Fenerbahçe'nin golcüsü Mamadou Niang: Taraftarlarımız mutlu edeceğiz
Fenerbahçe'nin yıldız golcüsü Mamadou Niang derbiden Fenerbahçe'deki durumuna, ailesinden hobilerine kadar her şeyi açık yüreklilikle anlattı.
Fenerbahçe Televizyonu'nda yayınlanan "Günün Röportajı" programında özel açıklamalarda bulunan Fenerbahçe'nin Senegalli golcüsü Mamadou Niang, takımda çok güzel bir ortam bulduğunu ve çok mutlu olduğunu söyledi.
Fenerbahçe'de geldiği andan itibaren kendisine çok iyi davranıldığını dile getiren Niang, "Geldiğim günden beri söylüyorum; teknik heyet, arkadaşlarım, yöneticilerimiz beni çok iyi karşıladılar; çok iyi ağırladılar. Burada arkadaşlık ortamı çok iyi. Sezona çok iyi bir başlangıç yapamamamıza rağmen arkadaşlığımız, takım içindeki havamız ve bana karşı olan davranışlar gayet iyi" şeklinde konuştu.
"ALEX VE EMRE İLE İNGİLİZCE ANLAŞIYORUZ"
Takımdaki arkadaşları ile saha içinde de saha dışında da oldukça sıcak diyaloglar yaşandığını ifade eden golcü futbolcu, "Aslında takım içinde Fransızca konuşan çok insan olmadığı için bu bazı eksikliklere sebep olabiliyor. Ancak İngilizce konuşan arkadaşlarım var ve benim de İngilizcem olduğu için Alex, Emre ve diğer arkadaşlarımla bu şekilde anlaşıyoruz.
Kaptanımız Alex, saha içinde ve dışında neler yapmam gerektiğini; takımla ilgili bilgileri benimle paylaşıyor. Emre yine aynı şekilde bana yardımcı oluyor. Takımın başarısı için saha içinde iyi anlaşmak ve birbirimize yardımcı olmak zorundayız ve bu saha dışına da yansıyor. Orada da yine aynı şekilde diyaloglarımız gayet iyi. Takım atmosferi ve sıcak diyaloglar şu ana kadar gayet iyi gidiyor" diye konuştu.
"FENERBAHÇE TÜRKİYE'NİN EN POPÜLER TAKIMI"
Fenerbahçe'ye başarılar kazanmak için geldiğinin altını çizen Niang, "Her şeyden önce Marsilya'yı bırakıp buraya gelmek benim kararımdı… Fenerbahçe, büyük bir kulüp ve Türkiye'nin en popüler takımı. Lig değiştirmek yani Fransa Ligi'nden Türkiye Ligi'ne geçmek istedim. Tabiî ki başarılar kazanmak ve şampiyon olmak için buradayım. Başarılı olacağımıza ve takım olarak çok önemli işer yapacağımıza da inanıyorum" dedi.
Futbol hayatında çok iyi antrenörlerle çalışmasının kendisine çok şey kazandırdığını dile getiren Niang, "Futbola Havres kentinde altyapı çalışmalarıyla başladım. 17-18 yaşına kadar bu altyapı kulübünde devam ettim; sonra Troyes AC takımına geçtim. Eski kulübümdeki altyapı antrenörüm tarafından Troyes AC'ye tavsiye edildim. 3-4 yıl burada 1.Lig ve profesyonel takımla çalıştıktan sonra Metz Kulübü beni transfer etti ve burada oynadım. Sonra 2 yıllığına Strasbourg ile anlaştım ve buradaki performansımla basamakları daha hızlı tırmanmaya başladım.
Buradaki başarılı dönemimin ardından herkesin bildiği gibi Marsilya ile anlaşma imzaladım ve kariyerim bir anlamda zirve yaptı; futbol hayatımın en verimli 5 yılını burada geçirdim sonra da Fenerbahçe'ye geldim. Tüm bu kariyerimdeki en büyük şansım, çok iyi hocalarla çalışmam ve onların bana güvenip şans vermeleri oldu. Onların bana tanıdıkları imkânlar, bana öğrettikleri ve benden istedikleri dâhilinde böyle bir başarı yakaladım ve en sonunda Fenerbahçe'ye geldim diyebilirim. Sihirli kelime doğru hocalarla çalışmış olmak" şeklinde konuştu.
