusu, taraftar ve basın ya da diğer unsurlar üzerimde baskı yaratamaz. En azından ben dış etkenlerin baskısını hissetmem. ’Daha iyi oynamalıyım’ diye ben kendi üzerimde baskı oluştururum” diye cevap verdi.
“Önemli olan, sahadaki herkesin birbiri için mücadele etmesi”
Takım hakkındaki düşüncelerini de açıklayan 27 yaşındaki futbolcu, “Yeni bir takım kurulduğu zaman mutlaka zorluklar olur ama benim şu an takımımızda gördüğüm savaşan ruha sahip bir ekip olduğu. Evet, yeni oyunculardan kurulu bir takım ama yeni olmasına rağmen mücadele eden bir takım. Taktik olarak bazı eksiklerimiz şu an için var. Ama taktik anlayış zamanla, beraber oynadıkça daha iyi olacaktır. Bence önemli olan, sahadaki herkesin birbiri için mücadele etmesi Buna sahip olmak çok önemli” dedi.
“Gol sevinçlerim küçükken karate yapmamdan kaynaklanıyor”
Gol attıktan sonra yaptığı sevincin bir anlamı olup, olmamasının sorulması üzerine yıldız futbolcu, şöyle cevap verdi:
“Küçükken arkadaşlarımla karate yapardık. Jackie Chan ve Bruce Lee gibi karakterlere özenirdik ve yaptıklarını yapmaya çalışırdık. Git gide daha zor hareketler yaptık. Arkadaşlarım ‘Gol attıktan sonra da yapabilirsin’ demişlerdi. Marsilya’ya karşı 2009 yılında bir gol atmıştım, o golün ardından ilk kez yapmıştım” şeklinde konuştu.
Belhanda, hayattaki kahramanın Hz. Muhammed olduğunu açıkladı.
“Başkan Louis Nicollin beni çok seviyordu”
Montpellier’de oynadığı dönemde kulübün başkanı Louis Nicollin’in, “Bir ayağında iki Nasri, diğerinde üç Ben Arfa var” sözünün hatırlatılması üzerine başarılı futbolcu, “Başkan beni çok seviyordu. Mükemmel bir sezon geçiriyordum. Benim dışımda diğer takımlardaki 10 numaralar konuşuluyordu. O yüzden başkan çıkıp, böyle bir söz söylemişti” diye konuştu.
“Teklif geldiği zaman düşünmeden kabul ettim”
Türkiye’den daha öncede teklif aldığını söyleyen Faslı futbolcu, “Türkiye’den teklif almak benim için çok yeni değil. Daha önce de teklif almıştım. Türkiye bilinen bir futbol ülkesi. Galatasaray’da Avrupa’nın güçlü ekiplerinden, devamlı şampiyon olan bir takım. Her dönem çok büyük oyuncular yer aldı Galatasaray’da. Ne zaman o teklif Galatasaray’dan geldi, hiç düşünmeden kabul ettim” ifadelerini kullandı.
“Ben dış etkenlerin baskısını hissetmem”
Üzerinde baskı hissedip, hissetmediğinin sorulması üzerine Belhanda, “Doğrusu, taraftar ve basın ya da diğer unsurlar üzerimde baskı yaratamaz. En azından ben dış etkenlerin baskısını hissetmem. ’Daha iyi oynamalıyım’ diye ben kendi üzerimde baskı oluştururum” diye cevap verdi.
“Önemli olan, sahadaki herkesin birbiri için mücadele etmesi”
Takım hakkındaki düşüncelerini de açıklayan 27 yaşındaki futbolcu, “Yeni bir takım kurulduğu zaman mutlaka zorluklar olur ama benim şu an takımımızda gördüğüm savaşan ruha sahip bir ekip olduğu. Evet, yeni oyunculardan kurulu bir takım ama yeni olmasına rağmen mücadele eden bir takım. Taktik olarak bazı eksiklerimiz şu an için var. Ama taktik anlayış zamanla, beraber oynadıkça daha iyi olacaktır. Bence önemli olan, sahadaki herkesin birbiri için mücadele etmesi Buna sahip olmak çok önemli” dedi.
“Gol sevinçlerim küçükken karate yapmamdan kaynaklanıyor”
Gol attıktan sonra yaptığı sevincin bir anlamı olup, olmamasının sorulması üzerine yıldız futbolcu, şöyle cevap verdi:
“Küçükken arkadaşlarımla karate yapardık. Jackie Chan ve Bruce Lee gibi karakterlere özenirdik ve yaptıklarını yapmaya çalışırdık. Git gide daha zor hareketler yaptık. Arkadaşlarım ‘Gol attıktan sonra da yapabilirsin’ demişlerdi. Marsilya’ya karşı 2009 yılında bir gol atmıştım, o golün ardından ilk kez yapmıştım” şeklinde konuştu.
Belhanda, hayattaki kahramanın Hz. Muhammed olduğunu açıkladı.
Kaynak: İHA