Galatasaray-Gençlerbirliği Maçında 'Şike' İddiasına Takipsizlik
Türk Telekom Arena Stadı'nda geçen sezon oynanan Galatasaray-Gençlerbirliği futbol müsabakasında, dönemin Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Duygun Yarsuvat ve Gençlerbirliği Spor Kulübü Başkanı İlhan Cavcav ile oyuncular Ferhat Kaplan ve Bogdan Stancu hakkında "şike anlaşması doğrultusunda spor müsabakasının sonuçlanmasına katkıda bulunmak" suçundan yürütülen soruşturma takipsizlikle sonuçlandı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca verilen takipsizlik kararında, "müşteki" olarak Erdener Karataş ve Ferat Aslantaş, şüpheli olarak da İlhan Cavcav, Duygun Yarsuvat, Ferhat Kaplan ve Bogdan Stancu yer aldı.
- İlhan Cavcav'ın "vurdumduymazlık" beyanı
Müşteki Ferhat Aslantaş'ın 22 Mayıs 2015'te,"16 Mayıs 2015'te İstanbul Türk Telekom Arena Stadı'nda oynanan Galatasaray-Gençlerbirliği futbol müsabakasında 6222 sayılı kanuna aykırı olarak şike yapıldığı" iddiasıyla şikayet dilekçesi sunduğu belirtilen takipsizlik kararında, müştekilerden Erdener Karataş'ın avukatının şikayetiyle de aynı maçla ilgili soruşturma başlatıldığı ve bu soruşturmaların birleştirilerek birlikte yürütüldüğü kaydedildi.
Müştekilerin şikayet dilekçelerinde, Gençlerbirliği Spor Kulübü Başkanı İlhan Cavcav'ın, "takımın son durumundan memnun olmadığı, futbolcuların, 'ligin sonu geldi' diye vurdumduymazlık içinde olduğu, bir şey yapma olanağının olmadığı"na dair beyanları bulunduğuna yer verildiği aktarılan kararda, dilekçede ayrıca, "16 Mayıs'ta yapılan maçta, Gençlerbirliği kalecisi Ferhat Kaplan'ın, Avrupa spor kamuoyunun, 'kaleci hatası mı kasıt mı olduğuna' dair anket düzenlemesine yol açacak derecede, herkesi rahatsız eden bir gol yediği, diğer Gençlerbirliği oyuncusu ve eski Galatasaraylı Bogdan Stancu'nun da son saniyede kaleciyle karşı karşıyayken topu adeta rakip kaleciye ikram etmesinin şüphe yarattığı" iddialarının yer aldığı belirtildi.
- Savcının "futbol" tanımı
Bu iddialara ilişkin müştekilerce yayıncı kuruluştan temin edilebilecek maç görüntüleri dışında herhangi bir delil gösterilmediği vurgulanan takipsizlik kararında, şu ifadelere yer verildi:
"İki ayrı takımdan 22 sporcunun 90 dakika süreyle topu karşı kaleye atarak gol atma ve galip gelme amacına yönelik karşılıklı mücadelesi olarak tanımlanabilecek futbol müsabakalarında, atılan gollerin, çoğu zaman müdafaa yapan takımın pozisyon hatası ya da sporcunun bireysel müdahale hatasından kaynaklandığı, yine kaçan bariz gol pozisyonlarında ise hücum eden oyuncunun beceri eksikliğinin etkili olduğu spor kamuoyunca da bilinen bir gerçekliktir.
Ancak her yıl artarak devam eden kulüpler arasındaki rekabet ve sektörün ekonomik büyüklüğü dolayısıyla bu sistemden haksız kazanç sağlamak isteyenlerin olduğu, olabileceği de aynı şekilde yadsınmayacak bir gerçekliktir. Spor yöneticileri şike ile mücadelede ortada somut, kesin bir delil bulunmasa dahi, hakem-gözlemci raporları veya edindikleri kanaat ile bile disiplin cezaları verme yetkisine sahip olduğuna dair düzenlemeler yapmakta ve uygulamaktadır. Ceza mevzuatında şike eylemleri ayrıca (6222 sayılı yasa) suç olarak da tanımlanıp, müeyyide altına alınmıştır. Ancak şike suçu için bile ceza yargılaması maddi deliller üzerinden yürütülebilir. Bir kişinin ya da bir taraftar grubunun bir karşılaşmada şike yapıldığına dair kanaati, cezai kovuşturma açılması için yeterli delil olamaz."
- "Tescil edilmiş ligde disiplin cezası verilmedi"
Ceza yargılaması açısından, şikayet olunan müsabakadaki iki enstantanenin kasten mi hatayla mı gerçekleştiğinin maç görüntüleriyle kesin olarak tespitinin mümkün olamayacağı aktarılan takipsizlik kararında, Türkiye Futbol Federasyonu'nca, şikayet olunan müsabakayla ilgili herhangi bir disiplin cezası verilmediği gibi açılmış disiplin soruşturması dahi bulunmadığı ve ligin tescil edildiğine işaret edildi.
