'Taş Yerinde Ağırdır'
Gençlerbirliği'nin tecrübeli futbolcusu Serdar Özkan: '(Futbol hayatında yanlışın neydi) diye soruyorlar, Beşiktaş'tan Galatasaray'a gitmekti çünkü taş yerinde ağırdır' 'Böyle bir karar verdim sonrasında bazı şeyler ters gitmeye başladı' 'Lucescu’da hiçbir fiziksel değişim yok, kendine çok iyi bakıyor herhalde' 'Ligde vasat bir Beşiktaş görüyoruz. Beşiktaş iyi ama önceki gibi değil'
MUSA SAMUR - Gençlerbirliği'nin tecrübeli futbolcusu Serdar Özkan, "(Futbol hayatında yanlışın neydi) diye soruyorlar, Beşiktaş'tan Galatasaray'a gitmekti çünkü taş yerinde ağırdır." dedi.
Altyapısında futbola başladığı Beşiktaş'tan Galatasaray'a transfer olan, 14 yıllık Süper Lig yolculuğunu bu sezonun başından itibaren başkent ekibinde sürdüren Serdar, AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Futbola başladığı İstanbul'a 3 yaşında Düzce'den gelen ve Küçükçekmece ilçesinde çocukluğunu geçiren Serdar Özkan, "O zamanlar babadan, aileden gelen bir Beşiktaşlılık vardı. Babam uzun yol şoförüydü. Sefere gittiğinde 2-3 ay gelmediği olurdu. Telefonda 'Geldiğimde seni Beşiktaş'ın seçmelerine götüreceğim' demişti. Çok mutlu olmuştum. Gittim ve seçmelerde kazandım. Futbol hayatım böyle başladı." diye konuştu.
A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Mircea Lucescu'nun siyah-beyazlı ekipte görev yaptığı dönemde 2003 yılında kendisini Beşiktaş A takımı kadrosuna aldığını belirten Serdar, şöyle devam etti:
"Lucescu'nun yeri bende çok farklı. O zamanlara bakıyorum da Lucescu'da hiçbir fiziksel değişim yok. Herhalde kendisine çok iyi bakıyor. 2003 yılından bu yana 14 sene geçmiş, fiziksel açıdan ben hiçbir değişiklik göremedim. Bende yeri çok ayrıdır, çok sevdiğim saygı duyduğum bir hocadır. Futbol hayatımda çok önemli bir yeri vardır. Çeşitli spekülasyonlar var ama ben Lucescu'nun bilgi birikimi ve tecrübesiyle bunu kaldırabileceğini düşünüyorum. Çok kritik bir dönemde geldi ama bundan sonra milli takım için Lucescu'nun iyi olacağını düşünüyorum."
- "Bazı şeyler ters gitmeye başladı"
Futbola başladığı Beşiktaş'tan Galatasaray'a transfer olduğunda çok eleştirildiğine dikkati çeken Serdar, sarı-kırmızılı ekibe gidişinde dönemin siyah-beyazlı yöneticilerin tavrının da etkili olduğunu ifade etti.
"Artık 30 yaşındayım bazı şeyleri rahatlıkla konuşabileceğimi düşünüyorum." diyen Serdar, şunları söyledi:
"Daha önce hiçbir yerde bunları konuşmadım. O zaman çok eleştirildim ama giderken yönetici ağabeylerimizin, büyüklerimizin de bana karşı tavırları çok doğru değildi. Bana 'Futbol hayatında yanlışın neydi' diye soruyorlar, benim için Beşiktaş'tan Galatasaray'a gitmekti çünkü taş yerinde ağırdır. Bu açıklamamın Galatasaraylıları üzmesini, yanlış anlaşılmayı istemem. O dönemde Galatasaray'a gittim, süreç öyle gelişti. Benim söylemek istediğim başka. Mustafa Denizli hocam kalmam için çok uğraşmıştı ama bazı şeyler beni Beşiktaş'tan ayrılmaya itti. Yöneticilerin tavrı nedeniyle Beşiktaş'tan Galatasaray'a gittim."
