Yönetime ek bütçe ve yetki verildi
Galatasaray'da olağanüstü genel kurul toplantısı yapıldı. Zaman zaman gergin anlar yaşanan toplantı sonucunda yönetim kuruluna ek bütçe ve Mecidiyeköy'deki araziyi değerlendirme yetkisi verildi.
Türk Telekom Arena'da yer alan çok amaçlı toplantı salonunda gerçekleştirilen olağanüstü mali genel kongrede ilk olarak genel kurul divanı seçilirken, başkanlığa İrfan Aktar getirildi. Yönetim kurulunun talep ettiği 67 milyon TL'lik ek bütçe, üyelerin oylamasıyla kabul edildi. Mecidiyeköy'deki arazinin değerlendirilmesi için de yönetim kuruluna yetki verildi.
İrfan Aktar'ın toplantıyı başlatmasının ardından sözü Galatasaray Başkanı Duygun Yarsuvat aldı.
DUYGUN YARSUVAT'IN AÇIKLAMALARI:
Galatasaray Kulübü Başkanı Duygun Yarsuvat, kulübün 31 Ekim 2014 itibarıyla net borç alacak farkının 376 milyon dolar olduğunu söyledi.
Sarı-kırmızılı kulübün Türk Telekom Arena'da yer alan çok amaçlı toplantı salonunda gerçekleştirilen olağanüstü mali genel toplantısında konuşan başkan Yarsuvat, kulübün içinde bulunduğu durum hakkında üyeleri bilgilendirmek istediğini ifade etti.
Kongrenin bir ibra toplantısı olmadığını dile getiren Yarsuvat, 'Her şeyden önce belirteyim ki bu bir ibra toplantısı değildir. Bu, tüm Galatasarylıları bir araya getirip, 'ne yapacağız' toplantısıdır. Durumun tespitinin yapılması gerekiyor. Bu tespit bizim tespitimizin yanında ve bize esas teşkil eden bağımsız denetçilerin raporlarının sonuçlarıdır. Buna bizim bir değişiklik yapmak ve ilaveler yapmak görevimiz değildir' dedi.
Kulübün mali yapısıyla ilgili bilgiler paylaşan Duygun Yarsuvat, şunları kaydetti:
'Kulübün 31 Ekim 2014 tarihi itibarıyla 376 milyon dolar net borç alacak farkı vardır. Bu rakam 30 Eylül 2014 tarihi itibarıyla 356 milyon dolardır. Bir ayda 20 milyon dolar eksi haline gelmiştir. Türk Lirası'na vuracak olursak yaklaşık 653 milyon alacak, yaklaşık 1 milyar 478 milyon borç gözükmektedir. Galatasaray Kulübü mali açıdan niçin böyle bir duruma getirilmiştir. Bunun cevabını tek başına ben veremem. Bunun cevabını 2000 yılından günümüze kadar çalışan bütün yöneticilerin vermesi gerekir. Bu yolculuk AIG hisselerinin gelmesi ve halka açılması şeklinde başlamıştır, günümüze kadar da yüklene yüklene gelmiştir. Bu ateşten topu biz 35 gün evvel aldık. Esasında 2011 yılında Galatasaray Spor Derneği'ne 150 milyon dolar kadar bir giriş gerçekleşmiştir. Bu Sportif AŞ'nin sermaye artışı ve Sportif AŞ'nin hisse senedi satışından gelmiştir. Bugün bakıyoruz bu para mevcut değil, harcanmış. Hovardaca harcanmış olduğunu görüyorum.'
Galatasaray Kulübü Başkanı Yarsuvat, kulübün mali yapısında Ocak 2014'te bir kırılma yaşandığını anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Ocak 2014'te haddinden fazla futbolcu alınmıştır ve bu futbolculara paralar ödenmiştir. İkinci sermaye artışı Haziran 2012'de yapılmak istenmiş ama SPK buna müsaade etmemiştir. Galatasaray Sportif AŞ'ye Türk Telekom Arena'nın tüm koltukları devredilmiştir. Dolayısıyla bugün derneğin hiçbir geliri yoktur. UEFA futboldan gelen bütün gelirlerin Sportif AŞ'ye ait olması gerektiğini belirtiği için bu devir yapılmıştır. Galatasaray'ın 206 milyon dolar konsolide kredi aldığı görülüyor. Bunlar alınırken de çifte teminat verilmiştir. Bu temliklerin kısa ve uzun vadeli olduklarını görüyoruz. Örnek olarak Nike ile yapılan sponsorluk sözleşmesinin gelirleri 2020-2021 sezonuna kadar, federasyondan gelecek gelirler 2017-2018 yılına kadar temlik edilmiştir. Türk Telekom Arena'nın gelirleri 2019-2020 yılına kadar temlik edilmiştir. 30 Eylül 2014 tarihi itibarıyla vermiş olduğumuz teminat ve temliklerin toplamı yaklaşık 1.250 milyar Türk Lirası'dır. Yaklaşık 600 milyon dolar teminat ve temlik vermiş durumdayız. Teminat kredi oranı ise 2.50'dir.'
'HEIDERSCHEID, CAS'TA 25 MİLYON EURO'LUK BİR DAVA AÇMIŞTIR'
Futbolcu transferlerinde menajer komisyonlarının dikkati çekici derecede yüksek olduğunun tespit edildiğini vurgulayan başkan Yarsuvat, şöyle devam etti:
'Özellikle ocak döneminde yapılan alışverişlerde bu ödemelerin yüksekliği karşımıza çıkıyor. Yine ateşten bir top bir hafta evvel kucağımıza gelmiştir. Bruno Heiderscheid isimli bir Lüksemburglu, bu dürüst bir adam değil, Ribery'nin kaçmasına sebep olan bir kişidir. Bu kişiyle bir sözleşme imzalanmış, sözleşmenin gerekleri yerine getirilmedi diye CAS'ta 25 milyon avroluk bir dava açmıştır.'
Duygun Yarsuvat, yaptıkları araştırmalarda kulüpte 40 personelin sigortasız çalıştığını, bordroda olmayan kişilere iş avansının verildiğini, maç günü yapılan ödemelerin bulunduğunu tespit ettiklerini belirterek, şunları kaydetti:
'En acısı da kurumsallaşma adına Galatasaray'a alınan kimselerden biri olan Ayşegül Egemen isimli kulüp eski hukuk müdürünün almış olduğu iş avansları ve vermiş olduğu zararlardır. Yaklaşık 450 bin lira zarar verilmiştir. Bunun için yargıya başvurulmuştur. Avukat olduğu için Adalet Bakanlığı'dan izin beklenmektedir. Sahte mahkeme kararları getirmiştir, sahte ıslak imzalı tahsilat makbuzları alınmıştır, sahte belgelerle avans alınmıştır. Bunun karşılığında kulüp kendi imkanlarıyla soruşturma açmıştır. Buradaki kaybımız aşağı yukarı 600 bin liradır.'
GS Store'da mallarda tespit edilen değer düşüklüğünün 9 milyon 500 bin lira olduğunu anlatan Yarsuvat, mallarda ayrıca 3 milyon 72 bin liralık bir farkın da ortaya çıktığını kaydetti.
