Bdp Muş Milletvekili Sırrı Sakık:

BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, İmralı Adası’na kimin gideceğini BDP olarak kendilerinin belirleyeceğini, başka bir siyasi partinin bu kararı veremeyeceğini belirterek, “Gidecek her şahsiyet bizi kurum olarak temsil ediyordur.

Ve eminim ki Pazartesi'nden başlayan 3 kişilik bir heyet İmralı'ya gidecek ve görüşmeleri orada sürdürecek” dedi.

BDP Bursa İl Başkanlığı tarafından düzenlenen dayanışma şölenine katılan BDP genel merkezi adına katılan BDP Muş Milletvekili Sakık, gündemle ilgili açıklamalarda bulundu. Sakık'ın konuşacağı salonda geniş güvenlik tedbirleri alınırken, Türkçe ve Kürtçe sloganlar atıldı. Kürt meselesinin çözümü konusunda terörist başı Abdullah Öcalan'ın önemsendiğini belirten Sakık, "Birçok ülkenin azizleri, kahramanları vardır. O kahramanlar ülkelerine barış getirdikleri için şiddete, savaşa son verdikleri için kahraman olmuşlardır. Başbakan Erdoğan'ın da Türk halkı üzerinde ciddi bir etkinliği vardır. Bunu inkar etmiyoruz. Arkasında milyonlarca insan var. Bunu da inkar etmiyoruz. Bu büyük bir şanstır. Ama Öcalan'ın da Kürt halkı üzerinde önemli noktada ciddi bir gücü vardır. Ve Kürtler Öcalan'ı önemsiyorlar. Hem Türkler hem de Kürtler üzerinde etkinliği olan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kürtler üzerinde de etkinliği olan Öcalan eğer bu noktada el ele verirlerse bu ülkede barışı, kardeşliği sağlayabilirler. Yeter ki başbakan bu konuda samimi ve inançlı olsun" dedi.

"BARIŞ GÖRÜŞMELERİNİ ZEDELERSE PKK'NIN DA YAKASINA YAPIŞIRIZ"

İmralı süreciyle alakalı adaya kimin gidip gitmeyeceğinin önemli olmadığını ifade eden Sakık, "Biz bir partiyiz. Bir parti kendi içinde oturup karar verir. Kimin gideceğine bir başka siyasi parti karar veremez. Gidecek her şahsiyet bizi kurum olarak temsil ediyordur. Ve eminim ki Pazartesi'nden başlayan 3 kişilik bir heyet İmralı'ya gidecek ve görüşmeleri orada sürdürecek. Ve bu görüşmeleri sürdürürken de toplumu bilgilendirecek. Artık görüşmeleri açık, aleni ve şeffaf bir şekilde yapın. Bu görüşmelerin bütününü medyaya yansıtmak belki ters gelir. O yüzden bir kısmını paylaşmayabilirsiniz. Ama biz Türkiye'de barış isteyen sadece Kürtler değil bu coğrafyadaki bütün halklar, açıkça görüşmelerde ne konuşulduğunu, ne tartışıldığını bilmek istiyoruz. Eğer bu konuda PKK yanlış yapıyorsa, barış görüşmelerinde engelse, biz PKK'nın da yakasına yapışırız. Ama yok. PKK samimiyse siz hile yapıyorsanız Türkiye halkı, sizin de yakanıza yapışsın. Devlete dönüp, 'Gidin İmralı ile konuşun. Silahları onlarla konuşun. Ama gelin siyaseti bizimle konuşun' diyoruz. Siz İmralı'ya da gitseniz Kandil'e de gitseniz, asıl sorunun çözüm yeri TBMM'dir. Orada biz oturup, yasaları değiştireceğiz. Artık kandan kanunlar değil, hukuktan kanunlar oluşturacağız. O yüzden ben önümüzdeki günleri, bu konuda bizi daha da umutlandıracağı bir süreç olarak görüyorum” dedi.

"KÜRT MESELESİ ÇÖZÜLÜRSE CHP'YE İHTİYAÇ KALMAZ"

Kürt sorunu çözülürse CHP'ye ihtiyaç olmayacağını savunan Sakık, "İttihat ve Terakki'nin geleneğinden gelen, hala 1920'lerin ruhuyla hareket eden, red ve inkar politikalarını sürdüren CHP'ye ihtiyaç var mıdır? Olmaz. Çünkü çağdaş değil. Çünkü demokrasiyi halen içine sindirememiş, halen 1924'lerdeki red ve inkar politikalarını sürdüren bir siyasal gelenekten geliyor. Dönüp, bakın. CHP'nin içindeki bazı kişiler 'Biz CHP'yi değişime dönüşüme tabi tutacağız' diyorlar. Onlar kendilerini kandırıyorlar. CHP ulusalcıdır. CHP ırkçı bir partidir. Çünkü o CHP milletvekilinin söylediğini, onlarca milletvekili çıkıp 'evet doğru söylemiştir' dedi.

CHP genel başkanı benim gibi bir Kürt'tür. Ama o da 'Anadilde eğitim ülkeyi böler' diyor. Şimdi onun annesi yaşıyorsa, eğer rahmet ettiyse de Allah rahmet etsin. Ama annesi yaşıyorsa dönüp diyor ki 'Ey Kemal seni doğuracağıma bir taş doğursaydım. Benim dilim neden ülkeyi bölsün?' Şu işe bakın. Bunun ataları Dersim'de katledilmiş. O da sizin gibi bir Kürt. 'senin annenin dili keskin bir bıçak mı ki bu ülkeyi ortan bölsün? Türk'ün anasını, babasını da bir anne dünyaya getirdi. Kürtlerinkini de bir anne dünyaya getirdi. Onların dili ne kadar haksa, bizim dilimizde o kadar hak" diye konuştu.

"KILIÇDAROĞLU DA BİZİM GİBİ BİR KÜRT"

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun durumunun siyahlar içinde beyaza benzemesi gibi olduğunu kaydeden Sakık, sözlerini şöyle sürdürdü: "İşte CHP'nin Genel Başkanı da bu ülkenin bir zencisi. O da bizim gibi bir zenci. Ama beyazlarla birlikte olmak istiyor. Beyazlara mesaj vermek istiyor. Dönüp anadiline hakaret ediyor. Yüzündeki o zenciliği boya ile kapatmaya çalışıyor. Onlara yaranmaya çalışıyor. Ama elini uzattığında o siyah derisi gözüküyor. Çünkü o bir zenci, o bir Kürt. Onun anadiline de bu ülkede yasaklar koyulmuş." "BİZ BARIŞI SAĞLAYACAĞIZ" 'Irkçılıktan nemalanan' diyerek nitelendirdiğini MHP'yi de eleştiren Sakık, "Bakın biz barışı sağlayacağız. Barış sevenler artık çocuklarını dağlara göndermeyecekler. Sizin yüreğiniz yetiyorsa alın çocuklarınızı gidin dağlarda savaşıyorsanız, yolun açık olsun. Türkiye’de bu barışı istemeyen iki kesim var. Onların içinde de barışı isteyenler artık bu kanın durmasını isteyen vicdan sahibi insanlar var. Buradan siyaseten nemalanan o kesimler, siz de gelin barışa destek verin. Ama eminim ki onlarda bu erdem yok. Onların koltukları bu ülkenin insanların kanından daha kutsaldır. Çünkü onlar böyle büyüdüler" dedi.

Ayrıca Süleyman Demirel'i bu ülkenin kara kutusu olduğunu söyleyip eleştiren Sakık, Diyarbakır Valisini de istifaya çağırdı .

Kaynak: İHA