40 Yaşından Sonra Tanıştığı 'Zirveler' Tutkusu Oldu

Mobilya imalatçısıyken arkadaşlarının daveti üzerine katıldığı dağcılık kulübüne başkan seçilen İsmail Yılmaz'ın 40 yaşından sonra başladığı profesyonel dağcılık tutkusu oldu Yılmaz: 'Bugüne kadar Erciyes'te 204 tırmanış yaptım, bunlardan ikisi solo tırmanıştı diğer 202 tırmanışta da gruplar çıkardım' '61 yaşına girdim, bundan sonraki hedefimde Everest var. Eğer Everest'e de tırmanırsam, dünyanın en mutlu insanı olacağım'

MURAT ASİL - Mobilya imalatçısıyken arkadaşlarının daveti üzerine katıldığı dağcılık kulübüne başkan seçilen İsmail Yılmaz'ın, 40 yaşından sonra yapmaya başladığı profesyonel dağcılık tutkusu oldu.

Kayseri'de Erciyes Dağı eteklerine kurulu Hacılar ilçesinde dünyaya gelen Yılmaz, her sabah evinin penceresinden dışarı baktığında ilk gördüğü manzara olan Erciyes'e 35 yaşındayken gitti.

Yılmaz, Erciyes Dağı'nın ardından Türkiye'de ve dünyada birçok dağa tırmanış gerçekleştirdi. 61 yaşında ve 3 çocuk babası Yılmaz, 204 kez zirve tırmanışı yaptı, diğer dağcılara rehberlik ederek yol gösterdi.

Başkanı olduğu Hacılar Arama Kurtarma Havacılık Dağcılık ve Kış Sporları Kulübü'nün (HADAK) bünyesinde çalışmalarını sürdüren Yılmaz, AA muhabirin yaptığı açıklamada, Erciyes Dağı eteklerinde bir ilçede yaşamasına rağmen dağcılık ve kayak sporuyla çok geç tanıştığını söyledi.

Arkadaşlarının daveti üzerine hiç bilmediği bir alanda faaliyet gösteren HADAK'ın genel kuruluna misafir olarak katıldığını belirten Yılmaz, dağcılık macerasının da bu genel kuruldan sonra başladığını ifade etti.

Daha sonra bu kulübün yönetimine girip başkan olduğunu aktaran Yılmaz, şu değerlendirmede bulundu:

'Daha sonra faaliyetler yapmaya başladım. İlk dönemler malzememiz olmadığı için dağcılık ve kayak faaliyetlerini yapamadık. Ben aslında mobilyacıyım. Dağcılık, kayak bana çok uzaktı. İlk defa 35 yaşında Erciyes'e gittim. Bu bizim için bir ayıptı. Aslında bir nevi önce başkan oldum, sonra dağcı oldum. Dağı, bu sporu, bu güzellikleri bilmiyorduk. Ama işimi kaybetme pahasına buna ağırlık verdim. Bu sporları kendime hedef olarak koydum, zengin olmadım, param da yoktur ama böyle de mutluyum. Pişman da değilim. '

- 'Milli takımla Türkiye'yi temsil ettim'

Yılmaz, kulüp başkanı olduğunda 38 yaşından sonra sporcularıyla gittiği Erciyes Dağı'nda kayak yapmayı öğrendiğini, daha sonra dağ tırmanışları yapmaya başladığını, o dönemki kısıtlı imkanlara rağmen dağcılığa tutkuyla bağlandığını anlattı.

Profesyonel dağcılığa 40 yaşından sonra başladığına işaret eden Yılmaz, şöyle devam etti:

'Türkiye Dağcılık Federasyonu tarafından milli takıma seçildim ve 2008 yılında dünyanın önemli zirveleri arasında yer alan Tacikistan Himalayalar'daki Korjenevskaya ve İsmail Samani Dağı'na çıktım. Birisi 7 bin 105 metre, diğeri de 7 bin 495 metre. Buraları gördükten sonra gerçek dağcılığın ne olduğunu öğrendim. Çok zor doğa şartlarına rağmen milli takım olarak Türkiye'yi 20 kişi temsil ediyorduk, 16 kişi zirveye ulaştı, bunlardan biri de bendim. Bu gurur da bana yetiyor. Türkiye'de tırmanmadığım dağ zirvesi kalmadı. Bugüne kadar Erciyes'te 204 tırmanış yaptım, bunlardan ikisi solo tırmanıştı diğer 202 tırmanışta da gruplar çıkardım ve 10 binin üzerinde insanı zirveye taşıdım. Bunların haricinde federasyonun görevlendirmesiyle diğer dağlara da ekip başkanlığı yaparak gruplar götürdüm ve zirve yaptık. Bunları da sayarsak toplamda 20 bin insana hizmet verdim. Şu an 61 yaşına girdim benim bundan sonra ki hedefimde Everest var. Eğer Everest'e de tırmanırsam, dünyanın en mutlu insanı olacağım.'

- 'Olimpiyatlara sporcu yetiştirdim'

Yılmaz, bu sporlara sadece kendisinin değil ikisi kız 3 çocuğunun da sevdalandığını, hepsinin de kayak alanında profesyonel sporcular olduğunu, bir kızının milli takıma seçildiğini anlattı.

Bu alana yöneldiğinde kendisine hedefler koyduğunu ve bunları da gerçekleştirdiğini belirten Yılmaz, şunları aktardı:

'İlk 5 senede en iyi kulübü kuracağım diye yola çıktım ve bu süre sonunda kadınlarda kulübümüzü Türkiye birincisi yaptım. Türkiye'nin en fazla bayan sporcusu olan kulübü haline geldik ve milli sporcular çıkardık. 3 sene önce yapılan Soçi Olimpiyatları'nda ülkemizi temsil eden Tuğba Taşdemir de bizim kulüpte yetişti ve ülkemizi temsil etti. Benim hedefim buydu, hedefimi ulaştım. Eğer ben böyle yaşamasaydım bu kadar sağlıklı olacağımı tahmin etmiyordum. Çünkü gençlik yıllarımda kötü alışkanlıklarım vardı. 35 yaşından sonra hepsini bıraktım ve güzel bir hayat yaşamaya başladım. Gençlere tavsiyem, bu sporları yapsınlar ve sağlıklı yaşasınlar.'

Kaynak: AA