Sörfçü Aylin Sponsor Bulursa Dünya Şampiyonu Olacak
Babası Türk, annesi Alman olan Aylin Lena Erdil, doğuştan sörfçü. 1989 yılında İzmir’de doğan ve elde ettiği başarılarla Rüzgarın Kızı lakabını alan Aylin‘in babası ve annesi de sörfçü.
Babası Türk, annesi Alman olan Aylin Lena Erdil, doğuştan sörfçü. 1989 yılında İzmir’de doğan ve elde ettiği başarılarla Rüzgarın Kızı lakabını alan Aylin‘in babası ve annesi de sörfçü.
Geçtiğimiz yıl Vietnam‘da yapılan dünya şampiyonasında beşinci olarak tüm dikkatleri üzerine çeken Erdil, gözünü dünya şampiyonluğuna dikmiş durumda. Erdil, dünya şampiyonasının ikinci ayağı olan ve 20 Mayıs’ta sona eren Güney Kore’de de dünya beşinciliğini korudu.
Yarışların üçüncü ayağı 31 Mayıs - 5 Haziran’da İspanya’da organize edilecek.
İki ustadan yani anne ve babasından çok şey öğrendiğini belirten Lena Erdil, "Günde 4 saat idman yapıyorum. Dünyanın en iyi sörfçüleri arasında gösteriliyorum. Yani ilk ondayım. Hedefim önümüzdeki yıl yapılacak şampiyonada dünya birincisi olmak." diyor.
Eğer imkan verilirse daha çok başarılı sporcuların çıkacağının altını çizen Erdil, "Su sporları geçmişten gelen bir spor kültürüne bağlıdır. Yüzme bilmeyen bir halkın su sporları yapması mümkün değildir. İlk öğretimde yüzme derslerinin olması gereklidir. Yaz aylarında yapılacak yüzme kursları da ileride su sporlarının yapılmasını kolaylaştıracaktır." diye ifade ediyor.
Rüzgar sörfünün ülkemizde çok tanınmadığından yakınan Aylin, "Rüzgar sörfü Türkiye‘de çok tanınan bir spor dalı değil. Son yıllarda ülkemizde yapılan PWA dünya şampiyonaları sayesinde basında ve medyada biraz daha ilgi çekmeye başladı.Çağla Kubat‘ın tanınmasının sebebi ajanslarla çalışmasından dolayı. Bu ajanslar yarış olsun olmasın Çağla ile ilgili her 15 günde bir magazin haberler yapıyorlar. Bu yüzden sanki Türkiye’de başka sörfçü yokmuş gibi algılanıyor.‘‘ diyerek şöyle konuştu:
‘‘Aslında son yıllarda dünya şampiyonalarına katılan çok yetenekli Türk sporcular var. Ama o sporcuların adı basında hiç geçmiyor. Medyada isminizin duyulması için ajansınızın mı olması gerekiyor."
Başarısında en büyük payı babasına ayıran Aylin Lena Erdil, "Babam antrenörüm, masörüm, fizyoterapistim, hakemim, malzemecim, şöforum, sponsorum yani kısaca herşeyim. Kendisi spor bilimcisi olduğu için en ince ayrıntıları düşünüyor. Senelerdir yaptığımız hazırlık antrenmanlarıyla dünya şampiyonluğuna adım adım ilerliyoruz.‘‘ dedi.
KULÜBÜM YOK, SPONSOR BULAMIYORUM
Aylin Lena Erdil, büyük hedef için en önemli faktörün sponsorlar olduğunu da belirterek, konuşmasına şöyle devam etti:
‘‘Ana sponsorum olduğu taktirde bu hedefe en kısa zamanda ulaşacağıma inanıyorum. Senelerdir elimizde sponsorluk dosyası kapı kapı dilenci gibi dolaşıyoruz. Bu kadar büyük şirketlerin ve kulüplerin olduğu ülkemizde 100 bin TL‘lik bir sponsorluk bulamıyorum. En trajik olanı ise hâlâ kulübüm bile yok. Ancak kısıtlı imkanlarla bunları başarabildim.
