Gençlik Ve Spor Genel Müdürü Yunus Akgül A Ve Genç Milli Yüzücülerle Kahvaltıda Buluştu
06-16 Ağustos tarihlerinde Budapeşte'de yapılacak olan Avrupa Şampiyonası için İstanbul'da kampa giren A Milli Yüzme Takımı ile Avrupa Şampiyonu Ediz Yıldırımer'in bulunduğu 2012 Londra Olimpiyatları'na hazırlanan Genç Milli Yüzme Takımı, Gençlik ve Spor Genel Müdürü Yunus Akgül ile Yıldız Sarayı'ndaki Malta Köşkü'nde verilen kahvaltıda bir a
06-16 Ağustos tarihlerinde Budapeşte'de yapılacak olan Avrupa Şampiyonası için İstanbul'da kampa giren A Milli Yüzme Takımı ile Avrupa Şampiyonu Ediz Yıldırımer'in bulunduğu 2012 Londra Olimpiyatları'na hazırlanan Genç Milli Yüzme Takımı, Gençlik ve Spor Genel Müdürü Yunus Akgül ile Yıldız Sarayı'ndaki Malta Köşkü'nde verilen kahvaltıda bir araya geldi.
Kahvaltı sonrası düzenlenen basın toplantısında konuşan Gençlik Ve Spor Genel Müdürü Yunus Akgül, "Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü olarak hedefimizi 2012 yılındaki Londra Olimpiyatları olarak belirledik. Ve bu amaca yönelik olarak çalışmalarımız sürdürüyoruz. Bizim olimpiyatlardaki dinamo spor dallarımız güreş ve halter. Her olimpiyatta mutlak suretle bu iki spor dalı görevini yapıyor. Ancak biz 2012 için ayrı bir hedef koyduk ve diğer yapabileceğimiz spor dalları için de bir proje başlattık. Bundan
sonrada bu spor dallarında madalyalara ortak olmak istiyoruz. Bu spor dalları bundan yapımı çok olay ve bundan önce ihmal edilmiş. Örneğin atıcılık ülkemizde birçok yerde poligonlarımız var ama biz ihmal etmişiz, yüzme, bisiklet, kano ve kürek ama biz bunları da ihmal etmişiz. Buradan hareket ile artık bizim bu spor dallarında olimpiyatlara sporcu göndermemiz gerektiğini düşündük ve gerekli projeleri başlattık. bu projelerde özellikle gençler dalında başarılar gelmeye başladı. Örneğin en son dün Moskova'da
yapılan gençler Avrupa Kano Yarışları'nda final oynama hakkı kazandık. Badminton'da ilk defa 2 sporcuyla yarışacağız. Bu tür yarışlara bir kalifikasyonla giriliyor bir ülke tüm kalifikasyonları geçse bile 70 sporcuyla katılıyor ve biz buralara 53 sporcuyla katılma hakkı kazandık. Başlattığımız projeler meyvelerini veriyor ve 2012 de çok farklı bir Türkiye vizyonu çizmek, çok farklı bir kafileyle gitmek ve başarılı bir şekilde dönmek istiyoruz. Özellikle yüzmeden çok ümitliyim yeni madalyalar ve yeni
rekorlar bekliyoruz Derya'dan sonra 18 yıl bekledik inşallah Ediz'den sonra beklemeyeceğiz yeni madalyalar ve yeni rekorlar gelecek. Bundan önce federasyon başkanlarıyla toplantı yaptım ve olimpiyatlara B barajıyla sporcu götürmeyeceğimi söyledim. Bundan sonra madalya ve şampiyonluklar kovalayacağız. Onun için böyle kafilelerle gitmek istiyorum. Tekrar ediyorum hedefimiz 2012 Londra. Ne Avrupa Şampiyonası ne de Dünya Şampiyona'sı. Bu anlamda yüzme federasyonuna teşekkür ediyorum işin başında koyduğumuz
hedefi gerçekleştiriyorlar" dedi.
