'Başarı Sonrası Beklediğimiz İlgiyi Göremedik'

Milli golbolcü Gülşah Düzgün: 'Türkiye'ye Rio Paralimpik Oyunları'nda takım sporlarındaki tek madalyayı kazandırmanın gururunu yaşıyoruz' 'Futbolu herkes gibi ben de seviyorum. Büyük kitlelere hitap ettiği için kendilerine geniş yer bulmalarını da anlıyorum ama bir olimpiyat şampiyonluğundan daha önemli değil diye düşünüyorum' 'Ne Avrupa ne dünya şampiyonaları, olimpiyatların havası çok başka' 'Oyunlar öncesinde rakipleri iyi analiz ettik ve kendimize has teknikler geliştirdik'

BUĞRA ERSAVAŞ - Rio Paralimpik Oyunları'nda şampiyon olan Golbol Kadın Milli Takımı'nın sporcularından Gülşah Düzgün, tarihi bir başarı elde ederek Türkiye'ye oyunlardaki tek takım madalyasını kazandırmanın gururunu yaşadıklarını söyledi.

Gülşah Düzgün, AA muhabirine yaptığı açıklamada, golbol branşıyla tanışmasını, başarılarını ve geleceğe dair planlarını anlattı.

Türkiye'ye bir ilki yaşatmalarına karşın popüler sporların gerisinde kaldıklarından yakınan Gülşah, bekledikleri ilgiyi göremediklerini kaydetti.

Milli sporcu, 'Futbolu herkes gibi ben de seviyorum. Büyük kitlelere hitap ettiği için kendilerine geniş yer bulmalarını da anlıyorum ama bir olimpiyat şampiyonluğundan daha önemli değil diye düşünüyorum. Başarı sonrası beklediğimiz ilgiyi göremedik' dedi.

- 9 yaşında başladı

Gülşah, 9 yaşında beden eğitimi öğretmeni sayesinde spora başladığını belirterek, '11 yaşımda milli takıma seçildim. 12 yaşımda da ilk Avrupa şampiyonluğuna ulaştım.' diye konuştu.

Yeni tanınan bir spor olması nedeniyle golbole ayrılan imkanların o dönem için kısıtlı olduğunun altını çizen milli sporcu, 'Federasyonun da imkanları o dönem için yeterli değildi. Atletizm ve judo gibi branşlara ağırlık veriliyordu. Uluslararası Görme Engelliler Spor Federasyonunun (IPSA) Dünya Yaz Oyunları'nı Antalya'ya vermesi sonrasında bazı şeyler değişti. Rakiplerimiz bizden iyiydi. Tüm gücümüzü ortaya koyarak oynadık ve üçüncü olduk. Finali altın golle kaçırdık. İlk ikiye girebilseydik, 2012 Londra Olimpiyatları'na katılacaktık.' ifadelerini kullandı.

- 'Elde edilen başarılar ailemi ikna etti'

Milli sporcu Gülşah, bilinmeyen bir branş olması ve uzun kamp dönemleri nedeniyle ailesinin golbole başlamasına başlarda karşı çıktığını dile getirerek, elde edilen başarılar sonrası ailesini ikna ettiğini belirtti.

Milli takıma ilk girdiği dönemde başarı elde edemediklerini ve sıfırdan bir takım kurarak yola çıktıklarını vurgulayan Gülşah, 'Hocamız Ali Tekçe ile sıfırdan başladık. İlk katıldığımız turnuvalarda hep kötü sonuçlar alıyorduk. Zamanla uluslararası turnuvalara katılmamız, kendimize olan güveni artırdı. Önce Avrupa ikinciliği, sonra üçüncülüğü ve şampiyonluk derken sonunda büyük bir işe imza attık ve olimpiyat şampiyonluğunu elde ettik.' değerlendirmesinde bulundu.

Günde 8 saat antrenman yaptıklarını, akşamları da takım halinde rakiplerinin maç analizlerine yoğunlaştıklarını ifade eden milli golbolcü, yoğun geçen bir kamp dönemiyle olimpiyatlara hazırlandıklarını dile getirdi.

