655. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nin Ardından
Başpehlivan Kara:'Altın kemerin ebedi sahibi olmak istiyorum. Hedefim hep bu yönde oldu. Kimse yenilmek için buraya gelmez. Zaten hedefim olmadığı zaman bu işi bırakırım' 'Biz Er Meydanı'nın yiğitleri, pehlivanları olarak bu sahalarda kıran kırana güreşler yaparız, cenk ederiz ama iş başa düştüğü zaman Allah'ın izniyle devletimizi, milletimizi korumak adına o tankın, topun karşısında da hiç gözümüzü kırpmadan göğsümüzü siper ederiz. Bu böyle biline' 'Başpehlivanlık kemerimi 15 Temmuz akşamı darbeye karşı direnen, göğsünü siper eden, şehit olan vatandaşlarımıza, polislerimize ve askerlerimize adıyorum. Onlara hediye ediyorum'
655. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşlerinin Başpehlivanı Recep Kara, altın kemerin ebedi sahibi olmak istediğini söyledi.
Kara, gazetecilere yaptığı açıklamada, Kırkpınar çayırına ilk kez 2004'te çıktığını ve o yıl da başpehlivan olduğunu belirtti.
Daha sonra 2007 ve 2008'de de başpehlivanlığın kendisine nasip olduğunu ifade eden Kara, Kara, şöyle konuştu:
'Buraya her sene olduğu gibi çok iddialı gelmiştim. Yenilebilirim ama her zaman birincilik kürsüsüne aday oldum. Allah'a şükürler olsun bu sene şampiyonluk nasip etti. Ankara Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü olarak bu yıl Kırkpınar'a çok iyi hazırlandık. Melih Gökçek başkanımıza da yıllardır söz veriyorduk, artık altın kemeri 7 yıl sonra Ankara'ya götürmek nasip oldu.'
Kara, başpehlivanlar arasındaki iddialı isimlerin birbirini çok iyi tanıdığını aktardı. Rakiplerin birbirlerinin açıklarını bildiğini vurgulayan Kara, şunları anlattı:
'Dolayısıyla herkes rakibinin açığını bildiği için birbirimizi sırt aşağı yenme ihtimali çok düşü oluyor. Yani rakipler birbirini iyi tanıyor çünkü ve artık iş sinir harbine giriyor, süre uzuyor. Hangi pehlivanın gardı düşerse karşısındaki pehlivan buna anında cevabını veriyor. Bizimki de o şekilde bir sinir harbi oldu. Mehmet Yeşil ile biz bu sahada en son 2009 yılında karşılaştık. Benim kemerimi yakmıştı, 2010 yılında da yenildim. 6 yıl sonra bu sahada Mehmet'le final yaptık ve rövanşı almış olduk. Önceden hesap kitap yapıyorsun ama sahada bitiyor iş. Çektiğiniz kuralar, hava faktörü, rakiplerin durumu, pehlivanın sağlık durumu yani sakat ya da hasta olmayacaksın, bunlar çok önemli. Biz bu dönemde ne arabada ne de otele geldiğimizde klima açıyoruz. Çünkü vücut çok hassas oluyor bu dönemlerde. En ufuk bir klima çarpması bir yıllık emeğini alır götürür.'
Kara, pehlivanların bir yıllık emeğini Kırkpınar çayırında yarım saate sığdırmasının zorlu bir sinir harbine neden olduğunu dile getirdi.
- 'Gürbüz ve Yeşil karşılaşması avantaj oluşturdu'
Kara, yarı final müsabakasında Şaban Yılmaz ile güreşinin kısa sürdüğünü, yarı finalde Ali Gürbüz ve Mehmet Yeşil Yeşil karşılaşmasının uzamasının kendisine avantaj oluşturduğunu ifade etti.
Yarı finalin ardından altın kemeri alacağının kesinleştiğini belirten Kara, 'Yarı finalde diğerlerinin güreşi uzadığı için finalde karşılaşma bana dönecekti. Allah'a şükürler olsun finalde aldık. Altın kemerin ebedi sahibi olmak istiyorum. Hedefim hep bu yönde oldu. Kimse yenilmek için buraya gelmez. Zaten hedefim olmadığı zaman bu işi bırakırım. Recep Kara, sadece buraya gelip Tarihi Kırkpınar Güreşlerinde peşrev çeksin, yensin ve yenilsin şeklinde bir düşünceyle gelmez. O yüzden önümüzdeki yıllarda da iddialı olacağız.' diye konuştu.
Türkiye'nin birçok bölgesinden vatandaşların teveccühüyle karşılaştığını aktaran Kara, bir sporcu için halkın gönlünü kazanmanın önemli olduğunu vurguladı.
-'Gözümüzü kırpmadan göğsümüzü siper ederiz'
Kara, Türkiye'de yaşananlara karşı kayıtsız kalmanın mümkün olmayacağını söyledi.
Ülkenin 15 Temmuz'da bir darbe girişimiyle karşı karşıya kaldığını belirten Kara, şunları kaydetti:
'Onlar muvaffak olamadılar, Allah korudu. Şair, 'Cihad meydanlarını pehlivansız bırakma ya Rabbi ' diyor. Biz Er Meydanı'nın yiğitleri, pehlivanları olarak bu sahalarda kıran kırana güreşler yaparız, cenk ederiz ama iş başa düştüğü zaman Allah'ın izniyle devletimizi, milletimizi korumak adına o tankın, topun karşısında da hiç gözümüzü kırpmadan göğsümüzü siper ederiz. Bu böyle biline. Ben bu yıl kazandığım Türkiye Başpehlivanlığı kemerimi 15 Temmuz akşamı darbeye karşı direnen, göğsünü siper eden, şehit olan vatandaşlarımıza, polislerimize ve askerlerimize adıyorum. Onlara hediye ediyorum. Ölenlerin de ruhları şad olsun, mekanları cennet olsun.'
