Altay: Önümüzdeki Sezon Lige Katılmayı Oylayacağız

Altay Spor Kulübü Başkanı Ömer Hızlıok, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Yönetim Kurulu tarafından Disiplin Talimatı'nın 58. maddesinin değiştirilmesine tepki gösterdi.

Konu hakkında yazılı bir açıklama yapan Hızlıok, alınan kararları Türk futbolunu üçüncü dünya ülkeleri konumuna düşüreceğini iddia etti.Değişikliği kabul edilemez olarak yorumlayan Hızlıok, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu, Disiplin Talimatı'nın 58. maddesinde yapılan değişiklikle şike ve teşvik primi verilmesi olaylarına karışan kulüplere verilecek cezalarda değişiklik yapılmasına ve hattâ bu cezaların gerektiğinde ertelenmesine yol açılmış bulunmaktadır. Böyle bir değişikliğin 26 Ocak 2012 tarihinde yapılan Futbol Federasyonu Genel Kurulu'na katılan kulüpler ve ilgili meslek kuruluşları temsilcileri tarafından reddedilmiş olmasına rağmen kısa bir süre sonra genel kurul kararının aksine Federasyon Yönetim Kurulu tarafından tekrar alınmasının kabul edilemez olduğu ve futbolun asli unsurlarının görüşlerinin aksine dayatma içerdiği açıktır.

2011 Temmuz ayından beri Türk futbolu, herkesin bildiği ve dile getirdiği ancak yokmuş gibi davranmayı tercih ettiği kirlilikten kurtulma yolunda eline geçen fırsatı değerlendirememiştir. Maalesef bugün gelinen noktada futbol ve kulüp yöneticilerinin futbol algısının, gelişen ve dinamik dünya ile entegre olmuş Türk ulusunun gelişmişlik düzeyinin altında kaldığı, evrensel hukuk kuralları ve uygar dünyanın yerleşmiş değerleri ile çelişen, şark usülü kurnazlıklar ile tüm toplumun aklı ile alay eder tarzda hareket etmekte ısrarlı olduklarını ortaya koymuştur.

Hukukun temeli suçluları affetmek değil, bilakis mağdurların zararlarını telafi etmek olmalıdır. Diğer türlü davranışın kamuoyu vicdanını zedeleyeceği ve toplumda dayanak bulamayacağı açıktır. Futboldaki kirlilikten, spora siyaset karışmasından, şike ve teşvikten bugüne kadar en fazla zarar gören Altay Spor Kulübü olarak, eskiden olduğu gibi bugün de temiz futbol için çabalayacağımızın, zararlarımız giderilene ve mağduriyetimiz ortadan kaldırılana kadar olaya karışan ve gereğini yapmayan kişi ve kuruluşlar hakkında ülke içi ve ülke dışında her türlü yasal hakkımızı kullanacağımızın bilinmesini isteriz. Ayrıca son kararı ile futbolun kendisini temizleme niyetinin samimi olmadığını, herkesin dilindeki 'Türk futbolunun menfaatleri' klişesinin etik menfaat değil, maddi menfaat olarak algılandığını üzülerek görmekteyiz.

Yine şikenin ve teşvik eylemlerinin sahaya yansımadığı şeklindeki açıklamanın devam eden şike davasını, ayrıca dosyanın sevk edildiği PFDK'nin müstakbel kararlarına müdahale anlamı taşıdığı ve yargılamayı etkileyeceği ortadadır. Artık bunun böyle gitmeyeceği, bu tip hareket ve kararların devamı halinde, uzun vadede Türk futbolunun imajının üçüncü dünya ülkeleri düzeyine ineceği kanısındayız. Türk halkının büyük çoğunluğunun da bu durumdan rahatsız olduğu bilinci ile haziran ayında yapılacak Altay Spor Kulübü Genel Kurulu'nda, önümüzdeki sezon lige katılma taahhüdünün federasyona verilmemesi konusunun görüşülmesini de gündeme almaya kararlıyız.

100 yıllık tarihe sahip olan Büyük Altay Kulübü'nün önümüzdeki sezon liglere katılmama kararı alma düşüncesinin vicdani sorumluluğunu, bu kararı alan kişi ve kamuoyunun takdirine bırakıyoruz. Bizim gibi düşünen, temiz futbolu özleyen, kirlilikten ve bu oyunlardan sıkılan tüm kulüpleri ve kuruluşları de bu haksızlıklara boyun eğmemeye, birlikte hareket etmeye, sessiz çoğunluğun birlikte hareket etmesi halinde kirliliğin devamını isteyenlerden çok daha güçlü olduklarını göstermeye çağırıyoruz. Sloganımız, eskiden olduğu gibi 'Temiz kulüp, temiz futbol' olacaktır. "