'Bu Sorunu Çıkaran Hep Yönetimdi'
İçel İdmanyurdu’nda sözleşmesi tek taraflı olarak feshedilen Teknik Direktör Bülent Korkmaz, "Bu işin tüm sorumlusu biziz gibi lanse edilmesi garibime gidiyor. Bu krizi, bu problemi, bu sorunu çıkaran hep yönetim kısmıydı" dedi.
İçel İdmanyurdu Kulübü’nde, sözleşmesi tek taraflı olarak feshedilen Teknik Direktör Bülent Korkmaz, İHA’ya özel açıklamalarda bulundu. 47 yaşındaki başarılı teknik adam, İçel İdmanyurdu’nda sözleşmesinin feshedilmesi ile ilgili detayları paylaştı. Takımda ekonomik sorunların olduğunu belirten Korkmaz, kendisine yönetimin ’doku uyuşmazlığı var’ dediğini belirtti.
"DOKU UYUŞMAZLIĞI OLDUĞUNU VAR DEDİLER"
Para almadan bu işi devam ettirdiğinin altını çizen başarılı çalıştırıcı, geçtiğimiz hafta İçel’e gittiğini ve yöneticilerle konuştuğunu belirten Korkmaz, "Yöneticilerle konuşuyorduk. Yöneticiler, para probleminin olduğunu, oyunculara ödemelerde sıkıntı yaşadığımızı, uzun süre oyunculara ödeme yapılmayacağını, yalnız primlerle bu işin yürüyeceğini söyledi.
Transferlerde de keza öyle dediler. Oyunculara benim söylememi istediler. Ben de dedim ki, ‘Siz yöneticisiniz, bu işleri siz halledeceksiniz.’ Bu konu hakkında ben başkanla görüşmedim. Yöneticiler ile görüştüm. 3 aydır bu zorluğun içinde olduğumuzu, bu mücadeleyi, bu savaşı biz verebileceğimizi ilettim. ’Nihayetinde yeni transferler gelecek, fikstür avantajımız iyi’ diye söyledim. Doğru hamlelerle, planlar yaparsak bu avantajı kullanabileceğimiz kendilerine belirttim. ’Ben bu savaşı, bu mücadeleyi vereceğim, zaten benim bu ruhumda var’ dedim. İki gün sonra cumartesi günü İçel’e davet ettiler. Pazar günü de Antalya kampı vardı. Babamın rahatsızlığından dolayı gelemeyeceğimi, pazar günü Antalya kampında görüşeceğimizi söyledim. Ondan sonra beni aradılar, doku uyuşmazlığı olduğunu söylediler. Anlamadım. Çünkü biz ne oyuncular gibi peşinatın tamamını aldık, ne ekibimle beraber maaş aldık. Para almadan bu işi devam ettirdik. Bu zorluğa rağmen severek devam ettirdik. Doku uyuşmazlığı olduğunu, bizimle çalışmak istemediklerini söylediler. Ben de kontratın gereğini yapın dedim" diyerek olayı anlattı.
