Kader Mahkumlarının Spor Coşkusu
Ceza ve Tevkifevleri 3. Tutuklu ve Hükümlüler Türkiye Badminton Şampiyonası, Ankara'da yapıldı.
Sincan Cezaevi Spor Salonu'nda gerçekleştirilen ve 3 gün süren şampiyonaya, Türkiye'nin 18 cezaevinden 100'ü aşkın mahkum ve tutuklu katıldı. Normal şartlarda cezaevlerinden çıkmalarına müsaade edilmeyen mahkumlar, Badminton Şampiyonası için Ankara'da toplandı. Badminton Federasyonu'nun sosyal sorumluluk projesi çerçevesinde Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü ile işbirliği yaparak başlattığı uygulama her geçen sene büyümeye devam ediyor. Çeşitli cezalara çaprtırılmış 'kader mahkumları'
badminton sporuyla biraz olsun hayata tutunmaya çalışıyor. Ceza ve tevkifevlerinde kısa sürede büyük ilgi gören sporu şu anda Türkiye genelinde 10 binden fazla tutuklu ve hükümlü yapıyor. Bu mahkum ve tutuklulara 400'den fazla gardiyan infaz memuru aldıkları eğitim sonrasında antrenörlük yapıyor.
Türkiye'nin 18 şehrinden gelen mahkum ve tutuklular, kıyasıya bir şekilde kendi cezaevlerini şampiyon yapabilmek için çalıştı. Müsabakalar sırasında mahkumların mutluluğu ve birbirlerine destek olmaları dikkatleri çekti.
Türkiye Badminton Federasyonu Başkanı Murat Özmekik, 2006 yılında başlattıkları projenin geldiği nokta itibariyle çok mutlu olduklarını belirterek, "Şu anda Türkiye'de 10 binden fazla mahkum ve tutuklu badminton ile ilgileniyor. Burada, 18 cezaevinden 100'ü aşkın mahkum ve tutuklu mücadele ediyor. Güvenlik sıkıntısı olmasa bu sayı çok daha fazla olurdu. Badminton ile mahkum ve tutuklularımızı kötü duygularından arındırıyoruz. Mahkum ve tutukluların geleceğe yönelik hedefleri değişiyor. Badminton raketi
onlar için adeta sihirli bir değnek gibi. Raketi ellerine aldıklarında geleceğe daha bir umutla bakıyorlar. Hükümlülerimize yatırım yapmamız lazım. Kafalardaki intikam duygularını arındırabilsek bile ne mutlu bize" ifadelerini kullandı. Murat Özmekik, cezaevlerinde büyük ilgi gören badminton sporu için malzeme talebini karşılamakta zaman zaman güçlük çektiklerini belirterek, bu konuda sponsorların yardımını beklediklerini söyledi.
Badminton sporuyla uğraşan mahkum ve tutuklular, bu sporun kendilerine yeni bir yaşam biçimi oluşturduğunu ifade ettiler. Üzerinde 'Çirkin Kral' yazan ve 10 numaralı Beşiktaş formasıyla dikkatleri çeken Yılmaz Güney hayranı Gökhan Kılıç, "Badminton çok güzel bir spor. Buraya gelmeden bu sporu bilmiyordum. Yorucu olmasının yanında takım oyununa önem veren ve moral aşılayan bir spor. Yaygınlaşmasını istiyorum. Cezaevlerinde olabildiğince sporla uğraşıyoruz. Badmintonu burada öğrendim. Çıktıktan sonrada
yapmayı planlıyorum" dedi. Gökhan Kılıç, en büyük isteğinin ise Beşiktaş'ın Brezilyalı yıldız Robinho'yu transfer etmesinin olduğunu sözlerine ekledi.
Sincan Cezaevinde cezasını çeken Erdal Polat ise, badminton sporunun ıslah olmalarına büyük katkı sağladığını söyledi. Polat, hükümettin kendilerini unutmamasını ve af yada indirim yapmasını istedi. Polat, dışarıya çıktıktan sonra da bu sporu yapmak istediğini belirtti.
Sinop Cezaevi'nden gelen, Remzi Aslan ise, Badminton sporunun hayatını değiştirdiğini vurgulayarak, "Yıllarca içeride yattım. Böyle bir spor yoktu. Badminton Federasyonu'nun çabaları sonrası hayatımıza girdi. Bu spor başka bir spora benzemiyor. Bu sporu yaparken, bazen dışarıyı bile unuttuğumuz oluyor. Ben Sinop'tan kalkıp buraya geldim. Bu spor olmasa bu mümkün olur muydu ?" ifadelerini kullandı.
