Yeşil Sahada 'Levanten' Nostaljisi

İzmir'de pazar günleri kilisede bir araya gelen Levanten ailelerine mensup gençlerin aralarında futbol sohbeti yaparken ortaya attığı "neden bir takım kurmuyoruz " sorusuyla başlayan girişim, çok kültürlü tarihiyle övünen İzmir için nostaljik bir hareketin ilk adımı oldu. 2006 yılında sadece Levanten ailelere mensup gençlerin oluşturduğu takım, 2009 yılından bu yana kentin etnik yapısını oluşturan Levanten, Musevi ve Türk ailelerinden gençlerin ortak ruhunu yansıtır hale geldi.

Antrenmanlarını halı sahada sürdüren, özel turnuvalar ve hazırlık maçlarında yeşil sahaya çıkan Levanten United takımının kurucusu ve kaptanı Andrev Simes, AA muhabirine takımın kuruluş öyküsü ve felsefesini anlattı.

4 kuşak önce İzmir-Aydın demiryolu projesi için İngiltere'den İzmir'e gelen ailesinin halen tütüncülük sektöründe faaliyet gösterdiğini belirten Simes, kentteki Levanten nüfusunun yoğun göç nedeniyle hızla azaldığını, bu kültürün varlığını sürdürmek için çaba gösterdiklerini belirtti.

1800'lü yıllarda İzmir'e gelen İngiliz, İtalyan ve Fransız ailelerin kurdukları takımlarla aralarında maçlar yaptığını, bu karşılaşmaların Türk futbol tarihinin de ilk maçları sayıldığını anlatan Simes, o dönemde Müslüman nüfusun da futbola ilgi duymasıyla spora olan ilginin hızla yayıldığına dikkat çekti. Dedesinin dedesi Charles Simes'in de İzmir'e futbol topunu ilk getirenler arasında olduğunun anlatıldığını kaydeden Simes, ailesinin futbol tutkusunun yıllarca bitmediğini, aile mensuplarının hem futbol oynayarak hem çeşitli takımların kurulmasına ön ayak olarak aktif biçimde bu sporun içinde bulunduğunu kaydetti.

Levantenlerin genellikle kendi içlerinde geçici takımlar oluşturduklarını, 2006'da ise ilk kez kalıcı bir ruhla, bir kilise toplantısında takım kurma fikrinin doğduğunu anlatan Simes, o yıllarda İngiliz, İtalyan ve Fransız ailelerinden gençlerin oluşturduğu takımın büyük ilgi görmesi üzerine 3 yıl sonra "Levanten United" ı kurduklarını ifade etti.

Takımın kuruluşunun kentin çok kültürlü yapısına dikkat çekmeyi amaçladığını söyleyen Simes, şöyle konuştu:

"İlk yıllarda halı sahada maç yapmak için kurulan takıma ilginin artması, bir çok takımdan maç yapma daveti gelmesi üzerine kurumsallaşmaya karar verdik. Bu takımın sembolik bir amacı ve misyonu olsun istedik. 1922 öncesi İzmir'de bir çok kültür ve halk nasıl birarada dostça yaşıyorsa bu takımla o ruhu bir kez daha hatırlatıyoruz. Birlik ve beraberlikten doğan güce vurgu yapıyoruz. Bu kentte yaşayan halkların kendi içlerine kapanmasının bir yarar getirmeyeceğini anlatmak istiyoruz. 24 kişilik kadroda 8 Levanten, 8 Musevi ve 8 Türk oyuncu kotası koyduk. 1-2 kişilik oynamalar oldu ama bu birliktelik hiç bozulmadı. Zamanla bu takımda oynayanlar bir aile oldu. Futbol sahası dışında da aileler arasında gidip gelmeye, ortak bir şeyler yapmaya başladık. Cenazelerde, düğünlerde hep birlikteyiz. Örneğin eskiden bir Türk arkadaşımızın Ramazan ve Kurban Bayramı varken şimdi Paskalya ve Noelleri de oldu. Belli sürelerle biraraya gelip yemek yiyoruz, eşlerle birlikte 48 kişilik bir aileyiz, farklılıklarıyla birleşen bir grup olduk."

Bir film senaryosu gibi kurulan takımla aslında farklı kültürlerden insanların bir kardeşlik ruhu yaratmasının hayal olmadığını, bunun başarılabileceğini gösterdiklerini ifade eden Simes, takım oyuncularının sporu hobi olarak yaptığını, ısrarlı taleplere rağmen zaman yetersizliği nedeniyle profesyonelleşmediğini ifade etti.

Takımın özel turnuvalara çağrıldığını, zaman zaman turnuvalar da düzenlediğini belirten Simes amatör spor kulüpleriyle hazırlık maçları yaptıklarını da söyledi.

Simes, "Bizim yaşlarımız jübile yapacak seviyeye geldi. Bundan sonra amacımız her hafta birbirimizi görmek. Ancak takıma yeni dahil olan çok sayıda genç arkadaşımız var. Onlara takımın 10-15 yıl sonrasının sahipleri olduklarını söylüyoruz. Bu ruhun yaşatılması gerektiğini anlatıyoruz. Türkiye'nin bugün çok köklü olan futbol takımları kuruluş yıllarında belki bu ruhla işe başladı.

Gelecekte Levanten United'ın Süper Lig'de oynayan bir takım olduğunu görmeyi hayal ediyoruz" diye konuştu.

-İzmir Yangını'ndan doğan Anka Kuşu-

Levanten United'in armasında 1922 İzmir Yangınına gönderme olarak Anka Kuşu yer alıyor. Bununla küllerinden yeniden doğan bir kenti betimlemek istediklerini anlatan Simes, sloganlarını ise "Vita Nos Elegit" olarak belirlediklerini söyledi.

Simes, "Biz buna biraz kader olarak bakıyoruz. Geçmişte böyle bir oluşum için toplum hazır değildi. Levanten nüfusun hızla azalması nedeniyle gelecekte de böyle bir kültür kalmayacaktı. Yapacaksak şu anda yapacağız dedik ve bunu 'hayat bizi seçti' diyerek sembolleştirdik. Geçmişimizin hakkını vermek geleceğe güzel izler bırakmak için çalışıyoruz" dedi.

Takımın kurulması sonrası kentteki Levanten ailelerin yeni bir heyecan yaşadığını, gençlerin toplumsal anlamda bir şeyler başarabileceklerini göstermeye çalıştıklarını söyleyen Simes, yurt dışında yaşayan Levantenlerin de takımı takip ettiğini, kendilerine duygulu mesajlar gönderildiğini dile getirdi.