"MESAJ GELDİ, İKİ GÜN İZİN VERİLMİŞ"
Geçtiğimiz pazar günü planladıkları kamp programına uyarak Antalya Belek’e gittiklerini söyleyen Bülent Korkmaz, kampta yaşadıklarını şu şekilde anlattı:
"Biz kampa giderken, uçaktan indik, Antalya ulaştık, telefonlarımıza iki gün izinlisiniz diye mesaj geldi. Bazen oyunculara da yaparlar, teknik ekibi de yaparlar. Böyle sıkıntılı dönemlerde izin verip, gelecek hocayla anlaşırlar ve gidecek hocanın işini halletmeye çalışırlar. Öyle bir duruma geldi ki biz araştırdık, sonra bize de söylediler o imzanın eski yönetici ve mevcut yönetimde de olan Adem’e ait olmadığını. TGRT Haber’de spor programından Mustafa Karagöl de onu belgeledi. Biz tabii bu durumda bize bu izinin bize ait olmadığını düşündük ve otele gittik. Daha önce bizim adımıza rezervasyon varmış, fakat daha sonra ikinci bir kağıt gelmiş, onda bir rezervasyon yokmuş. Otel müdürüyle konuştuk, herhalde birileriyle konuştu, sonra da bize eşimle beraber oda tahsis ettiler. Pazar günü 5, 5.30 gibi avukatım aradı. Hocam tek taraflı feshedildi, federasyon tarafından bildirildi diye bana söylendi. Ondan sonra biz de kampı terk ettik. Otelden giriş, çıkış yaptığımıza dair belge istedik. Otel vermesi lazım ama onu da vermedi. Çünkü nihayetinde belgelememiz lazımdı. Dolayısıyla böyle bir şekilde kamptan ayrıldık. Yöneticiler, benim avukatla görüşüyorlardı, demek ki anlaşamaz duruma geldiler"
"ÇOK BÜYÜK BİR TECRÜBE EDİNDİM"
Böyle bir şeyin ilk defa başına geldiğini belirten Korkmaz, "Bu işin tüm sorumlusu biziz gibi lanse edilmesi de garibime gidiyor. Bu krizi, bu problemi, bu sorunu çıkaran hep yönetim kısmıydı. Biz de bununla uğraşıyorduk. Oyuncuları antrenmana, maça çıkarıyorsak, gerçekten biz başarılıyız demektir. Oyuncular hep anlık konsantrasyonlarla maça hazırlandılar. Kaybettiğimiz maçları hatırlarsanız, hep anlık konsantrasyonu olan bir şey. Maça, maç günü hazırlanılmaz. Onun öncesinde başlanılır. Maalesef bu krizler, bu sorunlar, bu problemlerle uğraşarak buraya geldik. Sonunda da İçel İdmanyurdu yöneticileri tek taraflı feshetti. Biz de bu ayrılığı yaşadık. Çok büyük bir tecrübe edindim. İnşallah, Allah bu tecrübeyi bir daha yaşatmaz" ifadelerini kullandı.
NELER YAŞANMIŞTI
İçel İdman Yurdu’nda Başkan Vekili Senan İdin, Başkan Yardımcısı Özgür Sanal ve Mali İşler Sorumlusu Sedat Aydöver’in de aralarında bulunduğu bir grup yöneticinin bir araya gelerek Bülent Korkmaz’ın görevine son vermek istediği iddia edilmişti. Yaşanan bu olayların ise İçel İdmanyurdu Kulüp Başkanı Ali Kahramanlı’dan habersiz gerçekleştiği, ayrıca toplanan yöneticilerin, Korkmaz’ın kampa katılmaması için kendisine sahte izin belgesi düzenlediği de ileri sürülmüştü.
"HUKUKİ SÜRECİ BAŞLATTIK"
Sözleşmesinin feshedilmesinden sonra avukatının dün gerekli hukuki süreci başlattığını vurgulayan Korkmaz, "Tek taraflı feshedildiği zaman haklarımın hepsini almak istiyorum, hak ettiğimiz hepsini almak istiyorum daha doğrusu ekibimle beraber. Çünkü peşinatının tamamını almamış, 3 aydır ekibiyle beraber maaş almamış bir teknik direktörün de bu hakkı elde ettiğini düşünüyorum. Dolayısıyla bu süreci avukatım takip edecek. En kısa sürede bitirmeyi düşünüyoruz" şeklinde konuştu.
