Fatih Terim seçimden sonra gidiyor mu?

Tarihinin en başarılı sezonlarından birini yaşayan Galatasaray, “zafer coşkusunu” rafa kaldırdı, kriz paketini vitrine çıkardı.

Tarihinin en başarılı sezonlarından birini yaşayan Galatasaray, “zafer coşkusunu” rafa kaldırdı, kriz paketini vitrine çıkardı.

Sarı-kırmızılı ekip son yıllarda sıkça yakalandığı “kronik” hastalığına bir kez daha teslim oldu ve genel kurul sancısıyla sıkıntılı bir sürece girdi.

Öncelikle Başkan Ünal Aysal, Kalamış'taki olağan toplantıya hazırlıklı gitti. Galatasaray'da kurmak istediği kurumsal yapının tıkandığını düşünüyor en başından bu yana sadece profesyonellerle muhatap olmak istiyordu. Ama en ufak işlerde dahi eski alışkanlıklar devam ediyor, Başkan da bu durumdan rahatsız oluyordu. Tüzük de yönetim kurulu üyelerine geniş sorumluluklar tanıyordu. Kurulmak istenen profesyonel yapıda ise bu pozisyonlar taca atılıyor, “Davul bizde, tokmak başkasında” hayıflanmaları geliyordu. Aysal'a göre yöneticiler sadece denetlemek ve yönetmekle sorumlu idi.

En basit bir konuda bile karşısındakinin fikrini dinleyen “Ya öyle mi? Neden olmasın” diyebilen Aysal nedense önceki gün Adnan Öztürk ve Refik Arkan'ın itirazlarına karşın kararını değiştirmedi. İkinci Başkan Ali Dürüst ise son derece yapıcı bir konuşmadan sonra “Başkanlık sistemi vardır. Önünü açmalıyız” dese de aslında seçim lafına hiç de sıcak bakmadı.

“Köprü geçilirken at değiştirilir mi?” diye malum atasözümüz var. Aysal'a
göre ise pekala değiştirilir! Çünkü, 100 yılı devirmiş kulüpler artık dernek mantığıyla yönetilemez. Bu kulüpler sadece büyük şirket stratejesiyle hedeflerine ulaşabilirdi.

Neden 3 yıl?


Olağanüstü seçimle göreve gelecek yönetimin görev süresi ise sıkı bır tartışma yaratacak gibi duruyor. Hatta başladı bile. Çünkü kimisi 1 kimisi 3 yıl diyor, yeni yönetimin iktidarına. Ne var ki 2011'de de eski Başkan Adnan Polat'ın iki yılı kalmasına karşın olağanüstü bir seçim olmuş ama Ünal Aysal yönetimi 3 yıllığına koltuğa oturmuştu. Dolasıyla şimdi de durum farklı olmayacak. 1 yıl da ısrar edenler “Yönetimin toplu istifası yok” diyor. Ancak bir detay es geçiliyor. O da hukuk dilinde bir yönetim seçim kararı aldığı vakit aynı zamanda istifa da ediyor. Yani bazı yöneticiler istifa ettiğinin şuan bile farkında değil!

'Sorumluluk Başkan'da'

Şimdi gelelim en kritik soruya.. Florya bu süreçten etkilenir mi? Operasyonun moralleri sıfırladığı söyleniyor. Florya'ya yakın bir kaynağım, “Sorumluluk başkanın artık. Şimdi tablo tersine döndü. Çalışan sistem çalışmaz hale gelecek. Eski yönetim gece-gündüz çalıştı. Ne var ki tezgah kuruldu ve operasyon yapıldı” ifadelerini kullandı. Devamında ise Terim'le ilgili şu çarpıcı sözler geldi: “Fatih hoca eski yönetimle göreve geldi. Şimdi onlar gitti diye bırakırsa şaşırmayın. Kaldı ki en yakınındaki isimler Ali Dürüst, Abdurrahim Albayrak ve Celal Gürcan yönetimden ayrılıyor.”

Sonuç olarak Galatasaray gibi muhafazakâr ve statükocu bir camiada genel trendi bozan hamlelere pek sıcak bakılmaz. Aysal'ın karşısına 22 Haziran'daki seçimde mutlaka bir isim çıkarılacaktır. 30 yılda ancak tüzüğünü değiştirebilen kulüpte 15 kişilik yönetici sayısının düşürülmesi ise mümkün görünmüyor. Çünkü bunun için ne zaman ne altyapı çalışması var.

22 Haziran'da

Galatasaray'da olağanüstü seçimli genel kurul tarihi belli oldu. Sarı-kırmızılı kulüp, genel kurulun, yeterli çoğunluk sağlanması halinde 15 Haziran Cumartesi günü, aksi takdirde 22 Haziran Cumartesi günü yapılacağını duyurdu.