"FUTBOL İZLEMEYİ SEVİYORUM"
Futbolun her şeyini çok sevdiğini ifade eden Niang, en beğendiği golcünün kim olduğu kendisine sorulduğunda; "Bu sorunun cevabı genelde klasiktir. Eto'o denebilir. Ronaldo tabiî ki denebilir. Ama ben onları beğenmekle birlikte benim pozisyonumda oynayan bütün futbolcuları beğeniyorum. Çünkü futbolu, futbol izlemeyi seviyorum. İyi oynayan, takımına katkıda bulunan tüm futbolcuları seviyorum; izliyorum" ifadelerini kullandı.
Evlenmeden önce daha hareketli yaşadığını söyleyen Niang, evlendikten sonra ise hayatında her şeyin değiştiğini ve zamanını ailesiyle geçirmekten mutluluk duyduğunu dile getirdi.
Niang, "Evlenmeden önce aslında daha hareketli, aktif bir hayatım vardı. Evlendikten sonra çocuklarım ve eşimle birlikte bir aile olduk ve tabiî ki eskisi gibi değilim artık. Evlenmeden ve çocuk sahibi olmadan önce daha hırslı ve kaybetmeyi kesinlikle kabul edemeyen bir yapıdaydım. Şimdi çocuklarım var ve sıkıntılı zamanlarımda onlarla olarak rahatlıyorum, stresim böylece yok oluyor. Bir futbolcunun hayatı; antrenmanlar, kupalar, maçlar derken oldukça yoğun geçiyor.
"1 OĞLUM, 4 KIZIM VAR"
Boş zamanlarımda ve en ufak bir fırsat bulduğumda ailemle ve çocuklarımla zaman geçiriyorum hatta onlarla olmak için zaman yaratmaya çalışıyorum. 1 oğlum ve 4 kızım var. Oğlum henüz 5 buçuk yaşında. Görünüş olarak bana benziyor. Ailem henüz burada değil; Fransa'dalar ve onları çok özlüyorum. Oğlum top oynamayı çok seviyor. Ne zaman top görse peşinde koşturuyor ve fizik olarak da bana benziyor. Şu an için çok büyük özlem içindeyim" dedi.
Fenerbahçe'nin ligde ve Avrupa'da istediği sonuçları alamadığını ve bu durumun kendilerini çok üzdüğünü ifade eden Niang, "Trabzon maçından bahsedecek olursak kalemizde biranda goller gördük; çok iyi bir başlangıç olmadı bizim için. Kayserispor maçında da topa en iyi sahip olduğumuz anlarda gol yedik. Sonra hemen 2. gol geldi. Bunun çözümü hocamızın söylediklerini yapıp, daha çok çalışıp, sorunları belirleyip üzerine gitmek.
"MÜMKÜN OLDUĞU KADAR ÇABUK BAŞARILI SONUÇLAR ALMALIYIZ"
Aynı şekilde Avrupa'dan elendiğimiz PAOK maçında da 1 gol atabilirdik; atmamız gerekiyordu fakat atamadık. Burada attık fakat talihsiz bir şekilde elendik. Şu andaki seriden daha iyi bir seriye gelmek için tabii ki mümkün olduğu kadar çabuk başarılı sonuçlar almalıyız. Ancak ben yeni geldiğim için bir şey söyleyemem; teknik ekip bunu bilir ve onlar mümkün olduğu kadar kısa süre içinde seviyeyi yükseltmek adına gereken hamleleri yapıyorlar" ifadelerini kulandı.
Türkiye'deki futbolun Fransa liginden çok farklı olmadığının ve bir an önce buraya alışması gerektiğinin altını çizen Niang, "Aslında Türkiye ve Fransa Ligi çok farklı ligler değiller, burada futbol oradakinden çok sert değil. Ancak savunma yaparken çok yakın markaj ve formadan çekme var. Gördüğüm kadarıyla hakemler de buna çok fazla müdahale etmiyorlar.
Bir hücum oyuncusu olarak size sürekli sert müdahalede bulunan; sürekli arkanızda olan, çekiştiren bir oyuncu ile saha içinde hareket etmek çok kolay olmuyor. Fransız Ligi'nde hakemler buna izin vermiyor ve hemen sarı kart gösteriliyor. Buradaki duruma biran önce alışmam ve adapte olmam gerekiyor. İlk kez Fransız Ligi'nden ayrı bir ligde oynuyorum ve buradaki futbola, defans oyununa uyum sağlamam gerekiyor. En kısa sürede bunu yapacağım" şeklinde konuştu.