"SÜPER LİG’DE BÖYLE SORUNLAR YAŞANIYORSA, ALT LİGLERDE KİM BİLİR NELER YAŞANIYORDUR"
Türkiye’de gerçekleşen teknik direktör değişiklikleri hakkında da değerlendirmelerde bulunan Bülent Korkmaz, sadece kulüplerde değil teknik direktörler olarak kendilerinde de suç aramaları gerektiğinin altını çizdi. Yöneticilerin de antrenör ve futbolcular gibi kurslara tabi olması gerektiğini vurgulayan Korkmaz, bu işi inanarak yaptığını ve bu işlerin düzelmesi için ellerinden geleni yaptıklarını belirterek, "O kadar çok konuşulacak konu var ki; alt yapı, oyuncular, antrenörler. Tabii sırf kulüplerde değil kendimizde de suç bulmamız lazım. Doğru kontratlar yapmamız lazım. Ondan sonra Uyuşmazlık Çözüm Kurulu (UÇK) geldi. Çok doğru bir karar. Çünkü yerel mahkemelerde 5 sene sürüyordu futbolcuların, antrenörlerin sorunları ki yerel mahkemelerde çok iyi işi bilenler olup olmadığını bilmiyoruz ama UÇK’da bu işi bilenler var. Ben Profesyonel Futbolcular Derneği yönetim kurulu üyesiyim. Biz getirdik bunu en son TFF seçiminde ve kabul edildi. Doğru da yapıldı. Şimdi bu işleri TFF çözecek. Tabii FIFA’nın da mali denetleyici bir uygulaması var. Bunu takımlara uygulamaya çalışıyor. Bunu uygularlarsa ve tabii ki bizler nasıl futbolcuyken bir lisans alıp çalışıyorsak, teknik direktörken de bunu yapıyoruz zaten. Kurslara gidiyoruz lisanslar için. Herhalde yöneticilerin de bunları yapmaları gerekir. Ama gerçekten çok doğru ve düzgün şekilde yönetilen kulüpler de var. Onlar örnek alınmalı. Süper Lig’de böyle sorunlar yaşanıyorsa, alt liglerde kim bilir neler yaşanıyordur. Biz bu işi inanarak ve severek yapıyoruz. Türk futboluna, futbolcusuna ve kulüplere katkı sağlamaya çalışıyoruz. Biz skora bağlı olmadan doğru şekilde hareket etmeye çalışıyoruz. İnşallah bu işler bir an önce düzelir. Biz düzelmesi için çok çaba sarf ediyoruz, inşallah herkes de bu çabayı gösterir" ifadelerini kullandı.
"KULÜPLERE BİR SINIRLANDIRMA GETİRMESİ LAZIM"
Olay sonrası Türkiye Futbol Antrenörleri Derneği (TÜFAD) Başkanı İsmail Dilber’in de kendisini aradığını belirten Bülent Korkmaz, "İsmail başkan beni aradı. ’Geçmiş olsun, yapabileceğimiz bir şey var mı’ dedi.
Bu TÜFAD’ı bir an önce aktif hale getirmeliler. Biz Profesyonel Futbolcular Derneği olarak kısa sürede bir çok şeyi yaptık Hakan Ünsal başkanla beraber. Tümer’in, Alpay’ın çok büyük emeği var. Ogün, Recep, Tanju ağabey olsun herkesin orada emeği var. Biz elimizden geldiği kadar futbolcuya yardım ediyoruz. TÜFAD’ın da bunu yapması lazım. Bu sistemi, bu düzeni değiştirmesi lazım. Türkiye’de teknik direktörlerin bir sezonda iki takım çalıştırma hakkı varsa, kulüplere de bir sınırlandırma getirmesi lazım. Bu benim başıma 6-7 sene önce de aynı şekilde geldi. Ben bunu söylediğim zaman, maalesef İsmail başkan ’Antrenörlerin ekmek parasıyla mı oynayacağız’ demişti. Niyet ne? Ben onu anlamadım. Bir takım 10 tane teknik direktör mü değiştirecek. Biz Türk futbolunun gelişmesi için hizmet veriyoruz. Türk oyuncuların, kulüplerin gelişmesi için hizmet veriyoruz. İstikrar olmadan bu işin olmayacağını dile getirdik. Bu iş böyle olmalı. İstikrar her zaman işin başıdır. Artı bu işi yapmayan, yorumculuk, gazetecilik yapan eski oyuncular var. Kulübün içinde de bu eski oyuncular olmalı. Güvenilir, dürüst, başarılı olan eski oyuncularda kulüplerin içerisinde olmalı. Artık sportif direktör olarak mı, başkanların yanında danışman olarak mı; çünkü başkanların çevresinde çok abuk sabuk insanlar var, çok yanlış yönlendiriyorlar" diye konuştu.
