Çobanların Zorlu Yolculuğu
Her yıl Mayıs ayının gelmesi ile birlikte Karadeniz’de ayrı bir heyecan daha başlar. Mayıs aynın ilk haftasından itibaren başlayan yaylalara hayvan göçü, zorlu coğrafi koşullarda 4 ila 5 gün civarında sürerken, dönüş ise yükseklere ilk kar yağışı ile birlikte gerçekleşiyor.
Giresun’un Espiye ilçesine bağlı Şahinyuva köyünden hareket eden sürüler çobanlar eşliğinde Yağlıdere ilçesine bağlı Buları Yaylası’na yayan vaziyette göç ediyor. Hem eski bir gelenek olan bu yöntemle kültürel geçmişlerini sahip çıkan çobanlar hem de yol güzergahı boyunca yeni otlaklar keşfediyor.
Çocuk yaşta baba mesleği olarak başladığı çobancılığı sürdürmeye devam eden Mesut Kahraman, yaz aylarında köylerden yaylalara çıkardıkları koyunlarını günü birlik yayla turizmine gelen ziyaretçiler için yayla kasaplarında satışa çıkardıklarını daha sonra ise kurban bayramı için hazırladıklarını söyledi.
Yaylaya yayan olarak koyun sürüleri ile birlikte gitmenin zor olduğu kadar zevkli olduğunda da bahseden Kahraman, “Biz her yıl babam, kardeşlerim ve ben olmak üzere koyun sürülerimizi yaylalara çıkartırız. Toplamda 4 ila 5 gün arasında süren bu yolculuğumuz sabahları sürekli yürümekle ve sürüyü kontrol altında tutmakla geçiyor. Akşam olduğu vakitlerde ise avcı kulübeleri, çadırlar veya yol güzergahında bulunan barakalarda kalıyoruz” dedi.
Çobanlık mesleğine ilginin azaldığını vurgulayan Kahraman, “Babam bu mesleği babasından öğrenmiş daha geçmişini bilmiyorum ama amcalarım da bu mesleği uzun yıllar yapmış. Babam bize bu mesleği küçükken hayvanları sevdirmekle öğretti. Bu mesleği yapmak isteyen insanlar önce o hayvanları sevmeli, yoksa sevmediği bir işi yapmış olur. Bu hayvanların çoğu bizi tanıyor sanki bizim hangi tarafa gideceğimizi önceden kestirip o yönde gidiyorlar, bunun ise bence en önemli sebebi o hayvanlara hissettirdiğiniz sevgi” ifadelerini kullandı.
Çocuk yaşta baba mesleği olarak başladığı çobancılığı sürdürmeye devam eden Mesut Kahraman, yaz aylarında köylerden yaylalara çıkardıkları koyunlarını günü birlik yayla turizmine gelen ziyaretçiler için yayla kasaplarında satışa çıkardıklarını daha sonra ise kurban bayramı için hazırladıklarını söyledi.
Yaylaya yayan olarak koyun sürüleri ile birlikte gitmenin zor olduğu kadar zevkli olduğunda da bahseden Kahraman, “Biz her yıl babam, kardeşlerim ve ben olmak üzere koyun sürülerimizi yaylalara çıkartırız. Toplamda 4 ila 5 gün arasında süren bu yolculuğumuz sabahları sürekli yürümekle ve sürüyü kontrol altında tutmakla geçiyor. Akşam olduğu vakitlerde ise avcı kulübeleri, çadırlar veya yol güzergahında bulunan barakalarda kalıyoruz” dedi.
Çobanlık mesleğine ilginin azaldığını vurgulayan Kahraman, “Babam bu mesleği babasından öğrenmiş daha geçmişini bilmiyorum ama amcalarım da bu mesleği uzun yıllar yapmış. Babam bize bu mesleği küçükken hayvanları sevdirmekle öğretti. Bu mesleği yapmak isteyen insanlar önce o hayvanları sevmeli, yoksa sevmediği bir işi yapmış olur. Bu hayvanların çoğu bizi tanıyor sanki bizim hangi tarafa gideceğimizi önceden kestirip o yönde gidiyorlar, bunun ise bence en önemli sebebi o hayvanlara hissettirdiğiniz sevgi” ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA
