''pes'' Dedirten Sporlar

ANKARA - DOĞA KIRMIZIOĞLU - Extreme sporlar arasında bazı kategoriler, insanı şaşkına çevirebiliyor.

Yanardağ sörfü, Timsah Bungee, Zorbing topu gibi ilginç adlara sahip bu spor dalları, ölümlü kazalara neden olsa da her geçen gün popülaritesini artırmayı başarıyor.

Çılgınlık ve cesaretin yanı sıra teknik ve deneyim de gerektiren bu spor türü arasında öne çıkan baz dallar arasında şunlar yer alıyor:

-Yanardağ sörfü

Aktif bir yanardağın tepesinden yaklaşık 725 metre aşağı aşağı 80 kilometre hızla sörf yaptığınız düşünün. Özel koruyucu kıyafetlerle, dizlik ve başlıklarla donatılmış sporcular, özel kontrplaktan yapılmış sörf aletleriyle her yıl Orta Amerika ülkesi Nikaragua'nın en küçük yanardağı Cerro Negro'ya bunun için gidiyor. Her yıl düzenlenen organizasyonun başladığı 2005 yılından itibaren on binlerce seyirci, bu ilginç ve tehlikeli sporun tanığı oluyor.

-Limbo pateni

Otomobilin altında paten yapmak kulağa her ne kadar imkansız gelse de Limbo pateni, adını Limbo dansından alıyor. Çin ve Hindistan gibi ülkelerde düzenlenen extreme sporlar arasında yer alan Limbo pateni, müthiş bir esneklik, denge ve güç sayesinde ayak ve kollarını 180 derece yana açarak ve vücudunu neredeyse yere değecek kadar öne eğerek dikey bir çubuğun altına giren sporcular, yerden 50 santimetreden bile daha yüksek olmayan bu çubuğa dokunmadan paten yapmaya çalışıyor. Çeşitli kategorilere ayrılan bu spor dalının en ünlüsü ise otomobilin altına girerek paten yapmak. Bu kategoride bilinen rekor ise 45 saniyede tam 57 arabanın altından paten kayarak geçen ve Hindistan'da "Harika Çocuk" lakabıyla tanınan Aniket Chindak'a ait. Çinli 10 yaşındaki Wu Xue, bu pozisyonda 50 metreyi 7,974'le geçerek, dünya rekorunu elinde tutuyor. Bu sporda aranan şartlar boy kısalığı ve esneklik olduğu için, katılımcıların büyük çoğunluğu küçük yaş grubunda oluyor.

-Timsah Bungee

Başta Avustralya olmak üzere dünyanın farklı yerlerindeki bungee jumping'in yeterince heyecanlı olmadığını düşünen maceraperestler, atlayışlarını içi timsahlarla dolu nehirlerin genellikle dik dağ yamaçlarında gerçekleştiriyor. Bu atlayışların birinde, 8 Ocak 2012'de, Zambia'nın Zambezi Nehri'ne Victoria Falls Köprüsü'nden atlayan Erin Langworthy, halatının kopmasının ardından timsahlarla dolu suya düşmüştü. Langworthy, timsahlardan kaçmayı başarararak kıyıya yüzerek ulaşmıştı.

-Sualtı hokeyi

Bu spor, 1950'lerde İngiltere'de geliştirildi. İngiliz dalgıçlar, havaların çok soğuk olduğu kış aylarında formlarını korumak için su altında kendilerini meşgul edecek bir oyun geliştirmek isteyince, su altında hokey oynamaya karar verdi. Özel boyutlarda hokey sopası, koruyucu giysisi, eldiven ve şnorkel takımı ile su altına giren dalgıçlar, bu sayede su altında nefes almadan kaç saniye kalabileceklerini de test ediyor. Ayrıca, topun su altında kalması için ağırlığının bir kilogramın üstünde olması gerekiyor. Zamanla birçok ülkede popülerleşen bu spor dalı, bugün Türkiye dahil İngiltere, Avustralya, Kanada, Yeni Zelanda, Güney Afrika, ABD, Hollanda, Fransa, Japonya, Singapur, Filipinler, Belçika, Almanya, İtalya, İrlanda, İspanya ve daha birçok ülkede oynanırken, birçok ülkede federasyonu bulunuyor ve uluslararası organizasyonlarda turnuvalarda yer alıyor.

