Fenerbahçe'nin Milli Futbolcusu Emre Belözoğlu'nun Açıklaması
İSTANBUL - Fenerbahçe Futbol Takımı'nın kaptanı Emre Belözoğlu, en büyük amacının, çocukluk hayali olan sarı-lacivert forma altında futbolu bırakmak olduğunu söyledi.
Emre Belözoğlu, sarı-lacivertli kulübün resmi yayın organı Fenerbahçe Gazetesi'nin 116. sayısına verdiği röportajda, "Fenerbahçeli Emre" olarak anılmak istediğini vurgularak, şu ifadeleri kullandı:
"Bu camianın evladı olarak futbolu bıraktıktan sonra da yine bu büyük kulübün başarısı için görev almak istiyorum. Sarı-lacivert formamızı terletiyorum hakkını vermeye çalışarak. O formanın hakkını da vermeliyiz, çünkü Fenerbahçe formasının ruhu vardır, kutsaldır. Allah bana hayallerimin ötesinde bir futbol hayatı nasip etti. Bundan dolayı da her zaman Allah'a şükrediyorum."
-"Avrupa'da olmamak içimizde yaraydı"
Milli futbolcu, Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi'nin,UEFA'nın Fenerbahçe'ye Avrupa kupalarından 2 yıl men cezası kararını durdurmasına çok sevindiklerini anlatarak, şunları kaydetti:
"Başkanımız kararı açıklayınca çok mutlu olduk. Fenerbahçe'nin futbolcusuysanız hedefiniz her zaman yarıştığınız tüm kulvarlardaki kupaları almaktır. Başka bir hedefiniz olamaz. Buna Avrupa Kupası da dahil, hatta geçen sene bunu başarmaya çok yaklaşmıştık. Bu oyunun bir prestiji, dünya literatüründe bir dili var. Bunlar da Avrupa arenasında oynanan maçlardan geçiyor. Futbolcular hem taşıdığı formanın hem de kendi değerini artması adına buralarda kendini göstermek ister. Avrupa kupalarında oynayamamak içimizde bir yaraydı ama inşallah şimdi böyle bir süreç yaşanmayacak. Başkanımızın yaptığı basın açıklaması, CAS'ın verdiği yürütmeyi durdurma kararı bizi çok mutlu etti, yeni ümitlere vesile oldu. İnşallah Şampiyonlar Ligi'ne katılıp geçen sene Avrupa Ligi'nde yaşamış olduğumuz başarıyı tekrarlamak istiyoruz. Bunun için çok güzel bir şans yakaladık."
-"Farkımızı ortaya koyduk"
Son 2 sezondur yaşadıkları sıkıntılara rağmen camia olarak ayakta kalmayı başardıklarını anlatan Emre, röportajında daha sonra şu ifadelere yer verdi:
"Son 2 senedir yaşanan sürece baktığımızda aslında çok fazla düşünmeye gerek yok. Fenerbahçe merkezli bir süreç yaşandı. Bu camianın ne kadar büyük bir birliktelik oluşturduğunu ve bu taraftarın nasıl gayret gösterdiğini düşünürsek Fenerbahçe'nin diğer takımlara olan farkı ortaya çıkar. Fenerbahçe'nin yaşamış olduğu bu süreci başka bir takım yaşasaydı şu an ayağa kalkamazdı. Biz her zaman dik durduk. Her an yarışın içinde olduk ve en önde olmaya çalıştık. Yaşadığımız süreçteki duruşumuz diğerlerine olan farkımızı bir kez daha ortaya koydu."
Yeni sezona çok iyi hazırlandıklarını anlatan deneyimli oyuncu, "Takımımız ağır bir tempoya girdi. Bu ağır temponun faydalarını sezon boyunca göreceğimizden kuşkum yok. Tabii ki her hocanın kendine göre farklı stilleri var. Aykut Kocaman ile de çok iyi çalışmalarımız olmuştu, şimdiki hocamız Ersun Yanal ile de gayet iyi şekilde çalışmalarımız sürüyor. Takımdaki her isim karakter olarak mükemmel. Ruhumuzu ortaya koyarsak mücadele edeceğimiz tüm kulvarlarda şampiyon olacağımıza inanıyorum" diyerek görüşlerini aktardı.
-"Türk futbolcular yabancı sınırlamasını iyi değerlendirmeli"
Yeni sezonda Spor Toto Süper Lig'de uygulanacak "6+0+4"olarak adlandırılan yabancı futbolcu kontenjanı hakkında da görüşlerini bildiren Emre Belözoğlu, yabancı sınırlamasına karşı olduğunu, fakat bunun Türk sporcular için iyi bir şans olabileceğini söyledi.
