Şikeciler belli oldu
Türkiye'de şike skandalı gittikçe büyüyor. Yapılan araştırmalara göre işin içinde sadece futbolcular değil, antrenörler ve kulüp idarecileri de bulunuyor.
İstanbul B.B.-Gençlerbirliği maçında, iki kulüp başkanının anlaştığını söyleyen kaleci Recep’in, 30 bin Euro da kendi adına bahis oynadığı iddia edildi. Anlaşmalı sonuç, Antrenör Arif Erdem ve futbolcu Erman Kılıç tarafından da bahisçilere doğrulandı...Antalyaspor-Trabzonspor maçı öncesinde, manipülasyonu yapan Birol Dede adlı şahsın, bordo-mavililerin üç gol atacağını, Karadeniz ekibinin yetkililerinden öğrendiği ortaya çıktı. Bu bilgileri Dede’den alan Deniz Çelik de, maçı değerlendirdi
Milliyet gazetesinin haberine göre; Almanya’da Bochum Savcılığı ile Emniyet Genel Müdürlüğü’ne bağlı farklı birimler tarafından uluslarası boyutlarda takibi yapılan ve Türkiye’nin de 20 futbol karşılaşması ile içinde yer aldığı ‘Bahis Skandalı’ adı altında yürütülen ve Türkiye Futbol Federasyonu’na bile henüz yollanmayan ‘Soruşturma Raporu’nu 'Milliyet gazetesi' ele geçirdi.
Alman Bochum Savcılığı ile polis teşkilatının, 2009’daki uluslararası fuhuş şebekesini yakın takibini sürdürürken, telefon görüşmelerinde tesadüfen dinlemeye takılan ve Deniz Çelik (1979 Tunceli doğumlu) isimli bir Türk’ün bağlantılarından yola çıkarak, profesyonel bir sahtekârlık örgütü ile karşılaştıkları bildirildi. Kara para aklamaktan, kaliteli dolandırıcılık, bilinçli olarak Avrupa liglerine müdahale, futbolcu, antrenör ve kulüp yöneticilerini de kapsayan ‘Şike Skandalı’nın Türkiye ayağında Süper Lig maçları dahil olmak üzere, sadece 9 aylık süre içerisinde 19 maçın maniple edildiği resmi belgelerden öğrenildi.
50 BİN SAYFALIK TELEFON KAYDI
İsminin açıklanmasını istemeyen bir yetkili, Milliyet’e yaptığı açıklamada, iddianamenin hazırlanmasına öncelikle 50 bin sayfalık telefon kayıtlarının esas teşkil ettiğini bildirdi. Bu bilgilerden yola çıkan Alman polisi; banka havaleleri, uçak şirketleri kayıtları, Asya’dan Cebelitarık’a uzanan, farklı bahis bürolarında doldurulan ve aralarında Türk futbolcuların da, rakip takımın galibiyetine oynadıkları kuponların da yer aldığı takiplerine, mail bilgileri, sahtekârlık yapan çete üyeleri ile bahislere dahil olanların ortak kullandıkları nick name (takma adlara) değin pek çok bilgiyi bir araya getirdikleri kaydedildi.
Bir yetkili, “Öyle maniple olayları yaşanmıştır ki, çok önemsiz maçlarda doldurulan büyük kuponlar, dünyanın farklı yerlerinde farklı insanların kazançları haline dönüşmüştür. Sahtekârlık çetesinin şike yoluyla en az 50 milyon Euro’yu bulan haksız gelir elde ettikleri tahmin ediliyor” dedi. İsminin açıklanmasını istemeyen aynı yetkili, soruşturmanın halen devam ettiğini ve yaklaşık 3 ile 6 aylık bir sürenin sonunda daha kesin bilgilere ulaşmanın mümkün olduğunu da belirtti.
