Nihat Kahveci'nin bilinmeyen sırları

Beşiktaş Dergisi bu ayki sayısında tecrübeli futbolcu Nihat Kahveci ile bir röportaj yaptı.

Beşiktaşlı futbolcu Nihat Kahveci, çok kaliteli bir kadroya sahip olduklarını belirterek, ''İyi başladığımız takdirde bu sezon lige ve Avrupa kupalarına renk katacağımız kesin'' dedi

Tecrübeli futbolcu, Beşiktaş Kulübü'nün aylık resmi yayın organı Beşiktaş Dergisi'nin ağustos sayısında yer alan röportajında, geçen sezon iyi bir performans sergileyemediğini belirterek, ''Geçen sezon iyi şeyler yaptığımı söylersem yanlış olur. Ama kötü bir Nihat bile bazı şeyleri gösterdi. İyi bir Nihat'ın neler yapacağını herkes biliyor. Bu sezon güzel transferler yapıldı. Hem hoca hem de yabancı oyuncu anlamında. Önemli olan iyi başlamak diye düşünüyorum. İyi başladığımız takdirde bu sezon lige ve Avrupa kupalarına renk katacağımız kesin. Çünkü o kalitede futbolcularımız var. Bunun ipuçlarını Vikingur ile oynadığımız UEFA Avrupa Ligi maçında da verdik'' ifadelerini kullandı.

-''DAHA İYİ TEKLİFLER OLMASINA RAĞMEN BEŞİKTAŞ'I TERCİM ETTİM''-

Nihat Kahveci, İspanya'da oynarken kendisine daha iyi teklifler yapılmasına rağmen Beşiktaş'ı tercih ettiğini söyledi.

Profesyonel futbolculuk hayatında Beşiktaş, Real Sociedad ve Villarreal takımlarının formalarını giydiğini anlatan Nihat, şunları kaydetti:

''9 sene önce giderken de 'Türkiye'ye tekrar dönersem Beşiktaş'ta oynarım' dedim ve öyle de yaptım. Tabii ki insanlar 'İyi kontrat yaptı, geldi' diyebilir ama ben zamanında da söyledim. Daha iyi teklifler olmasına rağmen Beşiktaş'ı tercih ettim. İyi kazanıyorum ama sebep bu değil. Beşiktaş'ın benim için önemi çok büyük. Çünkü 8 sene yurt dışında oynadığım dönemde de herkes beni 'Beşiktaşlı Nihat' olarak andı ve benimle bu şekilde gurur duydu. Bu benim için çok büyük bir şey. Bunun üstüne katarak, önümüzdeki sezon iyi bir Nihat izlettirmek istiyorum.''

-''ABDEST ALMADAN MAÇA ÇIKMAM''-

Röportajında maç öncesi ve sonrasında yaptıklarını da anlatan tecrübeli futbolcu, ''Rakip kim olursa olsun, bütün hafta boyunca o maçı düşünürüm. Hiç ayırt etmem, aynı şekilde ciddiye alırım. Tabii ki her futbolcu gibi benim de maçtan önce yaptıklarım vardır. Mesela maça abdest almadan çıkmam. Sahaya sağ ayağımla çıkarım. Maç sonrasında galibiyeti de mağlubiyeti de çok yoğun yaşamamaya dikkat ederim. Elbette galibiyete çok sevinir, mağlubiyete çok üzülürüm ama fazla abartmamaya çalışırım. Çünkü bilirim ki, bir hafta sonra yine maç var ve ona da en kısa zamanda hazır olmamız gerekiyor'' değerlendirmesini yaptı.

Nihat, dışardan bakıldığında futbolcuların yaşantısının güzel gözüktüğünü dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Ama o kadar güzel bir yaşantımız yok. Hep belli başlı şeyleri yapıyoruz. Yememiz, içmemiz, uyumamız, uyanmamız hep belli standartlara göre oluyor. Ben de herkes gibi bazen kalabalığa girip eşimle, çocuğumla dolaşmak istiyorum. Maalesef o rahatlığımız yok. İnsanlar, hafta sonu çıkıp eğlenirken, biz kampta maçı bekliyoruz. Bu 10 sene, yani kısa bir dönem böyle. 25-35 yaşları arasında, diğer maddi imkanı iyi olan gençler gibi yaşadığımız söylenemez. Ancak bu 10 senemiz, ekonomik olarak bizim 50-60 senemizi kurtarıyor. O nedenle, zorlukları fazla da dert etmiyoruz. Çünkü biliyoruz ki, futbolu bırakınca da bir hayat var, yine keyif yapabiliriz. Şahsen ben çok mutluyum. Sonuçta göz önündeyiz, insanlar sevgi gösteriyor, örnek alıyorlar. Bu da işimizin güzel tarafı.''

-''FUTBOLCU OLMAYI HİÇ DÜŞÜNMÜYORDUM''-

Nihat Kahveci, çocukken futbolcu olmayı hiç düşünmediğini dile getirerek, ''Çocukken kendime ait futbol topum hiç olmadı. İlk kramponum da Esenlerspor'a gittiğimde oldu. Futbolu gerçekten çok seviyordum ama futbolcu olmayı hiç düşünmüyordum. Mesela yazın sokakta hep maç yapıyorduk. Ama lisanslı olarak futbol oynamayı hiç düşünmedim. Liseye başladığımda arkadaşların tavsiyesiyle amatör bir takım olan Esenlerspor'a gittim. Lise bitti, Beşiktaş altyapısına geldim. İkinci senemde de A takıma yükseldim'' ifadelerini kullandı.

Birlikte çalıştığı bütün antrenör ve teknik direktörün kendisine bir şeyler kattığını anlatan Nihat, ''Ama benim hayatımın en önemli anı sanırım PAF takımından A takıma çıkmam olmuştur. O da Toshack zamanıdır. Sadece ben değil, benimle birlikte 6-7 oyuncu A takıma yükselmişti. Çıkmakla kalmadık, Toshack bize şans da verdi. Bu şansı değerlendirdik ve yolumuz açıldı. Tabii ki sonradan beni takip edip, İspanya'ya da götürdü. Benim için en etkili isim diyebilirim'' şeklinde görüş belirtti.

Tecrübeli futbolcu, kazançlarını gayrimenkul sektöründe değerlendirdiğini de anlatarak, ''Ben birikimimle genelde ev alıyorum. Bunun yanında her insan gibi ben de elimden geldiğince yardım etmeye çalışıyorum. Bazılarını memnun ediyoruz, bazılarını edemiyoruz. Sonuçta herkesin memnun olması da zor bir şey'' diyerek sözlerini tamamladı.