Uğur Çiftçi Açıklaması

Gençlerbirliği ve A Milli Takım futbolcusu Uğur Çiftçi, her zaman kendisini geliştirmek için çaba gösterdiğini ve A Milli Takım’a çağırılarak hayalini gerçekleştirdiğini söyledi.


Türkiye Futbol Federasyonu’nun aylık yayın organı olan Tam Saha dergisine konuşan Gençlerbirliği’nin genç futbolcusu Uğur Çiftçi, futbol yaşantısını anlattı. Çocukken futbol oynamak istediğinde ailesinin bu duruma sıcak bakmadığını belirten Çiftçi, “İlkokuldayken, okulun futbol takımında oynuyordum. Beden Eğitimi hocamız da Fatih Arıcı’ydı. Fatih Hoca, aynı zamanda Gençlerbirliği PAF Takımı’nın yardımcı antrenörüydü. Beni Gençlerbirliği altyapısına götürmek istedi. Fatih Hoca, ailemi ikna etmek için kendileriyle konuştu.

Bunun üzerine ailem Gençlerbirliği’nin altyapısına gitmeme izin verdi. Dolayısıyla, futbola başlamamda Fatih Arıcı’nın çok büyük desteği ve emeği vardır” dedi.

“TECRÜBE KAZANMAK İÇİN HACETTEPE’YE TRANSFER OLDUM”
Gençlerbirliği’nin A2 takımında oynarken 2011-2012 sezonunda A takıma yükseldiğini hatırlatan genç futbolcu, “O dönem takımın başında Mustafa Kaplan vardı. Beni A takıma alan Mustafa Hocaydı. Ancak antrenmanlardan sonra teknik heyet, benim A takımda yer alabilmek için biraz daha tecrübe kazanmam gerektiğini söyledi.

Bu nedenle Tarık Hocanın o sezon başına geçtiği ve Gençlerbirliği’nin pilot takımı olan Hacettepe’ye transfer oldum. Buraya geçiş yapmamın en büyük sebebi tabii ki Tarık Daşgün'dü. Hacettepe’nin Spor Toto 3. Lig’de mücadele ettiği o sezon kendi adıma çok faydalı ve başarılı bir sezon geçirdim. Hatta az kalsın Spor Toto 2. Lig’e yükseliyorduk ancak play-off’larda son maçta bu şansı elimizden kaçırdık” şeklinde konuştu.

“METİN DİYADİN’E TEŞEKKÜR BORÇLUYUM”
Sezon başındaki Gençlerbirliği Teknik Direktörü Metin Diyadin’in, hazırlık kamplarındaki performansını beğendiğini ifade eden Çiftçi, “Metin Hoca antrenmanlarda çok çalışana her zaman formayı veren bir hocadır. Genç, yaşlı dinlemez. Tabi ki ben de hedeflerime ulaşabilmek için çok çalışıyordum. Kendimi daha da geliştirmeye uğraşıyordum ve şu anda da aynı şekilde devam ediyorum. Metin Diyadin de bu özelliklerimden dolayı bana güvendi ve forma verdi. Aslında bana en önemli şansı o verdi diyebilirim. Çünkü onun sayesinde ilk kez Spor Toto Süper Lig’de sahaya çıkma fırsatı buldum. 3. Lig’den gelmiş genç bir oyuncuya, Süper Lig’de forma şansı verdiği için kendisine teşekkür borçluyum” diye konuştu.