Sponsor desteğine ihtiyacım var. İnanın ki benim yaşadıklarım bir dramdır. Üzüntü vericidir. Yaşadıklarımı anlatsam roman olurdu. İddia ediyorum sponsor bulursam dünya şampiyonu olacağım. Babamın imkanlarıyla buralara kadar geldim. Sörfü çok seviyorum. Türk kızının başarısını tüm dünyaya göstermek istiyorum."
Duygulu konuşmasının ardından gözleri dolan Aylin, sörfün sanılanın aksine zengin sporu olmadığını ifade ederek, "Herkes zengin sporu zannediyor ama dünya şampiyonlarına bakılırsa deniz kenarında yaşayan orta sınıf hatta fakir ailelerden geldikleri görülebilir. Benim annem babamda öğretmen. Herkes 8 saatlik bir kursla 250 - 300 TL harcayarak rüzgar sörfü öğrenebilir. Daha sonra kendi malzemesini satın alabilir." sörfe yeni başlayacaklara yol gösteriyor.
Türkiye‘de fazla tanınmadığını, ancak Avrupa‘da medyada geniş yer bulduğunu belirten Erdil, "Son yıllarda Türkiye şampiyonu olduğum için hem yazılı basında hem görsel medyada yeni yeni yer bulmaya başladım. Sörf camiasında herkes beni iyi tanıyor. Ama Türkiye‘de fazla tanındığımı zannetmiyorum. Yurt dışında ise basında daha çok yer alıyorum.Bu hafta bir windsurf dergisi beni kapak yaptı. Geleceğin dünya şampiyonu adayları içerisinde göstermişler." diyor.
Kendini bildi bileli denizde olduğunu belirten Aylin Lena Erdil, bazen denizde olup olmadığını unuttuğunu söylüyor. Erdil, "Benim doğal yaşantım deniz üstünde olduğu için artık okyonusta bile olsam bana normal geliyor. Ama çok büyük okyonus dalgalarında her zaman risk vardır. Bu büyük dalgalarda çok dikkatli olmanız gerekir. Aksi taktirde düşersiniz ve üstünüzden tonlarca su geçer. Bu da hayati tehlikesi olan bir durumdur. Ayrıca bizim sevgili arkadaşlarımız köpek balıklarını da hiç unutmamak lazım. Yunus balıkları ise bizim en yakın yol arkadaşlarımız." derken denizin tehlikelerine de dikkat çekiyor.
Aylin Lena Erdil, son olarak nelerden hoşlandığını ise şöyle anlatıyor:
‘‘Açıkcası şu son zamanlarda çok fazla boş zamanım olmuyor antrenmanlar ve universite yanında sponsor bulmaya çalışıyorum ve sörf okulumuzu sezona hazırlıyorum. Boş olunca gezmeyi çok severim yani yeni yerleri keşvetmek ve farklı farklı sporları yapmak bisiklet olsun dağa tırmaniış olsun, tenis, voleybol, spor yaptıkca mutlu oluyorum.
Kitap okumayı çok severim en son okuduğum roman Isabel Allendenin, ‘Ruhlar Evi‘. İnsanların denize ve doğaya çöp atmalarına çok kızarım. Enginarli yemekleri çok severim. Hayatımı kimseyle değişmek istemem. Denizden uzak biyerde olmak istemem. Jack Johnsonu çok seviyorum yerli müzik Duman herhalde. Keira Knightley ve Kadir İnanır‘ı seviyorum. Kahramanlar dizisini izliyorum bu aralar...‘‘
