Kritik karar öncesi büyük kriz
Futboldaki şike ve teşvik soruşturmasındaki “gizlilik kararı” yeni krize yol açtı. Futbol Federasyonu Etik Kurulu şike dosyasıyla ilgili incelemesini sürdürürken, suçlanan şahıslara savunma hakkı verilememesi, gelecek hafta açıklanması beklenen kararın hukuka uygunluğu konusunda tartışma başlattı
Özel yetkili Cumhuriyet savcısı Mehmet Berk tarafından yürütülen futboldaki şike ve teşvik soruşturmasının Futbol Federasyonu ayağında, “savunma krizi” patlak verdi. Etik Kurulu tarafından incelemesi süren ve gelecek hafta sonuçlanmasını beklenen dosyada suçlanan şahısların, savcılık tarafından konan “gizlilik” nedeniyle savunmalarının alınamayacak olması, yeni hukuki tartışma başlattı.
“Savunma hakkı yargılamanın, vazgeçilmez unsurudur” ilkesinin ihlal edilmesi durumunda, Futbol Federasyonu’nun alacağı her kararın ileride telafisi olmayacak sonuçlar doğuracağı ileri sürüldü. Spor hukukçusu Kemal Kapulluoğlu, gerek tutuklu olan, gerek ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakılan şahıslar hakkında karar verilirken, hukukun temel ilkesinin ihlal edilerek savunmalarının alınmaması durumunda, çok önemli bir hata yapılacağı söyledi. Kapulluoğlu, “Etik Kurulu talimatında üç günlük savunma süresi öngörülüyor. Eğer bu sorumluluk yerine getirilmeden bir rapor hazırlanır, federasyon yönetimi de buna göre karar alırsa, Tahkim Kurulu’ndan dönmesi kaçınılmaz olur. Savunma alınmadan ceza verilemez. Adamlara soracaksın, ‘Şu maçta şike yapılmış, diğerinde teşvik iddiası var. Senin diyeceklerin ne? Savunma ne?” diye konuştu.
Savcılık tarafından federasyona iletilen 26 klasörlük belge ve bilgiler içinde yer alan ifadelerin savunma kabul edilemeyeceğini belirten bazı hukukçular, CAS’ın (Uluslararası Spor Mahkemesi) bu konuyla ilgili çok net tavrı olduğunun altını çizerek, “CAS, savunma hakkı tanınmadan ceza verilemez diye temel bir ilke ortaya koymuş. Bunu görmezden gelmek, uluslararası platformda da başımızı ağrıtabilir” iddiasında bulundu.
Gizlilik ilkesi
Şike ve teşvik soruşturmasıyla ilgili gizlilik kararı devam ettiği için davaya konu olan şahıslardan savunma almalarının cezai yaptırımlar getirebileceğini ileri süren federasyon yetkililerinin ise içinde bulundukları sıkıntıyı aşabilmek adına formül üretmeye çalıştıkları, avukatlar aracılığı ile yazılı savunma alabilmek için savcılıkla görüş alışverişinde bulunabilecekleri öğrenildi.
Bu arada sanık avukatlarına savcılıkta ileri sürülen suçlamaları incelemeleri için izin verilmesinin bir anlamda gizlilik kararı kalktı diye yorumlanabileceği, dolayısıyla Etik Kurulu’nun savunma istemesinin önünde herhangi engel kalmadığı görüşü de dile getirildi.
Üst düzey bir federasyon yetkilisi, “Karar için çok geciktik. Sadece Süper Ligi değil, 1 ve 2. ligi de ilgilendirdiği için fazla zamanımız kalmadı. Fikstür çekimi ve liglerin oluşumunun yanı sıra Tahkim Kurulu’na yapılacak itirazları da göz önüne alırsak, gelecek hafta somut bazı şeyler ortaya koymamız şart” dedi.
KIRMIZI KART ÖRNEĞİ
Futbol Federasyonu Disiplin Kurulu’nun en basit talimat ihlallerinde bile tarafların savunmasının aldığına dikkat çeken hukukçular, “Kırmızı kart gören oyuncuya cezasını kesmeden önce ne diyeceği sorulur. Suçu sabit olsa bile bu haktan mahrum bırakılması alınacak kararın geçerliliğini tartışılır hale getirir” ifadelerini kullandı.
KİMLER TARTIŞILIYOR?
Aziz Yıldırım, Serdal Adalı, Şekip Mosturoğlu, İlhan Ekşioğlu, Mecnun Odyakmaz, Bülent Uygun, Tayfur Havuçcu, İbrahim Akın, İskender Alın Ümit Karan, Korcan Çelikay, Cemil Turan, Ali Kıratlı, Bülent İşcen, Tamer Yelkovan, Sami Dinç, Yusuf Tarçınlı, Abdullah Başok, Ahmet Çelebi, Mehmet Yenice, Ahmet Ateş.