Beşiktaş'taki geldiği seviyeye ulaşmak için büyük emek verdiğini, bu nedenle de siyah-beyazlı ekipten gittiği için üzgün olduğunu dile getiren Serdar, "Düşünsenize, Küçükçekmece'de oturuyordum. Galatasaray tesisleri evime yürüyerek 5 dakika mesafedeydi ama ben her gün Beşiktaş'a gidiyordum. Beşiktaşlı olduğum için. Sonra çıkıyorsunuz, oynuyorsunuz, bazı şeyleri görüyorsunuz. Haklısınız, haksızsınız ama karar vermeniz gerekiyor. Böyle bir karar verdim sonrasında bazı şeyler ters gitmeye başladı." değerlendirmesinde bulundu.
Aynı dönemde özel hayatında da sıkıntılı bir süreç yaşadığını ifade eden Serdar, "Bunları ailem ve yakın çevrem dışında kimse bilmiyor. Evet bizim işimizde duygusallık yok, profesyonel olmalıyız ama biz de insanız. Duygusal olarak ailevi şeylerden etkilendiğiniz zaman bu işinize de yansıyor." dedi.
- "İnsan bazen istemediği şeyler yaşıyor"
Babasını kaybetmesinin ardından büyük bir çöküntü içine girdiğini, yaklaşık 5 yıldır da hasta annesiyle ilgilendiğini dile getiren Serdar, "Annem 1 senedir yoğun bakımda. 'Duygusallığa yer yok' diyorum ama bunlar da insanı etkiliyor. Biz de insanız." diye konuştu.
"Sen çok yetenekliydin, büyük bir yetenektin neden çok büyük kulüplerde oynamadın, neden Avrupa'ya gitmedin" şeklinde yorum ve sorularla sık sık karşı karşıya kaldığını dile getiren Serdar, "İnsan bazen istemediği şeyler yaşıyor. Duygusal insanım, bunlardan etkilendim." ifadelerini kullandı.
- "Arda'nın yeteneği tartışılmaz"
Serdar Özkan, İspanya'nın Barcelona ekibinde forma giyen Arda Turan'ın "Bana çalım atmayı Serdar Özkan öğretti" açıklamasını, milli futbolcunun kendisini onurlandırmak için söylemiş olabileceğini söyledi.
Arda Turan'ın yeteneğinin tartışılamayacağını belirten Serdar, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Böyle bir şey vardı evet ama Arda biraz abartmış. Arda'nın yeteneği tartışılmaz. Genç milli takımlarda, 10-11 yaşlarından itibaren beraberiz. O zamanlar çok ufaktık. 'Nasıl çalım atıyorsun, şöyle mi, böyle mi' diye sorardık. Oradan kalmadır. Beni onore etmek için söylemiştir ama şimdi herkes bunu söylüyor. Arda çok iyi bir yetenek, oyun görüşü, çalım atışı zaten üst düzey. Bulunduğu yerden de belli oluyor."
- "Eto'o mükemmel bir profesyonel"
Serdar Özkan, Antalyaspor'da 2 sezon birlikte forma giydiği Samuel Eto'o ile tanıştıktan birkaç ay sonra Kamerunlu futbolcunun neden dünya yıldızı olduğunu anladığını ifade etti.
Süper Lig'e çok iyi yabancı futbolcuların geldiğini ve kalitenin arttığını söyleyen Serdar, şöyle devam etti:
"Eto'o ile ilk tanıştığımız zaman birkaç ay sonra neden dünya yıldızı olduğunu anladım. Mükemmel bir profesyonel. 2 sene beraberdik. Eto'o aşçının, garsonun, masörün ve futbolcunun her gün elini sıkıp, 'nasılsın iyi misin' diye soran bir insan. Futbolculuğuna zaten söylenebilecek bir şey yok. İnanılmaz bir insan ve profesyonel. Çok takdir ettiğim çok şey öğrendiğim bir isim."