TT ARENA'NIN ÇATI SORUNU
Duygun Yarsuvat, Türk Telekom Arena'nın çatısı konusunda Mayıs 2011'de zamanın yönetim kurulu tarafından bir protokol imzalandığını aktararak, şöyle konuştu:
'Bu protokolde çatının yapılmadan teslimi kararlaştırılmıştır. Çatının kapanması aşağı yukarı 10 milyon avroluk bir iştir. Buna karşılık ne yapılmıştır biliyor musunuz, içeride suntadan tahta masalar yapılmıştır. Bundan sonra da seçim yapılmıştır ve yeni bir yönetim gelmiştir. Bu protokolde bir cezai şart vardır. Şarta göre, eğer çatının açılır kapanır şekilde yapılma şartını yerine getirmezseniz, çatının maliyetinin yarısı kadar ceza ödersiniz. Baktığınız zaman maaliyet 11 milyon 500 bin avro olarak tespit edilmiştir. Spor Genel Müdürlüğü, Galatasaray Kulübü'ne karşı 24 Aralık 2013 tarihinde bu miktarları talep eden bir dava açmıştır. Talep edilen yaklaşık 19 milyon 500 bin Türk Lirası'dır.'
Galatasaray Adası'yla ilgili açılan ecremisil davalar olduğunu vurgulayan başkan Yarsuvat, adanın yıllık kirasının 380 bin dolar olduğunu, sözleşmeyi feshettiklerini, verilen sürenin sonunda faaliyete geçeceklerini ifade etti.
GENEL KURUL ÜYELERİNE KREDİ SATIŞI DÜŞÜNCESİ
Galatasaray Kulübü'nü zor durumdan kurtarmak için yapmak istedikleri çalışmalara da değinen Duygun Yarsuvat, bazı kredileri yeniden yapılandırdıklarını anlatarak, konuşmasına şöyle devam etti:
'Bizim temlik edecek bir alacağımız yok. Formalara reklam alabilirsek bu reklamları temlik ederek kredi kullanabiliriz. Reklam için de uğraşıyoruz ve zorlanıyoruz. 34 günlük bir iktidar olmamıza rağmen arkadaşlarımız her tarafı tırmalıyor sponsor bulalım diye ama var olan sponsorlar da kaçıyor. Dolayısıyla bir işletme sermayesini sağlamak gerekiyor. Galatasaray Kulübü genel kurul üyeleri olarak sizlerin artık Sportif AŞ'nin de genel kuruluna gelmeniz gerekir. Dolayısıyla sadece Galatasaray Kulübü Genel Kurul üyelerine tahsis edilecek kredi satışı düşündük. 'Hisse senedi alın' diyoruz. Bunun prosedörü zor gözüküyorsa da yapılmayacak değildir. Bunun için SPK'dan izin almak gerekiyor. Siz sevgili Galatasaraylılar, siz dostlar, Galatasaray'ı sevenler bu işi yapınız. Bunu yaptığımızda 30 milyon dolar bir kaynak sağlamamız mümkün olabilir.'
Duygun Yarsuvat, üyelerin sporcu sponsorluğu gibi bir modelle kulübe destek olabileceğini belirterek, 'Bağışı ben sevmiyorum. Bir sporcuyu seçip, onun transferini gerçekleştirebilirsiniz. O sporcuyu siz yaşatabilirsiniz. Bu da bir proje. Böyle yapılırsa belki daha rahat, daha etik ve daha güzel olur düşüncesindeyim' ifadelerini kullandı.
MECİDİYEKÖY'DEKİ ARAZİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Başkan Yarsuvat, ellerinde değerlendirebilecekleri tek varlığın Mecidiyeköy'deki arazi olduğunu aktararak, 'Arazi 2 bin 100 metrekarelik bir alandır. Etrafında ofis binaları vardır. Buranın ruhsatı ofis projesi olarak alınmıştır. İnşaatına hemen başlarsak bir sorun olmayacak. Yedi kat yerin altı, 14 kat yerin üstü bir bina olacak. 10 bin 500 metrekarelik bir kullanım alanı ortaya çıkacaktır. Bunu satmayı asla düşünmüyoruz. Yılda 5 milyon dolar gelir elde edilebileceğini düşünüyoruz. Sizden onay çıkarsa derhal inşaatına başlayacağız' diye konuştu. Kulüpte mali disipline sahip çıkılması gerektiğini vurgulayan Yarsuvat, 'Eğer mali disiplin olmazsa, oradan gelen para birkaç futbolcunun ayakkabı boyasına gider' vurgusunu yaptı.
Duygun Yarsuvat, kulübün Riva'daki arazisine bir şey yapmayı düşünmediğini anlatarak, 'Riva arazisi için alınan yapı ruhsatının süresi doluyor. Kanuna göre ruhsat alındıktan sonra 5 yıl içinde inşaata geçilmez ise o ruhsat sona eriyor. Bu ruhsatın sona ereceği tarih 21 Şubat 2015'tir. 2010'dan beri yönetimler burada bir şey yapmamıştır. Bunun için de pazartesi gününden itibaren peşinden koşmamız gerekiyor' ifadelerini kullandı.
Başkan Yarsuvat, Galatasaray Kulübü'nün kuruluşunun 110. yılını, 2015'te Galatasaray'ın markasını ön plana çıkartarak, kültür, spor ve eğlence faaliyetleri içerisinde yıl boyuncu kutlayacaklarını açıkladı.
'SPORTİF BAŞARI OLMAZSA HİÇBİR ŞEY OLMUYOR'
Galatasaray Kulübü Başkanı, gelir gider dengesinin sağlanması için sportif başarının olması gerektiğini anlatarak, 'Sportif başarı olmazsa hiçbir şey olmuyor. Sponsor arayışları içerisindeyiz. Giderlerin azaltılması, ekonomik tedbirlerin alınması gerekiyor. Burada toplanmamızın nedeni hem bir arada olmak hem de para harcamamak içindir. Gidip Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde yapmak isterseniz 30 bin avrodur' ifadelerini kullandı. Kulüpte personel sayısını azalttıklarını açıklayan Yarsuvat, 'Daha da azaltmaya devam edeceğiz. Şu arada 73 kişinin iş akdini sonlandırdık. Bunların yerine adam almadık. Yönetim kurulu üyeleri profesyonelmiş gibi çalışıyorlar. Mevcut olan lüks otomobiller iade edilmiştir. Benzin harcamaları konusunda kısıtlama getirilmiştir. Tasarrufumuz yüzde 20 oranındadır. Bir milyon liraya varan aylık tasarrufumuz olmuştur' diye konuştu. Yönetim kurulu üyeleri olarak bordrolu çalışanlar gibi kulübe hizmet ettiklerini anlatan başkan Yarsuvat'ın, 'Ben gelemiyorum, çünkü 10.00'dan evvel uyanamıyorum ama arkadaşlar kendi işlerini bırakıp gelip burada çalışıyorlar' şeklindeki sözleri, salonda gülüşmelere neden oldu.