"TÜRK FUTBOLUNU, DÜZELTİRSE BİZİM JENERASYON DÜZELTİR"
Türk futbolu ile ilgili olarak ise Korkmaz, "Biz her zaman Türk futbolunun hizmetindeyiz. Bunun için çabalıyoruz. Futbolcuyken de böyleydi, antrenörken de böyle, teknik direktörken de böyle. Yorum yaparken de bir televizyon programında böyle. Biz hep saha içiyle uğraştık. Saha içinin daha güzel olması için saha dışının da daha düzenli olması için uğraştık. Bizim jenerasyon Türk futbolunu düzeltirse düzeltir, yoksa kimsenin düzeltebileceğine inanmıyorum" yorumunda bulundu.
"DOKU UYUŞMAZLIĞI OLDUĞUNU VAR DEDİLER"
Para almadan bu işi devam ettirdiğinin altını çizen başarılı çalıştırıcı, geçtiğimiz hafta İçel’e gittiğini ve yöneticilerle konuştuğunu belirten Korkmaz, "Yöneticilerle konuşuyorduk. Yöneticiler, para probleminin olduğunu, oyunculara ödemelerde sıkıntı yaşadığımızı, uzun süre oyunculara ödeme yapılmayacağını, yalnız primlerle bu işin yürüyeceğini söyledi.
Transferlerde de keza öyle dediler. Oyunculara benim söylememi istediler. Ben de dedim ki, ‘Siz yöneticisiniz, bu işleri siz halledeceksiniz.’ Bu konu hakkında ben başkanla görüşmedim. Yöneticiler ile görüştüm. 3 aydır bu zorluğun içinde olduğumuzu, bu mücadeleyi, bu savaşı biz verebileceğimizi ilettim. ’Nihayetinde yeni transferler gelecek, fikstür avantajımız iyi’ diye söyledim. Doğru hamlelerle, planlar yaparsak bu avantajı kullanabileceğimiz kendilerine belirttim. ’Ben bu savaşı, bu mücadeleyi vereceğim, zaten benim bu ruhumda var’ dedim. İki gün sonra cumartesi günü İçel’e davet ettiler. Pazar günü de Antalya kampı vardı. Babamın rahatsızlığından dolayı gelemeyeceğimi, pazar günü Antalya kampında görüşeceğimizi söyledim. Ondan sonra beni aradılar, doku uyuşmazlığı olduğunu söylediler. Anlamadım. Çünkü biz ne oyuncular gibi peşinatın tamamını aldık, ne ekibimle beraber maaş aldık. Para almadan bu işi devam ettirdik. Bu zorluğa rağmen severek devam ettirdik. Doku uyuşmazlığı olduğunu, bizimle çalışmak istemediklerini söylediler. Ben de kontratın gereğini yapın dedim" diyerek olayı anlattı.
"MESAJ GELDİ, İKİ GÜN İZİN VERİLMİŞ"
Geçtiğimiz pazar günü planladıkları kamp programına uyarak Antalya Belek’e gittiklerini söyleyen Bülent Korkmaz, kampta yaşadıklarını şu şekilde anlattı:
"Biz kampa giderken, uçaktan indik, Antalya ulaştık, telefonlarımıza iki gün izinlisiniz diye mesaj geldi. Bazen oyunculara da yaparlar, teknik ekibi de yaparlar. Böyle sıkıntılı dönemlerde izin verip, gelecek hocayla anlaşırlar ve gidecek hocanın işini halletmeye çalışırlar. Öyle bir duruma geldi ki biz araştırdık, sonra bize de söylediler o imzanın eski yönetici ve mevcut yönetimde de olan Adem’e ait olmadığını. TGRT Haber’de spor programından Mustafa Karagöl de onu belgeledi. Biz tabii bu durumda bize bu izinin bize ait olmadığını düşündük ve otele gittik. Daha önce bizim adımıza rezervasyon varmış, fakat daha sonra ikinci bir kağıt gelmiş, onda bir rezervasyon yokmuş. Otel müdürüyle konuştuk, herhalde birileriyle konuştu, sonra da bize eşimle beraber oda tahsis ettiler. Pazar günü 5, 5.30 gibi avukatım aradı. Hocam tek taraflı feshedildi, federasyon tarafından bildirildi diye bana söylendi. Ondan sonra biz de kampı terk ettik. Otelden giriş, çıkış yaptığımıza dair belge istedik. Otel vermesi lazım ama onu da vermedi. Çünkü nihayetinde belgelememiz lazımdı. Dolayısıyla böyle bir şekilde kamptan ayrıldık. Yöneticiler, benim avukatla görüşüyorlardı, demek ki anlaşamaz duruma geldiler"
"ÇOK BÜYÜK BİR TECRÜBE EDİNDİM"
