Bilal Erdoğan, Balıkesir'de Okçuluk Kursu Açılışına Katıldı
Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı Bilal Erdoğan, Balıkesir’de gençlerle birlikte ok attı. Atlı okçular tarafından karşılanan Erdoğan, dindar insanları birilerinin ’gerici’ olarak nitelendirdiğini söyleyerek, "Ya Allah aşkına bu bize gerici deyip duranlar uzaya gittiler de paçalarından mı çektik" dedi.
Balıkesir ziyaretinde Türk Okçuluğu Kursu’nun açılışını gerçekleştiren Bilal Erdoğan, Balıkesir Üniversitesi Çağış Kampüsü’nde atlı okçular tarafından karşılandı. Okçuluk kursu açılışında gençlere hitap eden Erdoğan, "Geleneksel sporlarımızın yaygınlaşması, popülerleşmesi ile ilgili 5 yılı aşkın süredir bir çalışmanın içerisindeyiz. Okçular Vakfı ile başladığımız ve okçuluk alanında devam eden, bu arada Dünya Etnospor Konfederasyonu adıyla uluslararası boyuta ulaşmaya çalıştığımız sadece kendi geleneksel sporlarımız için değil, dünyanın bütün unutulmaya yüz tutulmuş veyahutta ihmal edilen gerçek anlamda dünyadaki egemen spor endüstrisinin kuvvetleri ve dinamikleri ile başa çıkamayan bütün genel ve geleneksel sporların tanıtılması için bir çalışma yapıyoruz. Bunu dünyada yaşamakta olduğumuz derin kültürel adaletsizliğin giderilmesi için önemli bir çaba olarak görüyoruz. Tabii kültür sahası çok gelişmedi daha. İçerisinde edebiyat var, sanat var, birçok gelenek görenekler var. Sporların kültür sahasındaki tabanı en zengin olan aslında usül olduğunu kabul etmemiz lazım. Sporun bir kültürel öğe olduğunu ihmal etmememiz lazım, bunu ıskalamamız lazım" dedi.
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Geçtiğimiz 100 yılda dünyada kültürel hegemonyasını hissettiren Batı medeniyeti, bunu sporda da yapıyorsa değerli kardeşlerim o zaman bizler kendi kültürüne, kendi değerlerine sahip çıkma çabasında olan insanlar, bunu bir kere niye yapıyoruz. Çünkü kimliğimizden kopamayız. Her ne kadar bizim daha 100 yıl olmadı bakın. Ülkemizi işgale yeltenenler, ülkemizi bölmek, parçalamak isteyenler bunu başaramadıklarını görünce ne yaptılar; bizi kültürel olarak işgal etmeye yeltendiler. Bunu da müzikleri ile yaptılar, sanatları ile yaptılar, yeme içme aletleri yaptılar ve elbette sporlarıyla yaptılar. Şimdi 15 yılda özellikle Türkiye olarak yeniden iddia sahibi bir hale geliyorsak, yeniden milli gelir olarak Avrupa’daki komşularımızla rekabet eder noktaya yönelmişsek ve dış politikamızı kendimiz kendi menfaatlerimiz ve çıkarlarımız doğrultusunda ve elbette etrafımızdan ve inancımızdan aldığımız değerler doğrultusunda oluşturuyorsak yeniden demek ki kendi kültürümüzün de yükselmesine, yeniden kendi kültürümüze sık sık sarılmaya ihtiyacımız var. Bakın, bağımsızlık sadece sınırlarımızın içerisinde bir ülkeye, bir bayrağa, İstiklal Marşı’na sahip olmakla bitmiyor. Bağımsızlık kararlarınızı özgürce bir millet olarak kendi iradenizle verebilmenize de bağlı. Ve inanın bu bağımsızlığı sağlamak kültürel bağımsızlık olmadan mümkün değil."
Erdoğan hedefe ok attı
Okçuluk ile ilgili yapılan çalışmaların neden gerekli olduğuna değinen Erdoğan, "Geleneksel sporların özellikle genç kardeşlerimizle buluşması için bütün Türkiye’de çalışmalar yapıyoruz. Bakın Batı’nın futbolu, basketbolu, voleybolu. Biz de izliyoruz, biz de oynuyoruz. Elbette seviyoruz, bunlarla hiçbir problemimiz yok. Ama şunu bilmemiz lazım, bu sporların bugün bu kadar büyük endüstrilere sahip olması, bu kadar büyük rakamların bu sporlarla telaffuz edilmesinin sebebi bu sporların en eğlenceli sporlar olması inanın ki değil. Bakın şu atlı okçuluk veyahutta yaya okçuluğu, hedef okçuluğu veyahutta bizim güreş sporlarımız, bunlar seyir zevki olan, çok daha fazla mücadele azmi gerektiren gerçekten hem fiziken hem manen çok iddialı sporlar. Biz kendi sporlarımıza sahip çıkarsak hem eğleneceğiz, hem manevi ve maddi gelişimimize büyük katkısı olacak, hem de bunu yaparken kendi kültürümüzden uzaklaşmadan yapmış olacağız. Onun için üniversitelerde bu tür okçuluk kulüplerinin, okçuluk kurslarının açılmasını gerçekten destekliyoruz" şeklinde konuştu.
