Galatasaray Eski Başkanı Adnan Polat İçini Bursa'da Döktü
Bursa Galatasaraylılar Derneği'nin düzenlediği şampiyonluk gecesine katılan eski kulüp Başkanı Adnan Polat, UEFA'nın hem Türkiye'ye genel bir ceza, hem de takımlara daha fazla ceza vereceği görüşünde olduğunu söyledi.
Bursa Galatasaraylılar Derneği tarafından düzenlenen şampiyonluk gecesine katılan eski başkan Adnan Polat, Türk futbolu adına ortada büyük bir kaos olduğunu ifade ederek, "Türk futbolu son bir sene içinde çok büyük kan kaybına uğradı. Federasyonun organları suçsuzluk yönünde karar veriyor. Yargı, tam farklı düşünüyor. Ortada bir çelişki var. Neticede hem yargı hem federasyon tarafında hukukçular var. Farklı kararlar ortaya çıkması, çok şaşırtıcı. Ortada bir tereddüt doğduğu anda da bana göre UEFA'dan Türkiye hakkında da müspet bir görüş çıkmayacağını düşünüyorum. UEFA'nın Türk futboluna belli bir ceza vereceğini şike ve teşvikte ismi geçen kulüplere de daha ağır ceza vereceği gibi bir hissiyat var içimde. Ortada bir gerçek var ki, Türk futbolu bu süreçten çıkması önümüzdeki 3-5 seneyi etkileyecek gibi geliyor. Tabii ki gönlüm istemiyor ama hem genel bir ceza hem de takımlara daha fazla ceza geleceği görüşündeyim. Galatasaray'ın burada şikeyle ilgisi olmayan bir kurum olarak diğer kulüplerin hepsine sahip çıkması gerekir. Galatasaray yönetiminden beklentim bu yönde" dedi.
"GALATASARAY’IN ŞİKE’DE ADININ GEÇMEMESİ BENİM İÇİN 10 ŞAMPİYONLUKTAN DAHA ÖNEMLİ"
Galatasaray tarihinin en kötü döneminde göreve geldiğini ifade ederek, "Takımın adeta uçan kuşa borcu vardı. Kulübün ekonomisi yokuş aşağı inen frenleri tutmayan direksiyonu kilitlenmiş bir TIR'dan farksızdı. Ben sportif başarılardan çok Galatasaray'ın ekonomik durumunu düzeltmek için çalıştım. 5 yılda yaptığımız çalışmalarla Galatasaray düzeldi. Şike konusu gündeme geldiğinde tek temiz kulüp Galatasaray’dı. Bu benim için 10 şampiyonluktan daha önemli bir göstergedir. Galatasaray'da şampiyonluktan daha önemli değerler olduğunu söylüyordum. Ne demek istediğimi şike soruşturmasından sonra anladılar. İlk defa idari ibrasızlık verilmiş iki kez disiplin kuruluna verilmiş bir başkan olarak tarihe geçtim" dedi.
“TÜRK ADALETİ HAKKIN HAKKINI VERDİĞİNİ ÇOK GÜZEL BİR ŞEKİLDE KANITLADI”
Kayıp 1 milyon dolar davasına da değinen Polat, "Bir mektup fotokopisi yüzünden evim ve işyerim arandı. Paranın Galatasaraylı futbolculara dağıtıldığı makbuzlarla kanıtlandı. 7 yıl hapis talebiyle yargılandım. Türk adaleti, hakkın hakkını verdiğini çok güzel kanıtladı. Tek celsede beraatime karar verdi. Bu beni butlu etti. Neden buradayım? diye kendime sordum. Bunu hakim de bana sordu. Benim dönemimde çalışan yöneticiler taraftarlar yanımdaydı. Onları yanımda görmekten de çok mutlu oldum" diye konuştu.
