ODA TV Davası
Sanık Yalçın Küçük: 'Aydın sınıfının bir geleneği vardır. Her duruşmaya gelirler. Duruşmalara gelmeme hakları yoktur. Gelmezlerse aydın değillerdir. Duruşmalara katılmak, duruşmaların önemini ve heyete duyulan saygıyı gösterir'
Gazeteciler Ahmet Şık, Nedim Şener ve Soner Yalçın'ın da aralarında bulunduğu 13 kişinin yargılandığı Odatv davasının sanıklarından Yalçın Küçük, diğer sanıkların duruşmayı takip etmemesini eleştirdi.
İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz yargılanan Yalçın Küçük, Hanefi Avcı ve Ayfer İklim Kaleli katıldı.
Mahkeme Heyeti Başkanı Nazım Durmaz, dosyanın gönderildiği bilirkişi heyetinin incelemelerinin devam ettiğini, raporlarını hazırlamaları için 12 Mart'a kadar süre istediklerini belirtti.
Duruşmada söz alan Yalçın Küçük, Türkiye'de aydın sınıfının bitmek üzere olduğunu öne sürerek, 'Aydın sınıfının bir geleneği vardır. Her duruşmaya gelirler. Duruşmalara gelmeme hakları yoktur. Gelmezlerse aydın değillerdir. Duruşmalara gelmeleri için herhalde bunları Silivri'ye koymak gerekir. Duruşmalara katılmak, duruşmaların önemini ve heyete duyulan saygıyı gösterir' dedi.
Başkan Durmaz'ın 'Belki mazeretleri vardır' sözleri üzerine Küçük, 'Biz eski sanıklar, tutuklular bu işi çok ciddiye alırız. Güzel giyiniriz, karar ne olursa olsun saygıyla duruşmalara katılırız. Türk aydınının geleneği vardır. Akşam da mutlaka bu duruşmayı rakıyla teyit ederiz' diye konuştu.
Başkan Durmaz da sanıkların savunmalarının alınmasının ardından duruşmaları takip etmelerinin kendileri için önemli olmadığını, zaten avukatların davalara katıldığını söyledi.
Bilirkişi heyetine raporunu hazırlaması için ek süre verilemesini kararlaştıran heyet, duruşmayı erteledi.
- Davanın geçmişi
Kapatılan CMK 250. maddeyle yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekilliği'nce hazırlanan iddianamede, Yalçın Küçük'ün ''silahlı örgüt kurmak ve yönetmek'', ''kaos ortamı oluşturmak amacıyla halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek'' gibi suçlardan 21 yıldan 43 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.
Soner Yalçın'ın 36, Ahmet Şık, Nedim Şener ve Hanefi Avcı'nın da 15'er yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilen iddianamede, diğer sanıkların da benzer suçlara ilişkin 7,5 ila 23 yıl arasında değişen hapisle cezalandırılmaları öngörülüyor.
Davanın görülmesine, özel yetkili mahkemelerin kapatılarak yerine Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) 10. maddesiyle görevli mahkemelerin açılması sonrası İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlanmıştı.
TMK'nın 10. maddesi uyarınca görevlendirilen ağır ceza mahkemelerinin kaldırılmasının ardından da dava, İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi'nce görülmeye başlanmıştı.
İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz yargılanan Yalçın Küçük, Hanefi Avcı ve Ayfer İklim Kaleli katıldı.
Mahkeme Heyeti Başkanı Nazım Durmaz, dosyanın gönderildiği bilirkişi heyetinin incelemelerinin devam ettiğini, raporlarını hazırlamaları için 12 Mart'a kadar süre istediklerini belirtti.
Duruşmada söz alan Yalçın Küçük, Türkiye'de aydın sınıfının bitmek üzere olduğunu öne sürerek, 'Aydın sınıfının bir geleneği vardır. Her duruşmaya gelirler. Duruşmalara gelmeme hakları yoktur. Gelmezlerse aydın değillerdir. Duruşmalara gelmeleri için herhalde bunları Silivri'ye koymak gerekir. Duruşmalara katılmak, duruşmaların önemini ve heyete duyulan saygıyı gösterir' dedi.
Başkan Durmaz'ın 'Belki mazeretleri vardır' sözleri üzerine Küçük, 'Biz eski sanıklar, tutuklular bu işi çok ciddiye alırız. Güzel giyiniriz, karar ne olursa olsun saygıyla duruşmalara katılırız. Türk aydınının geleneği vardır. Akşam da mutlaka bu duruşmayı rakıyla teyit ederiz' diye konuştu.
Başkan Durmaz da sanıkların savunmalarının alınmasının ardından duruşmaları takip etmelerinin kendileri için önemli olmadığını, zaten avukatların davalara katıldığını söyledi.
Bilirkişi heyetine raporunu hazırlaması için ek süre verilemesini kararlaştıran heyet, duruşmayı erteledi.
- Davanın geçmişi
Kapatılan CMK 250. maddeyle yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekilliği'nce hazırlanan iddianamede, Yalçın Küçük'ün ''silahlı örgüt kurmak ve yönetmek'', ''kaos ortamı oluşturmak amacıyla halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek'' gibi suçlardan 21 yıldan 43 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.
Soner Yalçın'ın 36, Ahmet Şık, Nedim Şener ve Hanefi Avcı'nın da 15'er yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilen iddianamede, diğer sanıkların da benzer suçlara ilişkin 7,5 ila 23 yıl arasında değişen hapisle cezalandırılmaları öngörülüyor.
Davanın görülmesine, özel yetkili mahkemelerin kapatılarak yerine Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) 10. maddesiyle görevli mahkemelerin açılması sonrası İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlanmıştı.
TMK'nın 10. maddesi uyarınca görevlendirilen ağır ceza mahkemelerinin kaldırılmasının ardından da dava, İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi'nce görülmeye başlanmıştı.
Kaynak: AA