Devşirme sporcular için 'çakma milli sporcu' tabiri kullanılmasına sinirlenen Yunus Akgül, "Ben böyle bir şeyi kabul etmiyorum onlar bizim sporcularımız. Bütün dünya artık bunu yapıyor eğer ülke adına benim sporuma katkıda bulunacak ise orijini nereli olursa olsun ben buna hiç düşünmeden imza atarım. Ancak daha önceki yıllarda futbolda yaşanan sadece kulübe katkıda bulunsun diye bir yabancı daha fazla oynatabilmek için yurttaş yapılan sporculara kesinlikle karşıyım. Ve defalarca söyledim bu tip
sporcuların Türk olması için imza atmayacağım. Halterde Naim Süleymanoğlu geldi sonra halter bir daha gerilemedi. Atletizmde aynı şekilde Elvan geldi ve Elvan'ın yakaladığı başarılar bizim genç sporcularımıza ışık tutacak ve arkasından başarılar gelecek. Onun için bu tabiri hiç doğru karşılamadım çakma değil bunlar bizim öz sporcularımız ben bunu böyle kabul ediyorum" diye konuştu.
Avrupa Şampiyonu Ediz Yıdırımer de basın mensuplarına yaptığı açıklamda, "Haftanın 6 günü, günde 6 saat çalışıyoruz. Gerek Derya Ağabey gerekse benim yakaladığım başarılar kolay gelmiyor. Sürekli çalışmak ve hazır olmak durumundayız. Ayrıca fiziksel olarak çok üstün bir yapım var diyemem ama bu iş sadece vücut yapısıyla olacak bir şey değil verdiğiniz özveriler ve vücuttaki kimyasal gelişmelerde bu başarıyı getiren etkenlerdir" şeklinde konuştu.
Yüzme Milli Takımı Kaptanı ve rekortmen yüzücü Derya Büyükuncu ise, "Bu sporda 30. seneme girdim. Dile kolay. Bir hayat harcadım bu spor için. Bir yarışmayı seyrederken iyi yaptı veya kötü yaptı demek çok kolay. Ama o sporcu oraya gelebilmek için saatlerce çalışıyor her şeyini veriyor başarılı veya başarısız o önemli değil. 30 sene boyunca her şeyi arkamdan gelecek gençler için yaptım benim yaşadıklarımı yaşamasınlar istedim. Bir türkün neler yapabileceğini göstermek istedim ve bu dönemde diğer
ülkelerden teklifler aldım. Ancak ben kabul etmedim çünkü ben türküm her şeyi ülkem için yaptım. Verdiğim emeklerin görülmemesi ve önemsenmemsi tabi ki beni kırdı ama inşallah sayın bakanım ve genel müdürümün desteğiyle başarılı olacağız" dedi.
Yüzme Federasyonu Başkanı Ahmet Mazhar Bozdoğan ise şöyle konuştu:
"4 aylık kısa zaman çerçevesinde gençlerimize çok büyük maddi olanaklar sağladık. Gençlik ve spor genel müdürlüğümüz ile birlikte çalışma içerisindeyiz. Bundan önce ki en büyük eksikliğimiz bilimsel temellere dayanmayan bir programla çalışıyor olmamızdı. Bundan sonra tüm projelerimiz ve programlarımız bilimsel veriler çerçevesinde gerçekleşecek."
(EMR-ERS-ERS-S)
Kahvaltı sonrası düzenlenen basın toplantısında konuşan Gençlik Ve Spor Genel Müdürü Yunus Akgül, "Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü olarak hedefimizi 2012 yılındaki Londra Olimpiyatları olarak belirledik. Ve bu amaca yönelik olarak çalışmalarımız sürdürüyoruz. Bizim olimpiyatlardaki dinamo spor dallarımız güreş ve halter. Her olimpiyatta mutlak suretle bu iki spor dalı görevini yapıyor. Ancak biz 2012 için ayrı bir hedef koyduk ve diğer yapabileceğimiz spor dalları için de bir proje başlattık. Bundan
sonrada bu spor dallarında madalyalara ortak olmak istiyoruz. Bu spor dalları bundan yapımı çok olay ve bundan önce ihmal edilmiş. Örneğin atıcılık ülkemizde birçok yerde poligonlarımız var ama biz ihmal etmişiz, yüzme, bisiklet, kano ve kürek ama biz bunları da ihmal etmişiz. Buradan hareket ile artık bizim bu spor dallarında olimpiyatlara sporcu göndermemiz gerektiğini düşündük ve gerekli projeleri başlattık. bu projelerde özellikle gençler dalında başarılar gelmeye başladı. Örneğin en son dün Moskova'da
yapılan gençler Avrupa Kano Yarışları'nda final oynama hakkı kazandık. Badminton'da ilk defa 2 sporcuyla yarışacağız. Bu tür yarışlara bir kalifikasyonla giriliyor bir ülke tüm kalifikasyonları geçse bile 70 sporcuyla katılıyor ve biz buralara 53 sporcuyla katılma hakkı kazandık. Başlattığımız projeler meyvelerini veriyor ve 2012 de çok farklı bir Türkiye vizyonu çizmek, çok farklı bir kafileyle gitmek ve başarılı bir şekilde dönmek istiyoruz. Özellikle yüzmeden çok ümitliyim yeni madalyalar ve yeni
rekorlar bekliyoruz Derya'dan sonra 18 yıl bekledik inşallah Ediz'den sonra beklemeyeceğiz yeni madalyalar ve yeni rekorlar gelecek. Bundan önce federasyon başkanlarıyla toplantı yaptım ve olimpiyatlara B barajıyla sporcu götürmeyeceğimi söyledim. Bundan sonra madalya ve şampiyonluklar kovalayacağız. Onun için böyle kafilelerle gitmek istiyorum. Tekrar ediyorum hedefimiz 2012 Londra. Ne Avrupa Şampiyonası ne de Dünya Şampiyona'sı. Bu anlamda yüzme federasyonuna teşekkür ediyorum işin başında koyduğumuz
hedefi gerçekleştiriyorlar" dedi.