"FORMAYI KAPMAK İÇİN ÇOK ÇALIŞMAM GEREKİYOR"
Takımda 4 tane gol kralı olduğunu ve forma rekabetinin çok çetin geçtiğini dile getiren Niang, "Çok silahı olan ve çok iyi oyuncuları olan bir takımız. Gelirken bunu biliyordum zaten. Çok iyi oyuncuların olması ve rekabetin üst düzeyde yaşanması her şeyden önce Fenerbahçe'ye kazandıracaktır. Biz biliyoruz ki Fenerbahçe formasıyla sahada olmak hiç de kolay bir iş değil ve bunu yapabilmek için bütün gücümüzle çalışmak zorundayız. Hafta sonunda oynayacağım maç için formayı kapmak adına çok çalışmam gerekiyor ve antrenmanlarda bunu yapıyorum" dedi.
Niang, Beşiktaş maçının çok zor geçeceğini bildiklerini ifade ederek, "Kötü başladık, mağlubiyetler aldık ve onların ardından bu derbi daha da önemli hale geldi. Kazanmak adına ne gerekiyorsa yapacağız. Çünkü artık kaybetme hakkmız kalmadı. Beşiktaş'ın nasıl bir takım olduğunu , gücünü ve sezon başından bu yana sergilediği performansı biliyoruz. Çalışmalarımızı buna göre yapıyoruz ve en iyi şekilde hazırlanıyoruz" şeklinde konuştu.
"BEŞİKTAŞ MAÇINI KAZANMAK ZORUNDAYIZ"
Derbilerin atmosferinin hep diğer maçlara göre farklı olduğunu belirten Niang, "Fransa'da Paris St. Germain ile oynadığımız maçlar benim için unutulmazdı. Çok sıcak atmosferlerde oynan maçlardır bunlar. Stat dışında gerginliğin arttığı maçlar yaşadım. Buradaki derbileri henüz bilmiyorum, stat içi ve dışı havayı bu hafta göreceğim. Beşiktaş maçını kazanmak istiyoruz ve kazanmak zorundayız.
Taraftarlarımızın da katkısıyla bunu yapacağız. Fransa'da taraftarımıza takımın 12. oyuncusu derdik. Burada da Fenerbahçe taraftarı aynı şekilde rol alıyor. Taraftar bir takım için çok önemlidir. Bizi desteklemek için statta çok güzel bir atmosfer çok iyi bir ambiyans yaratacaklarını biliyoruz… Onları mutlu edeceğiz" dedi.
Fenerbahçe'de geldiği andan itibaren kendisine çok iyi davranıldığını dile getiren Niang, "Geldiğim günden beri söylüyorum; teknik heyet, arkadaşlarım, yöneticilerimiz beni çok iyi karşıladılar; çok iyi ağırladılar. Burada arkadaşlık ortamı çok iyi. Sezona çok iyi bir başlangıç yapamamamıza rağmen arkadaşlığımız, takım içindeki havamız ve bana karşı olan davranışlar gayet iyi" şeklinde konuştu.
"ALEX VE EMRE İLE İNGİLİZCE ANLAŞIYORUZ"
Takımdaki arkadaşları ile saha içinde de saha dışında da oldukça sıcak diyaloglar yaşandığını ifade eden golcü futbolcu, "Aslında takım içinde Fransızca konuşan çok insan olmadığı için bu bazı eksikliklere sebep olabiliyor. Ancak İngilizce konuşan arkadaşlarım var ve benim de İngilizcem olduğu için Alex, Emre ve diğer arkadaşlarımla bu şekilde anlaşıyoruz.
Kaptanımız Alex, saha içinde ve dışında neler yapmam gerektiğini; takımla ilgili bilgileri benimle paylaşıyor. Emre yine aynı şekilde bana yardımcı oluyor. Takımın başarısı için saha içinde iyi anlaşmak ve birbirimize yardımcı olmak zorundayız ve bu saha dışına da yansıyor. Orada da yine aynı şekilde diyaloglarımız gayet iyi. Takım atmosferi ve sıcak diyaloglar şu ana kadar gayet iyi gidiyor" diye konuştu.
