Bayram Bektaş Açıklaması 'Bazı Teknik Adamlar Başarısızlıklarını Başka Yöne Çekiyor'

Ümraniyespor Teknik Direktörü Bayram Bektaş, bazı teknik adamların başarısızlıklarını örtmek için çeşitli algılar oluşturarak, dikkati başka yere çekmek istediğini söyleyerek, "Bazı teknik adamlar kazandıkları zaman haksızlığa uğradığı yerleri es geçiyor. Ama kaybettikleri zaman farklı bahaneler uydurup, algı ortaya çıkararak kendi başarısızlıklarını başka yöne çekiyorlar” dedi.

Spor Toto 1. Lig’de 44 puanla Çaykur Rizespor’un bir puan gerisinde ikinci sırada bulunan Ümraniyespor’da Teknik Direktör Bayram Bektaş, zorlu Elazığ deplasmanı öncesi İHA’ya özel açıklamalarda bulundu. Elazığspor’un son haftalarda çıkışta olan bir takım olduğuna dikkat çeken Bektaş, ”Maçı bırakmayan bir Elazığspor var. Bunu Rize karşılaşmasında son dakikada attığı golle gösterdiler. Zor bir maç ama bizim Ümraniyespor olarak içeride veya dışarıda mantalitemiz aynıdır. Kazanmak için gideceğiz ve gereğini sahada yaparsak istediğimiz sonuçla ayrılırız. Hemen ardından salı günü hafta içine maç koyuldu. Oradan Gaziantep’e geçeceğiz. Tek hedefimiz bu iki maçı kazanıp buraya dönmek. Çünkü lig çok çabuk geçiyor ve bir bakmışsınız sonuna gelmişsiniz. Bu süreçte milli takım arasına kadar en az puan kaybı yapan takımlar, çok büyük avantaj sağlayacaklar. Bizim de amacımız bu” ifadelerini kullandı.

“Herkesin herkesi yeneceği bir sezon yaşıyoruz”

Son 4 haftada alınan 3 yenilgiye rağmen her maçta iyi bir mücadele ortaya koyduklarını ancak bireysel hatalardan dolayı basit goller yediklerini aktaran Bektaş, “Üç haftadır istemediğimiz sonuçlar aldık. İyi oynadığımız halde kısmetsiziz. Bunun nedeni de bireysel hatalar ve basit top kayıpları. Biraz daha dikkatli olmamız gereken alanlarda basit top kayıplarından goller yedik. Bunun yanında bu kadar gol pozisyonuna girip, sonuçlandıramadığınız zaman maç da bir yerde kırılıyor. Örneğin Eskişehirspor karşılaşması. Bu kadar gol girişimine rağmen rakip bir kontra ataktan gol atıyor ve mağlup oluyorsunuz. Tabii bu kötü gidişata çok şükür Giresunspor maçıyla dur dedik. O maçta da çok iyi bir konsantrasyon vardı. Futbolcularım sahada gereğini yaptılar takım halinde. Hedefte olan bir takımız. Uzun süre ligi lider götürdük. Ama birinciyle aramızda 1 puan var, üçüncüyle de 1 puan var. Hiç bir şey bitmiş değil. Ligde iki veya üç maç aldığınızda kendinizi ilk iki de bile görebiliyorsunuz. Kaybettiğiniz zaman da kaç basamak aşağı düşebiliyorsunuz. Herkesin herkesi yeneceği bir sezon yaşıyoruz” şeklinde konuştu.



“Kadro derinliğimiz az”

Ara transfer döneminde gerekli takviyeleri yapamadıklarını dile getiren tecrübeli teknik adam, bu durumun kendilerini zorladığını ve belli futbolcular üzerinden kadro kurmak zorunda kaldıklarını söyledi.

Özellikle bazı bölgelerde alternatif oyuncularının olmadığını da sözlerine ekleyen Bayram Bektaş, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Kadro derinliğimiz olmadığından dolayı takımın üstünde biriken o yorgunluk Giresun maçında çok belirgindi. Ama çocukların özverisi, o azmi ve takım bütünlüğü sahaya her şeylerini vermeye sebep oldu. İki gündür takımı dinlendiriyorum. Çünkü artık ağrılar başladı.

Kadronun yüzde 70-80’inine yükleniyoruz. Rotasyon şansımız yok hele bazı bölgelerde hiç alternatifimiz yok. Yaşayacağımız bir sakatlık ve ceza durumu bizi çok sıkıntıya sokuyor. Ama takım iyi dinlendi. Yine dört günde iki maç oynayacağız ardından gelip cumartesi yine maçımız var. Yani 10 günde 3 maç daha oynayacağız. Bütün oyuncularımızdan tabii ki faydalanmak isteriz. Ancak sahadaki o döngüyü de eksiksiz yapmaya çalışıyoruz. Bunun için de mevkinin özelliğini taşıyan oyuncularını tercih etmek zorundayız. Andreas cezalıydı, döndü. Aaron’un bir sakatlığı vardı, düzeldi. Serdar’ın sakatlığı da düzeldi sayılır. Drole ameliyatından dolayı 1 ay daha olmayacak. Umarım milli maç arasından sonra takıma katılır çünkü ona ihtiyacımız var. Elimizdeki kadro bu. Transfer yapamadık, bazı şeyleri aşamadık ihtiyacımız olduğu halde. Ama buna sığınmamak lazım. Biz bu yarışın içindeyiz. Gidebileceğimiz yere kadar gideceğiz.”