PRANDELLI AÇIKLAMASI
Duygun Yarsuvat, sözleşmesini feshettiklerini futbol takımı teknik direktörü Cesare Prandelli'nin ayrılmasını istemediklerini ancak şartlar gereği böyle karar aldıklarını belirterek, 'Esasında ayrılmasını istemiyordum, ayrılmasın diye hep destekliyordum. Ama aşı tutmadı, ne yapalım yani. Ayrılmasından şu an için ciddi tasarruf yapmış bulunuyoruz. Sözleşmesini bazı sebeplere dayandırarak feshettik. Avukatı geldi, görüşme halindeyiz' şeklinde konuştu. Galatasaray Kulübü Başkanı, amatör şubelerde gelirlerin giderlerini karşılamadığını da anlattı.
'EK BÜTÇE TALEP EDİYORUZ'
Duygun Yarsuvat, kongrede ek bütçe talep ettiklerini vurgulayarak, şunları kaydetti:
'Revize bütçe diye isim geçmiş ama bu yanlış. Bu yanlış 11 seneden beri yapılmaktadır. Biz de adını öyle yazdık. Bu ek bütçenin kabul edilmesi geçmiş yönetimlerin ibra edilmesi anlamında değildir. 11 seneden beri devamlı ek bütçeler revize bütçe olarak geçmiştir. Bunun suçlusunu buldum; Google hazretleri... Çünkü kopyala yapıştır yapıyorlar, o şekilde de çıkıyor. Kulübün tüzüğüne baktığımız zaman bunu istemek zorundayız. O yüzden bunu talep ettik, yoksa bunun altından birtakım maksatlar aramak, gazetelere çıkıp beyanlar vermek... Biliyorsunuz gazeteye çıkmak önemli oldu günümüzde. Kendi özel işlerini ön plana çıkartmak için bunu da yapan insanlar vardır diye düşünüyorum.'
Toplantının konusunun ibra olmadığını ısrarla vurgulayan Yarsuvat, yönetimlerin ibrasının Mart 2015'teki genel kurul toplantısında yapılacağını ifade etti. Son olarak üyelere hitap eden başkan Yarsuvat, 'Galatasaray'ın size ihtiyacı var. Galatasaray'a yardımcı olmanız gerekiyor. Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi'nde seslendiği gibi ben de sizlere sesleniyorum, gelin bu kulübe destek verin. Sponsorluk olur, hisse alımı olur... Elinizden gelen katkıyı sağlayın. Muhtaç olduğunuz kudret damarlarınızdaki sarı-kırmızı kanda mevcuttur' diyerek sözlerini tamamladı.
Galatasaray Kulübü'nde başkanlık koltuğunu Duygun Yarsuvat'a devreden Ünal Aysal, genel kurula katıldı. Toplantının yapıldığı salonda yerini alan Ünal Aysal da konuşma yaptı.
ÜNAL AYSAL'IN AÇIKLAMALARI:
'26 Ağustos'tan beri başlatılan saldırının bir nebze de olsa camiamızda etkili olduğunu gördüm. Minarenin eğri mi dik mi olduğunu anlatmak benim görevim. Özel ve net olarak verilmek istenen mesaj bundan evvelki yönetimin başarısız olduğu yapılanların usulsüz olduğu ve ekonomik felakete sürüklendiği mesajı verildi. Yiğidi öldürün ama hakkını verin. Galatasaray bu konuda en güvendiğim camiadır.'
BORÇ DURUMLARINI AÇIKLADI
'2001 senesi Faruk Süren, Mehmet Cansun'a devrederken 44.2 milyon dolar borç-alacak farkı var.
2002 senesinde Mehmet Cansun, bunu 42.1 milyon dolarla Özhan Canaydın'a devretmiş. Özhan Canaydın 109 milyon dolar olarak Adnan Polat'a devretmiş. 2011 senesinde Adnan Polat 328 milyon dolar olarak devretti. Enkaz kelimesine inanmıyorum ama bu bir gelişim. Ama siz buna enkaz diyecekseniz nereden geldiğini bileceksiniz.'
'328 milyon doları gözünü kırpmadan devralan Ünal Aysal yönetimi bakın başka neleri devraldı. 81.4 milyonluk faizi de devraldık. Yani 409.5 milyon dolarlık yük aldık. Stat verdik dediler. Hayır stadın geliri de yok. İsim hakkı 2019'a kadar verilmiş, parası yenmiş. Futbol forma reklamları 2014'e kadar alınmış, parası yenmiş. VIP koltuk geliri 3 senelik satılmış 2014'e kadar. Loca gelirleri de öyle. Onların da parası yenmiş. Takımın 3,5 ve 8. olmuş. Başarıdan faydalanma imkanı da yok ekonomik olarak. Su topu hariç amatör branşlarda da başarı yok. Başınızı önünüze indirtmeyeceğim dedim. Sözümü de layıkıyla tuttum. Bunun süreklilik halinde devam etmesi lazım. Devraldığım 409 devrettiğim 325 milyon dolar. Futbolcu portföy değerimiz 145 milyon dolar. Market değeri daha yüksek. Sportif olarak voleybol erkek hariç tüm branşlarda kupalar, başarılar... Peki bu 325 milyon doların açılımı nedir? Aşağı yukarı her sene yüzde 3 nispetinde artış var. Dolar enflasyonuna bakınca zaten bu çıkar. Bankalardaki tehditler üzerimizden kalktı. Geriye ticari borçlar kalkıyor. 76 milyon dolar. Pratik risk 76 milyon dolar. Ödememiz gereken, fayda üreterek ödememiz gereken rakam 76 milyon dolar. Ben bir gün buraya gelip ağlamadım. Her zaman proje ürettik. Galatasaray'ın varlıkları bunu fazlasıyla ödeyecek durumdadır. Gayrimenkullerden bahsetmiyorum.'
'YABANCI SINIRI YÜZÜNDEN PARA HARCADIK'
'Biz 65 milyon yedik gibi bir intibah uyandı. Bizim harcadığımı para 20 milyon TL'dir. 7 buçuğu basketbol kalanı da kur farkındandır. Reel hesaplarımızı döviz yapmak zorundayız. Türk Lirası rakamları 2011'e göre artmış gözüküyor, dolar-TL paritesinde de aşağı yukarı aynı artış bulunuyor. Futbolcu portföyümüz 15-20 milyon dolardan 145 milyon dolara yükselmiş. Paranın nereye gittiği belli yani. 2011-2013 arası Albayrak ve Dürüst'ün yönetiminde 106 milyon harcanarak iyi bir takım kuruldu. Daha sonra 38 milyon dolar bonservis bedeli ödenmiş. Neden devre arasında 19 milyon harcadık? Yabancı sınırından dolayı hocalarımızdan baskı gördük. Genç Türk oyuncular istediler mümkün olduğu kadar.'
'İBRA EDİLMEK VEYA EDİLMEMEK ÖNEMLİ DEĞİL'
'Federasyona attım topu evet. Passolig öncesi dolan statların dolmaması. Göğüs reklamı verecek sponsor bulamamak. Hepsi alınan kararlar sonrası oluştu. Benim şahsi bir suçum olmamasına rağmen Ayşegül Egemen'e olan her şeyi ben karşıladım. Menajer ile ilgili de ne kadar olursa olsun ödeyeceğimi söyledim. Kulübün bunlarla ilgili herhangi bir riski yok. Bundan sonra kulübüme her türlü desteğimi vermeye hazırım ve vereceğim. Benim ibra edilmek-edilmemek gibi bir sıkıntım yok. Bunun burada konuşulması bir Galatasaray başkanı için rencide edicidir. Ne karar verirseniz ben ona mutabıkım.'