Aziz Yıldırım, Serdal Adalı, Şekip Mosturoğlu, İlhan Ekşioğlu, Mecnun Odyakmaz, Bülent Uygun, Tayfur Havuçcu, İbrahim Akın, İskender Alın Ümit Karan, Korcan Çelikay, Cemil Turan, Ali Kıratlı, Bülent İşcen, Tamer Yelkovan, Sami Dinç, Yusuf Tarçınlı, Abdullah Başok, Ahmet Çelebi, Mehmet Yenice, Ahmet Ateş.
Neler olabilir?
1- Etik Kurulu, raporunu önümüzdeki hafta Futbol Federasyonu’na sunacak. Kurul, eldeki bilgi ve belgelere göre bazı kulüp ve şahısların şikeye karıştığı yönünde görüş bildirebilir.
2- Federasyon raporu iki gün sürecek toplantı sonunda karara bağlayarak şike yapıldığına karar verebilir. Bazı kulüpleri küme düşürdüğünü, yöneticilere 1 ile 3 yıl ceza verildiğini açıklayabilir.
3- Savunmalar alınmadan verilmiş cezaları inceleyecek Tahkim Kurulu, Bochum Savcılığı’nın bahis soruşturmasındaki Recep Öztürk ve Durmuş Bayram kararında olduğu gibi mahkemeyi beklemeye hükmedebilir.
4- FIFA ve UEFA’ya şike incelemesinde nihai karar merci olan Tahkim Kurulu kararı bildirilecek ve CAS’ın bu konudaki temel prensipleri hatırlatılacak. Federasyonun ceza öngördüğü, ancak Tahkim’in yargı sürecini beklemeyi tercih ettiği iletilecek.
5- Tüm bunların dışında Etik Kurulu, belgeleri yeterli görmeyip, şike yapıldtığına ilişkin görüş bildiremez, böylece Futbol Federasyonu da yargı kararını beklemek zorunda kalabilir.
UEFA’dan tam destek
Şike ve teşvik soruşturmasının başlamasından sonra Futbol Federasyonu ile 1.5 aydır günlük bilgi akışı sağlayan UEFA’nın, “Vereceğiniz her kararın arkasındayız” diye güven mesajı yolladığı bildirildi. 2009 yılında Bochum savcılığının başlattığı ve Türkiye’yi içine alan bahis maniplasyonu, Sarıyer Cumhuriyet savcılığının yürüttüğü inceleme ile Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı’nın ortaya çıkardığı yasa dışı bahis operasyonunda yapılan işbirliğini takdir ettiği vurgulanan UEFA’nın, şike operasyonunda da Futbol Federasyonu’nun alacağı her kararı desteklediği kaydedildi. TFF’nin, Etik Kurulu çalışmaları, savcılık soruşturması ve konuyla ilgili gelişmeleri paylaştığı UEFA’nın, son günlerde iddia edildiği gibi A Milli Takımı 2012 Avrupa Futbol Şampiyonası’ndan ihraç etme diye bir görüşünün olmadığı, bu tarz spekülasyonlara da şiddetle karşı çıktığının altı çizildi.
“Savunma hakkı yargılamanın, vazgeçilmez unsurudur” ilkesinin ihlal edilmesi durumunda, Futbol Federasyonu’nun alacağı her kararın ileride telafisi olmayacak sonuçlar doğuracağı ileri sürüldü. Spor hukukçusu Kemal Kapulluoğlu, gerek tutuklu olan, gerek ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakılan şahıslar hakkında karar verilirken, hukukun temel ilkesinin ihlal edilerek savunmalarının alınmaması durumunda, çok önemli bir hata yapılacağı söyledi. Kapulluoğlu, “Etik Kurulu talimatında üç günlük savunma süresi öngörülüyor. Eğer bu sorumluluk yerine getirilmeden bir rapor hazırlanır, federasyon yönetimi de buna göre karar alırsa, Tahkim Kurulu’ndan dönmesi kaçınılmaz olur. Savunma alınmadan ceza verilemez. Adamlara soracaksın, ‘Şu maçta şike yapılmış, diğerinde teşvik iddiası var. Senin diyeceklerin ne? Savunma ne?” diye konuştu.
Savcılık tarafından federasyona iletilen 26 klasörlük belge ve bilgiler içinde yer alan ifadelerin savunma kabul edilemeyeceğini belirten bazı hukukçular, CAS’ın (Uluslararası Spor Mahkemesi) bu konuyla ilgili çok net tavrı olduğunun altını çizerek, “CAS, savunma hakkı tanınmadan ceza verilemez diye temel bir ilke ortaya koymuş. Bunu görmezden gelmek, uluslararası platformda da başımızı ağrıtabilir” iddiasında bulundu.
Gizlilik ilkesi
Şike ve teşvik soruşturmasıyla ilgili gizlilik kararı devam ettiği için davaya konu olan şahıslardan savunma almalarının cezai yaptırımlar getirebileceğini ileri süren federasyon yetkililerinin ise içinde bulundukları sıkıntıyı aşabilmek adına formül üretmeye çalıştıkları, avukatlar aracılığı ile yazılı savunma alabilmek için savcılıkla görüş alışverişinde bulunabilecekleri öğrenildi.