Erdoğan sözlerini şöyle tamamladı:
"Gelenekten maksadımız geriye gitmek değil, gelenekten maksadımız oradaki zirveyi geleceğe taşımak. Türkiye’de 100 yılı aşkın namazını kılan, orucunu tutan dindar insanlara birileri gerici deyip durdu. Ya Allah aşkına bu bize gerici deyip duranlar uzaya gittiler de paçalarından mı çektik. Bu ülke arabasını, uçağını 50-60 yıl önce üretmişken buna engel olundu. Neden? İşte o egemen Batı güçlerinin mandacılığını kendi bağımsızlığına tercih eden hainler içimizde olduğu için. Şimdi arkadaşlar ecdadımız nasıl ki o zamanın savaş teknolojisinde zirvede idi ise bugün de biz hem savaş teknolojisinde hem tüm teknolojilerde zirveyi kovalamak durumundayız. Bunun işte gelenekçi model, gelenekçi gelişme böyle olur."
Programın sorunda okçular tarafından Bilal Erdoğan’a çerçeve içinde ok hediye edildi.
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Geçtiğimiz 100 yılda dünyada kültürel hegemonyasını hissettiren Batı medeniyeti, bunu sporda da yapıyorsa değerli kardeşlerim o zaman bizler kendi kültürüne, kendi değerlerine sahip çıkma çabasında olan insanlar, bunu bir kere niye yapıyoruz. Çünkü kimliğimizden kopamayız. Her ne kadar bizim daha 100 yıl olmadı bakın. Ülkemizi işgale yeltenenler, ülkemizi bölmek, parçalamak isteyenler bunu başaramadıklarını görünce ne yaptılar; bizi kültürel olarak işgal etmeye yeltendiler. Bunu da müzikleri ile yaptılar, sanatları ile yaptılar, yeme içme aletleri yaptılar ve elbette sporlarıyla yaptılar. Şimdi 15 yılda özellikle Türkiye olarak yeniden iddia sahibi bir hale geliyorsak, yeniden milli gelir olarak Avrupa’daki komşularımızla rekabet eder noktaya yönelmişsek ve dış politikamızı kendimiz kendi menfaatlerimiz ve çıkarlarımız doğrultusunda ve elbette etrafımızdan ve inancımızdan aldığımız değerler doğrultusunda oluşturuyorsak yeniden demek ki kendi kültürümüzün de yükselmesine, yeniden kendi kültürümüze sık sık sarılmaya ihtiyacımız var. Bakın, bağımsızlık sadece sınırlarımızın içerisinde bir ülkeye, bir bayrağa, İstiklal Marşı’na sahip olmakla bitmiyor. Bağımsızlık kararlarınızı özgürce bir millet olarak kendi iradenizle verebilmenize de bağlı. Ve inanın bu bağımsızlığı sağlamak kültürel bağımsızlık olmadan mümkün değil."
Erdoğan hedefe ok attı
Okçuluk ile ilgili yapılan çalışmaların neden gerekli olduğuna değinen Erdoğan, "Geleneksel sporların özellikle genç kardeşlerimizle buluşması için bütün Türkiye’de çalışmalar yapıyoruz. Bakın Batı’nın futbolu, basketbolu, voleybolu. Biz de izliyoruz, biz de oynuyoruz. Elbette seviyoruz, bunlarla hiçbir problemimiz yok. Ama şunu bilmemiz lazım, bu sporların bugün bu kadar büyük endüstrilere sahip olması, bu kadar büyük rakamların bu sporlarla telaffuz edilmesinin sebebi bu sporların en eğlenceli sporlar olması inanın ki değil. Bakın şu atlı okçuluk veyahutta yaya okçuluğu, hedef okçuluğu veyahutta bizim güreş sporlarımız, bunlar seyir zevki olan, çok daha fazla mücadele azmi gerektiren gerçekten hem fiziken hem manen çok iddialı sporlar. Biz kendi sporlarımıza sahip çıkarsak hem eğleneceğiz, hem manevi ve maddi gelişimimize büyük katkısı olacak, hem de bunu yaparken kendi kültürümüzden uzaklaşmadan yapmış olacağız. Onun için üniversitelerde bu tür okçuluk kulüplerinin, okçuluk kurslarının açılmasını gerçekten destekliyoruz" şeklinde konuştu.
Erdoğan sözlerini şöyle tamamladı:
"Gelenekten maksadımız geriye gitmek değil, gelenekten maksadımız oradaki zirveyi geleceğe taşımak. Türkiye’de 100 yılı aşkın namazını kılan, orucunu tutan dindar insanlara birileri gerici deyip durdu. Ya Allah aşkına bu bize gerici deyip duranlar uzaya gittiler de paçalarından mı çektik. Bu ülke arabasını, uçağını 50-60 yıl önce üretmişken buna engel olundu. Neden? İşte o egemen Batı güçlerinin mandacılığını kendi bağımsızlığına tercih eden hainler içimizde olduğu için. Şimdi arkadaşlar ecdadımız nasıl ki o zamanın savaş teknolojisinde zirvede idi ise bugün de biz hem savaş teknolojisinde hem tüm teknolojilerde zirveyi kovalamak durumundayız. Bunun işte gelenekçi model, gelenekçi gelişme böyle olur."
Programın sorunda okçular tarafından Bilal Erdoğan’a çerçeve içinde ok hediye edildi.
Kaynak: İHA