-İnsan mancınığı

Bu ilginç extreme sporda, özel olarak üretilen "Airkick" adı verilen dev mancınıklara yerleştirilen sporcular, yaklaşık 8 metre uzaktaki havuzlara fırlatılıyor. Hava basıncı ve suyun geri tepme noktası gibi hesaplamaların yapılmasının ardından hazır hale gelen bu teknolojik alet, katılımcılarına heyecanlı anlar yaşatıyor.

-Kayalıktan atlama

Extreme sporlar arasında ölüm riski en yüksek olanlarından kayalıktan denize atlama geleneği, ilk olarak 1770'de Hawaii Adaları'ndan Lanai'de başladı.

Dönemin Kralı Kahekili, askerlerinden ülkerine sadakatini ve cesaretini göstermesi için, yüksek kayalıklardan önce ayakları denize girecek ve mümkün olan en az seviyede su sıçratarak şekilde atlamalarını emretti. Bu gelenek daha sonra hızla yayıldı ve günümüzde spor haline dönüştü. Atlarken kayalıklara çarpma, denize çakılma gibi birçok risk barındıran bu spor dalı, sıkı güvenlik tedbirleriyle de dikkat çekiyor. Bunlar arasında erkeklerin 23 ile 28, kadınların 18 ile 23 metre yükseklikler arası atlama zorunluluğu, denize düşme anında en fazla 75 ila 100 kilometre arasındaki bir hızla çarpmanın gerçekleşmesi için katılımcıların ideal kiloda olması gibi etkenler ön plana çıkıyor. Ayrıca yüzücülerin dalış sırasında akrobatik hareketler yapması, seyir zevki açısından hoş sahnelere neden oluyor. Red Bull Kayalıktan Atlama Dünya Serisi'nin 2009 yılında başlamasının ardından dünya genelinde özel seçilmiş birçok sporcu bu alanda yarışıyor.

-Slacklining

Denge sporu kategorisinde yer alan slacklining'in mantığı iki bağlantı noktası arasına gerilen naylon örgü ipin üzerinden karşı tarafa geçmek olarak tanımlanıyor. Cambazların üzerinde yürüdüğü ipten daha hassas olduğu için titreşime çok daha fazla açık olan ve doğada düz olmayan iki nokta arasına da gerilebilen ip üzerinde yürüyen sporcular, izleyenlere heyecanlı dakkikalar yaşatıyor. Yeterli güvenlik önlemlerinin alınmasının ardından iki dağ yamacı arasından geçmek isteyen maceraperest dağcıların ya da ipin üzerinde sıçrayarak akrobatik hareketler yapmak isteyen gençler için bir eğlence sporu haline gelen slacking, her geçen gün popülerleşiyor. Bu dalda Guinness Dünya Rekoru ise Norveç'in 1000 metre yükseklikteki Kjerag Dağı'nın fiyortlarını yürüyerek geçen Christian Schou'ya ait.

-Zorbing topu

Yeni Zelanda'da 2000 yılında icat edilen bu spor dalında, iki katmanlı dev bir plastik topun içine giren bir ya da iki kişi, yamaçtan aşağı bırakılarak yuvarlanıyor. "Baş döndürücü" bir spor dalı olarak son dönemde çok popülerleşen Zorbing, bazen de tehlikeli olabiliyor. Rusya'nın Dombai kayak merkezinde 8 Ocak'ta eğlenmek için zorbing topunun içine giren iki arkadaş, bu spor dalı için hazırlanmış özel patikadan topun çıkmasıyla uçuruma yuvarlanmış, kayalara ve taşlara çarparak kilometrelerce sürüklendikten sonra durabilmişti. Trajik olayın ardından Denis Burakov ölürken, arkadaşı komaya girmişti.

Extrem sporlar arasına girip girmeyeceği konusunda tartışmalara yol açan tren sörfünde ise katılımcılar, hareket halindeki trenlerin üzerine çıkarak üstlerinde dengede durmaya çalışıyor. Endonezya ve Güney Afrika Cumhuriyeti gibi ülkelerde bir macera tutkusundan öte, bilet parası veremeyen yolcuların zorunda kaldıkları bir eylem haline dönüşen tren sörfü, ölümle sonuçlanan birçok vakanın ardından uzun süreler spor olarak kabul görmedi. Bu durumu değiştirmek isteyen Almanya'nın Frankfurt kentinde yaşayan bir gurup genç, hareket halindeki ülkenin en hızlı trenlerinin üzerine çıkarak 2005'ten itibaren bu geleneği devam ettiriyor.

Kaynak: AA