"FENERBAHÇE TÜRKİYE'NİN EN POPÜLER TAKIMI"
Fenerbahçe'ye başarılar kazanmak için geldiğinin altını çizen Niang, "Her şeyden önce Marsilya'yı bırakıp buraya gelmek benim kararımdı… Fenerbahçe, büyük bir kulüp ve Türkiye'nin en popüler takımı. Lig değiştirmek yani Fransa Ligi'nden Türkiye Ligi'ne geçmek istedim. Tabiî ki başarılar kazanmak ve şampiyon olmak için buradayım. Başarılı olacağımıza ve takım olarak çok önemli işer yapacağımıza da inanıyorum" dedi.
Futbol hayatında çok iyi antrenörlerle çalışmasının kendisine çok şey kazandırdığını dile getiren Niang, "Futbola Havres kentinde altyapı çalışmalarıyla başladım. 17-18 yaşına kadar bu altyapı kulübünde devam ettim; sonra Troyes AC takımına geçtim. Eski kulübümdeki altyapı antrenörüm tarafından Troyes AC'ye tavsiye edildim. 3-4 yıl burada 1.Lig ve profesyonel takımla çalıştıktan sonra Metz Kulübü beni transfer etti ve burada oynadım. Sonra 2 yıllığına Strasbourg ile anlaştım ve buradaki performansımla basamakları daha hızlı tırmanmaya başladım.
Buradaki başarılı dönemimin ardından herkesin bildiği gibi Marsilya ile anlaşma imzaladım ve kariyerim bir anlamda zirve yaptı; futbol hayatımın en verimli 5 yılını burada geçirdim sonra da Fenerbahçe'ye geldim. Tüm bu kariyerimdeki en büyük şansım, çok iyi hocalarla çalışmam ve onların bana güvenip şans vermeleri oldu. Onların bana tanıdıkları imkânlar, bana öğrettikleri ve benden istedikleri dâhilinde böyle bir başarı yakaladım ve en sonunda Fenerbahçe'ye geldim diyebilirim. Sihirli kelime doğru hocalarla çalışmış olmak" şeklinde konuştu.
"FUTBOL İZLEMEYİ SEVİYORUM"
Futbolun her şeyini çok sevdiğini ifade eden Niang, en beğendiği golcünün kim olduğu kendisine sorulduğunda; "Bu sorunun cevabı genelde klasiktir. Eto'o denebilir. Ronaldo tabiî ki denebilir. Ama ben onları beğenmekle birlikte benim pozisyonumda oynayan bütün futbolcuları beğeniyorum. Çünkü futbolu, futbol izlemeyi seviyorum. İyi oynayan, takımına katkıda bulunan tüm futbolcuları seviyorum; izliyorum" ifadelerini kullandı.
Evlenmeden önce daha hareketli yaşadığını söyleyen Niang, evlendikten sonra ise hayatında her şeyin değiştiğini ve zamanını ailesiyle geçirmekten mutluluk duyduğunu dile getirdi.
Niang, "Evlenmeden önce aslında daha hareketli, aktif bir hayatım vardı. Evlendikten sonra çocuklarım ve eşimle birlikte bir aile olduk ve tabiî ki eskisi gibi değilim artık. Evlenmeden ve çocuk sahibi olmadan önce daha hırslı ve kaybetmeyi kesinlikle kabul edemeyen bir yapıdaydım. Şimdi çocuklarım var ve sıkıntılı zamanlarımda onlarla olarak rahatlıyorum, stresim böylece yok oluyor. Bir futbolcunun hayatı; antrenmanlar, kupalar, maçlar derken oldukça yoğun geçiyor.
"1 OĞLUM, 4 KIZIM VAR"
Boş zamanlarımda ve en ufak bir fırsat bulduğumda ailemle ve çocuklarımla zaman geçiriyorum hatta onlarla olmak için zaman yaratmaya çalışıyorum. 1 oğlum ve 4 kızım var. Oğlum henüz 5 buçuk yaşında. Görünüş olarak bana benziyor. Ailem henüz burada değil; Fransa'dalar ve onları çok özlüyorum. Oğlum top oynamayı çok seviyor. Ne zaman top görse peşinde koşturuyor ve fizik olarak da bana benziyor. Şu an için çok büyük özlem içindeyim" dedi.
Fenerbahçe'nin ligde ve Avrupa'da istediği sonuçları alamadığını ve bu durumun kendilerini çok üzdüğünü ifade eden Niang, "Trabzon maçından bahsedecek olursak kalemizde biranda goller gördük; çok iyi bir başlangıç olmadı bizim için. Kayserispor maçında da topa en iyi sahip olduğumuz anlarda gol yedik. Sonra hemen 2. gol geldi. Bunun çözümü hocamızın söylediklerini yapıp, daha çok çalışıp, sorunları belirleyip üzerine gitmek.