“GALATASARAY’IN LİSECİLERDEN KURTULMASI LAZIM”
Mevcut Galatasaray yönetimine bazı nasihatlerde bulunan Polat, "Öncelikli olarak Galatasaray'da iç barış sağlanmalı. Bunu Başkan sağlar. Daha da önemlisi Galatasaray demokratikleşme sürecini yaşamalıdır. Galatasaray'a üye olmak için herkes Anayasa'nın eşitlik ilkesinden yararlanmalı. Galatasaray Lisesi bizim için övünç kaynağı. Galatasaray Lisesinden mezun olanlara, üye olma hakkı verilmiş. Verilen hak geri alınmaz. Ama şimdi herkes elini vicdanına koysun. Galatasaray Lisesi'nden mezun olmuş bir arkadaşımız 600 liraya, 18 yaşında mezun olur olmaz kulübe girerken, iş ve profesyonel hayatta belli noktalara gelmiş insanlar 5-10 sene bekledikten sonra, 10 bin liraya girmesi hak mı? Adalet mi? Galatasaray bu anlamda tüzüğünü değiştirmesi lazım. Üye alırken Galatasaray liseli olan olmayan insanlara aynı imkanları vermesi lazım. Kulübün üyeliklerini homojen bir hale getirmesi lazım. Galatasaray Lisesi’nden mezun Galatasaray kulübünde yaşayan 7 bine yakın üye var. Bunların yüzde 80'i gerçekten hanımefendi beyefendilerden oluşan insanlar. İşadamları, profesyoneller. Ama maalesef her toplulukta olduğu gibi kulüp üzerinden madde manevi menfaat sağlayanlar da var. Ben de bunlara liseciler diyorum. Galatasaray'ın bunlardan kurtulması lazım. Bunu bana kimse inkar edemez. Ben bu kulübün içinde 10 sene aktif yöneticilik yaptım. Galatasaray geleceğini inşa etmek istiyorsa önce demokratikleşme sürecini tamamlaması lazım. Ekonomimizin geliştirmesi, tesisleşmenin bitirilmesi lazım. Sportif başarı ondan sonra zaten gelecektir" dedi.
“HEDEFİM GALATASARAY’A HİZMET ETMEK”
Galatasaray eski kaptanı Ayhan Akman ise, Terimle konuştuğunu ifade ederek, “Ben ondan habersiz bir şey yapmak istemedim. Hocamız gerekli antrenörlük belgelerimi aldıktan sonra alt yapıda başlayabileceğimi söyledi.
Benim de niyetim öyle. Amacım, en alt yapıdan başlamak eğitimlerimi aldıktan sonra Galatasaray camiasında bulunarak hizmet etmektir. Galatasaray çok büyük bir camia. Zaman zaman kötü günler olabilir. Kötü bir süreçten sonra şuan şampiyonluk sevincini yaşıyoruz. Fatih Terim başımıza geldi. Güzel bir kadro oluşturuldu, özlenen şampiyonluk da bu sene geldi. Ben sezon başında futbolu bırakmayı düşünüyordum. Tabi ki Kadıköy'de kupa kaldırmak bana nasip oldu” dedi.
Konuşmaların ardından Bursa Galatasaraylılar Derneği Başkanı Ozan Kozan, Adnan Polat ve Ayhan Akman başta olmak üzere geceye katılan Vali Şahabettin Harput, Bölge Mahkemesi Başsavcısı Sait Gürlek, Cumhuriyet Savcısı Namık Kemal Özdemirbaş’ın da aralarında bulunduğu kişilere takdir beraati verdi .
"GALATASARAY’IN ŞİKE’DE ADININ GEÇMEMESİ BENİM İÇİN 10 ŞAMPİYONLUKTAN DAHA ÖNEMLİ"
Galatasaray tarihinin en kötü döneminde göreve geldiğini ifade ederek, "Takımın adeta uçan kuşa borcu vardı. Kulübün ekonomisi yokuş aşağı inen frenleri tutmayan direksiyonu kilitlenmiş bir TIR'dan farksızdı. Ben sportif başarılardan çok Galatasaray'ın ekonomik durumunu düzeltmek için çalıştım. 5 yılda yaptığımız çalışmalarla Galatasaray düzeldi. Şike konusu gündeme geldiğinde tek temiz kulüp Galatasaray’dı. Bu benim için 10 şampiyonluktan daha önemli bir göstergedir. Galatasaray'da şampiyonluktan daha önemli değerler olduğunu söylüyordum. Ne demek istediğimi şike soruşturmasından sonra anladılar. İlk defa idari ibrasızlık verilmiş iki kez disiplin kuruluna verilmiş bir başkan olarak tarihe geçtim" dedi.