Bochum Savcılığı’nın geçtiğimiz aralık ayının ilk haftası itibariyle güncellenen Soruşturma Raporu şu an itibariyle 8 ayrı dosyada, toplam 3 bin 500 sayfalık dökümandan oluşuyor. Bunlara ilave olarak yaklaşık 50 bin sayfalık, telefon kayıtlarının dökümlerini kapsayan metinler yer alıyor. Bununla ilgili Türkiye bölümünün ise yaklaşık 100 saati aşan telefon kayıtları olduğu da gelen bilgiler arasında yer alıyor.
Milliyet gazetesinin haberine göre; Almanya’da Bochum Savcılığı ile Emniyet Genel Müdürlüğü’ne bağlı farklı birimler tarafından uluslarası boyutlarda takibi yapılan ve Türkiye’nin de 20 futbol karşılaşması ile içinde yer aldığı ‘Bahis Skandalı’ adı altında yürütülen ve Türkiye Futbol Federasyonu’na bile henüz yollanmayan ‘Soruşturma Raporu’nu 'Milliyet gazetesi' ele geçirdi.
Alman Bochum Savcılığı ile polis teşkilatının, 2009’daki uluslararası fuhuş şebekesini yakın takibini sürdürürken, telefon görüşmelerinde tesadüfen dinlemeye takılan ve Deniz Çelik (1979 Tunceli doğumlu) isimli bir Türk’ün bağlantılarından yola çıkarak, profesyonel bir sahtekârlık örgütü ile karşılaştıkları bildirildi. Kara para aklamaktan, kaliteli dolandırıcılık, bilinçli olarak Avrupa liglerine müdahale, futbolcu, antrenör ve kulüp yöneticilerini de kapsayan ‘Şike Skandalı’nın Türkiye ayağında Süper Lig maçları dahil olmak üzere, sadece 9 aylık süre içerisinde 19 maçın maniple edildiği resmi belgelerden öğrenildi.
50 BİN SAYFALIK TELEFON KAYDI
İsminin açıklanmasını istemeyen bir yetkili, Milliyet’e yaptığı açıklamada, iddianamenin hazırlanmasına öncelikle 50 bin sayfalık telefon kayıtlarının esas teşkil ettiğini bildirdi. Bu bilgilerden yola çıkan Alman polisi; banka havaleleri, uçak şirketleri kayıtları, Asya’dan Cebelitarık’a uzanan, farklı bahis bürolarında doldurulan ve aralarında Türk futbolcuların da, rakip takımın galibiyetine oynadıkları kuponların da yer aldığı takiplerine, mail bilgileri, sahtekârlık yapan çete üyeleri ile bahislere dahil olanların ortak kullandıkları nick name (takma adlara) değin pek çok bilgiyi bir araya getirdikleri kaydedildi.
Bir yetkili, “Öyle maniple olayları yaşanmıştır ki, çok önemsiz maçlarda doldurulan büyük kuponlar, dünyanın farklı yerlerinde farklı insanların kazançları haline dönüşmüştür. Sahtekârlık çetesinin şike yoluyla en az 50 milyon Euro’yu bulan haksız gelir elde ettikleri tahmin ediliyor” dedi. İsminin açıklanmasını istemeyen aynı yetkili, soruşturmanın halen devam ettiğini ve yaklaşık 3 ile 6 aylık bir sürenin sonunda daha kesin bilgilere ulaşmanın mümkün olduğunu da belirtti.
Bochum Savcılığı’nın geçtiğimiz aralık ayının ilk haftası itibariyle güncellenen Soruşturma Raporu şu an itibariyle 8 ayrı dosyada, toplam 3 bin 500 sayfalık dökümandan oluşuyor. Bunlara ilave olarak yaklaşık 50 bin sayfalık, telefon kayıtlarının dökümlerini kapsayan metinler yer alıyor. Bununla ilgili Türkiye bölümünün ise yaklaşık 100 saati aşan telefon kayıtları olduğu da gelen bilgiler arasında yer alıyor.