Ömer Ülkü Yaşadıklarını Anlattı

Giresun'a gelir gelmez kulübü ziyaret ettiğini ve tek temennisinin Giresunspor'un ligde kalması olduğunu ifade eden Ömer Ülkü, gözaltına alınmasından tutukluluk sürecine kadar yaşadıklarını anlattı. Davanın henüz sonuçlanmadığını belirten Ülkü, "Dava bittiğinde olayları kamuoyu ile en ince detaylarına kadar konuşacağız. Ben yaz tatillerini Giresun'un Kümbet Yaylası'nda geçiren bir vatandaşım. Yine Kümbet'e gelmiştim ve 3 Temmuz 2011 tarihinde bu operasyonla yayladan alındım. Buradan Giresun polisiTrabzon'a kadar götürdü, oradan İstanbul polisine teslim edildik ve İstanbul'a gittik. 2 gün süren nezaret süresinden sonra Metris Cezaevi'ne gönderildik. Ben kısa bir dönem Giresunspor başkanlığını yaptım. Biz Giresunspor'u devraldığımız zaman kulüp ligin sonunda bulunan bir takımdı. Çalıştığımız dönemde çok başarılı olduğumuzu kamuoyu biliyor. Toplam 38 puan toplayarak lig'i 11. sırada bitirdik. Biz iddia oynamasını bilmeyen, şikenin nasıl olduğunu bilmeyen bir yönetici topluluğuyla bu işi başardık. Bizne şike yapmasını biliriz nede iddia oynamasını biliriz. Zaten Giresunspor'un parası olmadığı için şike yapacak, maç satın alacak, maç satacak bir pozisyonumuz olmadığı için, biz başarılı olduğumuz için içeriye alındığımızı tahmin ediyorum. Bunun dışında başka söylenecek söz yok" dedi.


Cezaevindeyken özlediklerini de anlatan Ülkü, "Bundan sonra özgürce Kümbet'e çıkıp arkadaşlarımla et mangal yapıp arkadaşlarımla kahveye gidip okey oynamayı ve on kilometre yol yürümeyi çok özledim. Bundan sonra Giresunspor'a her zaman destekte bulunacağım. Kulübün eski başkanlarıyla da görüşeceğiz. Mahpusta da birlikteydik mahkemede birlikteydik. Onlar bizim küçük kardeşimiz. Biz hiçbir şey yapmadan 8 ay 21 gün yattık, herkes çok iyi davrandı. Hapishanelerimiz çok modern ve güzel kötü bir şey yok gayetiyi. Doğruların arkasında dik durmayı bilmeliyiz. Korkmamalıyız doğrular için gerekirse hapis yatabiliriz. Arkamızda bıraktığımız ailemiz sıkıntı çekti" ifadelerini kullandı.