'Ben 2011 Mayıs'ında kaçmadıysam 2014 Eylül'ünde hiç kaçmam. Galatasaray'da her zaman nakit zorluğu oldu. Biz borç yönettik, para yönetmedik. Endişelenmenize gerek yok, yönetim de bunu yapacaktır. Neden ayrıldım? Yeni projelerime inanç olmadığı yönünde tepkiler aldım. Çok sevdiğim kulübüme veda ettim. Değerli dostlarım, bunun dışında bir sürü sebebim var. Ama hiçbiri zorluktan kaçış değildir.'
IŞIN ÇELEBİ: STATTAN 100 MİLYON DOLAR GELİR
Galatasaray Kulübü'nün eski yöneticilerinden Işın Çelebi, içinde bulunulan mali durumdan çıkışın anahtarının, birlik içinde, açık, net ve samimi olmaktan geçtiğini söyledi.
Türk Telekom Arena'da gerçekleştirilen olağanüstü genel kurulun mali durum görüşmelerinde söz alan üyelerden Çelebi, mali konuların çözülebileceğine olan inancını dile getirirken, özellikle birlik içinde hareket ederek aşama kaydedilebileceğini vurguladı. Başkan Duygun Yarsuvat'ın, Türk Telekom Arena'nın çatı sisteminin yerine, iç döşemesinin tercih edildiğini ve buna da bir yöneticinin görev sürelerinin sonunda imza attığını söylediğini hatırlatan Çelebi, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Başkan Yarsuvat, stat çatısı konusunda bir atıfta bulundu. O kişi bendim. Yılda 100 milyon dolar gelir elde edilen bu stattır. Tüm localar ve dekorasyonu devlet üstlenmiştir ve 23 milyon liraya mal olmuştur. Öyle derme çatma masalar falan da yapılmamıştır. Söylenen tümüyle yalan ve yanlıştır. Stat yapılırken 2-3 yıl burada yattık kalktık. Kimseden teşekkür beklemiyoruz. Bu çatı yapılırsa da proje tamamlanmış olur. Sayın başkan beni çok iyi tanır. Ben doğruyu her şeye ve herkese rağmen savunurum. Riva'nın ruhsatını almak için aylarca kapılarda nöbet tuttuk. Mecidiyeköy'de bulunan ve bugün yetki istenen arsa kamulaştırılmıştı, biz hem geri aldık hem de şimdi yapılmak istenen binanın ruhsatını çıkardık. Yine kimseden teşekkür beklemiyoruz.'
Mecidiyeköy'deki arsasının hemen yanında bulunan 1600 metrekarelik alanın da Galatasaray Kulübü'nün malı olduğunu açıklayan Çelebi, 'Bugün sizden bir isteğim var. Mecidiyeköy'deki arsamızın hemen bitişiğindeki 1600 metrekarelik bölüm de kulübündür. Şu an orada, bir inşaat firmasının satış ofisi faaliyet gösteriyor. Orası, Eroğlu Grubu'na belediye tarafından peşkeş çekilmiştir. Oranın geri alınması lazım. Arazimizi kim el çabukluğuyla verdiyse, Şişli Belediyesi'nden geri alınması lazım' ifadelerini kullandı.
BİLEN: 'KULÜP İÇİ İŞLERDEN GEÇİNEN ÇOK KİŞİ VAR'
Sarı-kırmızılı kulübün eski yöneticilerinden Mehmet Bilen, kulüp denetleme kurulunun etkin çalışmadığını ve çok sayıda usulsüzlüğün görmezden gelindiğini savundu. İlk kez kulübün mali durumuyla ilgili bu kadar açık bilgiler aldıklarını dile getiren Bilen, 'Demek ki bıçak kemiğe dayandı. Borçların nedenleri çok. Son 14 yılda başladı ve katlana katlana geldi. Bir denetim zafiyeti var ve devam ediyor. Kulübün bu boşluğunu gören, mali kongrelerin alelacele yapıldığını, denetlemenin olmadığın gören, maalesef kulüp içi kişiler ve birtakım gruplar var. Kulüp içi işlerden geçinen çok kişi var. Bu kişiler, denetim zafiyetini kullanıyorlar. Başkanları da kurban alıyorlar' diye konuştu.
Kontrolsüz yapılan işlemlerin önemli mali kayıplara neden olduğunu aktaran Bilen, 'Menajerler ihya oluyor. Bu işlerden geçinen çok kişi var. Bunu artık görmezden gelmeyelim. Üç bin lira etmeyecek işine 13 bin lira ödediğimiz ve altına araba verdiğimiz kişiler hala var. Bu durumda gelinen nokta normal. Bugün hiç borcumuz olmasa, fazla sürmez, aynı mantıkla kısa zamanda yine aynı borç rakamlara çıkarız' şeklinde görüşlerini aktardı. Kulüp eski yöneticilerinden Taner Aşkın, Galatasaray'ın mevcut durumda birlik ve beraberliğe mecbur olduğunu kaydederken, 'Galatasaray'ın içinde işinde başarılı insanlar var. Sayın başkan onları göreve çağırmalı ve bunu yapabilecek bir kişi. Kimse onun görev çağrısına 'hayır' diyemez. Gayrimenkuller değerlendirilmeli. Önce Mecidiyeköy, sonra Riva, sonra da Florya değerlendirilmeli' açıklamasında bulundu. Genel kurul üyelerinden Ahmet Şenkal ise mart ayında gerçekleştirilecek mali genel kurulda Ünal Aysal ve Duygun Yarsuvat dönemlerinin ayrı ayrı ibra edilmesi gerektiğini kaydetti. Şenkal, konunun yönetim tarafından genel kurul gündemine de bu şekilde alınmasını istedi.
ŞENER: 'MALİ DURUMU GÖRÜNCE, 'BİZİ FENERBAHÇELİLER Mİ YÖNETİYOR' DEDİM'
Genel kurul üyelerinden Zafer Şener, Galatasaray Kulübü'nün mali durumuyla ilgili ayrıntılı açıklamaları dinledikten sonra, 'Bizi acaba Fenerbahçeliler mi yönetiyor?' dediğini aktardı. Yoldan geçen bir Galatasaraylıya kulübü yönettirmeleri durumunda bile durumun daha iyi olacağına inandığını söyleyen Şener, 'Asıl kaybettiğimiz ise manevi şeylerimiz. Eskiden başkanlarımıza, yöneticilerime laf söylenilirken, önce bir düşünülürdü. Şimdi televizyon açamıyor, gazete okuyamıyorum. Bu mali konuşmalar beni ilgilendirmiyor. Milyonlarca Galatasaraylı, 'Üç paralık adamlar benim başkanıma nasıl hakaret eder' diye tepkili. Başkanlar, yönetim kurulları benim değerim arkadaş. Kimse hakaret edemez' şeklinde görüş belirtti.