Kara, gazetecilere yaptığı açıklamada, Kırkpınar çayırına ilk kez 2004'te çıktığını ve o yıl da başpehlivan olduğunu belirtti.
Daha sonra 2007 ve 2008'de de başpehlivanlığın kendisine nasip olduğunu ifade eden Kara, Kara, şöyle konuştu:
'Buraya her sene olduğu gibi çok iddialı gelmiştim. Yenilebilirim ama her zaman birincilik kürsüsüne aday oldum. Allah'a şükürler olsun bu sene şampiyonluk nasip etti. Ankara Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü olarak bu yıl Kırkpınar'a çok iyi hazırlandık. Melih Gökçek başkanımıza da yıllardır söz veriyorduk, artık altın kemeri 7 yıl sonra Ankara'ya götürmek nasip oldu.'
Kara, başpehlivanlar arasındaki iddialı isimlerin birbirini çok iyi tanıdığını aktardı. Rakiplerin birbirlerinin açıklarını bildiğini vurgulayan Kara, şunları anlattı:
'Dolayısıyla herkes rakibinin açığını bildiği için birbirimizi sırt aşağı yenme ihtimali çok düşü oluyor. Yani rakipler birbirini iyi tanıyor çünkü ve artık iş sinir harbine giriyor, süre uzuyor. Hangi pehlivanın gardı düşerse karşısındaki pehlivan buna anında cevabını veriyor. Bizimki de o şekilde bir sinir harbi oldu. Mehmet Yeşil ile biz bu sahada en son 2009 yılında karşılaştık. Benim kemerimi yakmıştı, 2010 yılında da yenildim. 6 yıl sonra bu sahada Mehmet'le final yaptık ve rövanşı almış olduk. Önceden hesap kitap yapıyorsun ama sahada bitiyor iş. Çektiğiniz kuralar, hava faktörü, rakiplerin durumu, pehlivanın sağlık durumu yani sakat ya da hasta olmayacaksın, bunlar çok önemli. Biz bu dönemde ne arabada ne de otele geldiğimizde klima açıyoruz. Çünkü vücut çok hassas oluyor bu dönemlerde. En ufuk bir klima çarpması bir yıllık emeğini alır götürür.'
Kara, pehlivanların bir yıllık emeğini Kırkpınar çayırında yarım saate sığdırmasının zorlu bir sinir harbine neden olduğunu dile getirdi.
- 'Gürbüz ve Yeşil karşılaşması avantaj oluşturdu'
Kara, yarı final müsabakasında Şaban Yılmaz ile güreşinin kısa sürdüğünü, yarı finalde Ali Gürbüz ve Mehmet Yeşil Yeşil karşılaşmasının uzamasının kendisine avantaj oluşturduğunu ifade etti.
Yarı finalin ardından altın kemeri alacağının kesinleştiğini belirten Kara, 'Yarı finalde diğerlerinin güreşi uzadığı için finalde karşılaşma bana dönecekti. Allah'a şükürler olsun finalde aldık. Altın kemerin ebedi sahibi olmak istiyorum. Hedefim hep bu yönde oldu. Kimse yenilmek için buraya gelmez. Zaten hedefim olmadığı zaman bu işi bırakırım. Recep Kara, sadece buraya gelip Tarihi Kırkpınar Güreşlerinde peşrev çeksin, yensin ve yenilsin şeklinde bir düşünceyle gelmez. O yüzden önümüzdeki yıllarda da iddialı olacağız.' diye konuştu.
Türkiye'nin birçok bölgesinden vatandaşların teveccühüyle karşılaştığını aktaran Kara, bir sporcu için halkın gönlünü kazanmanın önemli olduğunu vurguladı.
-'Gözümüzü kırpmadan göğsümüzü siper ederiz'
Kara, Türkiye'de yaşananlara karşı kayıtsız kalmanın mümkün olmayacağını söyledi.
Ülkenin 15 Temmuz'da bir darbe girişimiyle karşı karşıya kaldığını belirten Kara, şunları kaydetti:
'Onlar muvaffak olamadılar, Allah korudu. Şair, 'Cihad meydanlarını pehlivansız bırakma ya Rabbi ' diyor. Biz Er Meydanı'nın yiğitleri, pehlivanları olarak bu sahalarda kıran kırana güreşler yaparız, cenk ederiz ama iş başa düştüğü zaman Allah'ın izniyle devletimizi, milletimizi korumak adına o tankın, topun karşısında da hiç gözümüzü kırpmadan göğsümüzü siper ederiz. Bu böyle biline. Ben bu yıl kazandığım Türkiye Başpehlivanlığı kemerimi 15 Temmuz akşamı darbeye karşı direnen, göğsünü siper eden, şehit olan vatandaşlarımıza, polislerimize ve askerlerimize adıyorum. Onlara hediye ediyorum. Ölenlerin de ruhları şad olsun, mekanları cennet olsun.'
Kaynak: AA