Adalet Bakanlığı'na bağlı eğitim ve öğretim faaliyetlerinden sorumlu öğretmenler Bilal Pektaş ve Mustafa Aşcı da mahkumların hayata kazandırılmasında en önemli dallardan birisinin spor olduğunu ve bu konuda mahkumlara her türlü desteği verdiklerinin altını çizdi.
(EKO-ERS-ERS-S)
badminton sporuyla biraz olsun hayata tutunmaya çalışıyor. Ceza ve tevkifevlerinde kısa sürede büyük ilgi gören sporu şu anda Türkiye genelinde 10 binden fazla tutuklu ve hükümlü yapıyor. Bu mahkum ve tutuklulara 400'den fazla gardiyan infaz memuru aldıkları eğitim sonrasında antrenörlük yapıyor.
Türkiye'nin 18 şehrinden gelen mahkum ve tutuklular, kıyasıya bir şekilde kendi cezaevlerini şampiyon yapabilmek için çalıştı. Müsabakalar sırasında mahkumların mutluluğu ve birbirlerine destek olmaları dikkatleri çekti.
Türkiye Badminton Federasyonu Başkanı Murat Özmekik, 2006 yılında başlattıkları projenin geldiği nokta itibariyle çok mutlu olduklarını belirterek, "Şu anda Türkiye'de 10 binden fazla mahkum ve tutuklu badminton ile ilgileniyor. Burada, 18 cezaevinden 100'ü aşkın mahkum ve tutuklu mücadele ediyor. Güvenlik sıkıntısı olmasa bu sayı çok daha fazla olurdu. Badminton ile mahkum ve tutuklularımızı kötü duygularından arındırıyoruz. Mahkum ve tutukluların geleceğe yönelik hedefleri değişiyor. Badminton raketi
onlar için adeta sihirli bir değnek gibi. Raketi ellerine aldıklarında geleceğe daha bir umutla bakıyorlar. Hükümlülerimize yatırım yapmamız lazım. Kafalardaki intikam duygularını arındırabilsek bile ne mutlu bize" ifadelerini kullandı. Murat Özmekik, cezaevlerinde büyük ilgi gören badminton sporu için malzeme talebini karşılamakta zaman zaman güçlük çektiklerini belirterek, bu konuda sponsorların yardımını beklediklerini söyledi.
Badminton sporuyla uğraşan mahkum ve tutuklular, bu sporun kendilerine yeni bir yaşam biçimi oluşturduğunu ifade ettiler. Üzerinde 'Çirkin Kral' yazan ve 10 numaralı Beşiktaş formasıyla dikkatleri çeken Yılmaz Güney hayranı Gökhan Kılıç, "Badminton çok güzel bir spor. Buraya gelmeden bu sporu bilmiyordum. Yorucu olmasının yanında takım oyununa önem veren ve moral aşılayan bir spor. Yaygınlaşmasını istiyorum. Cezaevlerinde olabildiğince sporla uğraşıyoruz. Badmintonu burada öğrendim. Çıktıktan sonrada
yapmayı planlıyorum" dedi. Gökhan Kılıç, en büyük isteğinin ise Beşiktaş'ın Brezilyalı yıldız Robinho'yu transfer etmesinin olduğunu sözlerine ekledi.
Sincan Cezaevinde cezasını çeken Erdal Polat ise, badminton sporunun ıslah olmalarına büyük katkı sağladığını söyledi. Polat, hükümettin kendilerini unutmamasını ve af yada indirim yapmasını istedi. Polat, dışarıya çıktıktan sonra da bu sporu yapmak istediğini belirtti.
Sinop Cezaevi'nden gelen, Remzi Aslan ise, Badminton sporunun hayatını değiştirdiğini vurgulayarak, "Yıllarca içeride yattım. Böyle bir spor yoktu. Badminton Federasyonu'nun çabaları sonrası hayatımıza girdi. Bu spor başka bir spora benzemiyor. Bu sporu yaparken, bazen dışarıyı bile unuttuğumuz oluyor. Ben Sinop'tan kalkıp buraya geldim. Bu spor olmasa bu mümkün olur muydu ?" ifadelerini kullandı.
Adalet Bakanlığı'na bağlı eğitim ve öğretim faaliyetlerinden sorumlu öğretmenler Bilal Pektaş ve Mustafa Aşcı da mahkumların hayata kazandırılmasında en önemli dallardan birisinin spor olduğunu ve bu konuda mahkumlara her türlü desteği verdiklerinin altını çizdi.
(EKO-ERS-ERS-S)