AYLİN LENA ERDİL‘İN BAŞARILARI
2003 - 2008 Türkiyede tüm genç bayanlar yarışmalarında birincilik
2006 -7 Türkiye bayanlarda ikincisi
2006 RSX Balkan Şampiyonasında üçüncünlük
2007 IFCA Dünya sıralamasında büyük bayanlarda beşinci.
2008 PWA Dünya Şampiyonasında dördüncülük (Türkiye/ Alaçatı)
2008 IFCA Gençler Dünya Şampiyonasında Dünya ikincisi
2009 Türkiye Slalom Türkiye Şampiyonu
2010 Türkiye Slalom Keşan Ayağı Türkiye Birincisi
2011 PWA Slalom Dünya 5.
Geçtiğimiz yıl Vietnam‘da yapılan dünya şampiyonasında beşinci olarak tüm dikkatleri üzerine çeken Erdil, gözünü dünya şampiyonluğuna dikmiş durumda. Erdil, dünya şampiyonasının ikinci ayağı olan ve 20 Mayıs’ta sona eren Güney Kore’de de dünya beşinciliğini korudu.
Yarışların üçüncü ayağı 31 Mayıs - 5 Haziran’da İspanya’da organize edilecek.
İki ustadan yani anne ve babasından çok şey öğrendiğini belirten Lena Erdil, "Günde 4 saat idman yapıyorum. Dünyanın en iyi sörfçüleri arasında gösteriliyorum. Yani ilk ondayım. Hedefim önümüzdeki yıl yapılacak şampiyonada dünya birincisi olmak." diyor.
Eğer imkan verilirse daha çok başarılı sporcuların çıkacağının altını çizen Erdil, "Su sporları geçmişten gelen bir spor kültürüne bağlıdır. Yüzme bilmeyen bir halkın su sporları yapması mümkün değildir. İlk öğretimde yüzme derslerinin olması gereklidir. Yaz aylarında yapılacak yüzme kursları da ileride su sporlarının yapılmasını kolaylaştıracaktır." diye ifade ediyor.
Rüzgar sörfünün ülkemizde çok tanınmadığından yakınan Aylin, "Rüzgar sörfü Türkiye‘de çok tanınan bir spor dalı değil. Son yıllarda ülkemizde yapılan PWA dünya şampiyonaları sayesinde basında ve medyada biraz daha ilgi çekmeye başladı.Çağla Kubat‘ın tanınmasının sebebi ajanslarla çalışmasından dolayı. Bu ajanslar yarış olsun olmasın Çağla ile ilgili her 15 günde bir magazin haberler yapıyorlar. Bu yüzden sanki Türkiye’de başka sörfçü yokmuş gibi algılanıyor.‘‘ diyerek şöyle konuştu:
‘‘Aslında son yıllarda dünya şampiyonalarına katılan çok yetenekli Türk sporcular var. Ama o sporcuların adı basında hiç geçmiyor. Medyada isminizin duyulması için ajansınızın mı olması gerekiyor."
Başarısında en büyük payı babasına ayıran Aylin Lena Erdil, "Babam antrenörüm, masörüm, fizyoterapistim, hakemim, malzemecim, şöforum, sponsorum yani kısaca herşeyim. Kendisi spor bilimcisi olduğu için en ince ayrıntıları düşünüyor. Senelerdir yaptığımız hazırlık antrenmanlarıyla dünya şampiyonluğuna adım adım ilerliyoruz.‘‘ dedi.
KULÜBÜM YOK, SPONSOR BULAMIYORUM
Aylin Lena Erdil, büyük hedef için en önemli faktörün sponsorlar olduğunu da belirterek, konuşmasına şöyle devam etti:
‘‘Ana sponsorum olduğu taktirde bu hedefe en kısa zamanda ulaşacağıma inanıyorum. Senelerdir elimizde sponsorluk dosyası kapı kapı dilenci gibi dolaşıyoruz. Bu kadar büyük şirketlerin ve kulüplerin olduğu ülkemizde 100 bin TL‘lik bir sponsorluk bulamıyorum. En trajik olanı ise hâlâ kulübüm bile yok. Ancak kısıtlı imkanlarla bunları başarabildim.
Sponsor desteğine ihtiyacım var. İnanın ki benim yaşadıklarım bir dramdır. Üzüntü vericidir. Yaşadıklarımı anlatsam roman olurdu. İddia ediyorum sponsor bulursam dünya şampiyonu olacağım. Babamın imkanlarıyla buralara kadar geldim. Sörfü çok seviyorum. Türk kızının başarısını tüm dünyaya göstermek istiyorum."
