Fenerbahçe'yi, Onur ve Şerefimizi Kurtarma Çabasındayız.

''Futbolda şike'' davasının tutuklu sanığı Ali Kıratlı, ''Artık kendimi, Fenerbahçe'yi, onur ve şerefimizi kurtarma çabasındayız.Benim yaptığım her iş resmidir ve kendimle alakalıdır'' dedi.

Özel yetkili İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Ali Kıratlı, savunmasında sabıkasız olduğunu ancak medyanın kendisini sabıkalı olarak gösterdiğini iddia etti. Fezlekede ve iddianamede farklı gösterilen olayların olduğunu söyleyen Kıratlı, emniyette ve savcılıkta 600 tane tapeye ve her soruya tek tek cevap verdiği belirtti. Hayatının hiçbir bölümünde yasa dışı bir örgütün içinde olmadığını belirten Kıratlı, Olgun Peker'le toplam 3 görüşmesinin olduğunu söyledi. Kıratlı, ''Biri Sercan'ın transferi ile ilgili, ikinci görüşme ise İlhan Eksioğlu'nun telefonunu soruyor. Üçüncü görüşmede ise ben aradım Fatih Tekke'nin transferini sordum'' dedi. Popüler bir insan olmadığını, Fenerbahçe ile olan tanışmasının ise babasından miras kaldığını belirten Kıratlı, şöyle devam etti: ''İddianamede para taşıyıcı oldum, koli taşıyıcı oldum. İddianamede ben ve İlhan Eksioğlu ile aramızda geçen tapeler çoğunluktadır. Aramızda geçen para konuları var. Benim bütün tapelerimde para konusu var. Bunu inkar etmiyorum. Ben paraları aldım. Paraları alıp bankaya yatırıyorum, gidiyorum Kıbrıs'a. Kime vereceğim diye polis beni takip ediyor. Bu menajerlikle alakalı bir olaydır. Transfer olayına girmiştik. Bu olaylar patlayınca olmadı. Transfer olmayınca da verilen paraları geri aldık.'' Sanık Kıratlı, iddianamede Bülent Uygun ile görüşmelerinin yer aldığını ifade ederek, Uygun'la 15 yıldır yakınlığının bulunduğunu ve aynı yazlık evi kullandıklarını söyledi. Bülent Uygun'a karşı sempatisinin olduğunu ve Sivasspor'da hocalık yaptığında da maçlarına gidip izlediğini anlatan Kıratlı, ''Ben, Bülent'in peşinden her yere gitmişim. Eskişehir'e şike ve teşvik anlaşması için gitmedim. Ben oraya bir ceket, bir gömlek gidiyorum. Ümit Karan da görüştüğüm bir kardeşimdir. Ben Ümit'le de, Bülent'le de 5 ay yan yana yattım. Bundan da onur ve gurur duydum. Bu görüşmelerim şike ve teşvik üzerine kurulmaya çalışıldı. Feryadım bunadır'' diye konuştu. Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci, Kıratlı'ya ''İBB Spor-Bursa maçı hakkındaki tapelerin için ne diyeceksin?'' diye sordu. Ali Kıratlı da, ''Bu konuşmalar bizim işimizle alakalıdır. Edebiyat hocam beni görseydi herhalde asardı. Bazen kendi konuşmamdan ben de bir şey anlamıyorum'' dedi. ''Kendimi, Fenerbahçe'yi, onur ve şerefimizi kurtarma çabasındayız. Benim yaptığım her iş resmidir ve kendimle alakalıdır'' diyen Kıratlı'ya Mahkeme Başkanı Ekinci, ''tapelerde 'bombamız patladı' diyorsunuz. Bomba nedir?'' diye sordu. Ali Kıratlı da, ''Benim orada söylemek istediğim, medyaya çok malzeme olduğumdur. O kadar çok üstüme gelindi ki televizyona çıkıp açıklama yapmak zorunda kaldım'' cevabını verdi. Kıratlı, tahliyesini talep etti. -Ahmet Çelebi'nin savunması- Sivasspor eski yöneticisi Ahmet Çelebi de savunmasında, petrol istasyonu işlettiğini ve tekstil işiyle de uğraştığını belirterek, ''şike'' ve ''teşvik'' gibi suçlamalarla burada olduğundan dolayı üzgün olduğunu ifade etti. Sanıklardan Mecnun Odyakmaz ile Aziz Yıldırım'ı tanıdığını söyleyen Ahmet Çelebi, hakkındaki iddialara cevap verdi. Aziz Yıldırım ile bir otelde görüşmelerinin farklı yönlere çekildiğini iddia eden Çelebi, ''Söz konusu otelde Aziz Yıldırım ile kombine kartları için görüştüm. 'Gerginim sonra görüşürüz' dedi. Daha sonra kulübe gittim ve 15 dakika gibi kısa sürede bu konuyu görüştük'' diye konuştu. Futbolcu Mehmet Yıldız ile konuştuğundan dolayı suçlandığını ifade eden Çelebi,şöyle devam etti: ''Sivasspor yöneticisiydim, Mehmet de Sivasspor'da oyuncu. Bu nedenle görüşmemiz normal. Suçlanmamı anlayamıyorum. 'Üç koldan çalışıyorum' ifadelerim, 'şike için çalışıyorum' olarak yorumlanmış. Ayrıca Mehmet de benzin istasyonu işine girmek istiyordu. Bir iki istasyon bulmuş 'Bunlara baktırabilir misin abi?' dedi. Petrol Ofisi bölge müdürü arkadaşım ile görüştüm. Mehmet Yıldız'ı çağıracaktım. Arkadaş bana telefonda 'Çağırma, ben yöneticiyim yanlış anlaşılma olmasın' dedi. Ben Mehmet'i çağırdım. 'Çocuğu olacağını, gelemeyeceğini' söyledi. Daha sonra Mehmet ile buluştuk. Bana 'Hayırdır abi, beni neden çağırdın' dedi. 'İstasyon istiyordun' dedim. 'Ben Sivas'ta istemiyorum, İstanbul'da istiyorum' dedi. O sırada Mehmet bana 'Maçta da oynamayacağım' dedi. 'Hayırdır' dedim. 'Başkanla anlaşamıyoruz' dedi. Bu görüşmeler şike olarak değerlendiriliyor.'' Hiçbir maçla ilgili hiçbir yöneticiye kural dışı, ahlak dışı teklif yapmadığını ifade eden Çelebi, ''Tüm kamuoyu önünde takımını satan yönetici olarak lanse edildim. Aziz Yıldırım ile abi kardeş gibi ilişkimiz var, emir alacak değilim, neden emir alayım'' ifadelerini kullandı. Sanık Ahmet Çelebi, hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek tahliyesini talep etti. Duruşma, tutuklu sanık Bülent İşcen'in savunmasıyla devam ediyor.

Kaynak: AA