TARTIŞMA YAŞANDI
Mali durum görüşlerinin son bölümünde, kongre divan başkanı İrfan Aktar ile genel kurul üyesi, gazeteci Osman Tamburacı arasında tartışma yaşandı. Tamburacı'nın, konuşmacı listesine ismini yazdırdığı halde söz verilmediği yönündeki tepkisine, Aktar'ın da karşılığı sert oldu ve genel kuruldan atılması için oylama yaptırmak istedi. Bu arada diğer üyelerin de tepkilerinin yükselmesi üzerine genel kurul toplantısına 5 dakika ara verildi. Aradan sonra Tamburacı'ya söz verilerek konu tatlıya bağlandı.
İrfan Aktar'ın toplantıyı başlatmasının ardından sözü Galatasaray Başkanı Duygun Yarsuvat aldı.
DUYGUN YARSUVAT'IN AÇIKLAMALARI:
Galatasaray Kulübü Başkanı Duygun Yarsuvat, kulübün 31 Ekim 2014 itibarıyla net borç alacak farkının 376 milyon dolar olduğunu söyledi.
Sarı-kırmızılı kulübün Türk Telekom Arena'da yer alan çok amaçlı toplantı salonunda gerçekleştirilen olağanüstü mali genel toplantısında konuşan başkan Yarsuvat, kulübün içinde bulunduğu durum hakkında üyeleri bilgilendirmek istediğini ifade etti.
Kongrenin bir ibra toplantısı olmadığını dile getiren Yarsuvat, 'Her şeyden önce belirteyim ki bu bir ibra toplantısı değildir. Bu, tüm Galatasarylıları bir araya getirip, 'ne yapacağız' toplantısıdır. Durumun tespitinin yapılması gerekiyor. Bu tespit bizim tespitimizin yanında ve bize esas teşkil eden bağımsız denetçilerin raporlarının sonuçlarıdır. Buna bizim bir değişiklik yapmak ve ilaveler yapmak görevimiz değildir' dedi.
Kulübün mali yapısıyla ilgili bilgiler paylaşan Duygun Yarsuvat, şunları kaydetti:
'Kulübün 31 Ekim 2014 tarihi itibarıyla 376 milyon dolar net borç alacak farkı vardır. Bu rakam 30 Eylül 2014 tarihi itibarıyla 356 milyon dolardır. Bir ayda 20 milyon dolar eksi haline gelmiştir. Türk Lirası'na vuracak olursak yaklaşık 653 milyon alacak, yaklaşık 1 milyar 478 milyon borç gözükmektedir. Galatasaray Kulübü mali açıdan niçin böyle bir duruma getirilmiştir. Bunun cevabını tek başına ben veremem. Bunun cevabını 2000 yılından günümüze kadar çalışan bütün yöneticilerin vermesi gerekir. Bu yolculuk AIG hisselerinin gelmesi ve halka açılması şeklinde başlamıştır, günümüze kadar da yüklene yüklene gelmiştir. Bu ateşten topu biz 35 gün evvel aldık. Esasında 2011 yılında Galatasaray Spor Derneği'ne 150 milyon dolar kadar bir giriş gerçekleşmiştir. Bu Sportif AŞ'nin sermaye artışı ve Sportif AŞ'nin hisse senedi satışından gelmiştir. Bugün bakıyoruz bu para mevcut değil, harcanmış. Hovardaca harcanmış olduğunu görüyorum.'
Galatasaray Kulübü Başkanı Yarsuvat, kulübün mali yapısında Ocak 2014'te bir kırılma yaşandığını anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Ocak 2014'te haddinden fazla futbolcu alınmıştır ve bu futbolculara paralar ödenmiştir. İkinci sermaye artışı Haziran 2012'de yapılmak istenmiş ama SPK buna müsaade etmemiştir. Galatasaray Sportif AŞ'ye Türk Telekom Arena'nın tüm koltukları devredilmiştir. Dolayısıyla bugün derneğin hiçbir geliri yoktur. UEFA futboldan gelen bütün gelirlerin Sportif AŞ'ye ait olması gerektiğini belirtiği için bu devir yapılmıştır. Galatasaray'ın 206 milyon dolar konsolide kredi aldığı görülüyor. Bunlar alınırken de çifte teminat verilmiştir. Bu temliklerin kısa ve uzun vadeli olduklarını görüyoruz. Örnek olarak Nike ile yapılan sponsorluk sözleşmesinin gelirleri 2020-2021 sezonuna kadar, federasyondan gelecek gelirler 2017-2018 yılına kadar temlik edilmiştir. Türk Telekom Arena'nın gelirleri 2019-2020 yılına kadar temlik edilmiştir. 30 Eylül 2014 tarihi itibarıyla vermiş olduğumuz teminat ve temliklerin toplamı yaklaşık 1.250 milyar Türk Lirası'dır. Yaklaşık 600 milyon dolar teminat ve temlik vermiş durumdayız. Teminat kredi oranı ise 2.50'dir.'
'HEIDERSCHEID, CAS'TA 25 MİLYON EURO'LUK BİR DAVA AÇMIŞTIR'
Futbolcu transferlerinde menajer komisyonlarının dikkati çekici derecede yüksek olduğunun tespit edildiğini vurgulayan başkan Yarsuvat, şöyle devam etti:
'Özellikle ocak döneminde yapılan alışverişlerde bu ödemelerin yüksekliği karşımıza çıkıyor. Yine ateşten bir top bir hafta evvel kucağımıza gelmiştir. Bruno Heiderscheid isimli bir Lüksemburglu, bu dürüst bir adam değil, Ribery'nin kaçmasına sebep olan bir kişidir. Bu kişiyle bir sözleşme imzalanmış, sözleşmenin gerekleri yerine getirilmedi diye CAS'ta 25 milyon avroluk bir dava açmıştır.'
Duygun Yarsuvat, yaptıkları araştırmalarda kulüpte 40 personelin sigortasız çalıştığını, bordroda olmayan kişilere iş avansının verildiğini, maç günü yapılan ödemelerin bulunduğunu tespit ettiklerini belirterek, şunları kaydetti:
'En acısı da kurumsallaşma adına Galatasaray'a alınan kimselerden biri olan Ayşegül Egemen isimli kulüp eski hukuk müdürünün almış olduğu iş avansları ve vermiş olduğu zararlardır. Yaklaşık 450 bin lira zarar verilmiştir. Bunun için yargıya başvurulmuştur. Avukat olduğu için Adalet Bakanlığı'dan izin beklenmektedir. Sahte mahkeme kararları getirmiştir, sahte ıslak imzalı tahsilat makbuzları alınmıştır, sahte belgelerle avans alınmıştır. Bunun karşılığında kulüp kendi imkanlarıyla soruşturma açmıştır. Buradaki kaybımız aşağı yukarı 600 bin liradır.'
GS Store'da mallarda tespit edilen değer düşüklüğünün 9 milyon 500 bin lira olduğunu anlatan Yarsuvat, mallarda ayrıca 3 milyon 72 bin liralık bir farkın da ortaya çıktığını kaydetti.