Duygulu konuşmasının ardından gözleri dolan Aylin, sörfün sanılanın aksine zengin sporu olmadığını ifade ederek, "Herkes zengin sporu zannediyor ama dünya şampiyonlarına bakılırsa deniz kenarında yaşayan orta sınıf hatta fakir ailelerden geldikleri görülebilir. Benim annem babamda öğretmen. Herkes 8 saatlik bir kursla 250 - 300 TL harcayarak rüzgar sörfü öğrenebilir. Daha sonra kendi malzemesini satın alabilir." sörfe yeni başlayacaklara yol gösteriyor.
Türkiye‘de fazla tanınmadığını, ancak Avrupa‘da medyada geniş yer bulduğunu belirten Erdil, "Son yıllarda Türkiye şampiyonu olduğum için hem yazılı basında hem görsel medyada yeni yeni yer bulmaya başladım. Sörf camiasında herkes beni iyi tanıyor. Ama Türkiye‘de fazla tanındığımı zannetmiyorum. Yurt dışında ise basında daha çok yer alıyorum.Bu hafta bir windsurf dergisi beni kapak yaptı. Geleceğin dünya şampiyonu adayları içerisinde göstermişler." diyor.
Kendini bildi bileli denizde olduğunu belirten Aylin Lena Erdil, bazen denizde olup olmadığını unuttuğunu söylüyor. Erdil, "Benim doğal yaşantım deniz üstünde olduğu için artık okyonusta bile olsam bana normal geliyor. Ama çok büyük okyonus dalgalarında her zaman risk vardır. Bu büyük dalgalarda çok dikkatli olmanız gerekir. Aksi taktirde düşersiniz ve üstünüzden tonlarca su geçer. Bu da hayati tehlikesi olan bir durumdur. Ayrıca bizim sevgili arkadaşlarımız köpek balıklarını da hiç unutmamak lazım. Yunus balıkları ise bizim en yakın yol arkadaşlarımız." derken denizin tehlikelerine de dikkat çekiyor.
Aylin Lena Erdil, son olarak nelerden hoşlandığını ise şöyle anlatıyor:
‘‘Açıkcası şu son zamanlarda çok fazla boş zamanım olmuyor antrenmanlar ve universite yanında sponsor bulmaya çalışıyorum ve sörf okulumuzu sezona hazırlıyorum. Boş olunca gezmeyi çok severim yani yeni yerleri keşvetmek ve farklı farklı sporları yapmak bisiklet olsun dağa tırmaniış olsun, tenis, voleybol, spor yaptıkca mutlu oluyorum.
Kitap okumayı çok severim en son okuduğum roman Isabel Allendenin, ‘Ruhlar Evi‘. İnsanların denize ve doğaya çöp atmalarına çok kızarım. Enginarli yemekleri çok severim. Hayatımı kimseyle değişmek istemem. Denizden uzak biyerde olmak istemem. Jack Johnsonu çok seviyorum yerli müzik Duman herhalde. Keira Knightley ve Kadir İnanır‘ı seviyorum. Kahramanlar dizisini izliyorum bu aralar...‘‘
AYLİN LENA ERDİL‘İN BAŞARILARI
2003 - 2008 Türkiyede tüm genç bayanlar yarışmalarında birincilik
2006 -7 Türkiye bayanlarda ikincisi
2006 RSX Balkan Şampiyonasında üçüncünlük
2007 IFCA Dünya sıralamasında büyük bayanlarda beşinci.
2008 PWA Dünya Şampiyonasında dördüncülük (Türkiye/ Alaçatı)
2008 IFCA Gençler Dünya Şampiyonasında Dünya ikincisi
2009 Türkiye Slalom Türkiye Şampiyonu
2010 Türkiye Slalom Keşan Ayağı Türkiye Birincisi
2011 PWA Slalom Dünya 5.