Sadece çalışma anlamında değil her yönüyle kendilerini oyunlara hazırladıklarına değinen genç sporcu, şunları söyledi:

'Her yönden hazırlandık çünkü ne olacağını bilemezdik. Belki de son olimpiyatımız olabilir düşüncesiyle her şeyimizi çalışmaya verdik. Belki psikolojik olarak biraz yıprandık ama yine de mutluyduk. Rusya, bizim en büyük rakibimiz, onlarla aynı seviyedeyiz. Rusya'nın oyunlara katılmayacağını öğrenince, altın madalya umudumuz daha da arttı. Herkes birincilik için oynar. Rusya gelse de yine sonuç değişmezdi, her yönden hazır bir takımdık. Şunu söylemeliyim ki, ne Avrupa ne dünya şampiyonaları, olimpiyatların havası çok başka. Sadece golbol için yapılan bir statta oynadık. 5 bin kişilik stadın merdivenleri bile doluydu. Oynadığımız ilk maçların ardından Brezilyalı sporseverlerin bize karşı sempatisi oluşmaya başladı. Bu bizi inanılmaz derecede şaşırttı ama bir o kadar da mutlu etti.'

- 'Rakiplerin kimyasını çözdük'

Gülşah Düzgün, olimpiyat oyunları öncesinde rakiplerini iyi analiz ettiklerini ve kendilerine has teknikler geliştirdiklerini ifade ederek, başarıya bu şekilde ulaştıklarını vurguladı.

Takımların zaaflarını belirleyerek onlara yöneldiklerini dile getiren milli sporcu, 'Daha önce oynayıp yendiğimiz takımlarla karşılaşacaktık. Yine de herkes olimpiyatlarda daha asılarak oynuyordu. Biz de takım halinde birbirimize İstiklal Marşı'nı okutmak için söz verdik.' dedi.

Rio'ya şampiyon olmak için gittiklerini, elde edilen başarının da tesadüf olmadığını belirten Gülşah, 'Antrenörümüzün ilk defa ağladığını gördüm. Ali hoca bize her zaman 'hep zoru başardık, bu sefer de başaracağız' dedi. Açıkçası beklediğimiz bir madalya oldu. Aksi olsa şaşırırdık.' şeklinde görüş belirtti.

- Eşi Okan Düzgün: 'Çok zor bir iş başardılar'

Gülşah Düzgün'ün eşi Futsal Milli Takımı oyuncularından Okan Düzgün, olimpiyat şampiyonluğuna ulaşmanın herkesin harcı olmadığını söyledi.

Kendisinin de eski milli golbolcü olduğunu hatırlatan Okan, '2012 Londra Paralimpik Oyunları'nda üçüncü olmuştuk. Altın madalya bize nasip olmadı ve eşim bu mutluluğu yaşadı.' dedi.

Normalde soğukkanlı bir yapıya sahip olduğunu vurgulayan Okan Düzgün, 'Çok zor bir iş başardılar. Normalde soğukkanlıyım ama onları takip ederken inanılmaz heyecanlandım. Rakipleri, sürekli kürsü gören takımlardı. Onları farklı mağlup etmek ve hiçbir tartışmaya mahal vermeden onları eze eze yenmek büyük bir başarı.' diye konuştu.

Aralarında hiçbir kıskançlık bulunmadığını ve her zaman birbirlerine destek olduklarını dile getiren Okan Düzgün, şunları kaydetti:

'Sporun içinde olmamız ikimiz için büyük bir avantaj. Ben de sporcu olduğum için eşimin uzun süreli kamplara gitmesi bir sorun yaratmadı. Benim de eski bir golbolcü olmam, bu sporla ilgili her şeyi konuşmamızı sağlıyor. Çok iyi taktik geliştirdiler. İyi golcüleri var ve savunmada rakiplerini iyi kilitliyorlar.'

Kaynak: AA