TT ARENA'NIN ÇATI SORUNU
Duygun Yarsuvat, Türk Telekom Arena'nın çatısı konusunda Mayıs 2011'de zamanın yönetim kurulu tarafından bir protokol imzalandığını aktararak, şöyle konuştu:
'Bu protokolde çatının yapılmadan teslimi kararlaştırılmıştır. Çatının kapanması aşağı yukarı 10 milyon avroluk bir iştir. Buna karşılık ne yapılmıştır biliyor musunuz, içeride suntadan tahta masalar yapılmıştır. Bundan sonra da seçim yapılmıştır ve yeni bir yönetim gelmiştir. Bu protokolde bir cezai şart vardır. Şarta göre, eğer çatının açılır kapanır şekilde yapılma şartını yerine getirmezseniz, çatının maliyetinin yarısı kadar ceza ödersiniz. Baktığınız zaman maaliyet 11 milyon 500 bin avro olarak tespit edilmiştir. Spor Genel Müdürlüğü, Galatasaray Kulübü'ne karşı 24 Aralık 2013 tarihinde bu miktarları talep eden bir dava açmıştır. Talep edilen yaklaşık 19 milyon 500 bin Türk Lirası'dır.'
Galatasaray Adası'yla ilgili açılan ecremisil davalar olduğunu vurgulayan başkan Yarsuvat, adanın yıllık kirasının 380 bin dolar olduğunu, sözleşmeyi feshettiklerini, verilen sürenin sonunda faaliyete geçeceklerini ifade etti.
GENEL KURUL ÜYELERİNE KREDİ SATIŞI DÜŞÜNCESİ
Galatasaray Kulübü'nü zor durumdan kurtarmak için yapmak istedikleri çalışmalara da değinen Duygun Yarsuvat, bazı kredileri yeniden yapılandırdıklarını anlatarak, konuşmasına şöyle devam etti:
'Bizim temlik edecek bir alacağımız yok. Formalara reklam alabilirsek bu reklamları temlik ederek kredi kullanabiliriz. Reklam için de uğraşıyoruz ve zorlanıyoruz. 34 günlük bir iktidar olmamıza rağmen arkadaşlarımız her tarafı tırmalıyor sponsor bulalım diye ama var olan sponsorlar da kaçıyor. Dolayısıyla bir işletme sermayesini sağlamak gerekiyor. Galatasaray Kulübü genel kurul üyeleri olarak sizlerin artık Sportif AŞ'nin de genel kuruluna gelmeniz gerekir. Dolayısıyla sadece Galatasaray Kulübü Genel Kurul üyelerine tahsis edilecek kredi satışı düşündük. 'Hisse senedi alın' diyoruz. Bunun prosedörü zor gözüküyorsa da yapılmayacak değildir. Bunun için SPK'dan izin almak gerekiyor. Siz sevgili Galatasaraylılar, siz dostlar, Galatasaray'ı sevenler bu işi yapınız. Bunu yaptığımızda 30 milyon dolar bir kaynak sağlamamız mümkün olabilir.'
Duygun Yarsuvat, üyelerin sporcu sponsorluğu gibi bir modelle kulübe destek olabileceğini belirterek, 'Bağışı ben sevmiyorum. Bir sporcuyu seçip, onun transferini gerçekleştirebilirsiniz. O sporcuyu siz yaşatabilirsiniz. Bu da bir proje. Böyle yapılırsa belki daha rahat, daha etik ve daha güzel olur düşüncesindeyim' ifadelerini kullandı.
MECİDİYEKÖY'DEKİ ARAZİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Başkan Yarsuvat, ellerinde değerlendirebilecekleri tek varlığın Mecidiyeköy'deki arazi olduğunu aktararak, 'Arazi 2 bin 100 metrekarelik bir alandır. Etrafında ofis binaları vardır. Buranın ruhsatı ofis projesi olarak alınmıştır. İnşaatına hemen başlarsak bir sorun olmayacak. Yedi kat yerin altı, 14 kat yerin üstü bir bina olacak. 10 bin 500 metrekarelik bir kullanım alanı ortaya çıkacaktır. Bunu satmayı asla düşünmüyoruz. Yılda 5 milyon dolar gelir elde edilebileceğini düşünüyoruz. Sizden onay çıkarsa derhal inşaatına başlayacağız' diye konuştu. Kulüpte mali disipline sahip çıkılması gerektiğini vurgulayan Yarsuvat, 'Eğer mali disiplin olmazsa, oradan gelen para birkaç futbolcunun ayakkabı boyasına gider' vurgusunu yaptı.
Duygun Yarsuvat, kulübün Riva'daki arazisine bir şey yapmayı düşünmediğini anlatarak, 'Riva arazisi için alınan yapı ruhsatının süresi doluyor. Kanuna göre ruhsat alındıktan sonra 5 yıl içinde inşaata geçilmez ise o ruhsat sona eriyor. Bu ruhsatın sona ereceği tarih 21 Şubat 2015'tir. 2010'dan beri yönetimler burada bir şey yapmamıştır. Bunun için de pazartesi gününden itibaren peşinden koşmamız gerekiyor' ifadelerini kullandı.
Başkan Yarsuvat, Galatasaray Kulübü'nün kuruluşunun 110. yılını, 2015'te Galatasaray'ın markasını ön plana çıkartarak, kültür, spor ve eğlence faaliyetleri içerisinde yıl boyuncu kutlayacaklarını açıkladı.
'SPORTİF BAŞARI OLMAZSA HİÇBİR ŞEY OLMUYOR'
Galatasaray Kulübü Başkanı, gelir gider dengesinin sağlanması için sportif başarının olması gerektiğini anlatarak, 'Sportif başarı olmazsa hiçbir şey olmuyor. Sponsor arayışları içerisindeyiz. Giderlerin azaltılması, ekonomik tedbirlerin alınması gerekiyor. Burada toplanmamızın nedeni hem bir arada olmak hem de para harcamamak içindir. Gidip Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde yapmak isterseniz 30 bin avrodur' ifadelerini kullandı. Kulüpte personel sayısını azalttıklarını açıklayan Yarsuvat, 'Daha da azaltmaya devam edeceğiz. Şu arada 73 kişinin iş akdini sonlandırdık. Bunların yerine adam almadık. Yönetim kurulu üyeleri profesyonelmiş gibi çalışıyorlar. Mevcut olan lüks otomobiller iade edilmiştir. Benzin harcamaları konusunda kısıtlama getirilmiştir. Tasarrufumuz yüzde 20 oranındadır. Bir milyon liraya varan aylık tasarrufumuz olmuştur' diye konuştu. Yönetim kurulu üyeleri olarak bordrolu çalışanlar gibi kulübe hizmet ettiklerini anlatan başkan Yarsuvat'ın, 'Ben gelemiyorum, çünkü 10.00'dan evvel uyanamıyorum ama arkadaşlar kendi işlerini bırakıp gelip burada çalışıyorlar' şeklindeki sözleri, salonda gülüşmelere neden oldu.
PRANDELLI AÇIKLAMASI
Duygun Yarsuvat, sözleşmesini feshettiklerini futbol takımı teknik direktörü Cesare Prandelli'nin ayrılmasını istemediklerini ancak şartlar gereği böyle karar aldıklarını belirterek, 'Esasında ayrılmasını istemiyordum, ayrılmasın diye hep destekliyordum. Ama aşı tutmadı, ne yapalım yani. Ayrılmasından şu an için ciddi tasarruf yapmış bulunuyoruz. Sözleşmesini bazı sebeplere dayandırarak feshettik. Avukatı geldi, görüşme halindeyiz' şeklinde konuştu. Galatasaray Kulübü Başkanı, amatör şubelerde gelirlerin giderlerini karşılamadığını da anlattı.