- "Beşiktaş ligde vasat"
Beşiktaş'ın Süper Lig'de farklı, UEFA Şampiyonlar Ligi'nde farklı oynadığı yorumunu yapan Serdar Özkan, "Şampiyonlar Ligi'nde inanılmaz bir oyun, öz güven ortaya koyuyorlar. Ligde ise vasat bir Beşiktaş görüyoruz. Beşiktaş iyi ama önceki gibi değil." dedi.
Siyah-beyazlı takımdan Talisca, Ricardo Quaresma ve Ryan Babel, Galatasaray'dan Garry Rodrigues'i öven, Süper Lig ekiplerinin hepsinde önemli isimlerin bulunduğuna dikkati çeken Serdar, "Türk futbolunda kalite arttı. 'Türk futbolcular neden yabancı sınırlaması istiyor' diyorlar. Biz sınırlanmasını istemiyoruz ki kaliteli futbolcu gelsin, aynı kalitedelerse Türk olanı seçilsin istiyoruz." şeklinde konuştu.
- "İlhan başkanın üzüleceğini düşünerek..."
Serdar Özkan, maç kaybettiklerinde ya da sıralamada kötü durumda oldukları aklına geldiğinde Gençlerbirliği'nin onursal başkanı İlhan Cavcav'ı düşündüğünü ve üzüldüğünü söyledi.
İlhan Cavcav'ın babasını telefonla arayarak kendisini kırmızı-siyahlı ekibe çok önceden transfer etmek istediğini aktaran Serdar, "İnanın ne zaman maç kaybetsek veya puan tablosunda Gençlerbirliği'ni o sırada gördüğümde rahmetli İlhan Cavcav başkan aklıma geliyor. Hiç yan yana oturmadım. Bu kulüp için yaptıklarını biliyorum. Bizi o sırada gördüğüm zaman İlhan başkanın üzüleceğini düşünerek kendi kendime kızıyorum." diye konuştu.
Kırmızı-siyahlı ekibin teknik direktörü Mesut Bakkal ile daha önce çalıştığını kaydeden Serdar, sözlerini şöyle tamamladı:
"Hocamız, ilk geldiği gün 'her şeyi kafandan sil ve kendini bana bırak, çalışmalarıma uy, ağlayıp sızlanma, dediklerimi yap' dedi. Mesut hoca, çok güvendiğim, inandığım bir insan. Her konuda konuşuyoruz. Kendimi artık iyi ve daha güçlü hissediyorum. İnşallah daha iyi oluruz, puanlar alırız. Daha iyi yerlere çıkalım sonrasın da benim performansım iyi olursa ne mutlu bana."
Altyapısında futbola başladığı Beşiktaş'tan Galatasaray'a transfer olan, 14 yıllık Süper Lig yolculuğunu bu sezonun başından itibaren başkent ekibinde sürdüren Serdar, AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Futbola başladığı İstanbul'a 3 yaşında Düzce'den gelen ve Küçükçekmece ilçesinde çocukluğunu geçiren Serdar Özkan, "O zamanlar babadan, aileden gelen bir Beşiktaşlılık vardı. Babam uzun yol şoförüydü. Sefere gittiğinde 2-3 ay gelmediği olurdu. Telefonda 'Geldiğimde seni Beşiktaş'ın seçmelerine götüreceğim' demişti. Çok mutlu olmuştum. Gittim ve seçmelerde kazandım. Futbol hayatım böyle başladı." diye konuştu.
A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Mircea Lucescu'nun siyah-beyazlı ekipte görev yaptığı dönemde 2003 yılında kendisini Beşiktaş A takımı kadrosuna aldığını belirten Serdar, şöyle devam etti:
"Lucescu'nun yeri bende çok farklı. O zamanlara bakıyorum da Lucescu'da hiçbir fiziksel değişim yok. Herhalde kendisine çok iyi bakıyor. 2003 yılından bu yana 14 sene geçmiş, fiziksel açıdan ben hiçbir değişiklik göremedim. Bende yeri çok ayrıdır, çok sevdiğim saygı duyduğum bir hocadır. Futbol hayatımda çok önemli bir yeri vardır. Çeşitli spekülasyonlar var ama ben Lucescu'nun bilgi birikimi ve tecrübesiyle bunu kaldırabileceğini düşünüyorum. Çok kritik bir dönemde geldi ama bundan sonra milli takım için Lucescu'nun iyi olacağını düşünüyorum."