Bu arada sanık avukatlarına savcılıkta ileri sürülen suçlamaları incelemeleri için izin verilmesinin bir anlamda gizlilik kararı kalktı diye yorumlanabileceği, dolayısıyla Etik Kurulu’nun savunma istemesinin önünde herhangi engel kalmadığı görüşü de dile getirildi.
Üst düzey bir federasyon yetkilisi, “Karar için çok geciktik. Sadece Süper Ligi değil, 1 ve 2. ligi de ilgilendirdiği için fazla zamanımız kalmadı. Fikstür çekimi ve liglerin oluşumunun yanı sıra Tahkim Kurulu’na yapılacak itirazları da göz önüne alırsak, gelecek hafta somut bazı şeyler ortaya koymamız şart” dedi.
KIRMIZI KART ÖRNEĞİ
Futbol Federasyonu Disiplin Kurulu’nun en basit talimat ihlallerinde bile tarafların savunmasının aldığına dikkat çeken hukukçular, “Kırmızı kart gören oyuncuya cezasını kesmeden önce ne diyeceği sorulur. Suçu sabit olsa bile bu haktan mahrum bırakılması alınacak kararın geçerliliğini tartışılır hale getirir” ifadelerini kullandı.
KİMLER TARTIŞILIYOR?
Aziz Yıldırım, Serdal Adalı, Şekip Mosturoğlu, İlhan Ekşioğlu, Mecnun Odyakmaz, Bülent Uygun, Tayfur Havuçcu, İbrahim Akın, İskender Alın Ümit Karan, Korcan Çelikay, Cemil Turan, Ali Kıratlı, Bülent İşcen, Tamer Yelkovan, Sami Dinç, Yusuf Tarçınlı, Abdullah Başok, Ahmet Çelebi, Mehmet Yenice, Ahmet Ateş.
Aziz Yıldırım, Serdal Adalı, Şekip Mosturoğlu, İlhan Ekşioğlu, Mecnun Odyakmaz, Bülent Uygun, Tayfur Havuçcu, İbrahim Akın, İskender Alın Ümit Karan, Korcan Çelikay, Cemil Turan, Ali Kıratlı, Bülent İşcen, Tamer Yelkovan, Sami Dinç, Yusuf Tarçınlı, Abdullah Başok, Ahmet Çelebi, Mehmet Yenice, Ahmet Ateş.
Neler olabilir?
1- Etik Kurulu, raporunu önümüzdeki hafta Futbol Federasyonu’na sunacak. Kurul, eldeki bilgi ve belgelere göre bazı kulüp ve şahısların şikeye karıştığı yönünde görüş bildirebilir.
2- Federasyon raporu iki gün sürecek toplantı sonunda karara bağlayarak şike yapıldığına karar verebilir. Bazı kulüpleri küme düşürdüğünü, yöneticilere 1 ile 3 yıl ceza verildiğini açıklayabilir.
3- Savunmalar alınmadan verilmiş cezaları inceleyecek Tahkim Kurulu, Bochum Savcılığı’nın bahis soruşturmasındaki Recep Öztürk ve Durmuş Bayram kararında olduğu gibi mahkemeyi beklemeye hükmedebilir.
4- FIFA ve UEFA’ya şike incelemesinde nihai karar merci olan Tahkim Kurulu kararı bildirilecek ve CAS’ın bu konudaki temel prensipleri hatırlatılacak. Federasyonun ceza öngördüğü, ancak Tahkim’in yargı sürecini beklemeyi tercih ettiği iletilecek.
5- Tüm bunların dışında Etik Kurulu, belgeleri yeterli görmeyip, şike yapıldtığına ilişkin görüş bildiremez, böylece Futbol Federasyonu da yargı kararını beklemek zorunda kalabilir.
UEFA’dan tam destek
Şike ve teşvik soruşturmasının başlamasından sonra Futbol Federasyonu ile 1.5 aydır günlük bilgi akışı sağlayan UEFA’nın, “Vereceğiniz her kararın arkasındayız” diye güven mesajı yolladığı bildirildi. 2009 yılında Bochum savcılığının başlattığı ve Türkiye’yi içine alan bahis maniplasyonu, Sarıyer Cumhuriyet savcılığının yürüttüğü inceleme ile Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı’nın ortaya çıkardığı yasa dışı bahis operasyonunda yapılan işbirliğini takdir ettiği vurgulanan UEFA’nın, şike operasyonunda da Futbol Federasyonu’nun alacağı her kararı desteklediği kaydedildi. TFF’nin, Etik Kurulu çalışmaları, savcılık soruşturması ve konuyla ilgili gelişmeleri paylaştığı UEFA’nın, son günlerde iddia edildiği gibi A Milli Takımı 2012 Avrupa Futbol Şampiyonası’ndan ihraç etme diye bir görüşünün olmadığı, bu tarz spekülasyonlara da şiddetle karşı çıktığının altı çizildi.