Çelik Ailesinin Atletizm Dolu Hayatı

Atletizm pistinde başlayan birlikteliklerini evlilikle taçlandıran milli atlet Fadime Suna Çelik ve antrenör eşi Bünyamin Çelik'in 3 yaşındaki oğullarının hayat maratonu da pistte devam ediyor Fadime Suna Çelik:'Anne ve sporcu olmak güzel bir şey. Sporu bırakamadığım için bu haldeyim. Çocuğumu da her yere götürmek zorundayım' Bünyamin Çelik:'Gittiğimiz yerlerde çocuğu düşünüyoruz. Oyun ve yetişkinlerin ortamını, hepsini hesap etmek zorunda kalıyoruz'

İLHAMİ ERKILIÇ - FAHRETTİN GÖK - Atletizm pistinde başlayan birlikteliklerini evliliğe taşıyan milli atlet Fadime Suna Çelik ve antrenör eşi Bünyamin Çelik, 3 yaşındaki oğullarını da pistte büyütüyor.

Çeşitli yaş gruplarında birçok kez milli formayı terleten maratoncu Fadime Suna Çelik, İçel'de takım kampı sırasında tanıştığı antrenör Bünyamin Çelik ile 2012 yılında aldıkları kararla hayatlarını birleştirdi. Dünyaya gelen oğulları Deniz ile mutlulukları perçinlenen Çelik ailesi, çocuklarının da kendileri gibi sporcu olması için ellerinden geleni yapıyor.

Tüm hazırlık kampları ve yarışlara çocuklarıyla giden aile, boş zamanlarında hem anne ve babalık görevlerini yerine getiriyor hem de oğullarının bu spora ilgi duymasını sağlamaya çalışıyor.

Anne Fadime Suna Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sporcu, aynı zamanda anne olmanın farklılığını vurgulayarak, her ne olursa olsun moral ve motivasyonunu üst seviyede tutması gerektiğini belirtti.

Çocuğunu her yarışa ve kampa götürdüğünü anlatan anne Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Oğlum ile her yerde beraberiz, ayrılamıyoruz. Doğduğundan beri bu durum böyle. Londra'ya, Dünya Atletizm Şampiyonası'na gideceğim, o nedenle uzun bir süre kendisinden ayrı kalacağım. Eşim gelemiyor, o gelmediği için çocuğu da götüremiyoruz. Yani zor olacak, iki hafta ayrı kalacağız. Onun için de zor olacak, babasıyla kalacak. Uyku düzeni, yemekler olsun, normal bir sporcu gibi yaşayamıyorsun. Annesin, herkesten farklısın yani. Tabii ki anne ve sporcu olmak güzel. Sporu bırakamadığım için bu haldeyim. Çocuğumu da her yere götürmek zorundayım. Çocuğumun müzik kulağı çok iyi. Sporculuk ya da müzisyenlik konusunda tercih oğlumun. Sporcu olmasını elbette istiyorum.'

Anne Çelik, hamileliği öncesi Çin'deki 2011 Dünya Üniversiteler Yaz Oyunları ve Helsinki'deki 2012 Avrupa Atletizm Şampiyonası'nda iyi dereceler yaptığını anımsatarak, bu süreçten sonra bıraktığı spora tekrar başlama ihtimalini hiç düşünmediğini dile getirdi.

Ardından eşi ve çevresinin verdiği destekle yeniden spora başladığı söyleyen milli atlet, 'İnsan sporu gerçekten çok özlüyor. Hele ki bizimkisi gibi hastalık boyutuna geliyorsa eğer bir gün koşmadan duramıyorsun. Baktım ki ben bu işin içinde mutluyum. Gezip, tozup, eğlendiğimde mutlu değilim. Şurada yarım saat koşayım, ter atayım benden mutlusu yok. Bunu görünce bırakamadım ve çocuğumla bu şekilde devam ettiriyoruz.' ifadelerini kullandı.

- 'Oğlum pistte bana bana motivasyon katıyor'

Fadime Suna Çelik, antrenman ve yarışlarda çocuğunun desteğini her zaman yanında hissettiğine değinerek, şöyle konuştu:

'Oğlum yanındayken gerilme gibi bir durum olmuyor, çünkü sabrın üst seviyede oluyor. Her şeye daha olumlu bakıyorsun. Onun söylediği en küçük bir söz seni çok mutlu ediyor. O anda gerilmiyorsun, stres yaşamıyorsun, her an mutlu oluyorsun. Şimdi konuşmaya başladı, düzgün cümleler kuruyor. Bana 'Hadi anne, hadi anne.' şeklinde tezahürat yapıyor. Oğlum, pistte her turumda bana bir motivasyon katıyor.'

- 'Bizlerin birer valizi varsa onun iki valizi var'

Milli takım antrenörü Bünyamin Çelik de çok mutlu bir evlilikleri olduğunu, spordan kopamayan eşinin antrenörlüğünü yapmayı sürdürdüğünü aktardı.

Eşinin, 4 Ağustos Cuma günü Londra'da başlayacak Dünya Atletizm Şampiyonası'nda maraton branşında Türkiye'yi temsil edeceğini ve bu süreçte çocuğuyla kısa süreli bir ayrılık yaşayacağını bildiren Bünyamin Çelik, şunları kaydetti:

'Milli bir atletle evli olunca mecburen siz de işin içinde oluyorsunuz. Çocuğumuz olduktan sonra da spora devam ettik. Bu şekilde kamplarda, yarışlarda devam ediyoruz. Onu her yere götürmek zorundayız, çünkü küçük. Çoğu yere mecburen arabamızla gidiyoruz. Bizlerin birer valizi varsa onun iki valizi var. Tüm eşyalarını toparlayıp beraber götürüyoruz. Gittiğimiz yerlerde çocuğu düşünüyoruz. Oyun ve yetişkinlerin ortamını, hepsini hesap etmek zorunda kalıyoruz. Onun yaşayabileceği ortamları kamp ortamlarında oluşturmaya çalışıyorsunuz. Bu biraz zor oluyor tabii ki.'

Eşinin Londra'da yarışacak olması sebebiyle ilk kez oğlundan bu kadar uzun süre ayrı kalacağına dikkati çeken Bünyamin Çelik, 'Böyle durumlarda kız ve erkek kardeşim olsun, eşimin kuzenleri var, onlarla zaman geçirtip oyalıyorum. Geceleri bensiz uyumuyor. Anne yoksa muhakkak ben olmalıyım. Bir şekilde atlatacağız, bu duruma alışacak. Zor olacak ama. İlk defa bu kadar ayrı kalacak, en az 10 gün. Atlatmaya çalışacağız.' ifadelerini kullandı.

Kaynak: AA