"MÜMKÜN OLDUĞU KADAR ÇABUK BAŞARILI SONUÇLAR ALMALIYIZ"
Aynı şekilde Avrupa'dan elendiğimiz PAOK maçında da 1 gol atabilirdik; atmamız gerekiyordu fakat atamadık. Burada attık fakat talihsiz bir şekilde elendik. Şu andaki seriden daha iyi bir seriye gelmek için tabii ki mümkün olduğu kadar çabuk başarılı sonuçlar almalıyız. Ancak ben yeni geldiğim için bir şey söyleyemem; teknik ekip bunu bilir ve onlar mümkün olduğu kadar kısa süre içinde seviyeyi yükseltmek adına gereken hamleleri yapıyorlar" ifadelerini kulandı.
Türkiye'deki futbolun Fransa liginden çok farklı olmadığının ve bir an önce buraya alışması gerektiğinin altını çizen Niang, "Aslında Türkiye ve Fransa Ligi çok farklı ligler değiller, burada futbol oradakinden çok sert değil. Ancak savunma yaparken çok yakın markaj ve formadan çekme var. Gördüğüm kadarıyla hakemler de buna çok fazla müdahale etmiyorlar.
Bir hücum oyuncusu olarak size sürekli sert müdahalede bulunan; sürekli arkanızda olan, çekiştiren bir oyuncu ile saha içinde hareket etmek çok kolay olmuyor. Fransız Ligi'nde hakemler buna izin vermiyor ve hemen sarı kart gösteriliyor. Buradaki duruma biran önce alışmam ve adapte olmam gerekiyor. İlk kez Fransız Ligi'nden ayrı bir ligde oynuyorum ve buradaki futbola, defans oyununa uyum sağlamam gerekiyor. En kısa sürede bunu yapacağım" şeklinde konuştu.
"FORMAYI KAPMAK İÇİN ÇOK ÇALIŞMAM GEREKİYOR"
Takımda 4 tane gol kralı olduğunu ve forma rekabetinin çok çetin geçtiğini dile getiren Niang, "Çok silahı olan ve çok iyi oyuncuları olan bir takımız. Gelirken bunu biliyordum zaten. Çok iyi oyuncuların olması ve rekabetin üst düzeyde yaşanması her şeyden önce Fenerbahçe'ye kazandıracaktır. Biz biliyoruz ki Fenerbahçe formasıyla sahada olmak hiç de kolay bir iş değil ve bunu yapabilmek için bütün gücümüzle çalışmak zorundayız. Hafta sonunda oynayacağım maç için formayı kapmak adına çok çalışmam gerekiyor ve antrenmanlarda bunu yapıyorum" dedi.
Niang, Beşiktaş maçının çok zor geçeceğini bildiklerini ifade ederek, "Kötü başladık, mağlubiyetler aldık ve onların ardından bu derbi daha da önemli hale geldi. Kazanmak adına ne gerekiyorsa yapacağız. Çünkü artık kaybetme hakkmız kalmadı. Beşiktaş'ın nasıl bir takım olduğunu , gücünü ve sezon başından bu yana sergilediği performansı biliyoruz. Çalışmalarımızı buna göre yapıyoruz ve en iyi şekilde hazırlanıyoruz" şeklinde konuştu.
"BEŞİKTAŞ MAÇINI KAZANMAK ZORUNDAYIZ"
Derbilerin atmosferinin hep diğer maçlara göre farklı olduğunu belirten Niang, "Fransa'da Paris St. Germain ile oynadığımız maçlar benim için unutulmazdı. Çok sıcak atmosferlerde oynan maçlardır bunlar. Stat dışında gerginliğin arttığı maçlar yaşadım. Buradaki derbileri henüz bilmiyorum, stat içi ve dışı havayı bu hafta göreceğim. Beşiktaş maçını kazanmak istiyoruz ve kazanmak zorundayız.
Taraftarlarımızın da katkısıyla bunu yapacağız. Fransa'da taraftarımıza takımın 12. oyuncusu derdik. Burada da Fenerbahçe taraftarı aynı şekilde rol alıyor. Taraftar bir takım için çok önemlidir. Bizi desteklemek için statta çok güzel bir atmosfer çok iyi bir ambiyans yaratacaklarını biliyoruz… Onları mutlu edeceğiz" dedi.