“Rehavete kapılma gibi bir durum yok”

Sezonun sonuna yaklaşırken üst sıralarda olmanın ve şampiyonluk söylemlerinin takım üzerinde bir rehavet havası ortaya çıkarıp, çıkarmadığı yönündeki bir soruyu yanıtlayan deneyimli antrenör, şöyle cevap verdi:

“Bizim lige giriş parolamız yönetimimizle birlikte öncelikle bu ligde kalıcı olabilmek adınaydı. Biz zaten bunu başaracağız dedik ama bizim hedefimiz ligde kalmak değil, bir play-off oynamak. Eğer ilk ikiden çıkabilirsek de öyle çıkacağız. Şu an hedeflediğimiz yerdeyiz. Geçen sene de takım başarılıydı ama sonunu getiremediler. Belki bunun nedeni rehavetti, belki de tecrübesizlerdi. Çünkü gerçekten genç, bir alt kümeden gelen kadro vardı. Ama biz o anlamda biraz daha tecrübeliyiz. 5 tane yabancı oyuncu kattık. Onlar da gayet tecrübeli. Bu anlamda rehavetten bahsetmek istemiyorum. Rehavete kapılma gibi bir durum yok. Zaten bu konuda da uyarılarımızı yapıyoruz. Bizi tek zor duruma düşürecek olan kadro derinliğimizin olmaması. Bizim sakat veya cezalımız olmasın sahaya çıkıp istediğimiz skoru alabilecek kapasitedeyiz.”

“Play-off’a giremezsek başarısızlık olur”

Spor Toto 1. Lig’de geride kalan haftaların büyük bir bölümünü geçirdikleri halde son maçlarda alınacak olası başarısız sonuçlar neticesinde play-off potasına dahi girememe durumunu başarısızlık olarak nitelendireceğini ifade eden Bektaş, “Ben kendi adıma bunu başarısızlık olarak nitelendiririm. Çünkü gerçekleri görmek lazım. Eğer bir şeyi bir yere kadar getirebiliyorsanız onu devam ettirebilirsiniz. Biz uzun haftalar lider kalmış bir takımız ve bütçemiz bazı takımlara göre çok düşük. Ama biz bunu belli bir yere kadar başardık, bundan sonra da başarabiliriz. Başarısızlık nasıl nitelendirilir; uzun süre lider getirdiğiniz bir ligde Play-off’a da giremezsek başarısızlık olur. Çünkü puanlama açısında çok sıkı bir durum var. Şu an belki ikinci, üçüncü sıradaki ekiplerin dahi Play-off’a girememe ihtimalleri var. O yüzden tabloya baktığımız zaman potaya girmek de bizim için başarı” dedi.



“Hakemler herkese eşit olmalı”

44 yaşındaki teknik adam, hakemlerin hem Süper Lig hem de 1. Lig’de çok tartışıldığını ancak bir hakemin art niyetle saha çıkacağına inanmadığını vurguladı. Hakemlerin her maçta tutarlı kararlar verdiği takdirde daha az tartışılır hale geleceklerini de belirten Bektaş, konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı:

“Ben hakemlerin hepsine saygı duyuyorum. Çünkü bir hakemin maça art niyetli çıkacağına inanmıyorum. Çünkü öyle çıkacağı zaman bir camianın hakkını yemiş oluyor. Bizde de hak çok önemlidir. Benim futbolcum dahi sahtekarlık yapıp gol atıyorsa ben onu da kabul etmiyorum. Çünkü haksız kazanç elde etmiş ve bir camianın ekmeğini çalmış oluyorsun. Hakemler tabii bir yerde bir karar veriyorsa başka bir yerde de aynısını vermeli. Bazen görmemiş oluyorlar. Mesela Andreas’ın ayağını uzattığı ikinci sarı kartın aynısı iki gün önce yine bizim ligde bir maçta oldu ve verilmedi. Bana veriyorsan ona da ver, her yere eşit mesafeli olmalı. Tutarlılık olsun. Tabii hakemlerin işleri zor. Bir saniye içinde kafasından elli tane kriter geçirip doğru kararı vermek zorunda. Bazen yan hakemle yan yana oluyoruz, onun kaldırması gereken pozisyonda o da kaldırıp orta hakeme yardımcı olmuyor. Burada daha iyi bir koordinasyon sağlamaları lazım.”