'EK BÜTÇE TALEP EDİYORUZ'
Duygun Yarsuvat, kongrede ek bütçe talep ettiklerini vurgulayarak, şunları kaydetti:
'Revize bütçe diye isim geçmiş ama bu yanlış. Bu yanlış 11 seneden beri yapılmaktadır. Biz de adını öyle yazdık. Bu ek bütçenin kabul edilmesi geçmiş yönetimlerin ibra edilmesi anlamında değildir. 11 seneden beri devamlı ek bütçeler revize bütçe olarak geçmiştir. Bunun suçlusunu buldum; Google hazretleri... Çünkü kopyala yapıştır yapıyorlar, o şekilde de çıkıyor. Kulübün tüzüğüne baktığımız zaman bunu istemek zorundayız. O yüzden bunu talep ettik, yoksa bunun altından birtakım maksatlar aramak, gazetelere çıkıp beyanlar vermek... Biliyorsunuz gazeteye çıkmak önemli oldu günümüzde. Kendi özel işlerini ön plana çıkartmak için bunu da yapan insanlar vardır diye düşünüyorum.'
Toplantının konusunun ibra olmadığını ısrarla vurgulayan Yarsuvat, yönetimlerin ibrasının Mart 2015'teki genel kurul toplantısında yapılacağını ifade etti. Son olarak üyelere hitap eden başkan Yarsuvat, 'Galatasaray'ın size ihtiyacı var. Galatasaray'a yardımcı olmanız gerekiyor. Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi'nde seslendiği gibi ben de sizlere sesleniyorum, gelin bu kulübe destek verin. Sponsorluk olur, hisse alımı olur... Elinizden gelen katkıyı sağlayın. Muhtaç olduğunuz kudret damarlarınızdaki sarı-kırmızı kanda mevcuttur' diyerek sözlerini tamamladı.
Galatasaray Kulübü'nde başkanlık koltuğunu Duygun Yarsuvat'a devreden Ünal Aysal, genel kurula katıldı. Toplantının yapıldığı salonda yerini alan Ünal Aysal da konuşma yaptı.
ÜNAL AYSAL'IN AÇIKLAMALARI:
'26 Ağustos'tan beri başlatılan saldırının bir nebze de olsa camiamızda etkili olduğunu gördüm. Minarenin eğri mi dik mi olduğunu anlatmak benim görevim. Özel ve net olarak verilmek istenen mesaj bundan evvelki yönetimin başarısız olduğu yapılanların usulsüz olduğu ve ekonomik felakete sürüklendiği mesajı verildi. Yiğidi öldürün ama hakkını verin. Galatasaray bu konuda en güvendiğim camiadır.'
BORÇ DURUMLARINI AÇIKLADI
'2001 senesi Faruk Süren, Mehmet Cansun'a devrederken 44.2 milyon dolar borç-alacak farkı var.
2002 senesinde Mehmet Cansun, bunu 42.1 milyon dolarla Özhan Canaydın'a devretmiş. Özhan Canaydın 109 milyon dolar olarak Adnan Polat'a devretmiş. 2011 senesinde Adnan Polat 328 milyon dolar olarak devretti. Enkaz kelimesine inanmıyorum ama bu bir gelişim. Ama siz buna enkaz diyecekseniz nereden geldiğini bileceksiniz.'
'328 milyon doları gözünü kırpmadan devralan Ünal Aysal yönetimi bakın başka neleri devraldı. 81.4 milyonluk faizi de devraldık. Yani 409.5 milyon dolarlık yük aldık. Stat verdik dediler. Hayır stadın geliri de yok. İsim hakkı 2019'a kadar verilmiş, parası yenmiş. Futbol forma reklamları 2014'e kadar alınmış, parası yenmiş. VIP koltuk geliri 3 senelik satılmış 2014'e kadar. Loca gelirleri de öyle. Onların da parası yenmiş. Takımın 3,5 ve 8. olmuş. Başarıdan faydalanma imkanı da yok ekonomik olarak. Su topu hariç amatör branşlarda da başarı yok. Başınızı önünüze indirtmeyeceğim dedim. Sözümü de layıkıyla tuttum. Bunun süreklilik halinde devam etmesi lazım. Devraldığım 409 devrettiğim 325 milyon dolar. Futbolcu portföy değerimiz 145 milyon dolar. Market değeri daha yüksek. Sportif olarak voleybol erkek hariç tüm branşlarda kupalar, başarılar... Peki bu 325 milyon doların açılımı nedir? Aşağı yukarı her sene yüzde 3 nispetinde artış var. Dolar enflasyonuna bakınca zaten bu çıkar. Bankalardaki tehditler üzerimizden kalktı. Geriye ticari borçlar kalkıyor. 76 milyon dolar. Pratik risk 76 milyon dolar. Ödememiz gereken, fayda üreterek ödememiz gereken rakam 76 milyon dolar. Ben bir gün buraya gelip ağlamadım. Her zaman proje ürettik. Galatasaray'ın varlıkları bunu fazlasıyla ödeyecek durumdadır. Gayrimenkullerden bahsetmiyorum.'
'YABANCI SINIRI YÜZÜNDEN PARA HARCADIK'
'Biz 65 milyon yedik gibi bir intibah uyandı. Bizim harcadığımı para 20 milyon TL'dir. 7 buçuğu basketbol kalanı da kur farkındandır. Reel hesaplarımızı döviz yapmak zorundayız. Türk Lirası rakamları 2011'e göre artmış gözüküyor, dolar-TL paritesinde de aşağı yukarı aynı artış bulunuyor. Futbolcu portföyümüz 15-20 milyon dolardan 145 milyon dolara yükselmiş. Paranın nereye gittiği belli yani. 2011-2013 arası Albayrak ve Dürüst'ün yönetiminde 106 milyon harcanarak iyi bir takım kuruldu. Daha sonra 38 milyon dolar bonservis bedeli ödenmiş. Neden devre arasında 19 milyon harcadık? Yabancı sınırından dolayı hocalarımızdan baskı gördük. Genç Türk oyuncular istediler mümkün olduğu kadar.'
'İBRA EDİLMEK VEYA EDİLMEMEK ÖNEMLİ DEĞİL'
'Federasyona attım topu evet. Passolig öncesi dolan statların dolmaması. Göğüs reklamı verecek sponsor bulamamak. Hepsi alınan kararlar sonrası oluştu. Benim şahsi bir suçum olmamasına rağmen Ayşegül Egemen'e olan her şeyi ben karşıladım. Menajer ile ilgili de ne kadar olursa olsun ödeyeceğimi söyledim. Kulübün bunlarla ilgili herhangi bir riski yok. Bundan sonra kulübüme her türlü desteğimi vermeye hazırım ve vereceğim. Benim ibra edilmek-edilmemek gibi bir sıkıntım yok. Bunun burada konuşulması bir Galatasaray başkanı için rencide edicidir. Ne karar verirseniz ben ona mutabıkım.'