Böyle bir şeyin ilk defa başına geldiğini belirten Korkmaz, "Bu işin tüm sorumlusu biziz gibi lanse edilmesi de garibime gidiyor. Bu krizi, bu problemi, bu sorunu çıkaran hep yönetim kısmıydı. Biz de bununla uğraşıyorduk. Oyuncuları antrenmana, maça çıkarıyorsak, gerçekten biz başarılıyız demektir. Oyuncular hep anlık konsantrasyonlarla maça hazırlandılar. Kaybettiğimiz maçları hatırlarsanız, hep anlık konsantrasyonu olan bir şey. Maça, maç günü hazırlanılmaz. Onun öncesinde başlanılır. Maalesef bu krizler, bu sorunlar, bu problemlerle uğraşarak buraya geldik. Sonunda da İçel İdmanyurdu yöneticileri tek taraflı feshetti. Biz de bu ayrılığı yaşadık. Çok büyük bir tecrübe edindim. İnşallah, Allah bu tecrübeyi bir daha yaşatmaz" ifadelerini kullandı.
NELER YAŞANMIŞTI
İçel İdman Yurdu’nda Başkan Vekili Senan İdin, Başkan Yardımcısı Özgür Sanal ve Mali İşler Sorumlusu Sedat Aydöver’in de aralarında bulunduğu bir grup yöneticinin bir araya gelerek Bülent Korkmaz’ın görevine son vermek istediği iddia edilmişti. Yaşanan bu olayların ise İçel İdmanyurdu Kulüp Başkanı Ali Kahramanlı’dan habersiz gerçekleştiği, ayrıca toplanan yöneticilerin, Korkmaz’ın kampa katılmaması için kendisine sahte izin belgesi düzenlediği de ileri sürülmüştü.
"HUKUKİ SÜRECİ BAŞLATTIK"
Sözleşmesinin feshedilmesinden sonra avukatının dün gerekli hukuki süreci başlattığını vurgulayan Korkmaz, "Tek taraflı feshedildiği zaman haklarımın hepsini almak istiyorum, hak ettiğimiz hepsini almak istiyorum daha doğrusu ekibimle beraber. Çünkü peşinatının tamamını almamış, 3 aydır ekibiyle beraber maaş almamış bir teknik direktörün de bu hakkı elde ettiğini düşünüyorum. Dolayısıyla bu süreci avukatım takip edecek. En kısa sürede bitirmeyi düşünüyoruz" şeklinde konuştu.
"SÜPER LİG’DE BÖYLE SORUNLAR YAŞANIYORSA, ALT LİGLERDE KİM BİLİR NELER YAŞANIYORDUR"
Türkiye’de gerçekleşen teknik direktör değişiklikleri hakkında da değerlendirmelerde bulunan Bülent Korkmaz, sadece kulüplerde değil teknik direktörler olarak kendilerinde de suç aramaları gerektiğinin altını çizdi. Yöneticilerin de antrenör ve futbolcular gibi kurslara tabi olması gerektiğini vurgulayan Korkmaz, bu işi inanarak yaptığını ve bu işlerin düzelmesi için ellerinden geleni yaptıklarını belirterek, "O kadar çok konuşulacak konu var ki; alt yapı, oyuncular, antrenörler. Tabii sırf kulüplerde değil kendimizde de suç bulmamız lazım. Doğru kontratlar yapmamız lazım. Ondan sonra Uyuşmazlık Çözüm Kurulu (UÇK) geldi. Çok doğru bir karar. Çünkü yerel mahkemelerde 5 sene sürüyordu futbolcuların, antrenörlerin sorunları ki yerel mahkemelerde çok iyi işi bilenler olup olmadığını bilmiyoruz ama UÇK’da bu işi bilenler var. Ben Profesyonel Futbolcular Derneği yönetim kurulu üyesiyim. Biz getirdik bunu en son TFF seçiminde ve kabul edildi. Doğru da yapıldı. Şimdi bu işleri TFF çözecek. Tabii FIFA’nın da mali denetleyici bir uygulaması var. Bunu takımlara uygulamaya çalışıyor. Bunu uygularlarsa ve tabii ki bizler nasıl futbolcuyken bir lisans alıp çalışıyorsak, teknik direktörken de bunu yapıyoruz zaten. Kurslara gidiyoruz lisanslar için. Herhalde yöneticilerin de bunları yapmaları gerekir. Ama gerçekten çok doğru ve düzgün şekilde yönetilen kulüpler de var. Onlar örnek alınmalı. Süper Lig’de böyle sorunlar yaşanıyorsa, alt liglerde kim bilir neler yaşanıyordur. Biz bu işi inanarak ve severek yapıyoruz. Türk futboluna, futbolcusuna ve kulüplere katkı sağlamaya çalışıyoruz. Biz skora bağlı olmadan doğru şekilde hareket etmeye çalışıyoruz. İnşallah bu işler bir an önce düzelir. Biz düzelmesi için çok çaba sarf ediyoruz, inşallah herkes de bu çabayı gösterir" ifadelerini kullandı.