Milli futbolcu, ligin kalitesinin artması için yabancı oyuncularla ilgili belli kriterlerin getirilmesini savunarak, şunları kaydetti:
"Sadece Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş adına değil de diğer takımlara da kaliteli yabancı oyuncu çekecek bir sistem getirilebilir. Onun dışında Türk futbolcular bu 6+0+4 kontenjanını iyi değerlendirmeliler. İşin gerçeği, Türkiye'de birçok takımın yöneticisi Türk oyuncularına çok fazla güvenmiyorlarmış ki, bu sisteme tepkilerini ortaya koydular. Bu durumun diğer yüzüne bakacak olursak eğer, Türk futbolcuların da şapkalarını önüne koyup neden yabancı oyuncuların tercih edildiğini düşünmeleri lazım. Ülkemizde son dönemde iyi Türk oyuncular yetişmiyor. Bundan dolayı da Türk oyuncuların kendilerini tartmaları, nerede olduklarını görmeleri adına çok önemli bir sistem. Onlar adına avantaj olan bu sistemi en iyi şekilde değerlendirip kendi camialarına çok iyi hizmet etmeleri gerekiyor."
-"Fenerbahçe'nin geleceği emin ellerde"
Takıma yeni transfer olan Alper Potuk ile genç futbolcu Salih Uçan'ın performansları hakkında değerlendirmede bulunan Emre, şu ifadeleri kullandı:
"Salih, gerçekten beklenenin üstünde bir performans ortaya koyan ve o özgüvenini devam ettiren bir kardeşimiz. İnşallah bu forma altında çok büyük başarılara imza atacaktır. Alper de benim son dönemde Türkiye'de izlediğim ve en çok etkilendiğim oyuncu. Hem de karakter olarak çok naif ve de çok düzgün bir kardeşimiz. O da bu formanın değerini ve önemini daha ilk günden itibaren kavradı. Taraftarımızın içi rahat olsun Fenerbahçemizin geleceği bu anlamda emin ellerdedir. Bu bir hizmet yarışıdır, asıl olan Fenerbahçe'dir, Fenerbahçe'ye hizmettir."
Sarı-lacivertli futbolcu, röportajında son olarak Fenerbahçeli taraftarlara şu çağrıyı yaptı:
"Bu camianın arkasında bu taraftar durmasaydı futbolcular olarak çok sıkıntı yaşardık. 12 numaramız bizim ayakta durmamıza vesile oldu. Rahmetli İslam ağabeyin söylediği gibi; 'Fenerbahçe büyüklüğü ne şampiyonluk büyüklüğü, ne kupa büyüklüğüdür. Onun büyüklüğü başka bir büyüklüktür işte, adı konamaz.' Bu camia, bu taraftar her şeyin en güzeline layık. İnşallah gerek kupada, gerek ligde, gerek Avrupa'da şampiyonluklar yaşayarak onları mutlu edeceğiz."
"Bu camianın evladı olarak futbolu bıraktıktan sonra da yine bu büyük kulübün başarısı için görev almak istiyorum. Sarı-lacivert formamızı terletiyorum hakkını vermeye çalışarak. O formanın hakkını da vermeliyiz, çünkü Fenerbahçe formasının ruhu vardır, kutsaldır. Allah bana hayallerimin ötesinde bir futbol hayatı nasip etti. Bundan dolayı da her zaman Allah'a şükrediyorum."
-"Avrupa'da olmamak içimizde yaraydı"
Milli futbolcu, Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi'nin,UEFA'nın Fenerbahçe'ye Avrupa kupalarından 2 yıl men cezası kararını durdurmasına çok sevindiklerini anlatarak, şunları kaydetti:
"Başkanımız kararı açıklayınca çok mutlu olduk. Fenerbahçe'nin futbolcusuysanız hedefiniz her zaman yarıştığınız tüm kulvarlardaki kupaları almaktır. Başka bir hedefiniz olamaz. Buna Avrupa Kupası da dahil, hatta geçen sene bunu başarmaya çok yaklaşmıştık. Bu oyunun bir prestiji, dünya literatüründe bir dili var. Bunlar da Avrupa arenasında oynanan maçlardan geçiyor. Futbolcular hem taşıdığı formanın hem de kendi değerini artması adına buralarda kendini göstermek ister. Avrupa kupalarında oynayamamak içimizde bir yaraydı ama inşallah şimdi böyle bir süreç yaşanmayacak. Başkanımızın yaptığı basın açıklaması, CAS'ın verdiği yürütmeyi durdurma kararı bizi çok mutlu etti, yeni ümitlere vesile oldu. İnşallah Şampiyonlar Ligi'ne katılıp geçen sene Avrupa Ligi'nde yaşamış olduğumuz başarıyı tekrarlamak istiyoruz. Bunun için çok güzel bir şans yakaladık."
