Koltuk Değnekleriyle Dağların Zirvesine Çıkıyor
KAYSERİ - ESMA AYGÜN - Kayseri'de, geçirdiği çocuk felci sonucu sağ bacağını kullanamayan Mustafa Kılıçaslan, koltuk değnekleriyle Ağrı ve Erciyes başta olmak üzere 30'a yakın dağa zirve tırmanışı gerçekleştirerek, azim ve çalışmanın en güzel örneğini oluşturuyor.
Kılıçaslan AA muhabirine yaptığı açıklamada, 4 aylıkken geçirdiği çocuk felci nedeniyle sağ bacağında zayıflık ve güçsüzlük meydana geldiğini, dolayısıyla da bacağını kullanamadığını söyledi.
Başarılı bir öğrencilik hayatı geçirdiğini anlatan Kılıçaslan, ortaokul üçüncü sınıfta devlet parasız yatılı sınavına girerek öğretmen lisesini kazandığını ancak kayıt için sağlık raporu gerektiğinden öğretmenlik hayalinden vazgeçmek zorunda kaldığını dile getirdi.
Kılıçaslan, bundan sonra bedenini güçlendirmeye çalıştığını belirterek, "Lise yıllarında bacaklarımı ve bedenimi güçlendirmek için ırgatlar gibi çalıştım. Meyve topladım, odun kırdım, inşaat işlerinde çalıştım. Derslerime okulu bitirecek kadar baktım. Hukuk fakültesini kazandım, meslek hayatına atıldım. 45 yaşından sonra arkadaşlarımın da vesilesiyle doğa yürüyüşlerine başladım" diye konuştu.
Doğa yürüyüşleri sayesinde kendisini zinde hissettiğini ifade eden Kılıçaslan, şöyle devam etti:
"Sakat ayağımın üstüne basarak bir basamak dahi merdiven çıkamam. Bariz bir şekile aksayarak yürüyorum. Doktorlar kalça kemiğimdeki zayıftıktan dolayı fazla yürümenin bel kemiğine zarar vereceğini söylemişlerdi, çünkü dengesiz yürüyordum. Dağlarda yürürken iki kanadiyen bastonla denge kurarak uzun süre yürüyebiliyorum. İlk yıllar 5 kilometreyle yürüyüşlere başladım. Daha sonra ise yürüyüş mesafesini günde 50 kilometreye kadar çıkardım. Zamanla dağ tırmanışlarına başladım. 2011 yılında Ağrı Dağı'na zirve tırmanışı gerçekleştirdim, bir yıl sonra tekrar Ağrı'ya çıktım. Zirveye bir arkadaşımla çıkmıştım, bu tırmanışı arkadaşım "Yok hükmünde Ağrı Dağı tırmanışı" adıyla kitap haline getirdi. Yok hükmünde olmasının sebebi geçmiş yıllarda devlet bizi yok saymıştı. Türkiye'de engellilerin istihdamını engelleyen maddeler vardı. Öğretmen olacak birisinin ülkenin her köşesinde her şartta görev yapabilmesi için engelinin bulunmaması gerekiyordu. Beni zamanında öğretmen okuluna almayanlara Ağrı Dağı'na tırmanarak bir mesaj vermek istedim. Ağrı'nın yanı sıra 8 kez Erciyes'in zirvesine tırmandım. Ayrıca Aladağlar, Bolkarlar, Hasan Dağı, Antalya Bey Dağları tırmandığım dağlardan bazıları. Dağlara tırmandıkça kendimi güçlü hissediyorum."
-"Asıl engel bacağım değil, sigaraymış"
Doğa yürüyüşlerine başlamadan önce sigarayı bıraktığına dikkati çeken Kılıçaslan, "Meslek hayatına atılınca sigaraya başlamıştım. 25 yıl kullandım, spordan uzak kaldım. 2007 yılında aldığım bir kararla sigarayı bıraktım ve dağlara çıktım. O zaman anladım ki asıl engel bacağım değil, sigaraymış. Sigarayı bırakınca öyle rahatladım ki 'engelimden şimdi kurtuldum' dedim. Bir hastalığım olmadığı sürece ömrüm yettiğince dağ tırmanışlarına ve doğa yürüyüşlerine devam etmek istiyorum. Şimdiki hedefim İran Demavend Dağı. İmkanım olursa bu dağa çıkmak istiyorum" şeklinde konuştu.