“Ümraniyespor’un kimse tarafından korunmaya ihtiyacı yok”

Ligin 20. haftasında Ümraniyespor’un Adanaspor’u 1-0 yendiği karşılaşmanın ardından rakip takım hocası Osman Özköylü’nün ‘Ümraniyespor kollanıyor’ söylemlerine de cevap veren Bayram Bektaş, “Bazı teknik adamlar kazandıkları zaman haksızlığa uğradığı yerleri es geçiyor. Kazandığınız zaman da haksızlığa uğradığınız pozisyonlar oluyor ama dile getirmiyorlar. Ama kaybettikleri zaman farklı bahaneler uydurup, algı ortaya çıkararak kendi başarısızlıklarını başka yöne çekiyorlar. O bize yakışmaz. Ümraniyespor’un da kimse tarafından korunmaya ihtiyacı yok. Ümraniyespor’un bir kuruş borcu yok. Emin olun olsa söylerdim. Nasıl geçen sene Elazığ’da geçmişten biriken borçlar vardı, hataları söylüyorduk. Burası da 8 yıl boyunca o kadar şeffaf şekilde geldi ki ne bir futbolcuya ne de bir kuruma bir kuruş borçları yok. Bunun üzerine de yaklaşık 60 trilyonluk bir yatırım var. Bunlar yabana atılmaz. Dolayısıyla Ümraniyespor’un borcu yokken bir üst lige niye çıkmasın? Futbol şeffaf olsun. Futbol kulüpleri borçsuz olsun, alt yapısı açık olsun ve futbolcu yetişsin. Şöyle bir şey var, geçen sene bunu çok yaşadığım ve çok üzüldüğüm için söylüyorum; geçmişten gelen sıkıntılardan dolayı eğer bu sene transfer ettiğiniz futbolcular onun sıkıntısını yaşıyorsa bu çok büyük bir ayıptır. Çünkü o oyuncunun hiç suçu yok. Maç kazanıyor prim yok, maaşını alamıyor. Burada futbolcunun suçu ne? Dolayısıyla böyle olmaktansa borçsuz ve futbola sağlıklı adımlar atan bir kulüp tercih edilmeli. Kısacası o korunuyor, bu korunuyor diye başka algılar yapmaktansa bunlara dikkat edilmeli. Bizim hocalar olarak verdiğimiz demeçler çok önemli. Milleti de gaza getirmemek lazım. Bizim sadece futbol hakkında söylemler vermemiz gerek, başka şeylere girmemeliyiz. Öyle bir açıklama yapılacaksa başkan veya kulüp yöneticisi tarafından yapılması daha sağlıklı olur.” açıklamasında bulundu.

“Kariyer planlamamda Süper Lig var”

Kariyer hedefleri içinde Süper Lig’de antrenörlük yapmak olduğuna dikkat çeken Bektaş, bunun için kendisini her geçen gün daha da geliştirdiğini söyledi ve şöyle devam etti:

“Ben bu işe başlarken kendime göre bir kariyer planlaması yaptım. Önce bu ligde birkaç sezon içinde kendimi kanıtlayıp daha sonra kariyer planlamamdaki gibi Süper Lig’de teknik direktörlük yapıp, orada da futbol felsefemi göstererek kalıcı olmak istiyorum. Bir yere gidebilirsiniz ama önemli orada kalıcı olup aranan nitelikte olmaktır. Benim de hedefimde bu var. İnşallah istediklerim olur. Bu yolda ben ve ekibim kendimizi geliştirmeye devam ediyoruz. Kadro kurarken de kadro mimarisini çok iyi yapmalısınız. Benim için en önemlisi o. Zaten sonra onu oynatmak sizin elinizdedir.”

“1. Lig’in futbol kalitesi arttı”

Son olarak 1. Lig’in kalitesinin geçtiğimiz yıllara göre oldukça arttığını aktaran tecrübeli antrenör, “Spor Toto 1. Lig’deki futbol kalitesi geçmiş yıllara göre belki yüzde 30 veya 40 üzerine koydu. Bunun da tabii çok sebebi vardır. Eski jenerasyon hocalarımızın değişen antrenman ve futbol anlayışını benimseyerek saha yansıtmaları önemli bir etken. Bunun için de kaliteli futbolcular gerekiyor. Önceden istediğimiz kalite düzeyini yakalamamış oyuncuları ülkemize getiriyorduk, çoğu da oynamıyordu ve parasını alıp gidiyordu. Şimdi biraz daha dikkatliyiz bu konuda. Bunun yanına yerli oyuncularımızı da harmanladığınız zaman çok kaliteli oyun çıkıyor. Ligimizin geçmişe göre izlenme oranı da yüzde 50 arttı. Bu söylediklerimin içinde bir temel faktör daha var; alt yapı. Biz alt yapıları düzeltirsek oradan çıkacak her oyuncu bizim için değerlidir. Hem bizim hem de 2 ve 3. lig daha kaliteli olur. Süper Lig’e çıkacak ne kadar adayınız varsa o kadar iyi kadrolara sahip olursunuz. Ama böyle bir şeye aday değilseniz yeteneği kısıtlı da olsa oyuncu almak zorunda kalıyorsunuz çünkü futbolcu yok” diyerek sözlerini noktaladı.

Kaynak: İHA