"KULÜPLERE BİR SINIRLANDIRMA GETİRMESİ LAZIM"
Olay sonrası Türkiye Futbol Antrenörleri Derneği (TÜFAD) Başkanı İsmail Dilber’in de kendisini aradığını belirten Bülent Korkmaz, "İsmail başkan beni aradı. ’Geçmiş olsun, yapabileceğimiz bir şey var mı’ dedi.
Bu TÜFAD’ı bir an önce aktif hale getirmeliler. Biz Profesyonel Futbolcular Derneği olarak kısa sürede bir çok şeyi yaptık Hakan Ünsal başkanla beraber. Tümer’in, Alpay’ın çok büyük emeği var. Ogün, Recep, Tanju ağabey olsun herkesin orada emeği var. Biz elimizden geldiği kadar futbolcuya yardım ediyoruz. TÜFAD’ın da bunu yapması lazım. Bu sistemi, bu düzeni değiştirmesi lazım. Türkiye’de teknik direktörlerin bir sezonda iki takım çalıştırma hakkı varsa, kulüplere de bir sınırlandırma getirmesi lazım. Bu benim başıma 6-7 sene önce de aynı şekilde geldi. Ben bunu söylediğim zaman, maalesef İsmail başkan ’Antrenörlerin ekmek parasıyla mı oynayacağız’ demişti. Niyet ne? Ben onu anlamadım. Bir takım 10 tane teknik direktör mü değiştirecek. Biz Türk futbolunun gelişmesi için hizmet veriyoruz. Türk oyuncuların, kulüplerin gelişmesi için hizmet veriyoruz. İstikrar olmadan bu işin olmayacağını dile getirdik. Bu iş böyle olmalı. İstikrar her zaman işin başıdır. Artı bu işi yapmayan, yorumculuk, gazetecilik yapan eski oyuncular var. Kulübün içinde de bu eski oyuncular olmalı. Güvenilir, dürüst, başarılı olan eski oyuncularda kulüplerin içerisinde olmalı. Artık sportif direktör olarak mı, başkanların yanında danışman olarak mı; çünkü başkanların çevresinde çok abuk sabuk insanlar var, çok yanlış yönlendiriyorlar" diye konuştu.
"TÜRK FUTBOLUNU, DÜZELTİRSE BİZİM JENERASYON DÜZELTİR"
Türk futbolu ile ilgili olarak ise Korkmaz, "Biz her zaman Türk futbolunun hizmetindeyiz. Bunun için çabalıyoruz. Futbolcuyken de böyleydi, antrenörken de böyle, teknik direktörken de böyle. Yorum yaparken de bir televizyon programında böyle. Biz hep saha içiyle uğraştık. Saha içinin daha güzel olması için saha dışının da daha düzenli olması için uğraştık. Bizim jenerasyon Türk futbolunu düzeltirse düzeltir, yoksa kimsenin düzeltebileceğine inanmıyorum" yorumunda bulundu.
Kaynak: İHA