-"Farkımızı ortaya koyduk"
Son 2 sezondur yaşadıkları sıkıntılara rağmen camia olarak ayakta kalmayı başardıklarını anlatan Emre, röportajında daha sonra şu ifadelere yer verdi:
"Son 2 senedir yaşanan sürece baktığımızda aslında çok fazla düşünmeye gerek yok. Fenerbahçe merkezli bir süreç yaşandı. Bu camianın ne kadar büyük bir birliktelik oluşturduğunu ve bu taraftarın nasıl gayret gösterdiğini düşünürsek Fenerbahçe'nin diğer takımlara olan farkı ortaya çıkar. Fenerbahçe'nin yaşamış olduğu bu süreci başka bir takım yaşasaydı şu an ayağa kalkamazdı. Biz her zaman dik durduk. Her an yarışın içinde olduk ve en önde olmaya çalıştık. Yaşadığımız süreçteki duruşumuz diğerlerine olan farkımızı bir kez daha ortaya koydu."
Yeni sezona çok iyi hazırlandıklarını anlatan deneyimli oyuncu, "Takımımız ağır bir tempoya girdi. Bu ağır temponun faydalarını sezon boyunca göreceğimizden kuşkum yok. Tabii ki her hocanın kendine göre farklı stilleri var. Aykut Kocaman ile de çok iyi çalışmalarımız olmuştu, şimdiki hocamız Ersun Yanal ile de gayet iyi şekilde çalışmalarımız sürüyor. Takımdaki her isim karakter olarak mükemmel. Ruhumuzu ortaya koyarsak mücadele edeceğimiz tüm kulvarlarda şampiyon olacağımıza inanıyorum" diyerek görüşlerini aktardı.
-"Türk futbolcular yabancı sınırlamasını iyi değerlendirmeli"
Yeni sezonda Spor Toto Süper Lig'de uygulanacak "6+0+4"olarak adlandırılan yabancı futbolcu kontenjanı hakkında da görüşlerini bildiren Emre Belözoğlu, yabancı sınırlamasına karşı olduğunu, fakat bunun Türk sporcular için iyi bir şans olabileceğini söyledi.
Milli futbolcu, ligin kalitesinin artması için yabancı oyuncularla ilgili belli kriterlerin getirilmesini savunarak, şunları kaydetti:
"Sadece Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş adına değil de diğer takımlara da kaliteli yabancı oyuncu çekecek bir sistem getirilebilir. Onun dışında Türk futbolcular bu 6+0+4 kontenjanını iyi değerlendirmeliler. İşin gerçeği, Türkiye'de birçok takımın yöneticisi Türk oyuncularına çok fazla güvenmiyorlarmış ki, bu sisteme tepkilerini ortaya koydular. Bu durumun diğer yüzüne bakacak olursak eğer, Türk futbolcuların da şapkalarını önüne koyup neden yabancı oyuncuların tercih edildiğini düşünmeleri lazım. Ülkemizde son dönemde iyi Türk oyuncular yetişmiyor. Bundan dolayı da Türk oyuncuların kendilerini tartmaları, nerede olduklarını görmeleri adına çok önemli bir sistem. Onlar adına avantaj olan bu sistemi en iyi şekilde değerlendirip kendi camialarına çok iyi hizmet etmeleri gerekiyor."
-"Fenerbahçe'nin geleceği emin ellerde"
Takıma yeni transfer olan Alper Potuk ile genç futbolcu Salih Uçan'ın performansları hakkında değerlendirmede bulunan Emre, şu ifadeleri kullandı:
"Salih, gerçekten beklenenin üstünde bir performans ortaya koyan ve o özgüvenini devam ettiren bir kardeşimiz. İnşallah bu forma altında çok büyük başarılara imza atacaktır. Alper de benim son dönemde Türkiye'de izlediğim ve en çok etkilendiğim oyuncu. Hem de karakter olarak çok naif ve de çok düzgün bir kardeşimiz. O da bu formanın değerini ve önemini daha ilk günden itibaren kavradı. Taraftarımızın içi rahat olsun Fenerbahçemizin geleceği bu anlamda emin ellerdedir. Bu bir hizmet yarışıdır, asıl olan Fenerbahçe'dir, Fenerbahçe'ye hizmettir."
Sarı-lacivertli futbolcu, röportajında son olarak Fenerbahçeli taraftarlara şu çağrıyı yaptı:
"Bu camianın arkasında bu taraftar durmasaydı futbolcular olarak çok sıkıntı yaşardık. 12 numaramız bizim ayakta durmamıza vesile oldu. Rahmetli İslam ağabeyin söylediği gibi; 'Fenerbahçe büyüklüğü ne şampiyonluk büyüklüğü, ne kupa büyüklüğüdür. Onun büyüklüğü başka bir büyüklüktür işte, adı konamaz.' Bu camia, bu taraftar her şeyin en güzeline layık. İnşallah gerek kupada, gerek ligde, gerek Avrupa'da şampiyonluklar yaşayarak onları mutlu edeceğiz."
Kaynak: AA