- "Bazı şeyler ters gitmeye başladı"
Futbola başladığı Beşiktaş'tan Galatasaray'a transfer olduğunda çok eleştirildiğine dikkati çeken Serdar, sarı-kırmızılı ekibe gidişinde dönemin siyah-beyazlı yöneticilerin tavrının da etkili olduğunu ifade etti.
"Artık 30 yaşındayım bazı şeyleri rahatlıkla konuşabileceğimi düşünüyorum." diyen Serdar, şunları söyledi:
"Daha önce hiçbir yerde bunları konuşmadım. O zaman çok eleştirildim ama giderken yönetici ağabeylerimizin, büyüklerimizin de bana karşı tavırları çok doğru değildi. Bana 'Futbol hayatında yanlışın neydi' diye soruyorlar, benim için Beşiktaş'tan Galatasaray'a gitmekti çünkü taş yerinde ağırdır. Bu açıklamamın Galatasaraylıları üzmesini, yanlış anlaşılmayı istemem. O dönemde Galatasaray'a gittim, süreç öyle gelişti. Benim söylemek istediğim başka. Mustafa Denizli hocam kalmam için çok uğraşmıştı ama bazı şeyler beni Beşiktaş'tan ayrılmaya itti. Yöneticilerin tavrı nedeniyle Beşiktaş'tan Galatasaray'a gittim."
Beşiktaş'taki geldiği seviyeye ulaşmak için büyük emek verdiğini, bu nedenle de siyah-beyazlı ekipten gittiği için üzgün olduğunu dile getiren Serdar, "Düşünsenize, Küçükçekmece'de oturuyordum. Galatasaray tesisleri evime yürüyerek 5 dakika mesafedeydi ama ben her gün Beşiktaş'a gidiyordum. Beşiktaşlı olduğum için. Sonra çıkıyorsunuz, oynuyorsunuz, bazı şeyleri görüyorsunuz. Haklısınız, haksızsınız ama karar vermeniz gerekiyor. Böyle bir karar verdim sonrasında bazı şeyler ters gitmeye başladı." değerlendirmesinde bulundu.
Aynı dönemde özel hayatında da sıkıntılı bir süreç yaşadığını ifade eden Serdar, "Bunları ailem ve yakın çevrem dışında kimse bilmiyor. Evet bizim işimizde duygusallık yok, profesyonel olmalıyız ama biz de insanız. Duygusal olarak ailevi şeylerden etkilendiğiniz zaman bu işinize de yansıyor." dedi.
- "İnsan bazen istemediği şeyler yaşıyor"
Babasını kaybetmesinin ardından büyük bir çöküntü içine girdiğini, yaklaşık 5 yıldır da hasta annesiyle ilgilendiğini dile getiren Serdar, "Annem 1 senedir yoğun bakımda. 'Duygusallığa yer yok' diyorum ama bunlar da insanı etkiliyor. Biz de insanız." diye konuştu.
"Sen çok yetenekliydin, büyük bir yetenektin neden çok büyük kulüplerde oynamadın, neden Avrupa'ya gitmedin" şeklinde yorum ve sorularla sık sık karşı karşıya kaldığını dile getiren Serdar, "İnsan bazen istemediği şeyler yaşıyor. Duygusal insanım, bunlardan etkilendim." ifadelerini kullandı.
- "Arda'nın yeteneği tartışılmaz"
Serdar Özkan, İspanya'nın Barcelona ekibinde forma giyen Arda Turan'ın "Bana çalım atmayı Serdar Özkan öğretti" açıklamasını, milli futbolcunun kendisini onurlandırmak için söylemiş olabileceğini söyledi.