“ZEVK ALARAK TOP OYNAMAYA ÇALIŞIYORUZ”
Takımın başına yeni gelen teknik direktör Mehmet Özdilek hakkında değerlendirmelerde bulunan genç futbolcu, Özdilek’in futbolcularla daha fazla konuşmalar yapan bir teknik direktör olduğuna değinerek, “Bu yöntemle futbolcuları maçlara hazırlamaya çalışan biri. Fiziksel açıdan daha çok taktiksel olarak hazırlıyor bizi maçlara. Her oyuncuyla ayrı ayrı ilgileniyor. Biz de takım olarak her zaman maçı kazanacağımıza inanıyoruz. Bu da çok önemli. Örneğin, 2-0’dan 3-2’ye çevirip galip geldiğimiz Trabzonspor maçında mağlup duruma düştüğümüzde bile moralimizi bozmamıştık. Futbolcunun oyundan zevk alması da çok önemli. Bir takım, zevk alarak top oynuyorsa zaten başarı da kendiliğinden geliyor. Biz de takım olarak bunu uygulamaya çalışıyoruz” açıklamasında bulundu.

“BURASI BENİM YUVAM”
Altyapıda oynarken hedefinin Gençlerbirliği A takımında forma giymek olduğunu vurgulayan Çiftçi, “Bunu başardım. Şimdiki hedefim ise Gençlerbirliği’nde kaptanlık yapmak. Çünkü burası benim yuvam. Yaşım daha genç, ama neredeyse 10 yıldır Gençlerbirliği forması altında ter döküyorum. Diğer taraftan hem altyapıdayken hem de Hacettepe’deyken kaptanlık yapmıştım. Burada kaptanlık yaptıktan sonra hedefim her genç oyuncu gibi dört büyüklerden birinde oynamak. Ondan sonra da Allah izin verirse Avrupa’da top koşturmak istiyorum. Diğer yandan çok genç yaşta kavuştuğum A Milli Takım formasını da senelerce giymek tabii ki diğer bir önemli hedefim.

“İDOLLERİM MARCELO, İSMAİL KÖYBAŞI VE GÖKHAN GÖNÜL”
Çiftçi, sakatlanmadan önce İsmail Köybaşı’nı çok beğendiğini belirterek, “Kendisi de hücuma çok önem veren bir sol bek. Fiziksel özelliklerimiz de benziyor. O yüzden onu izleyerek, kendime örnek alıyordum. Diğer yandan Gökhan Gönül’ü çok beğeniyorum. Bek özelliklerinden dolayı onu da dikkatlice takip edip kendime bir şeyler katmaya çalışıyorum. Yurtdışında ise Real Madridli Marcelo en beğendiğim sol bek. Kısacası kendim gibi hücuma destek veren bekleri beğeniyor ve kendime örnek alıyorum” dedi.

“MİLLİ TAKIM’DA OYNAMAK BENİM İÇİN HAYALDİ”
Milli Takım’da oynamanın kendisi için hayal olduğunu dile getiren Çiftçi, “Çok değil, henüz 1 sene önce 3. Lig’de oynarken televizyondan izliyordum A Milli Takım oyuncularını. Şimdi hepsiyle birlikteyim, yan yanayım. Benim için çok gurur ve keyif verici bir şey burada olmak. Çok şükür, buradayım. Uzun süre de burada kalırım umarım. İsmimin kadroda olduğunu öğrendiğim zaman çok heyecanlandım. Açıkçası A değil, Ümit Milli Takım’a çağrılmayı bekliyordum. Eylül ayındaki Avrupa Şampiyonası Elemeleri’nde forma giymiştim orada. 3-2 kazandığımız Trabzonspor maçından sonra evime gittim ve maçın özetini izlemeye başladım, nasıl oynamışım, neler yapmışım sahada diye. Hatta o maçta penaltı yaptırmıştım. Penaltı kararı doğru mu değil mi diye bakarken, kadro açıklandı ve orada ismimi gördüm. Ailem çok duygulandı. Onların duygulanması beni daha da mutlu etti. Fatih Terim başta olmak üzere bana güvenen ve burada olmamı sağlayan hocalarımın inançlarını boşa çıkarmayacağım inşallah. Burada da bu kadar kaliteli futbolcuyla bir arada zaman geçirerek ve futbol oynayarak oyunumu kısa sürede daha da geliştireceğime inanıyorum” ifadelerini kullandı.

Kaynak: İHA