Devşirme sporcular için 'çakma milli sporcu' tabiri kullanılmasına sinirlenen Yunus Akgül, "Ben böyle bir şeyi kabul etmiyorum onlar bizim sporcularımız. Bütün dünya artık bunu yapıyor eğer ülke adına benim sporuma katkıda bulunacak ise orijini nereli olursa olsun ben buna hiç düşünmeden imza atarım. Ancak daha önceki yıllarda futbolda yaşanan sadece kulübe katkıda bulunsun diye bir yabancı daha fazla oynatabilmek için yurttaş yapılan sporculara kesinlikle karşıyım. Ve defalarca söyledim bu tip
sporcuların Türk olması için imza atmayacağım. Halterde Naim Süleymanoğlu geldi sonra halter bir daha gerilemedi. Atletizmde aynı şekilde Elvan geldi ve Elvan'ın yakaladığı başarılar bizim genç sporcularımıza ışık tutacak ve arkasından başarılar gelecek. Onun için bu tabiri hiç doğru karşılamadım çakma değil bunlar bizim öz sporcularımız ben bunu böyle kabul ediyorum" diye konuştu.
Avrupa Şampiyonu Ediz Yıdırımer de basın mensuplarına yaptığı açıklamda, "Haftanın 6 günü, günde 6 saat çalışıyoruz. Gerek Derya Ağabey gerekse benim yakaladığım başarılar kolay gelmiyor. Sürekli çalışmak ve hazır olmak durumundayız. Ayrıca fiziksel olarak çok üstün bir yapım var diyemem ama bu iş sadece vücut yapısıyla olacak bir şey değil verdiğiniz özveriler ve vücuttaki kimyasal gelişmelerde bu başarıyı getiren etkenlerdir" şeklinde konuştu.
Yüzme Milli Takımı Kaptanı ve rekortmen yüzücü Derya Büyükuncu ise, "Bu sporda 30. seneme girdim. Dile kolay. Bir hayat harcadım bu spor için. Bir yarışmayı seyrederken iyi yaptı veya kötü yaptı demek çok kolay. Ama o sporcu oraya gelebilmek için saatlerce çalışıyor her şeyini veriyor başarılı veya başarısız o önemli değil. 30 sene boyunca her şeyi arkamdan gelecek gençler için yaptım benim yaşadıklarımı yaşamasınlar istedim. Bir türkün neler yapabileceğini göstermek istedim ve bu dönemde diğer
ülkelerden teklifler aldım. Ancak ben kabul etmedim çünkü ben türküm her şeyi ülkem için yaptım. Verdiğim emeklerin görülmemesi ve önemsenmemsi tabi ki beni kırdı ama inşallah sayın bakanım ve genel müdürümün desteğiyle başarılı olacağız" dedi.
Yüzme Federasyonu Başkanı Ahmet Mazhar Bozdoğan ise şöyle konuştu:
"4 aylık kısa zaman çerçevesinde gençlerimize çok büyük maddi olanaklar sağladık. Gençlik ve spor genel müdürlüğümüz ile birlikte çalışma içerisindeyiz. Bundan önce ki en büyük eksikliğimiz bilimsel temellere dayanmayan bir programla çalışıyor olmamızdı. Bundan sonra tüm projelerimiz ve programlarımız bilimsel veriler çerçevesinde gerçekleşecek."
(EMR-ERS-ERS-S)