Arda Turan'ın yeteneğinin tartışılamayacağını belirten Serdar, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Böyle bir şey vardı evet ama Arda biraz abartmış. Arda'nın yeteneği tartışılmaz. Genç milli takımlarda, 10-11 yaşlarından itibaren beraberiz. O zamanlar çok ufaktık. 'Nasıl çalım atıyorsun, şöyle mi, böyle mi' diye sorardık. Oradan kalmadır. Beni onore etmek için söylemiştir ama şimdi herkes bunu söylüyor. Arda çok iyi bir yetenek, oyun görüşü, çalım atışı zaten üst düzey. Bulunduğu yerden de belli oluyor."
- "Eto'o mükemmel bir profesyonel"
Serdar Özkan, Antalyaspor'da 2 sezon birlikte forma giydiği Samuel Eto'o ile tanıştıktan birkaç ay sonra Kamerunlu futbolcunun neden dünya yıldızı olduğunu anladığını ifade etti.
Süper Lig'e çok iyi yabancı futbolcuların geldiğini ve kalitenin arttığını söyleyen Serdar, şöyle devam etti:
"Eto'o ile ilk tanıştığımız zaman birkaç ay sonra neden dünya yıldızı olduğunu anladım. Mükemmel bir profesyonel. 2 sene beraberdik. Eto'o aşçının, garsonun, masörün ve futbolcunun her gün elini sıkıp, 'nasılsın iyi misin' diye soran bir insan. Futbolculuğuna zaten söylenebilecek bir şey yok. İnanılmaz bir insan ve profesyonel. Çok takdir ettiğim çok şey öğrendiğim bir isim."
- "Beşiktaş ligde vasat"
Beşiktaş'ın Süper Lig'de farklı, UEFA Şampiyonlar Ligi'nde farklı oynadığı yorumunu yapan Serdar Özkan, "Şampiyonlar Ligi'nde inanılmaz bir oyun, öz güven ortaya koyuyorlar. Ligde ise vasat bir Beşiktaş görüyoruz. Beşiktaş iyi ama önceki gibi değil." dedi.
Siyah-beyazlı takımdan Talisca, Ricardo Quaresma ve Ryan Babel, Galatasaray'dan Garry Rodrigues'i öven, Süper Lig ekiplerinin hepsinde önemli isimlerin bulunduğuna dikkati çeken Serdar, "Türk futbolunda kalite arttı. 'Türk futbolcular neden yabancı sınırlaması istiyor' diyorlar. Biz sınırlanmasını istemiyoruz ki kaliteli futbolcu gelsin, aynı kalitedelerse Türk olanı seçilsin istiyoruz." şeklinde konuştu.
- "İlhan başkanın üzüleceğini düşünerek..."
Serdar Özkan, maç kaybettiklerinde ya da sıralamada kötü durumda oldukları aklına geldiğinde Gençlerbirliği'nin onursal başkanı İlhan Cavcav'ı düşündüğünü ve üzüldüğünü söyledi.
İlhan Cavcav'ın babasını telefonla arayarak kendisini kırmızı-siyahlı ekibe çok önceden transfer etmek istediğini aktaran Serdar, "İnanın ne zaman maç kaybetsek veya puan tablosunda Gençlerbirliği'ni o sırada gördüğümde rahmetli İlhan Cavcav başkan aklıma geliyor. Hiç yan yana oturmadım. Bu kulüp için yaptıklarını biliyorum. Bizi o sırada gördüğüm zaman İlhan başkanın üzüleceğini düşünerek kendi kendime kızıyorum." diye konuştu.
Kırmızı-siyahlı ekibin teknik direktörü Mesut Bakkal ile daha önce çalıştığını kaydeden Serdar, sözlerini şöyle tamamladı:
"Hocamız, ilk geldiği gün 'her şeyi kafandan sil ve kendini bana bırak, çalışmalarıma uy, ağlayıp sızlanma, dediklerimi yap' dedi. Mesut hoca, çok güvendiğim, inandığım bir insan. Her konuda konuşuyoruz. Kendimi artık iyi ve daha güçlü hissediyorum. İnşallah daha iyi oluruz, puanlar alırız. Daha iyi yerlere çıkalım sonrasın da benim performansım iyi olursa ne mutlu bana."
Kaynak: AA