ICSD Asbaşkanı Hazırlıklardan Memnun
23. İşitme Engelliler Yaz Olimpiyat Oyunları için Samsun’da bulunan Uluslararası İşitme Engelliler Spor Komitesi (ICSD) Asbaşkanı Kang Chen, hazırlık sürecindeki kısa zamana karşın kat edilen mesafenin şaşırtıcı derecede etkileyici olduğunu ifade etti.
Uluslararası İşitme Engelliler Spor Komitesi (ICSD) Asbaşkanı Kang Chen, bugüne kadarki en yüksek katılımlı Deaflympics’e ev sahipliği yapacak olan Samsun’daki hazırlıkların kısa sürede ve büyülü bir şekilde tamamlandığını söyledi.
Tayvan’da 2009 senesindeki oyunlar için büyük bir çalışma yürüttüklerini belirten Chen, Samsun’da durumun daha farklı olduğundan bahsetti. Chen, “Daha önce Tayvan 2009’da çok büyük bir çalışma yapmıştık. Gönüllüler, çevirmenler ve sporcular olarak hepimiz toplam 6 sene boyunca uğraştık. Çalıştık, hazırlandık ve açılışı 2009’da yaptık. Şu an Samsun biraz farklı. Burada her şey bir senede, çok ama çok kısa bir sürede, hızlı bir şekilde hazırlanıyor. İlk başta inanamadım. Böyle her şey bir anda, büyülü bir biçimde hazır hale geliveriyordu” diye konuştu.
"Hem işitme engelliler hem de konuşanlar kendilerini geliştirmeli"
Chen, sağır olmanın insanları aktif bir şekilde hayatın içinde olmaktan alıkoymadığını belirterek, hem işitme engellilerin hem de konuşanların kendilerini geliştirmelerinin önemine vurgu yaptı. Kendisini örnek veren Chen, "Ben spor yönetimindeyim. Daha önce profesyonel veya amatör olarak hiç spor yapmadım ama sporla ilgili planlamaları yapabiliyorum. Bunu organize edebiliyorum. Siz konuşanlarda farkındalık oluşturuyorum. Aynı şekilde spor teknikleriyle ilgili de bilgi veriyorum. Değişim oluşturuyor, paylaşımda bulunuyorum. İşitme engellilerin bu şekilde kendilerini geliştirmeleri gerek. Konuşanların da tabii bilinçlenmeleri ve farkındalık kazanmaları gerekiyor" ifadelerini kullandı
"En büyük aşkım sütlaç oldu"
Yöneticilik dışında çok iyi de bir aşçı olan Kang Chen, farklı ülkelerin, farklı yemeklerini, kültürlerini tecrübe etmeyi çok sevdiğini, aynı zamanda Türk mutfağının methini de çok duyduğunu belirterek, "Samsun’a geldim ve araştırdım, yemeklerini tattım. Çok farklı lezzetlerle karşılaştım. Çok değişik tatlarınız var biliyorum ama hepsini tatmam mümkün değil. Yiyebildiklerimi yedim. En güzel tadı sütlaçta buldum. İlk yediğimde hemen bir daha yeme isteği duydum. Hatta üç dört tane birden yedim. En büyük aşkım sütlaç oldu ondan sonra. Şu an konuşurken bile canım çekiyor ve ne yapacağımı bilmiyorum”
Tayvan’da 2009 senesindeki oyunlar için büyük bir çalışma yürüttüklerini belirten Chen, Samsun’da durumun daha farklı olduğundan bahsetti. Chen, “Daha önce Tayvan 2009’da çok büyük bir çalışma yapmıştık. Gönüllüler, çevirmenler ve sporcular olarak hepimiz toplam 6 sene boyunca uğraştık. Çalıştık, hazırlandık ve açılışı 2009’da yaptık. Şu an Samsun biraz farklı. Burada her şey bir senede, çok ama çok kısa bir sürede, hızlı bir şekilde hazırlanıyor. İlk başta inanamadım. Böyle her şey bir anda, büyülü bir biçimde hazır hale geliveriyordu” diye konuştu.
"Hem işitme engelliler hem de konuşanlar kendilerini geliştirmeli"
Chen, sağır olmanın insanları aktif bir şekilde hayatın içinde olmaktan alıkoymadığını belirterek, hem işitme engellilerin hem de konuşanların kendilerini geliştirmelerinin önemine vurgu yaptı. Kendisini örnek veren Chen, "Ben spor yönetimindeyim. Daha önce profesyonel veya amatör olarak hiç spor yapmadım ama sporla ilgili planlamaları yapabiliyorum. Bunu organize edebiliyorum. Siz konuşanlarda farkındalık oluşturuyorum. Aynı şekilde spor teknikleriyle ilgili de bilgi veriyorum. Değişim oluşturuyor, paylaşımda bulunuyorum. İşitme engellilerin bu şekilde kendilerini geliştirmeleri gerek. Konuşanların da tabii bilinçlenmeleri ve farkındalık kazanmaları gerekiyor" ifadelerini kullandı
"En büyük aşkım sütlaç oldu"
Yöneticilik dışında çok iyi de bir aşçı olan Kang Chen, farklı ülkelerin, farklı yemeklerini, kültürlerini tecrübe etmeyi çok sevdiğini, aynı zamanda Türk mutfağının methini de çok duyduğunu belirterek, "Samsun’a geldim ve araştırdım, yemeklerini tattım. Çok farklı lezzetlerle karşılaştım. Çok değişik tatlarınız var biliyorum ama hepsini tatmam mümkün değil. Yiyebildiklerimi yedim. En güzel tadı sütlaçta buldum. İlk yediğimde hemen bir daha yeme isteği duydum. Hatta üç dört tane birden yedim. En büyük aşkım sütlaç oldu ondan sonra. Şu an konuşurken bile canım çekiyor ve ne yapacağımı bilmiyorum”
Kaynak: İHA