Başarılı bir öğrencilik hayatı geçirdiğini anlatan Kılıçaslan, ortaokul üçüncü sınıfta devlet parasız yatılı sınavına girerek öğretmen lisesini kazandığını ancak kayıt için sağlık raporu gerektiğinden öğretmenlik hayalinden vazgeçmek zorunda kaldığını dile getirdi.
Kılıçaslan, bundan sonra bedenini güçlendirmeye çalıştığını belirterek, "Lise yıllarında bacaklarımı ve bedenimi güçlendirmek için ırgatlar gibi çalıştım. Meyve topladım, odun kırdım, inşaat işlerinde çalıştım. Derslerime okulu bitirecek kadar baktım. Hukuk fakültesini kazandım, meslek hayatına atıldım. 45 yaşından sonra arkadaşlarımın da vesilesiyle doğa yürüyüşlerine başladım" diye konuştu.
Doğa yürüyüşleri sayesinde kendisini zinde hissettiğini ifade eden Kılıçaslan, şöyle devam etti:
"Sakat ayağımın üstüne basarak bir basamak dahi merdiven çıkamam. Bariz bir şekile aksayarak yürüyorum. Doktorlar kalça kemiğimdeki zayıftıktan dolayı fazla yürümenin bel kemiğine zarar vereceğini söylemişlerdi, çünkü dengesiz yürüyordum. Dağlarda yürürken iki kanadiyen bastonla denge kurarak uzun süre yürüyebiliyorum. İlk yıllar 5 kilometreyle yürüyüşlere başladım. Daha sonra ise yürüyüş mesafesini günde 50 kilometreye kadar çıkardım. Zamanla dağ tırmanışlarına başladım. 2011 yılında Ağrı Dağı'na zirve tırmanışı gerçekleştirdim, bir yıl sonra tekrar Ağrı'ya çıktım. Zirveye bir arkadaşımla çıkmıştım, bu tırmanışı arkadaşım "Yok hükmünde Ağrı Dağı tırmanışı" adıyla kitap haline getirdi. Yok hükmünde olmasının sebebi geçmiş yıllarda devlet bizi yok saymıştı. Türkiye'de engellilerin istihdamını engelleyen maddeler vardı. Öğretmen olacak birisinin ülkenin her köşesinde her şartta görev yapabilmesi için engelinin bulunmaması gerekiyordu. Beni zamanında öğretmen okuluna almayanlara Ağrı Dağı'na tırmanarak bir mesaj vermek istedim. Ağrı'nın yanı sıra 8 kez Erciyes'in zirvesine tırmandım. Ayrıca Aladağlar, Bolkarlar, Hasan Dağı, Antalya Bey Dağları tırmandığım dağlardan bazıları. Dağlara tırmandıkça kendimi güçlü hissediyorum."
-"Asıl engel bacağım değil, sigaraymış"
Doğa yürüyüşlerine başlamadan önce sigarayı bıraktığına dikkati çeken Kılıçaslan, "Meslek hayatına atılınca sigaraya başlamıştım. 25 yıl kullandım, spordan uzak kaldım. 2007 yılında aldığım bir kararla sigarayı bıraktım ve dağlara çıktım. O zaman anladım ki asıl engel bacağım değil, sigaraymış. Sigarayı bırakınca öyle rahatladım ki 'engelimden şimdi kurtuldum' dedim. Bir hastalığım olmadığı sürece ömrüm yettiğince dağ tırmanışlarına ve doğa yürüyüşlerine devam etmek istiyorum. Şimdiki hedefim İran Demavend Dağı. İmkanım olursa bu dağa çıkmak istiyorum" şeklinde konuştu.
Kaynak: AA