Futbolda Şike Meclis Gündeminde
CHP, futbolda şike iddialarını Meclis gündemine taşıdı.
CHP İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak ve arkadaşlarının imzasıyla TBMM Başkanlığına sunulan araştırma önergesinde, Türkiye‘nin önde gelen spor kulüplerin yöneticileri ve bazı sporcuların, şike iddialarıyla tutuklanarak cezaevine gönderildiği anımsatıldı.
Gerekçede, bu çerçevede yürütülen operasyonların 3 Temmuz‘da başlatıldığı, halen süren operasyonların ucu açık bir süreçte de devam edeceğinin anlaşıldığı ifade edildi. Şike iddialarının üzerine gidilmesinin, Türk sporunun gelişmesi ve uluslararası alanda başarılı olması açısından son derece önemli ve gerekli olduğuna işaret edilen gerekçede, ‘‘Ancak şike soruşturmasının zamanlaması, yürütülüş yöntemi ve gelişimi, bir şike organizasyonunun çökertilmesinin yanında, daha farklı siyasi girişimlerin ve amaçların da olabileceği yönünde bazı kuşkular ortaya çıkarmaktadır‘‘ denildi.
Gerekçede, soruşturmayı yürüten savcının, gözaltına alınan Trabzonspor Başkanı Sadri Şener‘e ‘‘12 Haziran seçimleri öncesi Başbakan Erdoğan‘a yönelik komplo kuruldu mu?‘‘ sorusunu yöneltmesinin, soruşturmanın spor alanının dışında, daha çok siyasi yönü olduğu yorumlarını kuvvetlendirdiği belirtildi.
Şike operasyonlarının her aşamasının, evrensel hukuk ilkelerine ve yasal mevzuata aykırı bir şekilde basına servis edildiği, soruşturma tamamlanmadan ve iddianame hazırlanmadan bazı spor kulüpleri ve spor adamlarının, toplum önünde peşinen suçlu ilan edildiği vurgulandı. Gerekçede, şunlar kaydedildi:
‘‘Soruşturmanın gizliliğine ilişkin ihlaller, en hafif deyimi ile iktidarın ihmalinden kaynaklanmaktadır ve bu ihlallerin, iktidarın himayesi olmadan sistematik bir şekilde sürdürülmesi olanaklı değildir.
Şike operasyonunun, ceza hukukunun en temel ilkelerinden olan masumiyet karinesinin ihlali yanında, endüstriyel futbolun marka değerini düşürmesi, halka açık birer şirket olan birçok spor kulübünün yatırımcılarının zarara uğraması ve en önemlisi de özerk TFF‘nin yönetimine dışarıdan müdahalelere ve siyasetin malzemesi yapılması sonucuna neden olduğu açık bir gerçektir. Bu açıdan Türk futbolunu halkın karşısında ve uluslararası alanda zor durumdan kurtarmak için gerekli önlemlerin belirlenmesi ve bir an önce hayata geçirilmesi bir zorunluluktur.
Türk Sporunda Şiddet, Şike, Rüşvet ve Haksız Rekabet İddialarının Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu Raporunda yer alan tespit ve önerilerin gereğinin hayata geçirilip geçirilmediğinin araştırılması, spor alanındaki siyasi baskıların ve şekillendirme girişimlerinin belirlenmesi, federasyonların özerkliğini yitirmesine neden olan müdahalelerin değerlendirilmesi, sporun ve sporcunun itibarını yitirmesine neden olan uygulamaların incelenerek, alınması gereken önlemlerin tespiti amacıyla Meclis araştırması açılmasını istiyoruz.‘‘
14.07.2011 14:54:48
Gerekçede, bu çerçevede yürütülen operasyonların 3 Temmuz‘da başlatıldığı, halen süren operasyonların ucu açık bir süreçte de devam edeceğinin anlaşıldığı ifade edildi. Şike iddialarının üzerine gidilmesinin, Türk sporunun gelişmesi ve uluslararası alanda başarılı olması açısından son derece önemli ve gerekli olduğuna işaret edilen gerekçede, ‘‘Ancak şike soruşturmasının zamanlaması, yürütülüş yöntemi ve gelişimi, bir şike organizasyonunun çökertilmesinin yanında, daha farklı siyasi girişimlerin ve amaçların da olabileceği yönünde bazı kuşkular ortaya çıkarmaktadır‘‘ denildi.
Gerekçede, soruşturmayı yürüten savcının, gözaltına alınan Trabzonspor Başkanı Sadri Şener‘e ‘‘12 Haziran seçimleri öncesi Başbakan Erdoğan‘a yönelik komplo kuruldu mu?‘‘ sorusunu yöneltmesinin, soruşturmanın spor alanının dışında, daha çok siyasi yönü olduğu yorumlarını kuvvetlendirdiği belirtildi.
Şike operasyonlarının her aşamasının, evrensel hukuk ilkelerine ve yasal mevzuata aykırı bir şekilde basına servis edildiği, soruşturma tamamlanmadan ve iddianame hazırlanmadan bazı spor kulüpleri ve spor adamlarının, toplum önünde peşinen suçlu ilan edildiği vurgulandı. Gerekçede, şunlar kaydedildi:
‘‘Soruşturmanın gizliliğine ilişkin ihlaller, en hafif deyimi ile iktidarın ihmalinden kaynaklanmaktadır ve bu ihlallerin, iktidarın himayesi olmadan sistematik bir şekilde sürdürülmesi olanaklı değildir.
Şike operasyonunun, ceza hukukunun en temel ilkelerinden olan masumiyet karinesinin ihlali yanında, endüstriyel futbolun marka değerini düşürmesi, halka açık birer şirket olan birçok spor kulübünün yatırımcılarının zarara uğraması ve en önemlisi de özerk TFF‘nin yönetimine dışarıdan müdahalelere ve siyasetin malzemesi yapılması sonucuna neden olduğu açık bir gerçektir. Bu açıdan Türk futbolunu halkın karşısında ve uluslararası alanda zor durumdan kurtarmak için gerekli önlemlerin belirlenmesi ve bir an önce hayata geçirilmesi bir zorunluluktur.
Türk Sporunda Şiddet, Şike, Rüşvet ve Haksız Rekabet İddialarının Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu Raporunda yer alan tespit ve önerilerin gereğinin hayata geçirilip geçirilmediğinin araştırılması, spor alanındaki siyasi baskıların ve şekillendirme girişimlerinin belirlenmesi, federasyonların özerkliğini yitirmesine neden olan müdahalelerin değerlendirilmesi, sporun ve sporcunun itibarını yitirmesine neden olan uygulamaların incelenerek, alınması gereken önlemlerin tespiti amacıyla Meclis araştırması açılmasını istiyoruz.‘‘
14.07.2011 14:54:48
Kaynak: AA