'Ben 2011 Mayıs'ında kaçmadıysam 2014 Eylül'ünde hiç kaçmam. Galatasaray'da her zaman nakit zorluğu oldu. Biz borç yönettik, para yönetmedik. Endişelenmenize gerek yok, yönetim de bunu yapacaktır. Neden ayrıldım? Yeni projelerime inanç olmadığı yönünde tepkiler aldım. Çok sevdiğim kulübüme veda ettim. Değerli dostlarım, bunun dışında bir sürü sebebim var. Ama hiçbiri zorluktan kaçış değildir.'
IŞIN ÇELEBİ: STATTAN 100 MİLYON DOLAR GELİR
Galatasaray Kulübü'nün eski yöneticilerinden Işın Çelebi, içinde bulunulan mali durumdan çıkışın anahtarının, birlik içinde, açık, net ve samimi olmaktan geçtiğini söyledi.
Türk Telekom Arena'da gerçekleştirilen olağanüstü genel kurulun mali durum görüşmelerinde söz alan üyelerden Çelebi, mali konuların çözülebileceğine olan inancını dile getirirken, özellikle birlik içinde hareket ederek aşama kaydedilebileceğini vurguladı. Başkan Duygun Yarsuvat'ın, Türk Telekom Arena'nın çatı sisteminin yerine, iç döşemesinin tercih edildiğini ve buna da bir yöneticinin görev sürelerinin sonunda imza attığını söylediğini hatırlatan Çelebi, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Başkan Yarsuvat, stat çatısı konusunda bir atıfta bulundu. O kişi bendim. Yılda 100 milyon dolar gelir elde edilen bu stattır. Tüm localar ve dekorasyonu devlet üstlenmiştir ve 23 milyon liraya mal olmuştur. Öyle derme çatma masalar falan da yapılmamıştır. Söylenen tümüyle yalan ve yanlıştır. Stat yapılırken 2-3 yıl burada yattık kalktık. Kimseden teşekkür beklemiyoruz. Bu çatı yapılırsa da proje tamamlanmış olur. Sayın başkan beni çok iyi tanır. Ben doğruyu her şeye ve herkese rağmen savunurum. Riva'nın ruhsatını almak için aylarca kapılarda nöbet tuttuk. Mecidiyeköy'de bulunan ve bugün yetki istenen arsa kamulaştırılmıştı, biz hem geri aldık hem de şimdi yapılmak istenen binanın ruhsatını çıkardık. Yine kimseden teşekkür beklemiyoruz.'
Mecidiyeköy'deki arsasının hemen yanında bulunan 1600 metrekarelik alanın da Galatasaray Kulübü'nün malı olduğunu açıklayan Çelebi, 'Bugün sizden bir isteğim var. Mecidiyeköy'deki arsamızın hemen bitişiğindeki 1600 metrekarelik bölüm de kulübündür. Şu an orada, bir inşaat firmasının satış ofisi faaliyet gösteriyor. Orası, Eroğlu Grubu'na belediye tarafından peşkeş çekilmiştir. Oranın geri alınması lazım. Arazimizi kim el çabukluğuyla verdiyse, Şişli Belediyesi'nden geri alınması lazım' ifadelerini kullandı.
BİLEN: 'KULÜP İÇİ İŞLERDEN GEÇİNEN ÇOK KİŞİ VAR'
Sarı-kırmızılı kulübün eski yöneticilerinden Mehmet Bilen, kulüp denetleme kurulunun etkin çalışmadığını ve çok sayıda usulsüzlüğün görmezden gelindiğini savundu. İlk kez kulübün mali durumuyla ilgili bu kadar açık bilgiler aldıklarını dile getiren Bilen, 'Demek ki bıçak kemiğe dayandı. Borçların nedenleri çok. Son 14 yılda başladı ve katlana katlana geldi. Bir denetim zafiyeti var ve devam ediyor. Kulübün bu boşluğunu gören, mali kongrelerin alelacele yapıldığını, denetlemenin olmadığın gören, maalesef kulüp içi kişiler ve birtakım gruplar var. Kulüp içi işlerden geçinen çok kişi var. Bu kişiler, denetim zafiyetini kullanıyorlar. Başkanları da kurban alıyorlar' diye konuştu.
Kontrolsüz yapılan işlemlerin önemli mali kayıplara neden olduğunu aktaran Bilen, 'Menajerler ihya oluyor. Bu işlerden geçinen çok kişi var. Bunu artık görmezden gelmeyelim. Üç bin lira etmeyecek işine 13 bin lira ödediğimiz ve altına araba verdiğimiz kişiler hala var. Bu durumda gelinen nokta normal. Bugün hiç borcumuz olmasa, fazla sürmez, aynı mantıkla kısa zamanda yine aynı borç rakamlara çıkarız' şeklinde görüşlerini aktardı. Kulüp eski yöneticilerinden Taner Aşkın, Galatasaray'ın mevcut durumda birlik ve beraberliğe mecbur olduğunu kaydederken, 'Galatasaray'ın içinde işinde başarılı insanlar var. Sayın başkan onları göreve çağırmalı ve bunu yapabilecek bir kişi. Kimse onun görev çağrısına 'hayır' diyemez. Gayrimenkuller değerlendirilmeli. Önce Mecidiyeköy, sonra Riva, sonra da Florya değerlendirilmeli' açıklamasında bulundu. Genel kurul üyelerinden Ahmet Şenkal ise mart ayında gerçekleştirilecek mali genel kurulda Ünal Aysal ve Duygun Yarsuvat dönemlerinin ayrı ayrı ibra edilmesi gerektiğini kaydetti. Şenkal, konunun yönetim tarafından genel kurul gündemine de bu şekilde alınmasını istedi.
ŞENER: 'MALİ DURUMU GÖRÜNCE, 'BİZİ FENERBAHÇELİLER Mİ YÖNETİYOR' DEDİM'
Genel kurul üyelerinden Zafer Şener, Galatasaray Kulübü'nün mali durumuyla ilgili ayrıntılı açıklamaları dinledikten sonra, 'Bizi acaba Fenerbahçeliler mi yönetiyor?' dediğini aktardı. Yoldan geçen bir Galatasaraylıya kulübü yönettirmeleri durumunda bile durumun daha iyi olacağına inandığını söyleyen Şener, 'Asıl kaybettiğimiz ise manevi şeylerimiz. Eskiden başkanlarımıza, yöneticilerime laf söylenilirken, önce bir düşünülürdü. Şimdi televizyon açamıyor, gazete okuyamıyorum. Bu mali konuşmalar beni ilgilendirmiyor. Milyonlarca Galatasaraylı, 'Üç paralık adamlar benim başkanıma nasıl hakaret eder' diye tepkili. Başkanlar, yönetim kurulları benim değerim arkadaş. Kimse hakaret edemez' şeklinde görüş belirtti.
TARTIŞMA YAŞANDI
Mali durum görüşlerinin son bölümünde, kongre divan başkanı İrfan Aktar ile genel kurul üyesi, gazeteci Osman Tamburacı arasında tartışma yaşandı. Tamburacı'nın, konuşmacı listesine ismini yazdırdığı halde söz verilmediği yönündeki tepkisine, Aktar'ın da karşılığı sert oldu ve genel kuruldan atılması için oylama yaptırmak istedi. Bu arada diğer üyelerin de tepkilerinin yükselmesi üzerine genel kurul toplantısına 5 dakika ara verildi. Aradan sonra Tamburacı'ya söz verilerek konu tatlıya bağlandı.