İbrahim Üzülmez: Kimse Beşiktaş’ın Üzerinde Değildir
Uzun yıllar Beşiktaş’ın kaptanlığını yaptıktan sonra futbola son noktayı koyan ve bugünlerde teknik direktörlük için hazırlıklar yapan İbrahim Üzülmez, geride kalan transfer dönemiyle ilgili çarpıcı açıklamalar yaptı.
''Başkanlar, kulüp menfaatlerini kendi menfaatlerinin üzerine çıkartmalı.'' diyen İbrahim Üzülmez, Radyospor’a yaptığı açıklamada, “Transfere harcanan paralarla takımlarımızın Avrupa’da ses getirmesi gerekiyor. Milyon eurolardan aşağı transferler yapılmıyor. En son Galatasaray Riera’yı aldı, 10 milyon euronun üzerinde maliyeti var. Bir kez de bizim takımlarımız genç bir oyuncu alsın, 2-3 sene biz ondan faydalanalım, satarken de 20 milyon euroya satalım. Hep biz yurtdışına para vermek zorunda mıyız? Biraz da biz kazanalım. Biraz da bizim ülkemize para girsin. Türkiye’de başkanlar, yöneticiler, kulüplerin menfaatlerini kendi menfaatlerinin üzerine çıkartmalı. Bunlar yapıldığı zaman inanın arkasından başarı da gelecek. Oyuncuya para tabii ki vereceksiniz; ama karşılığını da almalısınız.” şeklinde konuştu.
GUTİ MESELESİ; HİÇ KİMSE BEŞİKTAŞ’IN ÜZERİNDE DEĞİLDİR
Türkiye’de hiçbir başkanın yıldız oyuncuları karşısına alıp, konuşamadığını belirten Üzülmez, Beşiktaş'ta yaşanan Guti olayı ile ilgili de ilginç açıklamalar yaptı.
''Guti, takım içerisinde iyi ilişkiler geliştirdiğim bir arkadaşımdı. Kendisini severim, sıcak, arkadaş canlısı bir insan.'' diyen İbrahim Üzülmez, şöyle devam etti:
''Ancak yönetimin kendisiyle ilgili son açıklamasını, “sert tedbirler alınacak” ifadesini anlamadım. Guti gönderilecek mi? Sözleşmesi mi feshedilecek. Bu ilk defa olmuyor ki! Ben Guti özelinde değil de daha genel bir değerlendirme yapmak istiyorum.
Hiçbir yönetici, başkan yıldız oyuncuyu karşısına alıp, konuşamaz. Kimse bana aksini iddia etmesin. Oysa, biz neden yıldız futbolcuyu uyarmayalım. Aldığı para helal-i hoş olsun; ama bu kadar para alıyorsa, sahada mücadele edecek. Çatır çatır mücadele etmesi gerekiyor. Sadece Guti’yi kastetmiyorum; ama Beşiktaş çok büyük bir camiadır. Kimse Beşiktaş’ın üzerinde değildir. Kimse Beşiktaş’ın üzerinde kendisini göremez.
Dünyanın en iyi oyuncusu da gelse benim için öncelikli olan Beşiktaş’tır. Asıl olan Beşiktaş’tır, bireyler Beşiktaş’ın altında hakkını vererek mücadele eder. Kimsenin saha dışı yaşantısıyla ön plana çıkmaması gerekiyor. Yabancı oyuncuları elbette seveceğiz; ama onları her şeyin önüne çıkarmamalıyız.”
METRİS ZİYARETİ VE ACELEYLE YAPILAN SON TRANSFERLER
Metris cezaevine giderek Tayfur Havutçu, Serdal Adalı ve Ahmet Ateş ile görüşen İbrahim Üzülmez, “Tayfur hoca masumiyetinin bir an önce ortaya konulup, çıkmayı ve ailesine kavuşmayı düşünüyor. Hiçbir suçunun olmadığını ve aklanarak çıkacağını düşünüyor. Ceza evinden çıktıktan sonra teknik direktörlüğü devam edip etmeyeceği konusunu konuşmadık. Bu konudaki fikrini bilmiyorum.” ifadelerini kullandı.
Edu ve Alves transferlerinin aceleyle yapıldığını kaydeden İbrahim Üzülmez, “Beşiktaş gelen Edu ve Alves’i çok iyi tanımıyorum. Takıma ne ölçüde katkı sağlayacaklarını kestiremiyorum. Bunu zaman gösterecek. Fakat Beşiktaş, bu oyuncular transfer edilmesi bile mevcut kadrosuyla şampiyonluğun en büyük adaylarından bir tanesidir. Kaliteli bir kadro var, bireysel özellikleri ön planda olan oyuncular var. Sadece ve sadece sahada isteyerek, çoşkuyla oynamaktır. Bunu yaptığınız zaman, son transferler olmasa da Beşiktaş şampiyon olur.” dedi.
İbrahim Üzülmez, “Beşiktaş, Türkiye’nin en iyi ofansif gücüne sahip, ama oyuncular istediği zaman var. Oyuncular istedikleri, rakip kadar istedikleri taktirde Beşiktaş’ın açık ara şampiyon olabilecek bir kadrosu var. Mücadele etmek, kartal gibi saldırmak gerekir. Bunu yaptığı zaman Beşiktaş, zaten hedefe ulaşır. Edu ve Alves’i acele biçimde transfer edilmiş oyuncular olarak görüyorum. Transfer yapmak için yapılmış oyuncular olarak görüyorum.” şeklinde konuştu.
BEŞİKTAŞ’TA DEFANSA YARDIM ETMEYEN OFANSİF OYUNCULAR VAR
Takım oyununa vurgu yapan İbrahim Üzülmez, “Beşiktaş’ta oyunu sadece ofansif yönde oynayan oyuncular var. Bazı oyuncular çok fazla defansa yardımcı olmuyorlar. Oysa takım defansı yapmaya ihtiyacımız var. Bazı oyuncular çok fazla defansa yardımcı olmuyorlar. Sadece defans oyuncularını suçlamamak gerekir, sadece ofansta kalan oyuncular var. Takım defansı çok önemlidir. Bunu yapmadığınız zaman kısa vadede belirli başarılar olur; ama uzun vadede asla başarılı olamazsınız.” dedi.