Müştekilerin başka bir delille desteklenmeyen şüpheden ibaret soyut iddiaları dışında yüklenen suçun işlendiğini gösterir, soruşturma açmaya yeterli kanıt ve emare bulunmadığı anlatılan kararda, soruşturmanın takipsizlikle sonuçlanmasının kararlaştırıldığı bildirildi.
- İlhan Cavcav'ın "vurdumduymazlık" beyanı
Müşteki Ferhat Aslantaş'ın 22 Mayıs 2015'te,"16 Mayıs 2015'te İstanbul Türk Telekom Arena Stadı'nda oynanan Galatasaray-Gençlerbirliği futbol müsabakasında 6222 sayılı kanuna aykırı olarak şike yapıldığı" iddiasıyla şikayet dilekçesi sunduğu belirtilen takipsizlik kararında, müştekilerden Erdener Karataş'ın avukatının şikayetiyle de aynı maçla ilgili soruşturma başlatıldığı ve bu soruşturmaların birleştirilerek birlikte yürütüldüğü kaydedildi.
Müştekilerin şikayet dilekçelerinde, Gençlerbirliği Spor Kulübü Başkanı İlhan Cavcav'ın, "takımın son durumundan memnun olmadığı, futbolcuların, 'ligin sonu geldi' diye vurdumduymazlık içinde olduğu, bir şey yapma olanağının olmadığı"na dair beyanları bulunduğuna yer verildiği aktarılan kararda, dilekçede ayrıca, "16 Mayıs'ta yapılan maçta, Gençlerbirliği kalecisi Ferhat Kaplan'ın, Avrupa spor kamuoyunun, 'kaleci hatası mı kasıt mı olduğuna' dair anket düzenlemesine yol açacak derecede, herkesi rahatsız eden bir gol yediği, diğer Gençlerbirliği oyuncusu ve eski Galatasaraylı Bogdan Stancu'nun da son saniyede kaleciyle karşı karşıyayken topu adeta rakip kaleciye ikram etmesinin şüphe yarattığı" iddialarının yer aldığı belirtildi.
- Savcının "futbol" tanımı
Bu iddialara ilişkin müştekilerce yayıncı kuruluştan temin edilebilecek maç görüntüleri dışında herhangi bir delil gösterilmediği vurgulanan takipsizlik kararında, şu ifadelere yer verildi:
"İki ayrı takımdan 22 sporcunun 90 dakika süreyle topu karşı kaleye atarak gol atma ve galip gelme amacına yönelik karşılıklı mücadelesi olarak tanımlanabilecek futbol müsabakalarında, atılan gollerin, çoğu zaman müdafaa yapan takımın pozisyon hatası ya da sporcunun bireysel müdahale hatasından kaynaklandığı, yine kaçan bariz gol pozisyonlarında ise hücum eden oyuncunun beceri eksikliğinin etkili olduğu spor kamuoyunca da bilinen bir gerçekliktir.
Ancak her yıl artarak devam eden kulüpler arasındaki rekabet ve sektörün ekonomik büyüklüğü dolayısıyla bu sistemden haksız kazanç sağlamak isteyenlerin olduğu, olabileceği de aynı şekilde yadsınmayacak bir gerçekliktir. Spor yöneticileri şike ile mücadelede ortada somut, kesin bir delil bulunmasa dahi, hakem-gözlemci raporları veya edindikleri kanaat ile bile disiplin cezaları verme yetkisine sahip olduğuna dair düzenlemeler yapmakta ve uygulamaktadır. Ceza mevzuatında şike eylemleri ayrıca (6222 sayılı yasa) suç olarak da tanımlanıp, müeyyide altına alınmıştır. Ancak şike suçu için bile ceza yargılaması maddi deliller üzerinden yürütülebilir. Bir kişinin ya da bir taraftar grubunun bir karşılaşmada şike yapıldığına dair kanaati, cezai kovuşturma açılması için yeterli delil olamaz."
- "Tescil edilmiş ligde disiplin cezası verilmedi"
Ceza yargılaması açısından, şikayet olunan müsabakadaki iki enstantanenin kasten mi hatayla mı gerçekleştiğinin maç görüntüleriyle kesin olarak tespitinin mümkün olamayacağı aktarılan takipsizlik kararında, Türkiye Futbol Federasyonu'nca, şikayet olunan müsabakayla ilgili herhangi bir disiplin cezası verilmediği gibi açılmış disiplin soruşturması dahi bulunmadığı ve ligin tescil edildiğine işaret edildi.
Müştekilerin başka bir delille desteklenmeyen şüpheden ibaret soyut iddiaları dışında yüklenen suçun işlendiğini gösterir, soruşturma açmaya yeterli kanıt ve emare bulunmadığı anlatılan kararda, soruşturmanın takipsizlikle sonuçlanmasının kararlaştırıldığı bildirildi.
Kaynak: AA