Fenerbahçe'de dokunulmazlık artık kalktı

Fenerbahçe ile Bursaspor arasında oynanan maçta sakatlanarak sezonu kapatan Fenerbahçeli futbolcu Uğur Boral, Fenerbahçe kulübün internet sitesinde açıklamalarda bulundu.

Uğur, kulübün internet sitesinde yer alan açıklamasında, bir futbolcunun başına gelebilecek en kötü sakatlığı yaşadığını ifade ederek, 'Ameliyatın ardından tedaviye geçildi. İyi çalıştım ve iyi konsantre oldum. Prof. Dr. Ömer Taşer, ayağımı iyi gördüğü için ameliyattan sonraki 6. hafta koşmama izin verdi. Yaklaşık 10 gündür koşuyorum. Takımla antrenmana çıkmak için bir bu kadar daha zamana ihtiyacım var. Yeni sezona ise yüzde yüz hazır olacağım'' dedi.

Her şeyin iyi gittiğini, futbol oynamayı ve takım arkadaşlarıyla beraber olmayı, maçlara çıkmayı çok özlediğini ifade eden Uğur, takımda bu sezon çok fazla sakatlık yaşandığına dikkat çekti.

Uğur şunları kaydetti:

''Fenerbahçe'de bu sezon çok fazla sakatlık yaşandı, bu da takımın performansını etkiledi. Ben oynamaya başladım, hemen ertesi maç sakatlandım. Lugano, Deniz, Emre, Cristian ve Alex sakatlandı. Bu ister istemez takımın kimyasını bozuyor.

Tabii ki diğer oyuncular çok iyiler. Maça çıktıkları zaman ne kadar iyi oynadıklarını gösterdiler, ama takımın kimyası bozulduğu anda ister istemez kötü bir psikoloji oluşuyor. Takımdaki bazı dengeler değişiyor. Bu, alınan kötü sonuçlarda biraz etken oldu. Biraz da bundan dolayı konsantrasyon eksikliği oldu.''

Normal koşullarda Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı'nda maç kaybetmediklerini, ancak konsantrasyon eksikliği nedeniyle 2-0'dan 3-2'lere gelen maçlar yaşadıklarını anlatan Uğur, şöyle devam etti:

''Mesela 2-0'dan 3-2 yenildiğimiz Bursaspor maçında Fenerbahçe'nin dokunulmazlığı üstünden kalktı gibi oldu. O maç bizi çok etkiledi. İyi oynadığımız maçlarda galip gelemedik, pozisyonlar bulamadık, ama ondan sonraki 3-2'lik maçta sanki Fenerbahçe'nin üzerindeki dokunulmazlığı birileri üzerinden aldı.

Rakiplerimiz Fenerbahçe'ye karşı 'Biz de yenebiliriz' düşüncesine girdi. Fenerbahçeli futbolcular da psikolojik olarak gerildi. Taraftarımız, bazı oyuncularımıza tepki gösterdi. Yapmamaları gerekiyordu, ama yaptılar, çünkü çok üzülmüşlerdi. Bu, oyuncuları ister istemez gerdi.

Sahadaki oyuncular tepki görme endişesine kapıldı. Toptan kaçar oldular. Çalım atması gereken yerde çalım atmadı geriye pas verdi, şut çekmesi gereken yerde şut çekmedi, yana pas verdi. Hep böyle şeyler üst üste geldi.

Bizim bu sıkıntılı dönemden çıkmamız için bir galibiyete ihtiyacımız vardı. O galibiyet geldi ve ondan sonra açıldık. Taraftarlar alkışlamaya başladı. Oyuncuların kendilerine güveni yerine geldi. Burada ve deplasmanda kazandık, sonra Galatasaray'ı kendi sahasında yendik.

Şu anda her şey yolunda görünüyor. Taraftarlarımız alkışladıkları ve destekledikleri zaman bizlerin özgüveni artıyor. Eğer taraftarımız desteklerini sürdürürse Fenerbahçe camiası kazanır, ama desteklerini ihmal ederlerse ve tepki gösterirlerse, onlar da biz de üzüleceğiz. Tepki inanın bir fayda sağlamıyor, kaybeden Fenerbahçe oluyor.''