“TÜRK ADALETİ HAKKIN HAKKINI VERDİĞİNİ ÇOK GÜZEL BİR ŞEKİLDE KANITLADI”
Kayıp 1 milyon dolar davasına da değinen Polat, "Bir mektup fotokopisi yüzünden evim ve işyerim arandı. Paranın Galatasaraylı futbolculara dağıtıldığı makbuzlarla kanıtlandı. 7 yıl hapis talebiyle yargılandım. Türk adaleti, hakkın hakkını verdiğini çok güzel kanıtladı. Tek celsede beraatime karar verdi. Bu beni butlu etti. Neden buradayım? diye kendime sordum. Bunu hakim de bana sordu. Benim dönemimde çalışan yöneticiler taraftarlar yanımdaydı. Onları yanımda görmekten de çok mutlu oldum" diye konuştu.
“GALATASARAY’IN LİSECİLERDEN KURTULMASI LAZIM”
Mevcut Galatasaray yönetimine bazı nasihatlerde bulunan Polat, "Öncelikli olarak Galatasaray'da iç barış sağlanmalı. Bunu Başkan sağlar. Daha da önemlisi Galatasaray demokratikleşme sürecini yaşamalıdır. Galatasaray'a üye olmak için herkes Anayasa'nın eşitlik ilkesinden yararlanmalı. Galatasaray Lisesi bizim için övünç kaynağı. Galatasaray Lisesinden mezun olanlara, üye olma hakkı verilmiş. Verilen hak geri alınmaz. Ama şimdi herkes elini vicdanına koysun. Galatasaray Lisesi'nden mezun olmuş bir arkadaşımız 600 liraya, 18 yaşında mezun olur olmaz kulübe girerken, iş ve profesyonel hayatta belli noktalara gelmiş insanlar 5-10 sene bekledikten sonra, 10 bin liraya girmesi hak mı? Adalet mi? Galatasaray bu anlamda tüzüğünü değiştirmesi lazım. Üye alırken Galatasaray liseli olan olmayan insanlara aynı imkanları vermesi lazım. Kulübün üyeliklerini homojen bir hale getirmesi lazım. Galatasaray Lisesi’nden mezun Galatasaray kulübünde yaşayan 7 bine yakın üye var. Bunların yüzde 80'i gerçekten hanımefendi beyefendilerden oluşan insanlar. İşadamları, profesyoneller. Ama maalesef her toplulukta olduğu gibi kulüp üzerinden madde manevi menfaat sağlayanlar da var. Ben de bunlara liseciler diyorum. Galatasaray'ın bunlardan kurtulması lazım. Bunu bana kimse inkar edemez. Ben bu kulübün içinde 10 sene aktif yöneticilik yaptım. Galatasaray geleceğini inşa etmek istiyorsa önce demokratikleşme sürecini tamamlaması lazım. Ekonomimizin geliştirmesi, tesisleşmenin bitirilmesi lazım. Sportif başarı ondan sonra zaten gelecektir" dedi.
“HEDEFİM GALATASARAY’A HİZMET ETMEK”
Galatasaray eski kaptanı Ayhan Akman ise, Terimle konuştuğunu ifade ederek, “Ben ondan habersiz bir şey yapmak istemedim. Hocamız gerekli antrenörlük belgelerimi aldıktan sonra alt yapıda başlayabileceğimi söyledi.
Benim de niyetim öyle. Amacım, en alt yapıdan başlamak eğitimlerimi aldıktan sonra Galatasaray camiasında bulunarak hizmet etmektir. Galatasaray çok büyük bir camia. Zaman zaman kötü günler olabilir. Kötü bir süreçten sonra şuan şampiyonluk sevincini yaşıyoruz. Fatih Terim başımıza geldi. Güzel bir kadro oluşturuldu, özlenen şampiyonluk da bu sene geldi. Ben sezon başında futbolu bırakmayı düşünüyordum. Tabi ki Kadıköy'de kupa kaldırmak bana nasip oldu” dedi.
Konuşmaların ardından Bursa Galatasaraylılar Derneği Başkanı Ozan Kozan, Adnan Polat ve Ayhan Akman başta olmak üzere geceye katılan Vali Şahabettin Harput, Bölge Mahkemesi Başsavcısı Sait Gürlek, Cumhuriyet Savcısı Namık Kemal Özdemirbaş’ın da aralarında bulunduğu kişilere takdir beraati verdi .
Kaynak: İHA
